Star TV 30 Ocak Dada Dandinista ! Sivri dilli şovmen Okan Bayülgen Dada Dandinista'da ne potlar kıracak?

Star TV ekranlarının en sivri dilli fenomen talk şov programı, sivri dilli şovmen Okan Bayülgen'in sunumu ile Dada Dandinista, 30 Ocak Cumartesi konukları kimlerdi? 30 Ocak Dada Dandinista izle! Star Tv Okan Bayülgen'li Dada Dandinista'da bu hafta yaşanan şok edici olay ve konuklar kimlerdi?

Star TV 30 Ocak Dada Dandinista ! Sivri dilli şovmen Okan Bayülgen Dada Dandinista'da ne potlar kıracak?

Star TV ekranlarının en sivri dilli fenomen talk şov programı, sivri dilli şovmen Okan Bayülgen'in sunumu ile Dada Dandinista, 30 Ocak Cumartesi konukları kimlerdi? 30 Ocak Dada Dandinista izle! Star Tv Okan Bayülgen'li Dada Dandinista'da bu hafta yaşanan şok edici olay ve konuklar kimlerdi?

Cumartesi gecelerinin en sevilen eğlence ve şov programı olan Dada, bu gece birbirinden renkli konukları ve eğlenceli bölümleriyle bu hafta da izleyenleri hem güldürecek hem eğlendirecek.

Türkiye'de eğlencenin kralı olarak bilinen ünlü sunucu Okan Bayülgen'in sunduğu Dada, bu gece yine birbirinden renkli konuklar eşliğinde eğlenceli saatler yaşatacak.

Dada'nın bu haftaki konukları; şarkıcı Hayko Cepkin, başarılı oyuncu/yazar Nilüfer Açıkalın, 'Medet' oyunundan Melike Güner, Faruk Barman ile Güliz Ayla ve 'Haldun Taner Kabare' müzikalinden Zeliha Berksoy, Erdem Akakçe, Alayça Öztürk ile Selin Zafertepe.

Bu kadar mı? Elbette değil.

Eğlencenin bir an bile eksik olmayacağı Dada'da ayrıca 'Medya Arkası', 'Malumatfuruş', 'Geçmişini Silemezsin', gibi eğlenceli bölümler stüdyoda ve ekranları başındakilere neşeli kahkahalar attıracak.

Dada, 30 Ocak Cumartesi gecesi saat 00:30'da star Tv'de yayınlanacak.

OKAN BAYÜLGEN BİYOGRAFİSİ

Okan Bayülgen, 1964 İstanbul doğumlu televizyon programcısı, sinema ve tiyatro oyuncusu; ayrıca tiyatro yönetmeni, dublaj sanatçısı ve fotoğrafçı. Okan Kaan Bayülgen, 23 Mart 1964'te Cihangir'de dünyaya geldi. Bayülgen henüz 6 yaşındayken, öz babası, Albay Hamid Bey'in oğlu, hukuk ve gazetecilik eğitimi almış Ümit Bayülgen ile annesi ressam Ayla Hanım boşandılar. Bayülgen'in büyükbabası avukat Hamdi Üge bir dönem, Atatürk'ün Kuran-ı Kerim'i Türkçe'ye tercüme ettirdiği Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır'ın ailesinden, Rahime Hanım ile evliydi (büyükbabası toplamda beş evlilik yaptı).

1970 yılında annesi ve babası, ayrıldıklarını anlamaması için Bayülgen'i, yatılı olan İstanbul Göztepe'deki Taş Mektep'e yazdırdı. Babası Ümit Bey daha sonra, Okan'a şehir hatları vapurunda tanıştırdığı, avukat Doğudan Bayülgen ile ikinci evliliğini yaptı ve çiftin daha sonra Ozan ve Okşan adında iki çocukları oldu. Ayrıldıktan sonra Bodrum'a yerleşen ve burada resim yapmaya devam eden annesi Ayla Hanım ise bir süre sonra İsmet Görgün'le evlendi.

