Çiftçilere anız uyarısı

Hasatla birlikte başlayan anız yangınları konusunda çitçileri uyaran ZMO Diyarbakır Şubesi Başkanı Samed Ucaman, yangınların hem bitki hem de toprak için iyi olan canlıları öldürüldüğünü söyledi.

Çiftçilere anız uyarısı

Diyarbakır’da buğday, arpa, mercimek gibi ekinlerin hasadıyla birlikte çiftçiler, ekinlerin saplarını ateşe vererek yok etmeye çalışıyor. Ekosistemi tehdit eden ve binlerce canlının yok olmasına neden olan anız yangınları, toprağın verimliliğini de ciddi oranda etkiliyor. Diyarbakır’da 2019 yılı için 6435 dekar alan yakılırken, Ziraat Mühendisi Odası (ZMO) Diyarbakır Şubesi Başkanı Samed Ucaman, çiftçilere uyarılarda bulundu. Ucaman, hasat dönemiyle birlikte çiftlilerin yaktığı anızların hem toprağa hem de insan sağlığına zarar verdiğini belirterek, çiftçilerin bu konuda bilgilendirilmesi gerektiğini söyledi.

TOPRAKTAKİ TÜM CANLILAR ÖLÜYOR

Toprağın kimyasının sıcaklık ile paralel olarak değiştiğini kaydeden Ucaman, “Bir sonraki yılda çiftçi anızı yaktığı için oraya gübre ve benzeri pahalı ilaçlarla toprağı beslemek zorunda kalıyor. Böylelikle bazen de attığı tohumun verimini bile alamıyor. Böylesi bir handikap var. Hasat döneminden sonra toprağın işlenmesi gerekiyor. Şu anda Türkiye’de otu bile ithal ediyoruz. O yüzden ot fiyatları da yüksek. Hazır hasat yapılırken çiftçiler biraz daha derinden kesmeye dikkat ederse anıza da ihtiyaç kalmayacak. Çok daha kolay toprağını işleyecek ve ekstra otu da olacak. Bu samanı da satabilecek. Çiftçiler bunu ciddi değerlendirmeli. Hem bir taraftan samandan ciddi bir geliri olacak. Bir tarafından anız yakma gibi masraftan kurtulmuş olacaktır. Bir taraftan da bir sonraki yıl daha tasarruflu olacak. Çünkü toprağın yapısında anız ile birlikte değişim olmadığı için ekstra bir işleme ve toprağa kimyasal verme gibi bir durumu olmayacak ve toprağın doğalığı korunacaktır” ifadelerini kullandı.

‘EKSTRA BİR MASRAF ÇIKARIYOR’

Anız yangınlarının toprağa olan zararının yanı sıra hava ve görüntü kirliği ile sağlığa zararlarının olduğunu dile getiren Ucaman, anız yangınlarının hava kirliliğiyle birlikte atmosferdeki sistemi de bozduğunu dile getirdi. Çiftçinin anızı yakarak maliyetten düşme gibi bir pratik içine girdiğini ifade eden Ucaman, “Yakıt ve iş gücü gidiyor. Çiftçi anızı yakarak ekstradan masraf etmiş oluyor. Hem ilaç hem de mazot parasından oluyor. Yakmayla yararlı ve zararlı böceklerin ölümü gerçekleşiyor. Topraktaki yararlı bitkilerin yanı sıra sürüngen diye tabir ettiğimiz bitkiler de öldürülüyor. Hem bitki hem de toprak için iyi olan canlılar tek seferden öldürülüyor. Buda tarımdaki maliyeti iki katına çıkarıyor. Tarım ve Orman Bakanlığı bu konuda anızı yaktırmama anlamında toprağı işlemeyle ilgili sadece oradaki alınacak yakıtın KDV’sini ve vergisini bile çiftçiden almasa anız yakmaya engel olacaktır. Ancak şu anda baktığımızda devletin tarım politikası bitmiş. Türkiye’de tarım politikası yok” dedi.

‘BİLGİLENDİRME YAPILMALI’

Çitçilere anız yangınlarına ilişkin cezai işlem yerine bilgilendirme yoluna gidilerek eğitim seminerlerinin düzenlenmesi gerektiğini kaydeden Ucaman, tedbir alması gereken bakanlığın bu tedbirlerden bihaber davrandığını söyledi. Bölgede tarım arazilerinde tarım müdürlükleri, yerel yönetimler ile Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın da tedbir almadığına işaret eden Ucaman, köylerin gezilerek yurttaşlara, anızların yakılması ve yakılmaması sonucunda doğuracağı sonuçların anlatılması gerektiğini dile getirdi. 

Çiftçilere anız yakmama çağrısında bulunan Ucaman, şunları söyledi: “Çünkü biz sadece bu toprağı 1 yıllık almıyoruz ve ilk tarımın gerçekleştiği bir coğrafyada yaşıyoruz. Kadının ilk tohumu toprağa attığı bir alanda yaşıyoruz. Bin yıllardır bu toprak, verimliliği koruyabilmiş. Son 30-40 yıldır toprak bozuldu. Sistem bozluyor. Hep birlikte anız yangınlarının önüne geçelim.”

40 CANLI TÜRÜNÜ ETKİLİYOR

Dicle Üniversitesi Fen Fakültesi Zooloji Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Ali Satar, bu yangınların 40 canlı türünü etkilediği söyledi.  Prof. Dr. Ali Satar, direkt toprağa bakıldığı zaman alanda sanki hiç bir canlının yokmuş gibi görülebileceğini ifade etti. Aslında gözle görülmeyen dahil birçok canlının tarlalarda bulunduğunu anlatan Prof. Dr. Satar, "Anız alanları bunların üreme alanlarıdır. Eğer siz bu canlılara zarar verirseniz, vereceğiniz her bir canlı en az, en az 40 tane canlıyı etkileyeceğini söylüyorum. Neden, çünkü bazı canlılar, bazı canlıların doğal düşmanlarıdır. Eğer siz bunları yok edersiniz, başka zararlı canlıların sayısında büyük bir patlama olduğunu görürsünüz. İşte diyoruz ki çekirge sayılarında artış oldu, kene sayılarında artış oldu. Tarla fareleri sayılarında artış göreceğiz. Şimdi yılanlar çıktı, yılanları öldürüyoruz, anız yangınlarıyla yakacağız. Bu seferde diyeceğiz tarla fareleri arttı. Bir şeyin doğal düşmanını yok edersen tabi ki artacak. Dolayısıyla bizim şunu düşünmemiz lazım, anızları yakarken, burada birçok canlı olduğunu düşüneceğiz. Aslında kendimize ve cebimize çok büyük zarar verdiğimizi düşüneceğiz. Neden, çünkü toprağın kalitesi azalacak. Burada artık bitki olmadığı için yağışlarla erozyonla toprak kaybı olacak, akıp gidecek. Bu toprağın kalitesi düşmüş olacak" dedi. 

Kaynak: Diyarbakır Söz