EMİRDAĞ LAHİKASI – I
Eklenme: 25.09.2023 00:00:00

Mektup:9

Aziz, sıddık kardeşlerim,

Size melikeye ait Meyvelerin bir parçasını daha gönderdim. Mahkeme reisi kitaplarımı bana vereceğini söylemesi üzerine, Denizliye iki vekletname gönderdim. Burada bana şiddetli bir tecrid ve tazyik verildiğine merak etmeyiniz; inyet-i Rabbniye devam ediyor.

Medar-ı ibrettir ki; burada Risale-i Nur serbest okunup yazılırken-hilf-ı det-başta bu kış, yaz gibi gittiğini çok adamlardan işittim. Ne vakit bana ve Risale-i Nura hücum edildi, yazdırılmadı, tatil oldu; gayet şiddetli bir kış başladığı gibi, Afyona şekv suretinde yazılan hasbihal ve zelzeleleri Risale-i Nurun tatiliyle münasebettar gösterdiği cihetini inanmayanlara güya inandırmak için aynı taarruz zamanında başlayıp şimdiye kadar ara sıra hafifçe sarsar, ikaz ediyor diye işittim.

Hem ne vakit Risale-i Nura ilişilmişse, bir nevi umum korku başlamış görüyoruz. Demek bu vatanın bellardan muhafazası için Risale-i Nur bir kat vesiledir. Madem böyledir, millet ve vatanı sevenler Risale-i Nuru serbest bıraksınlar ve okusunlar ve okutsunlar.

İaşe için tahsisatlarından, yalnız masraf borçları vermek için birtek defa sekiz günlük tayinatı kabul ettim, daha istemem dedim.

* * *

Mektup:10

Aziz, sıddık, tam metin kardeşlerim,

Şehid merhumun berzahta okumasıyla mesrurne meşgul olduğu Nur Risalelerini dünyada kendi yerinde çalışmak ve beni de çalıştırmak için yazılmışlar gibi tam vaktinde yetişti ve medrese-i Yusufiyenin üç tatlı meyvesini ve Kurnın kuds ve Firdevs binler meyveler veren üç hizbini beraber getirdi.

İki kahraman mübarek, yazdıkları güzel iki Meyvelerinin tarzında ve kıtasında On Birinci Meselesini dahi yazıp dört-beş nüsha Hizb-i Nuriye varsa ve beş-altı Hizb-i Kurniye ile beraber gönderilse münasiptir. Ve Hüsrevin fıkrası, On Birinci Meselenin hirinde kaydedilsin.

Size bu defa yetül-Kürsnin arkadaşı ve tetimmesi iki-üç yetin bir nükte-i icziyelerine dair bir parça gönderdim. Daha tamamlamaya bir ihtar almadım, noksan kaldı, pek acelelikle yazıldı. Ehemmiyetli sırlar göründü, fakat dünyaya bakmamak için tamam ve açık yazdırılmadı. Eğer hoşunuza gitse, On Birinci Meselenin Haşiyesinin bir lhikası olarak kaydedersiniz ve İcz-ı Kurn Risalesinin zeyillerinde hem el-Felk nüktesini, hem bunu yazarsınız.

Kardeşlerim, hiç merak etmeyiniz. Kat kanaatim geldi, bizler bir inayet altında, gayet ehemmiyetli bir hizmette ve ihtiyar ve iktidarımız haricinde bir dest-i gayb tarafından istihdam ediliyoruz. çok defa Bir şey sizin için hayırlı olduğu halde, olur ki siz ondan tiksinebilirsiniz. (Bakara Sresi, 2:216) sırrına mazhar oluyoruz. Bu çalışmada zahmet pek az, ücret pek çok...

Mektup:11

Aziz, sıddık kardeşlerim,

Sizin gayet mübarek ve Cennet meyveleri gibi şirin hediyelerinizi ve Denizli cihetindeki beşaretinizi aldım. Şimdi bu dakikada pek çok işler beni uzun konuşturmayacak; kısa kesmeye mecbur oldum. çünkü, hediyeyi getiren çabuk gidecek diye acele yazdım.

Evvel: Son parçada, başta Kopmaz ve kırılmaz, sapa sağlam bir kulpa... (Bakara Sresi, 2:256) bin üç yüz kırk dört sehivdir. Eğer okunmayan iki hemze ve medde sayılmazlarsa sehiv değil, hem çok mnidardır. Doğrusu bin üç yüz kırk yedidir ki, parçanın hirinde tekrar doğru yazılmış. Hem bki kalan kısmı hem ehemmiyetli, hem dünyaya baktığı için ve Muhakkak insan azgınlaşır. (Alk Sresi, 96:6) o parçadaki tğta baktığından şimdilik yazdırılmadı.

Ve saniyen: Fihristede yet-i Hasbiye olan Dördüncü Şunın fihristesi, İhtiyar Lemasının On Dördüncü Ricası yerinde yazılsın. Hakikaten münasip görünüyor, tam bir ricadır.

Salisen: Yirmi Sekizinci Lemanın Yirmi Sekizinci Nüktesinin aynı fihristesi değil, On Beşinci Sözün hirinde yazılsın. çünkü ikisi aynı hakikatten bahsediyor.

Rabian: Merhum Hafız Alinin Lemalarını tashih ettim. Yakında inşaallah gönderilecek.

Bugünlerde mübarek kahramanların Firdevs ve Yusuf Meyvelerini tashih ederken o risale bana o derece kuvvetli ve kıymetli göründü ki, bağırarak dedim: Bütün çektiğimiz hapis sıkıntıları yüz misli ziyade olsa da, yine bu Meyve Risalesi, yüz derece daha fazla iş görmüş. En muannidleri de imana getirerek geniş dairelerde kendini zevkle okutturuyor. Ey bana sıkıntı veren bedbahtlar! Bana ne yaparsanız yapınız, beş para vermem. Başımıza ne gelse ucuzdur, ayn-ı inayettir ve mahz-ı rahmettir diye tam tesell buldum.

Umum Risale-i Nur talebelerine selm ve selmetlerine dua ederiz.

Said Nurs