1970'te, Okan Bayülgen altı yaşındayken annesi ve babasının ayrılmasından sonra dedesi ve anneannesi ile yaşamaya başlayan Bayülgen, Göztepe'deki Taş Mektep'ten ayrılarak Şişli 19 Mayıs İlkokulu'na geçti ve buradan mezun oldu.Galatasaray Lisesi'nde öğrenimine devam etti ve okuldaki öğrenci kulüplerinden müzik, edebiyat, folklor gibi kollarda etkin oldu. Bir sene iftiharla geçtiğini, ertesi sene sınıfta kaldığını söyleyen Bayülgen, okuldaki son dönemlerinde Rasih Nuri İleri'nin bir akrabasına aşık olup da okula gitmeme durumu sorun olmaya başladığında, annesi Ayla Hanım onu yanına Bodrum'a çağırdı ve Galatasaray Lisesi'ndeki 6 yılından sonra Bodrum Lisesi'ne devam etti ve ardından da Şişli Lisesi'nden mezun olarak 1984'te lise eğitimini tamamladı.

Bu yıllarda psikiyatrik sorunlar yaşayan Okan Bayülgen, Türkiye'nin en ünlü psikiyatrlarından Metin Özek'e gider.

Bunun ardından 1984 yılında Okan Bayülgen, fotoğraf eğitimi almak içinFransa'ya gitti. Tours Üniversitesi Hukuk ve Ekonomik Bilimler Fakültesi'nde hukuk okumaya başladı. Ardından fikir değiştirerek aynı üniversitenin ekonomi bölümüne geçti. Fransa'da tanıştığı antikacı bir kadınla antika mezatlarına katıldı, üniversitedeki fotoğraf ve tiyatro kulüplerinde çalıştı. Orada bir yıl okuduktan sonra ekonomi eğitimini de yarıda bırakarak Türkiye'ye döndü ve Mimar SinanÜniversitesi Konservatuar Bölümü sınavlarında başarı göstererek buradaki eğitimine başladı. 1989 yılında mezun oldu ve aynı üniversitenin Sosyal Bilimler Fakültesi'nde mastır yaptı.

Devlet Tiyatroları'ndaki en genç yönetmen olarak 1989-1994 yılları arasında çeşitli oyunlar yönetti. Bazı oyunlarda da oynayan Okan Bayülgen, 1991'de Kent FM'de Son Saatler adlı bir programla radyoculuğa başladı. Bu sıralarda Genç Indiana Jones dizisinin Türkiye'de çekilen bölümünde rol aldı. 1993 yılı sonundaTrabzon Devlet Tiyatrosu'na tayini çıktı. Rejisi kendisine verilen bir oyun yönetim tarafından kaldırılınca 1994 yılında Devlet Tiyatrosu'ndan istifa ederek şansını radyo ve televizyon alanında kullanmaya karar verdi. Radyolarda haber spikerliği ve programcılık yapmaya başladı. Televizyona geçtikten sonra da radyoda işler yapmaya devam etti. 1995'te Radyo Contact'ta çalışmaya başladı. 1997'de Kiss FM'de Okan Bayülgen On Air programını sundu. Özellikle 1998 ve 1999 yılında drive time'da yayınlanan Radyo D'deki Hayat Bilgisi programı ile dikkatleri çekti. En son 2001 yılında Radio Contact'ta, yine akşamın sıkışık trafik saatlerindeki Yol programı ile karşımıza çıktı.

Okan Bayülgen televizyon hayatına Satel TV'de klipler sunarak başladı ve ATV ekranlarında gece yarısında yayına başlayan Gece Kuşu adlı programı ile tanındı. Gece Kuşu'nun ardından late night show tarzını 100 gece boyunca Televizyon Çocuğu ile devam ettirdi. 2 yıl kadar ekranlardan uzak kalan Bayülgen, bu aradan sonra Kanal D'de yayınlanan Zaga ile geri döndü. Sürekli değişen ekipler, skeçler, jenerikler, dekor, orkestra ve farklı program anlayışı, canlı telefon bağlantıları, içinde barındırdığı beklenmedik tuhaflıkları ve Medya Arkası ile kısa bir dönemin haricinde Cumartesi geceleri yayınlanan Zaga, Türk televizyon hayatındaki uzun soluklu, yeni bir anlayışın ürünü ve özgün bir program olarak kendine çekirdek bir izleyici kitlesi oluşturdu. Okan Bayülgen,Yılmaz Erdoğan, Cem Yılmaz ve Beyazıt Öztürk’le birlikte döneminin yükselen dört şovmeninden biri oldu.

