Görüş Bildir

Gökhan Özoğuz Nureddin Cerrahi Dergahına üye olduğununa dair iddialara açıklık getirdi, neler dedi neler?

Sempatik Şarkıcı Gökhan Özoğuz, geçen hafta çıkan, Nureddin Cerrahi Dergahı’ın yanındaki evi satın aldığı ve restore ettirdiği yönündeki haberler hakkında açıklama yaptı. Gökhan, ben hiç bir Dergaha üye değilim, o evi 2007 yılında satın aldık çok eski bir evdi restore ettirdik. O gittim evde Türk Tasavvuf Musikisi Vakfı’na ait bir yer hatanın 3-4 günü oraya gidiyor musiki öğreniyorum dedi.

Gökhan Özoğuz Nureddin Cerrahi Dergahına üye olduğununa dair iddialara açıklık getirdi, neler dedi neler?

Athena grubunun ikizleri Gökhan ve Hakan Özoğuz, önceki akşam jüri üyeliği yaptıkları “O Ses Türkiye”nin yeni birincisi Emre Sertkaya ile Nişantaşı’nda objektife takıldı. Özoğuz kardeşler, kendi takımlarında yer alan genç şarkıcı için “Emre gerçekten gelecek vaat eden biri, ona elimizden gelen desteği vereceğiz” dedi.

Gökhan Özoğuz, Nureddin Cerrahi Dergahı’na komşu olmak için Fatih’teki binasının yanında bulunan eski taş evi aldığı iddiasıyla ilgili ise şunları söyledi: “Haftanın 3-4 günü Türk Tasavvuf Musikisi Vakfı’na musiki öğrenmeye gidiyorduk. Civarda yıkık dökük tarihi evler vardı. 2007’de onlardan birini alıp restore ettik. Yani orası dergah evi değil musiki okulu. Ben de hiçbir cemaate bağlı değilim.”

Hürriyet'ten Cenker Tezel'in haberine göre daha önce Nureddin Cerrahi Dergahı’na üye olduğu yönünde haberler çıkan Athena grubu solisti Gökhan Özoğuz, şimdi de o derneğe komşu oldu.

Dergahın Fatih’teki binasının hemen yanında bulunan eski taş evi satın alan Özoğuz, evi temelinden çatısına restore ettirdi.

İki binanın bahçesi ortak

Her iki binanın aynı bahçeyi kullanması da ilginç bir detay...

Gökhan Özoğuz’un dergahı ziyaret ettiği günlerde bu taş evde kaldığı, bahçeden geçiş yaptığı için de dergah binasına giriş çıkışlarda görüntülenmekten kurtulduğu söyleniyor.

Gökhan Özoğuz, iki yıl önce Kelebek’e yaptığı açıklamada şöyle demişti: “Benim dedem hafız, babam da beş vakit namazında biriydi. Ben de çocukluğumdan beri cuma namazına giderim, bunda garip bir şey yok. ‘Yeni mi dine döndü?’ diyorlar, dine dönmek ne demek? Kalubeladan beri Müslümanım. Kendime göre yaşıyorum Müslümanlığımı...”

Gökhan Özoğuz kimdir?

Gökhan Özoğuz, 14 Ekim 1976 tarihinde İstanbul’da Fenerbahçe semtinde doğmuştur. Aslen Gaziantep'lidir. Babası Ahmet Özoğuz’dur. Açıköğretim Fakültesinde okudu. 2007’de babaları Ahmet Hamdullah Özoğuz vefat etti. Müzisyen olmak için en büyük desteği dedesinden gördü.

15 yaşında gitar çalmaya merak salan Gökhan Özoğuz, Athena müzik grubunun solistidir. Athena grubunun gitaristi Hakan Özoğuz ikiz kardeşidir.

2004 yılında Eurovision Şarkı Yarışması'nda Türkiye'yi For Real adlı şarkıyla temsil ettiler. Bu şarkı 195 puanla 4. oldu ve Türkiye Eurovision tarihinde en fazla puan alan şarkı oldu.

Holigan albümünün aynı isimli şarkısı futbol maçlarının değişmez sloganı oldu. A Milli Basketbol takımımız için yaptığı “12 Dev Adam” şarkısı ise basketbol takımının sembol şarkısıdır.

2006 yılında ikiz kardeşi ile 4 yıllığına müzik eğitimi için Londra’ya gittiler

Gökhan Özoğuz, 28 Aralık 2012 tarihinde Melis Ülken ile evlendi. 3 Temmuz 2013 tarihinde Ayşe Derya adında bir kızı oldu.

2013-2014 yayın döneminde Star Tv'de yayınlanan ve Acun Ilıcalı'nın yapımcılığını ve sunuculuğunu yaptığı “O Ses Türkiye” isimli müzik yarışmasında jüri üyeliği yapmıştır.

Acun Ilıcalı’nın yaptığı TV8'de 29 Eylül 2014 tarihinde başlayan 4. Sezon “O Ses Türkiye” adlı yarışma programında; yeni jüri üyeleri ise Mazhar Alanson, Özkan Uğur, Athena Gökhan Özoğuz, Hadise Açıkgöz ve Ebru Gündeş oldu. Mazhar Alanson ve Özkan Uğur aynı koltukta yer alacak ve tek oy hakkına sahip olacak.

O Ses Türkiye’nin 2015 - 2016 sezonu 5. sezonunda Gökhan Özoğuz, jüri üyesi olarak Murat Boz, Hadise Açıkgöz, Ebru Gündeş ve ikiz kardeşi Hakan Özoğuz ile birlikte görev yapacak.

Albümleri :

1993 - One Last Breath

1998 - Holigan

2000 - Tam Zamanı Şimdi

2001 - Mehteran Seferi (EP)

2002 - Her Şey Yolunda

2004 - US

2005 - Athena

2006 - İT (EP)

2007 - 100 Şerefli Yıl (EP)

2010 - Pis

2011 - Ben böyleyim (EP)

2014 - Altüst

Filmleri :

2002 - O Şimdi Asker,

2005 - O Şimdi Mahkum,

2006 - Tramvay (film),

1996 - Tatlı Kaçıklar, (Konuk oyuncu)  

NÛREDDÎN CERRÂHÎ

Evliyânın büyüklerinden. İsmi, Muhammed bin Abdullah’tır. 1671 (H.1082) senesinde İstanbul’da Cerrahpaşa Câmiinin karşısındaki Yağcızâde Konağında doğdu. 1720 (H.1133) senesinde İstanbul’da vefât etti. Fâtih Câmiinde kalabalık bir cemâat topluluğu tarafından kılınan cenâze namazından sonra Karagümrük’te kendi adıyla anılan tekkeye defnedildi.

