Aziz, sıddık kardeşlerim,
Evvel: Medrese-i Nuriyenin eski msumlarından Ahmedin bu güzel ve hlis fıkrasını umum Sava msumlarının ve kahramanlarının namına Lhikaya yazdık. Mşaallah, Hacı Hafız Mehmedin tam ona benzer bir kıymetli hafidi olduğunu gösterdi.
Saniyen: Safranboluda Nurun ehemmiyetli şakirtlerinden Hıfzının iki msum mahdumları biri on, biri de sekiz yaşlarında As-yı Ms mecmuasını yazdıkları ve bitmek üzere diye o msumlar bana bir mektup yazmaları, beni fevkalde sevindirdi.
Salisen: Bu kışta bana verilen elm sıkıntıların bir sebebi: Selniklilerin istibdad-ı mutlakları, serbest fırkalarla kırmasına yardımım olmasın diye beni herkesten tecrid ettiler. Risale-i Nur, binlerle benim bedelime konuşuyor, küfr-ü irtidadı kırıyor, anarşiliği bozuyor.
Mektup: 98
Dahiliye Vekili Hilmi Uran Beye Merhum Salih Yeşil tarafından yazılan mektubun sreti:
Yazıları yanlış telkki ve tefsirlere uğratılmakla senelerden beri çember içinde yaşatılan ve sfi, samim bir insan ve Müslümanlıktan başka hiçbir maksadı bulunmayan Bediüzzaman Molla Said nam msumun, ya bulunduğu yerde veya Ankaraya nakil ile orada hayat ve huzurunun muhafazası için sırf insaniyet namına yazılmış olan bu mahrem ricanameyi bizzat okumak nezaketinde bulunur ve genç zamanında yaptığı, unutulan hizmetlerine mükfaten ihtiyar halinde bu adamı serbest bir ölüm hayatına kavuşturmak lütfunu, diriğ buyurmazsanız, zat-ı keremkrlarına en büyük hürmetlerimi sunar, minnettarınız olurum.
Molla Said kimdir?
Elan Afyonun Emirdağı kazasında ikamete memur olan Molla Said, doğumundan itibaren Türk kardeşleri arasında yaşamış, Türk seciyesiyle perverde olmuş, Umum Harpte Kafkasın karlı dağlarında kahraman askerlerimiz arasında gönüllü alay kumandanı olarak mücahede ve irşad için dolaşıp büyük bir harp madalyası almış, Sarıkamış taarruzunda, Bitlisin sukutunda yaralı olduğu halde esir olup senelerce Rus garnizonlarında çile çekmiş, firar edip İstanbula gelerek ilm kudretine binaen Drül-Hikmetil-İslmiye zalığında bulunmuş, Kuv-yı Milliye ihdsında halkı mücahedeye teşvik etmiş, Büyük Millet Meclisinin ilk senesinde Ankaraya gelerek Hacı Bayram misafirhanesinde birçok mütereddit kimselere vatanın müdafaası lüzumunu anlatmak hizmetinde bulunmuş olan bu hakik vatanperver insanın, evvelce ibadete, imana, itikada müteallik yazdığı ve yazagelmekte olduğu eserleri, din ve dindarları sevmeyen bazı kimselerin, hususuyla dahiliye vekletinde bulunmuş olan menfaatperest Şükrü Kayanın mezhep ve rejimine uygun gelmemekle, asılsız isnad ve uydurma raporlarla bu zavallı adam yirmi küsur seneden beri hapis ve nefiy cezalarıyla perişan edilmiş ve iki sene evvelisi yine o yazıları bahanesiyle Kastamonudaki çilehanesinden kollarına kelepçe vurularak kendisine selm vermiş olan altmış altı adamla Denizli Cezaevine sevk ve onbir ay kadar hapsedildikten sonra, muzır telkki edilen o eserleri, evvel İstanbul Müftülüğünde bir heyet tarafından, bilhare Ankarada Diyanet Riyaseti ve Dil-Tarih Enstitüsü zalarından mürekkep bir komisyon marifetiyle aylarca tetkik olunduktan sonra, bu eserlerin hiçbirisinde devletin siyasetini ve syişi rencide edebilecek en ufacık birşey görülmemekle, Molla Said ve Nur şakirtleri ve eserlerini okuyanlar, mahkeme kararıyla serbest bırakılmış ve Denizlide oturmasına müsaade olunmuş iken, maatteessüf, bu ihtiyar adam, az zaman sonra Denizliden Afyona ve oradan da Emirdağı kazasına tebid ve herhangi bir Türk kardeşiyle dahi temastan men edilmiş.
Sayın Beyim,
Cumhuriyet serbestiyetinden, Teşkilt-ı Esasiye Kanununun hürriyetinden mahrum kalan bu zavallı ihtiyar adam, her suretle himayeye lyık, bakılmaya muhtaç, akraba ve taallkatı olmayıp sırf bir İslm hükmetin himayesine muhtaç bir İslm mütefekkiridir. Şair-i meşhur kif Bey merhumun rivayetine nazaran, Mısırın en mruf ulemasından olan ve Garbın müteaddit lisan ve felsefesine şina bulunan üstad-ı zam Abdülaziz çavişin yirmi küsur sene evvelisi el-Ehram ceridesindeki Said hakkında yazdığı Fatnül-Asr başlıklı makalesini okuyan ve kendisiyle bizzat görüşen ilim adamları, bu ztın fıtraten ilm kudretini ve İlh mesleğini takdir edebilirler.
Sayın Beyim,
Kürtlük sözüyle türlü hakarete hedef olan Molla Said, seciyeten takdire şyan bir Türk şıkı ve İslmiyet hdimidir. HAŞİYE-1 Bundan memleketimiz içtimaen zarar değil, mnen fide görecektir. Ben, namus ve şerefim namına şehadet ederim ki, Molla Said, katiyen temiz bir adamdır. Onun için, sizin gibi milletin dahilen idare ve mukadderatına el koyan dirayetli zatlardan insaniyet namına temenniyatım şudur:
Yanlış anlayışlı jurnalcilerin sözleriyle hürriyet nimetinden, saf hava teneffüsünden, herhangi bir Türk kardeşiyle görüşmeden mahrum kalan bu adamı, hükmetin adaleti, makamınızın ehemmiyeti namına ve adl ve ihsan kaziyesine tevfikan olsun, bu adam hakkında dahi adalet ve kendisiyle de hiç olmazsa bir defa olsun hüsn-ü niyetle görüştükten sonra onun hakkında ibka veya ifna kararını vermek ltfunda bulunursanız, elbette ehemmiyetli vazifenizi kanun dairesinde ifa etmiş olacağınızdan dolayı tarihçe-i hayatınıza takdire değer bir fasıl derc buyurmuş, adaletperverliğinizi halka ve cizleri gibi bacağı kesilmiş, köşede kalmış hür fikirli vaka-nüvislere duyurmuş olursunuz efendim.
Milliyetini, memleketini candan seven; teninde, kanında, Kürtlük,
Arnavutluk, Boşnaklık kanı kokusu olmayan, Erzurumun eski
milletvekillerinden, bacağı kesik, Yeşil Oğlu Mehmed Salih