2004'de Herkes Bunu Konuşuyor ile karşımıza çıkan Bayülgen, eğlenceli olan ama eğlence programı olmayan bu denemesinde; akademi, bilim, müzik, popüler kültür, medya dünyasından ve çeşitli sanat dallarından çok yönlü konuklarla birlikte,kalite, eğlence ve izlenebilirliğin bir arada sunulduğu alternatif bir yayıncılık örneği sundu. 2005 yayın döneminde Televizyon Makinası ile izleyiciyle buluştuğunda, her zaman kendisi kadar ekibini de ön plana çıkaran Bayülgen bu sefer Hakkı Devrim ile beraberdi.

Okan Bayülgen, magazin ve basın üzerine takındığı eleştirel tavrıyla televizyon dünyasında gerçek devrimler yapmış, birçok tabu yıkmış, taklit etmeden yeni ve özgün çalışmalar yapmış bir isimdir. Zaman içinde programcılık anlayışında ve tarzında belirgin değişimler göstermekle beraber, bir şekilde kendi çizgisini yaratıp koruyabilen Bayülgen bir röportajında "Kendinizi nasıl tanımlarsınız?" sorusuna şu cevabı vermişti:

" Salak, aptal... Herkes kendine o sözleri kullanır zaten. Mesela kendi kendine uyanıp, ne yakışıklıyım diyen adamın herhalde kafadan bir problemi vardır. Genelde kendi kendimize kullandığımız sözler, ne salakmışım, ne aptalmışım, keşke öyle yapmasaydım. Kendi kendime kullandığım kelimeler salak ve aptaldır..."

Sinema oyunculuğuna, Mustafa Altıoklar'ın yönetmenliğini yaptığı 1996 yapımı İstanbul Kanatlarımın Altında filmi ile başlayan Okan Bayülgen, canlandırdığı Salih karakteriyle Sadri Alışık En İyi Erkek Oyuncu Ödülü aldığı 1997 yapımı Ağır Roman, 1999 yapımı Romantik, 2000 yapımı Oyun Bozan, 2001 yapımı Hemşo ve Komiser Şekspir, 2002 yapımı Sır Çocukları ve Gülüm adlı sinema filmlerinde; ayrıca Utanmaz Adam ve Size Baba Diyebilir Miyim? adlı TV dizilerinde rol aldı.

Okan Bayülgen etkileyici ses tonu, etkin vurgulamaları ve düzgün Türkçe'siyle aranan seslendirme sanatçılarından biri oldu ve bugüne kadar çeşitli yabancı animasyonlar ve filmlerin (Shrek serisi, Garfield, ...) Türkçe dublajında bulundu. Uzun dönemdir reklam ve kampanya filmi seslendirmeleri yapan Bayülgen, National Geographic dergisi tarafından En İyi Sualtı Kitabı seçilen ve çeşitli ödüller alan Alptekin Baloğlu'nun çektiği fotoğrafların da yer aldığı Sualtından Yansımalar DVD'sinin Türkçe seslendirmesini de yaptı.

Bir kaç sene önce kendisine doğum gününde hediye edilen bir Leica M6 ile başladığını söylediği fotoğraf merakını, bugüne dek çeşitli firmalar için katalog ve moda çekimleri yaparak profesyonelleştirdi. Bayülgen'in, 2006 Mayıs ayında Dolmabahçe Sarayı Sanat Galerisi'nde, Zekai Demir ile beraber yaptıkları Madagaskar gezisinden fotoğrafların yer aldığı Baobab Yolu isimli sergisi açıldı ve bu analog çekimlerden oluşan fotoğrafların bulunduğu bir kitabı da yayımlandı.

İlk evliliğini çok genç yaşta ve ilk eşiyle tanışmalarından sadece 13 gün sonra bir Fransız kadınla yapan Bayülgen, kısa süren bu ilişkisinden sonra iki kez daha nikah masasına oturdu. Sonra reklamcı Gaye Hanım ile evlendi. Ama bu evlilik de boşanmayla sonuçlandı. Okan Bayülgen üçüncü evliliğini ise 1997 yılında oyuncuZeyno Günenç ile yaptı ancak çift 16 ay evli kaldıktan sonra 1998 yılında boşandı. Dördüncü evliliğini 1 ocak 2009 tarihinde Şirin Ediger ile yaptı. Çift, Roma'daki Türk Büyükelçiliği'nde sade bir nikah ile evlendi. Bu evliliğinden “İstanbul” (d.2009) adında bir kızı vardır. 2014 yılında Şirin Ediger`den boşandı.

Kaynak: Diyarbakır Söz