Nûreddîn Cerrâhî’nin soyu, Ebû Ubeyde bin Cerrâh’a (radıyallahü anh) ulaştığı için, Cerrâhî denilmiştir. Cerrahpaşalı olduğu için böyle denildiği de söylenmiştir. Çoğunluk birinci rivâyette ittifâk etmişlerdir. Nûreddîn Cerrâhî, Kur’ân-ı kerîm’i, küçük yaşta Cerrahpaşa Mektebinde hocası Yûsuf Efendiden öğrendi. Sonra zâhirî ilimleri öğrenmek için medreseye gitti. Medrese tahsilini tamamladıktan sonra, genç yaşta Mısır kâdılığına tâyin edildi.

Nûreddîn Cerrâhî, Mısır’a gitmeden, vedâ etmek için Üsküdar’daki dayısı Hüseyin Efendinin konağına gitti. Hava iyi olmadığından bir süre burada kaldı. Bir gece dayısı, onu evin karşısında bulunan Selâmi Dergâhına götürdü. Yatsı namazından sonra dergâhta ders veren Ali Efendinin yanına gittiler. Ali Efendiye karşı kalbinde muhabbet duyan Nûreddîn Cerrâhî talebeliğe kabulünü ricâ etti. Kabul edilmesi üzerine de Mısır kâdılığı vazîfesine gitmeyerek, Ali Efendiye teslim oldu. Tasavvufta ilerleyip irşâd için icâzet aldı ve hırka giydi. Karagümrük yakınında ve dört yol ağzında Kethüdâ Canfedâ’nın yaptırdığı câminin yanında Bakkal İsmâil Efendinin yaptırdığı bir odada ibâdetle meşgûl oldu. İnsanlara Allahü teâlânın emir ve yasaklarını anlattı.

1703 senesinde kapı kethüdâlarından Bekir Efendinin vefât etmesi üzerine, Karagümrük civârında bulunan konağı boş kaldı. Sultan Üçüncü Ahmed Hana da rüyâsında Nûreddîn Efendi’nin ihtiyâcını gidermesi emredildi. Pâdişâh ertesi gün, boş kalan konağı satın aldırarak, dergâh yaptı ve Nûreddîn Efendiye tahsis etti. Nûreddîn Cerrâhî, ömrünün sonuna kadar burada ibâdet yapmak ve insanlara doğru yolu göstermek için çalıştı.

Nûreddîn Cerrâhî’nin eserlerinden bâzıları şunlardır: 1) Mürşid-i Dervişân Risâlesi, 2) Nutk-ı Şerîf, 3) Nasîhat-ı Âli. Ayrıca çok güzel ilâhîleri vardır.

Nûreddin Cerrâhî[1] (Nûreddîn Muhammed ibn-i Abdullah er-Rûmî el İstanbulî el Cerrâhî) (d. 1678, İstanbul - ö. 1720/21), Türk mutasavvıf, Cerrahilik tarikâtının pîri.

Hem anne hem baba tarafından İslâm peygamberi Muhammed soyundandır. 1689/90'da kadı olarak Mısır'a gitmek için yola çıkmıştır. Üsküdar'dan yola çıkması gereken gemi hava muhalefeti nedeniyle kalkmamış, seyahat ertelenmiş ve kendisi Üsküdar'da dayısının evinde misafir olmuştur. Dayısı vesilesiyle Üsküdar'da Şeyh Ali Alaeddin Köstendilî ile tanışmış ve Mısır kadılığından vaz geçerek dervişi olmuştur. Bir süre sonra şeyhi tarafından hilafet ve irşad ile vazifelendirilmiştir. Sultan III. Ahmet, gördüğü bir rüya üzerine Karagümrük'teki kendisi için dergâh inşa ettirmiştir. 1720/21'de vefat ettikten sonra bu dergahtaki türbesine defnedilmiştir.

Nureddîn Cerrahî'nin günümüze ulaşmış tek eseri Mürşîd-i Dervişân adlı küçük risalesidir.

Cebbarzade Arif Bey, onun hakkında şu şiiri yazmıştır:

Kızıştır halka-i tevhidi, yansın kalb-i ateşnak

Fitil almaksa maksat koyma elden öyle misbahı

Yanıp sızlarsa sinen yaradan rahında ah etme,

Sarar hep merhem-i lutfiyle Nureddin-i Cerrahi

MURAT BOZ KİMDİR?

Murat Boz 7 Mart 1980), Türk şarkıcı ve söz yazarı. İlk ve orta öğrenimini doğduğu yer olan Zonguldak'ın Karadeniz Ereğli ilçesinde tamamladıktan sonra İstanbul'a yerleşti. 1999'da İstanbul Bilgi Üniversitesi'ni kazandı, bu okulu bitirdikten sonra İstanbul Teknik Üniversitesi'nde eğitimine devam etti. Aynı yıllarda başta Tarkan olmak üzere birçok şarkıcıya vokalistlik yaptı.Boz, solo kariyerine 2006 yılında çıkardığı "Aşkı Bulamam Ben" single'ı ile adım attı. Bir sonraki yıl ilk stüdyo albümü Maximum'u satışa sundu ve farklı müzik ödülleri kazandı. 2008'de ilk EP çalışması olan Uçurum ile dinleyicisinin karşısına çıktı ve bu EP'de yer alan aynı adlı şarkısı Türkiye resmî listesinde beş numaraya kadar yükseldi.

2009 başında ikinci stüdyo albümü Şans'ı yayımladı. Albümdeki "Para Yok", "Özledim", "Her Şeyi Yak", "Sallana Sallana", "Gümbür Gümbür" ve "Buralardan Giderim" şarkılarına klip çekti. 2010'da "Hayat Sana Güzel" single'ını satışa sunduktan sonra, Mayıs 2011'de üçüncü stüdyo albümü Aşklarım Büyük Benden'i yayımladı. Albümdeki "Geri Dönüş Olsa" ve "Kalamam Arkadaş" şarkıları Türkiye'de bir numaraya yerleşti. Şarkıcı, 2013 yılında "Vazgeçmem" single'ını tanıttı. Kasım 2014'te, Büşra Pekin ile başrollerini paylaştığı Hadi İnşallah vizyona girdi.Piyano, keman, davul ve ney çalabilen Murat Boz, müzikal kariyerinin yanı sıra çeşitli firmaların reklam yüzüdür ve bu firmaların reklam filminde rol almıştır. O Ses Türkiye programının 2011-14 yılları arasında yayınlanan ilk üç sezonunun dört jüri üyesinden biridir ve ilk sezonun kazanan jüri üyesidir. Ödülleri arasında üç Altın Kelebek Ödülü ve iki Kral Müzik Ödülü bulunmaktadır. Tekrardan O Ses Türkiye programında jürilik yapmaya başlamıştır.

