Mektup: 80
Eklenme: 16.11.2023 00:00:00

çok aziz, sıddık, kahraman, bahtiyar Emirdağlı kardeşlerim,

Geçirdiğiniz çok büyük feti müşir, mübarek efendimiz hazretlerinin, çok ehemmiyetli ve çok kıymetli ve perde altında çok müjdeli lütufnamelerini aldık. Her birerlerinize, hususan bu yangında daha çok tehlike atlatan kardeşlerime, bura ve bu civar talebeleri namına büyük geçmiş olsun der ve bu vesile ile dehşetli küfr-ü mutlak yangınının mahallemizi sardığı ve kızıl kıvılcımlarının saçaklarımıza sıçramak üzere olduğu bir hengmda, umum ehl-i iman ve hususan Nurcular namına, o madd yangında çocuk Ceylnın ağlamakla medet istemesi gibi, bir mnev Ceyln olarak, o büyük ve çok müşfik Üstada Medet! Biz yanıyoruz, mahvolduk diye niyaz eylerim.

Bu Emirdağ yangınında, günün en çok nüfuzuna sahip, kızıl Rusyadan çıkarak kızıl ateşler ve kızıl kıvılcımlar saçan ve birer birer dünya şehrinin mahallelerini saran ve ovaları yakıp kavuran, bazı yerlerde de nifak ve şikak ateşleri saçarak, kardeşine Kardeşini öldür! diye bağıran ve en nihayette lem-i Hıristiyaniyeti yakıp kavurup harman gibi savurduktan sonra lem-i İslm mahallesini saran ve evimizin saçaklarına kıvılcımları sıçrayan ve çok büyük ve çok dehşetli bir bel olan komünizm ve bu azm yangında itfaiye vazifesini üzerine alan Risale-i Nura ve Risale-i Nurun günün en büyük mutfsi, en büyük tahassunghı ve en büyük melcei ve penhı ve onun şahs-ı mnevsinin dualarının, brigh-ı Ehadiyette kabul olduğuna sarih bir işaret var. Ve det ona hücum edenlere ve etmek isteyenlere karanlık gecede kırmızı diliyle şöyle hitap ediyor:

Ey Fahr-i lemin gösterdiği doğru yoldan şaşanlar! Dünyanın fn metalarıyla gururlanıp taşanlar! Ve ey dünyamıza zararı olur korkususuyla, nur-u Kurndan kaçanlar! Sizler, dünyanızın uçurumlara gittiği zannıyla, o bki ve tatlı sandığınız fni ve hakikatte çok acı lezzetlerinizin, zeval bulmak, şedit ve elm elem ve ıztıraplara tahavvül etmek üzere olduğunu tahmin ederek mnsızca radyoların başına koşuyorsunuz. Bu koşmakta ve bu dedikoduları dinlemekte ne fide var?

Zeval bulucu lehviyat ve lezaizle körleşmiş, bakan gözleriniz. Artık yeter, biraz hakikati görsün! Sağırlaşmış duyan kulaklarınız biraz hakikati duysun ki, bu acip ve dehşetli ve hiç misli görülmemiş devirde, hususan ehl-i imanın çok sarsıntılar geçirdiği ve çok dehşetli düşmanlar karşısında bulunduğu ve küfr-ü mutlak ateşinin mahallemizi sardığı bir zamanda, ancak ve ancak, güvenimizin en müstahkem, kav, yıkılmaz, sarsılmaz tahkimatı olan Risale-i Nurun nurn siperlerine iltica etmekle ve onun daire-i kudsiyesine dehalet etmekle kurtulacak ve imanınızı kurtararak, idam-ı ebed zannettiğiniz ölümü bir hayat-ı bkiyeye tebdil edeceksiniz. Ve işte o nurun mübarek tercümanının ve mübarek şahs-ı mnevsinin Bizi ve anne babalarımızı, Risale-i Nur talebelerini ve onların anne babalarını cehennem ateşinden kurtar ve emsli dualarının kabulüyle, şefaatiyle ve hürmetine, benim dehşetli, fakat Cehennem ateşi yanında hiç ehemmiyeti olmayan ateşimden, onun şakirtlerinin, hdimlerinin ve risalelerinin muhafızı bulunan mağazaları, nasıl zd olmuş, kurtulmuşsa, sizler de o mübarek şakirtler gibi, o mübarek daire-i kudsiyeye dehalet ettiğinizde, dünyev ve uhrev dehşetli ateşlerden kurtulacak ve evlt ve iylinizin bir nevi çobanı olmak hasebiyle, o sevgililerinizi de kurtaracaksınız. Ve her birerleriniz madd ve manev felh ve saadete nail olacaksınız.

Bakıp da görmeyen ve görüp de görmek istemediğinizden kapadığınız gözlerinizi açınız, görünüz ve azm tehlikelerin çok yakın olduğunu ihsas ve telş ve itirazınızı arttırmaktan başka bir işe yaramayan dünya havdislerini veren radyo başına değil, ayaklarınızdaki bütün derman ve kuvvetinizle Risale-i Nur başına ve onun neticesi emniyet, selmet ve saadet olan nurn dairesine koşunuz.

Bizlere de: Ey Nurcular! Allahın sizlere ihsan ettiği ezel lütfuna karşı secdeden başlarınızı kaldırmayınız. Gecenin soğuğuna aldırmayınız. Sizlere lütfunu hiçbir hususta esirgemeyen Rabb-i Rahime, gecenin bu mübarek saatlerinde kalkarak vazife-i şükrü eda ediniz. Ve bazıların düştüğü, istikbali düşünmek derdiyle aklı, maaşı sarsan hadiseler karşısında titremeyiniz, korkmayınız; Nurun kuds kerameti ve imdadını müşahede ediniz.

Dünya fnidir; binler sene yaşamak olsa, bki olan hayat-ı uhreviyenin yanında, hiç-ender-hiç mesabesindedir. Fakat fni olmakla beraber, bki hayatın bki meyvelerini verecek bir mezraasıdır. Fırtınaların şiddeti, havanın dehşeti sizleri sarsmasın, korkutmasın. Bu mübarek mezraaya en mübarek ve nurn ve verimli ve bereketli olan Nur tohumlarını ekiniz. Zira Eken biçer, atalarımızdan kalma mübarek bir sözdür.

Ey Nurcular! Sizin hakik vazifeniz dünyaya bakmak değildir. Farz-ı muhal olarak dünyaya da bakılsa, bakınız ve görünüz ve zuhuru muhtemel dehşetli yangınlar sebebiyle ve o yüzden karşılaşmanız ihtimali bulunan tehlikeler dolayısıyla katiyen sarsılmayınız, fütur getirmeyiniz. çalışınız, çalışınız, çalışınız ve katiyen inanınız ki, Nurun şefaati, Nurun duası, Nurun himmeti sizleri kurtaracaktır. İşte bu dvnın şhidi Emirdağlı Nurcuların dehşetli ateşten zararsız kurtulmalarıdır. Şimdiden umumunuza müjdeler olsun.

Kardeşiniz

Mustafa Osman