Dicle Üniversitesine Operasyon!

15 Temmuz 2016 darbe girişimi kapsamında yürütülen operasyonda üniversitemizin üst yönetici kadroları görevden uzaklaştırıldı. Yükseköğretim Kurulu Başkanlığının 20/07/2016 tarih ve 1461 sayılı yazısı gereğince Üniversitemiz Rektörlüğüne sayın Prof. Dr. Gülfettin ÇELİK atanmış olup, 21/07/2016 tarihinde görevine başlamıştır. Prof. Dr. Gülfettin Çelik hocamıza yeni görevinde başarılar dilerim.

Tıp fakültesine başladığım günden bugüne kesintisiz 25 yılımı geçirdiğim bu kurumda son dönemde yaşanan olaylar beni çok üzmektedir. Öğrencisi olduğum yıllarda ki akademik kadroları anımsadığımda günümüze göre çok daha gelişmiş bir üniversite olmamıza rağmen, bu gelişimi maalesef sürdüremediğimizi görüyorum.

Özellikle son dönemde hep olumsuzluklar ile gündeme gelen ve bölgemizin lokomotif olması gerekirken “Paralelin Kandili” olarak öne çıkarılan kurumumuzun artık özüne dönüp bölgesel güç görevini üstlenip üniversal anlayışı hızla yeniden yakalaması gerekmektedir. Kurumsal motivasyon noktasında da birçok revizyona ihtiyaç duyulmalıdır. Son dönemde çok ciddi anlamda ötekileştirilen ve mutsuz olan akademik kadrolarında bu vesile ile yeniden motive edilmesi gerekmektedir.

Ülkemizin çok zor günlerden geçtiği bu dönemde herkes ve her kurum üstüne düşeni layıkıyla yerine getirmelidir. Dün akşam üniversitemizin sayfasına baktığımda “23 Temmuz 2016 tarihinden itibaren başlamak sureti ile 25 Temmuz pazartesi günü mesai saati başlangıcına kadar üniversitemiz akademik ve idari personelinin rektörlüğün izni olmaksızın idari ve akademik birimlere girişi yasaklanmıştır.” duyurusunu gördüm. Çok üzücü olan bu durumlara Dicle Üniversitesi camiası olarak gelmemeliydik. Kamuoyunda da bu şekilde anılmamalıydık.

Hiçbir kurum amiri böyle bir yasağı koymak istemez ama demek ki bu anlamda çok büyük sıkıntılar içersindeyiz. Biz akademik kadroların mesai mevhumu olmamalı ve kurumumuzun idari ve akademik birimlerine her vakitte girip çıkabilmeliyiz, paydaşımızın hizmet, çalışma ve üretim olması gerektiği konusunda hemfikiriz. Ama ülkemizin geçtiği bu zor dönemde hepimizin birlik olup demokrasiye sahip çıkmamız gerçeği en önemli önceliğimiz olmalıdır.

Umuyorum ki en yakın zamanda köklü bir yapı olan Dicle Üniversitemiz adına yakışanı hem bilimsel hem de toplumsal alanda gerçekleştirerek, üniversal anlamda ülke sınırlarını da aşarak uluslararası arenada da yerine kavuşacaktır.

Bu beklentim kimilerine göre hayal olarak gelebilir, ama unutmayalım ki hayal etmesini bilmeyenler hiçbir zaman başarılı olamazlar. Daha güzel günlere hep beraber ulaşmak dileğiyle…

Saygılarımla