Aslı Enver Kimdir

slı Enver kimdir, Aslı Enver, 10 Mayıs 1984 tarihinde Londra‘da ailesinin ikinci çocuğu olarak doğmuştur. Bir abisi bir kız kardeşi vardır. Tekstilci Babası bir Kıbrıs Türk’üdür. Annesi Dilek hanım eğitim için Türkiye’den Londra’ya gittiğinde babasıyla orada tanışıp evlenmiş. İlkokulu Londra’da okudu. Aslı Enver 1996 yılına kadar 12 yaşındayken ailesiyle birlikte Londra’dan İstanbul‘a taşınmıştır.

Pera Güzel Sanatlar Lisesi’ni bitirdikten sonra İstanbul Haliç Üniversitesi‘nin Tiyatro Bölümünden mezun olmuştur.

2003 yılında “Hayat Bilgisi” adlı dizide oynadı, 2007 yılında Kanal D’de yayınlanmaya başlayan “Kavak Yelleri” adlı gençlik dizisinde başrol Mine Ergun karakterini canlandırdı. 2012 yılında yine baş rolde “Suskunlar” dizisinde oynadı. 2013 yılında da “Kayıp” dizisinde ve “Tamam Mıyız?” sinema filminde oynadı.

Aslı Enver, oynadığı sinema ve dizilerden başka; Yapı Kredi, maviyesil, Lescon ve Molped reklamlarında rol almıştır.

Aslı Enver, 13 Temmuz 2012 tarihinde oyuncu Birkan Sokullu ile evlendi.

Tiyatro Oyunları :

Evcilik Oyunu, Pera Tiyatrosu

Yangın Yerinde Orkideler, Pera Tiyatrosu

Eski Fotoğraflar, Haliç Üniversitesi

Filmleri :

2002 – Ayna (Kısa Film)

2002 – Uzay Sitcomu

2003 – Hayat Bilgisi

2007 – 2011 – Kavak Yelleri

2012 – Suskunlar

2013 – Kayıp

2013 – Tamam Mıyız? (Sinema Filmi)

FAHRİYE EVCEN KİMDİR?

Fahriye Evcen (d. 4 Haziran 1986, Solingen), Türk sinema ve dizi oyuncusu. Yaprak Dökümü dizisindeki Necla rolüyle ün kazanmıştır.Solingen'de doğan Fahriye Evcen, çocukluğunda Almanya'da ailesi ile zor zamanlar geçirdi. Yedi yaşında iken Alman Neo-Naziler Solingen şehrinde Türklerin yaşadığı evleri yakmaya başlayınca, Evcen'in ailesi dikkat çekmemek için evlerinin ışıklarını hep kapalı tuttu. Türkiye'de tatilde bulunduğu bir dönemde Oya Aydoğan'ın programına seyirci olarak bulunduğu sırada Aydoğan, Evcen'i yapımcı İbrahim Mertoğlu ile tanıştırdı. Almanya Düsseldorf Heinrich-Heine Üniversitesi Sosyoloji Bölümü'nde okurken dizi teklifleri alınca, okulu dondurup annesiyle birlikte İstanbul'a yerleşen Fahriye Evcen, Yaprak Dökümü adlı dizide Necla karakterini canlandırdı. Fahriye Evcen ilk sinema deneyimini 11 Nisan 2008 tarihinde yayınlanan Cennet filminde başrol oyuncusu olarak yaşadı, aynı sene Aşk Tutulması filminde başrol oynadı.

Almanya'daki üniversite eğitimini tamamlamayan Evcen, Boğaziçi Üniversitesi'nde tarih bölümünden mezun olmuştur.[6] Yapımcılığını TİMS Productions'ın yaptığı Çalıkuşu'nda Feride karakterine canlandırdı. Çalıkuşu'nda başrolü paylaştığı Burak Özçivit'le yeniden, bu sefer bir sinema filmi Aşk Sana Benzer ile beyazperdeye döndü. Film, 23 Ocak 2015 de vizyona girdi. Muhteşem Yüzyıl-Kösem dizisinde Sultan Ahmed'in kız kardeşi Dilruba Sultan'ı canlandıracak, diziye 8.bölümde dahil olacak.

BURAK ÖZÇİVİT KİMDİR?

Burak Özçivit (d. 24 Aralık 1984, İstanbul), Türk oyuncu ve eski manken.Kazım İşmen Lisesi'nden mezundur(2001). Marmara Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Fotoğrafçılık bölümünde okumaktadır. Aslen Gazianteplidir.2003 yılı Best Model of Turkey yarışmaşında gelecek vadeden seçilmiştir. Yarışmadan sonra Uğurkan Erez Ajans ile çalışmaya başlamıştır. Şuanda ise mankenliği bırakmıştır.Daha sonra 2005'te Best Model of Turkey yarışmasına yeniden katılmış ve Best Model of Turkey seçilmiştir. Buna bağlı olarak da Best Model of The World'e katılmış ve dünyanın en iyi ikinci mankeni seçilmiştir. Faruk Saraç, Abbate, Tween ve Network gibi markaların defileleri ve yurt dışı fuar defilelerinde görev almıştır.

İlk oyunculuk deneyimini Eksi 18(-18) dizisinde genç komiser Murat'ı canlandırarak yaşamıştır. Kasım 2007'de sinemalarda gösterime giren Musallat isimli sinema filminde rol almıştır. Kanal D'de yayınlanan ve yönetmenliğini Kartal Tibet'in yaptığı Zoraki Koca adlı dizide oynamıştır. 2008 yaz aylarında ise Baba Ocağı adlı dizide Güven adlı karakteri canlandırmıştır. Daha sonra Gossip Girl 'den esinlenilen Küçük Sırlar adlı dizide Çetin'i canlandırmıştır. 2011-2012 yılında Muhteşem Yüzyıl dizisinde Malkoçoğlu karakterini canlandırmıştı. Malkoçoğlu filmi için hazırlıklara başlamıştır.2013 yılında ise Reşat Nuri Güntekin'in aynı adlı romanından uyarlanan Çalıkuşu dizisinde Kamuran rolünü canlandırmıştır. Çalıkuşu'nda başrolü paylaştığı Fahriye Evcen'le yeniden, bu sefer bir sinema filmi Aşk Sana Benzer ile yakında beyazperdeye dönmüştür.

Hürriyet'ten Cenker Tezel'in haberine göre daha önce Nureddin Cerrahi Dergahı’na üye olduğu yönünde haberler çıkan Athena grubu solisti ve TV 8’in efsane programı O Ses Türkiye’nin sempatik jürisi Gökhan Özoğuz, şimdi de Nureddin Cerrahi Dergahı’na şimdi de komşu oldu.

Dergahın Fatih’teki binasının hemen yanında bulunan eski taş evi satın alan Özoğuz, evi temelinden çatısına restore ettirdi.

Her iki binanın aynı bahçeyi kullanması da ilginç bir detay...

Athena grubunun efsane solisti Gökhan Özoğuz’un dergahı ziyaret ettiği günlerde bu taş evde kaldığı, bahçeden geçiş yaptığı için de dergah binasına giriş çıkışlarda görüntülenmekten kurtulduğu söyleniyor.

