Organ Bağışı !

 

Bölgemizde önemli bir sağlık sorunu olan kronik viral hepatitle ilişkili organ nakli gereksinimi hala önemini korumaktadır. Çağdaş tıbbın bir gereği olan “Organ Transplantasyonu” her yönüyle multidisipliner bir yaklaşımı gerektirmektedir. Maalesef dünya genelinde kadavradan organ sağlanma oranları yüksek iken ülkemizde genellikle can vericiler ön planda Tabii ki organ nakli derken akla gelen iki organdan biri böbrek, diğeri ise karaciğer. Yani hepatitler…

Bölgemizde çeşitli sebeplerden kronik viral hepatit B yoğun görünmekte ve ortalama her 10-15 kişiden birinde HBsAg pozitifliği var, o halde bu insanlara hizmet verecek ve akıllarına her takılanı sorabilecekleri bir muhataba ihtiyaç var diye düşünmüştüm. Yanılmamış olmamda beni fazlasıyla mutlu etmektedir. Günde ortalama 3-5 elektronik posta almaktayım siz değerli okurlarımdan. Dün aldığım bir elektronik postada hastam kronik hepatit B hastası olduğunu belirtmekte olup, hastamız üç yıldır bir hekimden tedavi alıyormuş. Ancak kendini iyi his etmediğini; halsizlik, yorgunluk ve karnında şişmeler olduğunu söylemekte. İnternette gezinirken "Bölgemizde Kronik Hepatit B" köşesinde yazıları okumuş ve ilgisini çekmiş. Hastamız Adana’da yaşamakta, "Hepatit B hangi durumlarda siroza dönüşür? Bunu engellemek için ne yapmam gerekir?" diye sormaktadır. Değerli okurlar bu konuyu burada daha önce gündeme getirmiştik ancak tekrarlamakta fayda görmekteyim. Kronik Viral Hepatit B, HBV tarafından oluşan ve ilerleyici karaciğer hasarı ile seyreden ciddi bir hastalıktır. Önlem alınmadığı takdirde büyük olasılıkla siroza ve karaciğer kanserine dönüşebilmektedir. Siroz, karaciğerin görevini yerine getiremeyecek derecede hasar görmüş hali olarak adlandırılmaktadır. Aslında sirozun birçok sebebi vardır. Bunları sıralamak gerekirse; alkol alımı, bakır metabolizma bozuklukları, demir metabolizma bozuklukları, viral hepatitler, karaciğer yağlanması ve nedeni bilinmeyen birçok faktör sirozun sebepleri arasındadır. 

Kronik Hepatit B, son yıllarda birçok yeni tedavi yönteminin çok başarılı bir şekilde uygulandığı bir karaciğer hastalığıdır. Bu etkin tedavi yöntemleri ile karaciğerdeki hasarın ilerlemesi durdurulduğu gibi bazı vakalarda karaciğer hasarında düzelmelerin dahi olduğu görülmektedir. Yani tedavi seçeneklerinde küçümsenmeyecek bir başarı oranı mevcut. Ancak yinede bazı hastalarda yanıt kısmi olmaktadır. Virüsün replikasyonu (üremesi) durdurulamadığı için hasar devam etmekte ve zamanla karaciğer yapısında tamamına yakın bir yıkım oluşmaktadır (Siroz).

Hastamız, hastalığı ile ilgili bilgilenirken bunu fark ederek tedirgin olmuş ve özellikle karnındaki şişkinliğide bu duruma bağlamış. Tabii ki bunlar olası sebeplerdir. Ancak kendisi tedavi altında olduğunu söylemektedir. Bu nedenle düzenli kontrollere de gittiğini düşünüyorum. Hekimi bu durumu yakından izleyip durumunu rahatlıkla fark edebilir, bu nedenle şişkinliğinin siroza bağlı olduğunu düşünmüyorum. Önerim, hekimine tekrar başvurup ayrıntılı bir ultrasonografisi yaptırarak durumun netleşmesini sağlamasıdır.

Saygılarımla…