Gökhan Özoğuz, iki yıl önce Kelebek’e yaptığı açıklamada şu açıklamalarda bulunmuştu…

“Benim dedem hafız, babam da beş vakit namazında biriydi. Ben de çocukluğumdan beri cuma namazına giderim, bunda garip bir şey yok. ‘Yeni mi dine döndü?’ diyorlar, dine dönmek ne demek? Kalubeladan beri Müslümanım. Kendime göre yaşıyorum Müslümanlığımı...”

Cem Adrian Acun Ilıcalı ve O Ses Türkiye jürileri için fena sözler kullandı, Adrian neler dedi neler, kimdir?

Kendine özgü tarzıyla gönüllerde taht kuran şarkıcı Cem Adrian, geçtiğimiz hafta sosyal medya platformu Twitter hesabından TV8’in efsane programı 'O Ses Türkiye' jürisini sert bir dille eleştirmişti. Cem Adrian’ın açıklamaları gündeme bomba gibi düştü.

O Ses Türkiye’nin karizmatik jürisi Murat Boz, Athena grubunun solisti Gökhan ve TV8’in patronu Acun Ilıcalı, O Ses Türkiye'nin final akşamında karizmatik şarkıcı Cem Adrian'ın eleştirilerine üstü kapalı olarak yanıt verdi.

Karizmatik şarkıcı Murat Boz konuya ilişkin olarak bu tarz kaliteli seslerin TV8’in başarılı programı 'O Ses Türkiye aracılığıyla' izleyiciyle buluştuğunu söyledi.

Acun Ilıcalı da kendisinin yarışmada bir katkısı olmadığını jürilerin bu işte ciddi payı olduğunu ama programın izlenmesinin yarışmacıların performanslarıyla gerçekleştiğini açıkladı.

TV8'e konuşan Gökhan ise eleştirilere  "Buraya gelen kardeşlere fırsat veriliyor. Bütün Türkiye bu kardeşleri dinliyor. Buradan onlara rızık oluyor. Bir şeyler açılıyor. Bunların hepsi bence TV 8'in Acun'un o kardeşlerimizin tamamının yapmış olduğu olayda onların ortaya çıkarmış olduğu bir şey. Kesinlikle. Ben o konuyla alakalı en ufak bir negatif şey duyduğumda çok üzülüyorum. Çünkü içini biliyorum o olayın. İçindeyim..." diye yanıt vermişti.

Yaşananların ardından Cem Adrian Twitter adresinden yeni bir açıklama yaparak konunun burada kapanmayacağı mesajını verdi.

Açıklamasında aynı tepkiyi daha öncede verdiğini belirten Adrian, O Ses Türkiye'nin çocuklar için yapılacak versiyonuna da sert tepki göstererek "Ben çok üzgünüm ki müzisyenliğimin dışında dahada büyük hassasiyetim olan çocuklar ve onların suistimali ile ilgili yazmayacağım şey kalmayacaktır. Şimdilik bu kadar... Sevgi ve empati ile kalın." notunu yazdı.

Murat Boz Kimdir?

"Aşkı Bulamam Ben" adlı parçasıyla çıkış yapmış Türk Pop Müziği sanatçısı.

Murat Boz, 7 Mart 1980'de Zonguldak, Karadeniz Ereğli ilçesinde doğdu. Baba adı Cafer, anne adı Ayşe Nedret'dir. İlk ve Orta öğrenimini Zonguldak'ta tamamladı. 1995 yılında İstanbul Anadolu Güzel Sanatlar Lisesi'ni kazandıktan sonra İstanbul'a geldi.

1999 yılında Bilgi Üniversitesi Jazz Vokal Bölümü'nü burslu olarak kazandı. Ardından eğitimine 2003 yılında girdiği İstanbul Teknik Üniversitesi Türk Müziği Devlet Konservatuvarı Temel Bilimler Bölümü'nde devam etti. Uzun bir süre Tarkan'nın vokalistliğini yapan Boz, eğitimine halen devam etmekte.

Eski bir Grup Rapsodi solisti olan Murat Boz, 2006 yılında "Aşkı Bulamam Ben" isimli parçası ile Türk Pop Müzik dünyasına hızlı bir giriş yaptı.

Şarkı söylemeyi, yüzmeyi ve hayvanları çok seven Murat Boz, Shakira, Tarkan, Nilüfer, Nazan Öncel, Demet Sağıroğlu, Hande Yener, Nil Karaibrahimgil, Emel Müftüoğlu, Burcu Güneş, Grup Hepsi, Zeynep Dizdar ve Zeynep Mansur gibi isimlerin albüm ve sahne performanslarında çalıştı.

Bunların yanı sıra McDonalds, İstikbal ve Kola Turka'nın reklam müziklerinde seslendirme yaptı.

Murat Boz, 2006 yılında yayınladığı ilk single çalışması "Aşkı Bulamam Ben" ile çıkış yaptı. Ardından 2007 yılının başında ilk stüdyo albümü Maximum'u yayınladı. Aynı yıl Kral TV Video Müzik Ödülleri'nden, Altın Kelebek Ödülleri'nden ve İstanbul FM Altın Ödülleri'nden "En İyi Çıkış Yapan Erkek Sanatçı" dalında ödüller aldı. 2008 yılında ilk EP çalışması olan "Uçurum"'u yayınladı. Bir yıl sonra ikinci stüdyo albümü olan Şans'ı yayınladı. Albümdeki "Para Yok", "Özledim", "Her Şeyi Yak", "Sallana Sallana", "Gümbür Gümbür" ve "Buralardan Giderim" şarkılarını kliplendirdi, "İki Medeni İnsan" şarkısının klip versiyonunda Soner Sarıkabadayı ile düet yaptı. Mart 2010'da ikinci single çalışması olan "Hayat Sana Güzel"'i yayınladı.

12 Nisan 2011'de üçüncü stüdyo albümü Aşklarım Büyük Benden ile aynı adı taşıyan şarkısını klibi ile birlikte yayınladı. 9 Mayıs 2011'de ise albümünü piyasaya sürdü. Ardından albümdeki "Hayat Öpücüğü", "Geri Dönüş Olsa", "Kalamam Arkadaş", "Bulmaca" ve "Soyadımsın" şarkılarını da kliplendirdi. Bu şarkılardan "Geri Dönüş Olsa" ve "Kalamam Arkadaş" resmi listelerin zirvesine yükselmeyi başardı. Murat Boz, son olarak en çok sevilen şarkılarından oluşan ilk remix albümü olan "Dance Mix"i piyasaya sürdü. Albümün ilk klibi "Özledim" şarkısının remix versiyonuna çekilirken ikinci kliplenen şarkı "Geri Dönüş Olsa" adlı eseri oldu.

Askerliğini bedelli olarak 2011 yılında yaptı.

10 Ekim 2011'de Türkiye'de yayınlanmaya başlanan yapımcılığını Acun Medya’nın, sunuculuğunu Acun Ilıcalı’nın yaptığı O Ses Türkiye programında 1. ve 2. Sezonda Jüri Üyeleri, Hadise Açıkgöz, Mustafa Sandal, Hülya Avşar ve Murat Boz oldu. 16 Eylül 2013 tarihinde başlayan 3. sezonda ise Gökhan Özoğuz, Hadise, Murat Boz ve Ebru Gündeş oldu.

Acun Ilıcalı'nın hazırlayıp sunduğu Yetenek Sizsiniz Türkiye'nin 2014-2015 sezonunda Acun Ilıcalı, Özgü Namal ve Eser Yenenler ile beraber jüri olarak görev yapmıştır.

Murat Boz, 10 Ekim 2008’de Almanya’nın Passau kentinde Alman vatandaşı olan menajeri Eliz Sakuçoğlu ile evlendi. 14 Ağustos 2012 tarihinde Diyarbakır’ın ilçesi Hazro’da Asliye Hukuk Mahkemesi’nde anlaşmalı olarak boşandı.

2014 yılında İnternet fenomeni Pucca'nın Küçük Aptalın Büyük Dünyası, Allah Beni Böyle Yaratmış ve Ay Hadi İnşallah gibi kitaplarından esinlenerek çekilen “Hadi İnşallah” adlı sinema filminde Büşra Pekin, Murat Boz, Cezmi Baskın, Sinasi Yurtsever ile beraber rol aldı.

15 Ocak 2016 tarihinde vizyona girecek olan ve yıllar sonra karşılaşan iki kardeşin hikayesinin anlatıldığı "Kardeşim Benim" adlı sinema filminde Burak Özçivit ve Aslı Enver ile birlikte başrolde oynadı.

Cem Adrian Kimdir?

Cem Adrian, müzisyen, besteci ve yapımcı. Ortalama bir insandan 3 kat daha uzun ses tellerine ve 4.5 oktavlık ses genişliğinie sahiptir.

30 Kasım 1980 tarihinde, Yugoslav kökenli bir ailenin ikinci çocuğu olarak Edirne'de dünyaya geldi. Ortaokul sıralarında müzikle ilgilenmeye başlayan Adrian, ilk bestelerini de bu yıllarda yaptı. 12 yaşından itibaren Edirne'de radyoculuk yapmaya başladı ve bu işi yaklaşık on yıl boyunca belirli aralıklarla devam ettirdi. Radyoculuğun müzik yapabilmesi için hayatında önemli bir yeri olduğunu belirten Cem Adrian, ilk albümünde yer alan iki şarkı dışında bütün şarkıları çalıştığı radyonun stüdyosunda kaydetti.

Sonraki yıllarda müzik piyasasında şansını denemek ve amaçladığı noktalara gelebilmek için İstanbul'a gelen Adrian, 2003 yılında Serkan ve Efkan Erdal ile birlikte kurdukları "Mystika" adlı etnik müzik grubunda solist ve dansçı olarak çeşitli mekanlarda sahne aldı. 2004 yılında, bir kafede çalıştığı sırada, Fazıl Say'ın bir arkadaşı ile tanışma fırsatı yakaladı ve pek çok enstrüman sesini kendi sesiyle taklit ederek hazırladığı demosunu Fazıl Say'a ulaştırdı. Duyduğu sese hayran olan Say, Cem Adrian'ın Bilkent Üniversitesi'nde özel öğrenci statüsünde eğitim alması için önayak oldu.

2005 yılının Şubat ayında, 1997 ve 2003 yılları arasında Edirne'de kaydettiği demolardan ve 2004 yılının Ekim ayında Fazıl Say ile birlikte verdiği ilk konserin kayıtlarından oluşan "Ben Bu Şarkıyı Sana yazdım" adlı albümünü çıkardı.

2006 yılının sonbaharında, yapımcılığını kendi üstlendiği ikinci albümü "Aşk Bu Gece Şehri Terk Etti" yi çıkaran Adrian, bu albümde yer alan ve albümle aynı adı taşıyan şarkısında, 134 kanal vokal kaydı yaparak hiç enstrüman kullanmadı. Albümün genel yapısı, Cem Adrian'ın, bas, tenor, mezzo, soprano ve koloratur soprano seslerinin koro kayıtları üzerine döşenen elektronik altyapılar oluşturdu. Bu albüme Denizhan, Umay Umay ve Suicide vokalleri ile katkılarda bulunmuşlardır.

Cem Adrian şu sıralar, son albümünün yan prodüktörlüğünü yapan Emin Yasin Vural ile birlikte elektronik ağırlıklı bir albüm hazırlığında. Adrian aynı zamanda, 2008 yılının Mart ayında piyasaya çıkarmayı planladığı "Essensials/Seçkiler-1" adlı albümünün de hazırlıklarını sürdürmekte.

Fazıl Say'ın anlatımı ile Cem Adrian

Anlatması zor! En peslerden koloratur ötesi en tizlere yayılan, dile kolay, 4.5 oktavlık bir sese sahip. Sahip, evet! İç-sesi olarak da sahip: duygusuyla, hakimiyeti ve güzelliğiyle... Bütün bu renk ve ahenk paletine yön veren “Cem-erkek-sesi,” “Cem-kadın-sesi,” “Cem-çocuk-sesi,” sesleri, ses renkleri ve iç-sesleri... “Hassas” diyor doktorlar; ses telleri normal insanin 3 katı uzunluğunda...

Milliyet Gazetesi yazarı Elif Korap'ın Cem Adrian ile 13 Şubat 2005 tarihli röportajı

Hikayenizin bugüne kadar duyduklarımızdan ne farkı var?

"Bilmiyorum."

Nasıl başlıyor peki?

"Etiler'de bir kahvede fal bakıyorum. Eylül ayındayız. Devamlı fal baktığım bir müşterim var. Fazıl Say'ın arkadaşı. Müzisyen olmak istediğimi de biliyor. Kendi bestelerimden doldurduğum bir demoyu ona veriyorum. O da Fazıl Say'a götürüyor ve dinletiyor. Aynı gece telefonum çalıyor." Öf Öf çeken Cem Adrian Acun'un O Ses Türkiye'sine ve jürilerine saydırdı, Cem Adrian neler dedi, kimdir?

Saat, yer?

"Evdeyim, akşam 8.00 civarı. İşten çıkmışım, evde dinleniyorum. Bilmediğim bir numara arıyor. Açıyorum. "Ben Fazıl" diyor. Sesinden tanıyorum. İnanılmaz bir heyecan. Fazıl Say beni arıyor! "Müziğini dinledim, yarın bir yemek yiyelim mi?" diyor. İnanamıyorum. O geceyi internette çalışarak geçiriyorum. Ya bana klasik müzikle ilgili bir şey sorarsa, kendisiyle ilgili bir şey sorarsa... Ertesi gün yemekte Fazıl Say karşımda."

Size ne diyor?

"Bana, bu sesle müzik eğitimi alırsam bir dünya starı olabileceğimi söylüyor. Daha beni hiç dinlemeden üstelik. Sadece o demoyla. Sonra "Seni Ankara'da bazı hocalara dinletmek istiyorum" diyor. Üç gün sonra Ankara'dayım. Her şey çok hızlı gelişiyor. Bilkent Senfoni Orkestrası'nın şefi, ses uzmanı İbrahim Yazıcı'nın karşısındayım. Beni dinliyor. Fazıl Say'a "Çok kullandığı için yıpranmış ama böyle bir ses dünyaya bin yılda bir gelebilir" diyor. Beni Bilkent Üniversitesi Müzik ve Sahne Sanatları'na "özel öğrenci" statüsüyle alıyorlar. O güne kadar nota bile bilmiyorum. "

"Ben tek başıma bir koroymuşum, öyle diyorlar"

Neymiş yani sesiniz? Bas mı, bariton mu, tenor mu?

"Sesim bas, bariton, tenor, kontrtenor, alto, soprano... Hepsi benim sesim. Bir tek sesim yok benim. Zaten onlar da sesimde bir tuhaflık olduğunu fark ediyorlar ve beni İstanbul'da önemli bir ses doktoruna gönderiyorlar. Fazıl Say randevu alıyor benim için. Ve doktor şaşırıyor. Çünkü ses tellerimin normal insanınkinin üç katı uzunlukta olduğunu öğreniyoruz! Herkes çok şaşkın. Fazıl bey, İbrahim bey, doktor..."

Ne kadar olması gerek ses tellerinin uzunluğunun?

"Nomalde 1,5 santim civarında oluyormuş."

Ses tellerinizin normal bir insanın üç katı uzunluğunda olması ne anlama geliyor? Siz sakat mısınız, yoksa bu bir lütuf mu?

"Aslında haklısınız. Sonuçta anormalite. Ama iyi bir anormallik tabii. Zararı yok, bana faydası var. Ama bir yandan da başka insanlara göre ses tellerim çok daha hassas. Çok dikkat etmem gerekiyor. Bir insan sesine değil, pek çok başka insanın sesine sahibim." Tek başına bir koro musunuz siz?

"Öyle diyorlar!"

"Hiç enstrümanım yoktu, o yüzden kayıt yaparken trompet oluyordum, sonra kontrbas oluyordum"

Siz ne zaman fark ediyorsunuz kendinizde bu sıra dışı durumu?p> "Sesimi mi? Sesimin herkesinkinden farklı olduğunu bilmiyorum aslında. Ama bir gün müzisyen olacağımı biliyorum. İlkokuldan beri. Belki 7-8 yaşlarından beri..."

Nasıl?

"7-8 yaşındayken derslerde, teneffüslerde kaset kapakları tasarlıyorum. O kadar eminim yani ileride müzisyen olup kaset çıkaracağıma. Sonra eve gidiyorum, evdeki teybe sesimi kaydediyorum. Besteler yapıyorum, şarkı söylüyorum. Bir gün keşfedileceğimden eminim. Biliyorum bunu."

Aileniz ne diyor bu durumunuza? Köyün delisi gözüyle mi bakıyorlar size?

"Köyün değil de, evin delisi gibi belki. Ama onlar tam olarak farkında değil durumun. Yani benim müzisyen olmak istediğimi bilmiyorlar. Ama ben, söylemesem de biliyorum. Aklım fikrim müzikte. Madonna dinliyorum, Michael Jackson dinliyorum. Kendi bestelerimi yapıyorum."

Henüz ilkokuldayken mi?

"Evet ve benim gibi birkaç arkadaşım daha var. Bulmuşum kendim gibi insanları yani. Hepimiz kaset kapaklarımızı tasarlıyoruz. Aramızda rekabet bile var. Sonra tabii yollar ayrılıyor. Herkes üniversite derdinde, ben üniversiteye gitmeyi bile düşünmüyorum. Çünkü müzisyen olacağım! Liseden sonra Edirne'de bir radyoda DJ olarak çalışmaya başlıyorum. Bu arada söylemiş miydim, ailemle Edirne'de yaşıyoruz."Cem Adrian Acun Ilıcalı ve O Ses Türkiye jürileri için fena sözler kullandı, Adrian neler dedi neler, kimdir?

Evet. Röportajdan önce...

"DJ olmak tabii teknik imkanlarımı evdekine oranla artırıyor. İşim bittikten sonra stüdyoda kalıp ses kayıtlarımı yapıyorum. Kendi bestelerimi söylüyorum. Bu arada enstrüman olmadığı için enstrüman da ben oluyorum. Araya trompet mi girmesi gerek, trompet sesi çıkarıyorum. Kontrbas mı gerek, kontrbas oluyorum."

Bunun özel bir durum olduğunun farkında mısınz?

"Hayır. O sesleri çıkarabilmemin özel bir durum olduğunun farkında değilim. Saf saf, sadece enstrüman olmadığı için, yani mecburen kendi sesimle kapatıyorum açıkları. Bana herkes bu sesleri çıkarabilirmiş gibi geliyor. Ama müziğimin iyi olduğunu biliyorum. İyi müzik yapıyorum ve biliyorum ki keşfedileceğim. Bu arada doldurduğum demoları İstanbul'daki ünlü müzik şirketlerine gönderiyorum."

Yanıt?

"Olumsuz. Hepsi geri çeviriyor. "Teşekkür ederiz, ama biz sizin için ne yapabiliriz?" diyorlar. Yılmıyorum. Çünkü biliyorum. Sadece doğru yer olmadığı için olmuyor."

Hani şu müzik şirketlerini yıldıran tiplerden misiniz!

 (Gülüyor) "Biraz öyle oldu galiba. Olumsuz yanıt geliyor ama ben yenisini doldurup gönderiyorum. "

"İstanbul'a geleli 1,5 yıl olmuştu, hâlâ fal bakıyordum"

İstanbul'a nasıl geliyorsunuz?

"İstanbul'daki bir arkadaşım "Bu işleri yapacaksan, İstanbul'a gelmen gerek" diyor. Haklı. Kararımı veriyorum. İstanbul'dayım. Taksim'de bir ev tutuyorum. Bütün radyolara, müzik şirketlerine başvuruyorum. DJ olabilirim, cingıllar hazırlayabilirim. Ama iş yok! 17 gün sonunda İstanbul'da tüm param bitmiş olarak kalıyorum. Fal baktığımı bilen bir arkadaşım Taksim'de bir kafede fal bakacak birilerini aradıklarını söylüyor ve işe başlıyorum. Artık falcıyım!"

Müzik hayalleri bitiyor mu?

"Bitmiyor ama iyice uzaklaşıyorum. Yalnız üç arkadaş Mystica diye bir grup kuruyoruz ve The Ritz-Carlton, Çırağan gibi otellerde dans ve müzik gösterisi yapıyoruz. Caz söylüyorum, rock söylüyorum... Gündüz fal bakıp gece de bazı partilerde sahneye çıkıyoruz. Bu arada Etiler'de bir kafeye geçiyorum yine falcı olarak. İstanbul'a geleli bir buçuk yıl olmuş. Biraz moralim bozulmaya başlıyor ama biliyorum yine de: Başaracağım. Veee..."

"Evet. Sonunda o doğru yeri buluyorum. Ve Fazıl Say'a ulaşıyorum."

"İbo'ların döneminden olsaydım adım da Cem Çokses olurdu"

Albümünüz cuma günü piyasaya çıktı değil mi?

"Evet. Ben de inanamıyorum. Hep söyledim, biliyordum bunu ama bu kadar hızlı gerçekleşeceğini tahmin etmezdim. İmaj Müzik'ten çıktı albümüm. "Ben Bu Şarkıyı Sana Yazdım" albümün adı. "Ben Bu Şarkıyı Sana Yazdım", Fazıl Say'ın o demoda dinlediği ve benimle tanışmak istemesine neden olan bestem. Ama albümde "Summertime", "Uzun İnce Bir Yol", "Kimler Geldi Kimler Geçti" de var. Diğerleri benim bestem. Ayrıca "Summertime"ın bir özelliği var. Fazıl Say'ın Bilkent konserinde yaptığımız canlı kayıttan alındı. Piyanoda Fazıl Say var. Onun dışındaki bütün sesleri ben çıkarıyorum. Yedi farklı sesim var o şarkıda."

Fazıl Say'ın Bilkent'teki konserine kot pantolon ve sabo terlikle çıkmışsınız. Zevksizlikten mi, sıra dışı olmak için mi?

 (Gülüyor) "Yok hayır. Onlar sabo değildi ama öyle görünmüş olabilir. Bence gayet şıktım. Ama benden başka herkes simsiyah giyinmişti. Benim dışımda Fazıl Say'ın diğer genç yetenekleri de vardı. Ben koyu renk bir pantolon, bordo ceket ve krem rengi ayakkabı giymiştim, ondan öyle algılandı galiba."

Gerçi görmedim ama kulağa pek şık gelmiyor tarifiniz!

"Evet, kulağa hoş gelmiyor farkındayım ama görseniz beğenirsiniz bence."

Peki. Ben bestenizi dinledim ama tanımlayamıyorum. Yaptığınız müziğin türü ne?

"Etnik-caz, etnik-pop belki. Nasıl tanımlayabilirim, ben de bilmiyorum."

Bu arada soyadınızın anlamı nedir?

"Kendi seçimim. Eğer bir soydan söz ediyorsak bu geldiğim yer olmalı diye düşündüm. Edirneli olduğum için de Adrianapolis'e gönderme yaptım. Adrianapolis'in Adrian'ını aldım. İbrahim Tatlıses'lerin döneminden olsaydım Cem Çokses olurdum herhalde... "

Albümleri

2015 - Siyah Bir Veda Öpücüğü

2014 - Sana Bunları Hiç Bilmediğin Bir Yerden Yazıyorum

2014 - Cam Havli (Umay Umay ile birlikte)

2013 - Şeker Prens ve Tuz Kral

2012 - Siyah Bir Veda Öpücüğü

2010 - Kayıp Çocuk Masalları

2008 - Essentials / Seçkiler

2008 - Emir

2006 - Aşk Bu Gece Şehri Terk Etti

2005 - Ben Bu Şarkıyı Sana Yazdım

Gökhan Özoğuz Kimdir?

Gökhan Özoğuz, 14 Ekim 1976 tarihinde İstanbul’da Fenerbahçe semtinde doğmuştur. Aslen Gaziantep'lidir. Babası Ahmet Özoğuz’dur. Açıköğretim Fakültesinde okudu. 2007’de babaları Ahmet Hamdullah Özoğuz vefat etti. Müzisyen olmak için en büyük desteği dedesinden gördü.

15 yaşında gitar çalmaya merak salan Gökhan Özoğuz, Athena müzik grubunun solistidir. Athena grubunun gitaristi Hakan Özoğuz ikiz kardeşidir.

2004 yılında Eurovision Şarkı Yarışması'nda Türkiye'yi For Real adlı şarkıyla temsil ettiler. Bu şarkı 195 puanla 4. oldu ve Türkiye Eurovision tarihinde en fazla puan alan şarkı oldu.

Holigan albümünün aynı isimli şarkısı futbol maçlarının değişmez sloganı oldu. A Milli Basketbol takımımız için yaptığı “12 Dev Adam” şarkısı ise basketbol takımının sembol şarkısıdır.

2006 yılında ikiz kardeşi ile 4 yıllığına müzik eğitimi için Londra’ya gittiler

Cem Adrian Acun Ilıcalı ve O Ses Türkiye jürileri için fena sözler kullandı, Adrian neler dedi neler, kimdir?

Gökhan Özoğuz, 28 Aralık 2012 tarihinde Melis Ülken ile evlendi. 3 Temmuz 2013 tarihinde Ayşe Derya adında bir kızı oldu.

2013-2014 yayın döneminde Star Tv'de yayınlanan ve Acun Ilıcalı'nın yapımcılığını ve sunuculuğunu yaptığı “O Ses Türkiye” isimli müzik yarışmasında jüri üyeliği yapmıştır.

Acun Ilıcalı’nın yaptığı TV8'de 29 Eylül 2014 tarihinde başlayan 4. Sezon “O Ses Türkiye” adlı yarışma programında; yeni jüri üyeleri ise Mazhar Alanson, Özkan Uğur, Athena Gökhan Özoğuz, Hadise Açıkgöz ve Ebru Gündeş oldu. Mazhar Alanson ve Özkan Uğur aynı koltukta yer alacak ve tek oy hakkına sahip olacak.

O Ses Türkiye’nin 2015 - 2016 sezonu 5. sezonunda Gökhan Özoğuz, jüri üyesi olarak Murat Boz, Hadise Açıkgöz, Ebru Gündeş ve ikiz kardeşi Hakan Özoğuz ile birlikte görev yapacak.

O Ses Türkiye şampiyonu Emre Sertkaya, Reyting şampiyonu da O Ses Türkiye oldu!

TV8’den ekranlara gelen ve birçok bölümüyle reytinglerde zirveyi zorlayan O Ses Türkiye’de 2 Şubat Salı akşamı kimin şampiyon olacağı belli oluyordu ve canlı sms oylamasıyla halk da desteklerini programa ve favori yarışmacılarına gönderdi. Ekranların en çok izlenen dizilerinden bir tanesi olan ve Salı akşamları reyting sonuçlarında liderliği kimseye kaptırmayan Eşkıya Dünyaya Hükümdar Olmaz dün akşam koltuğu kaptırdı ve O Ses Türkiye reytinglerde birinci oldu.

O SES TÜRKİYE ŞAMPİYONU KİM OLDU?      

O Ses Türkiye 2 Şubat akşamında kafalardaki tek soru O Ses Türkiye 2016 sezonunun birincisinin kim olacağıydı. Büyük heyecana sahne olan ve izleyenleri adeta koltuğa yapıştıran O Ses Türkiye final akşamında gece 00.00’dan sonra şampiyon belli oldu. O Ses Türkiye’yi Batman’lı genç Emre Sertkaya kazandı. Bu sabah açıklanan reyting sonuçlarında ise O Ses Türkiye de reytinglerde hem Total'de hem de AB grubunda şampiyon oldu.

O Ses Türkiye Şampiyonu kim oldu! Türkiye'nin O Sesi kim oldu, kimdir?

TV8’in en fenomen yarışma programlarından biri olan ve ‘İstisnalar kaideyi bozmaz’ misali neredeyse her yayınlandığı gün reyting birincisi olmayı başaran O Ses Türkiye’de koca bir sezon sona erdi. İşte bu koca sezon sonunda O Ses Türkiye birincisi kim oldu, O Ses Türkiye 2016 şampiyonu Emre mi, Türkan mı, Aziz Kiraz mı, O Ses Türkiye kim kazandı gibi soruların yanıtının belli olduğu final bölümü büyük heyecanla izlendi.

O SES TÜRKİYE’DE İLK ELENEN İSİM TANKURT OLDU!

O Ses Türkiye final gecesinde yarışmacılar önce iki performans sergileyecek ve daha sonra bir kişi hayallerine veda edecekti. O Ses Türkiye finalinde ilk turu geçen isimler Gökhan ve Hakan Özoğuz’un takımında Emre Sertkaya ve Türkan Kürşat ve Hadise’nin takımından Aziz Kiraz oldu. Ebru Gündeş’in yarışmacısı Tankurt ise elendi. Böylece geçen senenin şampiyonu Ebru Gündeş bu sene şampiyon olma fırsatını kaçırdı. 5 sezondur şampiyon olamayan Hadise’nin ise şampiyon olup olamayacağı heyecanı herkesi sarmıştı.

O SES TÜRKİYE’DE İKİNCİ ELENEN İSİM KİM?

İŞTE O SES TÜRKİYE 2016 ŞAMPİYONU!

Ve işte beklenen an geldi. O Ses Türkiye Final bölümü yine Acun Ilıcalı'nın sunumuyla ekranlarımıza geldi. O Ses Türkiye’de Acun Ilıcalı'ya zarf ulaştı. Aziz Kiraz mı, Emre Sertkaya mı, Türkan Kürşat mı kim şampiyon oldu sorusunun cevabı alındı. Acun yine heyecanlandırdı uzun bir süre O Ses Türkiye’nin meşhur heyecan müziği eşliğinde.

O Ses Türkiye büyük bir sezon sonunda büyük finalde karşılaşan iki finalistten geceyi seyircilerin kullandıkları SMS'lerde daha çok oy alarak, bu büyük sezonu birinci (1.) olarak bitiren, O Ses Türkiye şampiyonu; EMRE SERTKAYA

O Ses Türkiye

O Ses Türkiye, birçok ülkede The Voice adı ile yayınlanan ve 10 Ekim 2011'de Türkiye'de Show TV'de yayınlanmaya başlanan 2012–2013 sezonu için Star TV ile anlaşan ve 2013–2014 sezonunda Acun Ilıcalı'nın satın aldığı tv8 kanalında yayın hayatına devam eden yapımcılığını Acun Medya’nın, sunuculuğunu Acun Ilıcalı’nın yaptığı, ses yarışması programıdır.

O Ses Türkiye Kuralları

O Ses Türkiye programında dört jüri ve bir sunucu yer almaktadır. Yarışma toplamda beş turdan oluşmaktadır.

Birinci turda jüri üyeleri adayları sahneye arkası dönük bir şekilde dinler. Eğer adayın sesini beğenirse butona basar ve bulunduğu koltuk sahneye doğru döner. Şarkı bitene kadar tüm jüriler butona basabilir. Eğer bir yarışmacıyı birden fazla jüri beğenip butona basarsa bu kez yarışmacı ekibine katılmak istediği jüri üyesini seçer ve seçtiği jürinin ekibine katılır.

İkinci tur "Düello" adı verilen turdur. Her bir jüri üyesi ekibinde yarışmacıları ikişerli veya üçerli eşleştirerek sahnede yarıştırır. Yarışmacılar birbirleriyle düet yaparlar. Sonucunda koç yarışmaya kiminle devam edeceğini seçer. Daha sonra kendi takımından elenen yarışmacıyı takımına almak isteyen jüri üyesi olup olmadığı sorulur. Eğer bir yarışmacıyı 1 jüriden fazla isterse seçim yarışmacıya bırakılır. Seçilen yarışmacılar ise yarışmanın 3. Turu olan "Birebir" bölümüne geçmeye hak kazanır.

Üçüncü turdan itibaren yarışmacılar şarkıyı tek başına söyler. Yine ikişerli veya üçerli eşleşerek biri bir üst tura geçer.

Son Eleme turunda ise her ekipten iki ya da üç yarışmacı yine şarkılarını söyler. Bu kez tercihi stüdyodaki seyirciler elindeki butonlarla puan vererek belirler. En yüksek yüzdesi olan yarışmacı Canlı Yayında yarışmaya hak kazanır.

Çeyrek Final olarak adlandırılan bu turda kalan 16 yarışmacı 4'erli şekilde ayrılarak performanslarını sergiler. Her performanstan sonra 2 dakikalık Sms Oylaması sonucu her 4 gruptan sonuncu olan 1 kişi toplamda 4 kişi yarışmaya veda eder.

Bir sonraki bölümde kalan 12 yarışmacı 3'erli şekilde ayrılır ve yine her gruptan 1 kişi elenerek Yarı Finalde yarışacak 8 kişi belirlenir.

Yarı Final turunda ise kalan 8 yarışmacı 2'şer tane şarkı söyler. Her jüri üyesi takımıyla kendi şarkılarından birini seslendirir. Sonrasında Aralarından sadece 4 tanesi finale yükselir.

Final Turunda ise 4 yarışmacı 3'er tane şarkı söyler. Yapılan Sms Oylaması ile Önce 4. Sonra 3. Öğrenilir. Ve kalan 2 yarışmacı eski performanslarından birini seslendirir ve son sms oylamasında Türkiyenin O Sesi ortaya çıkar.

Kaynak: İnternet Ajans

Kaynak: Diyarbakır Söz

Etiketler:

Editor Hakkında

Haber Merkezi