Görüş Bildir

KALEMİN DİLİ

CHP'YE AYIP OLMUYOR MU(?!)

Sizce olmuyor mu!?..

Bence oluyor!!!.

Hele ki, son "Pençe Kilit Operasyonu'na" ilişkin, Bay Kemal Kılıçdaroğlu'nun tavrı üzerinden; atılan fırçalar hiçte yakışmıyor!!..

Ki, “azarlamanın” haddi hesabı yok..

Sağlı, sollu, arkalı, önlü; vurup duruyorlar bizim garibana(!)…

Mahallesinden mi dersiniz, arka bahçeden mi, gizli ortaklardan mı kimi derseniz!…

Önüne gelen vuruyor zat-ı muhteremi(!?)..

Hatta, "bizim arkadaşlar" diye, tanımladığı Kandil'den bile; silsileli şekilde zılgıtlı fırça yer hale geldi adamcağız(!!!?)...

Ne yapacağını şaşırmış vaziyette sersemleşti, yediği şamarlardan!…

Tabii, fondaş medyada, işi körükleyip, tokatlı manşet ve yorumları eksiltmiyor!...

Fonun, dozajına göre, vuruyor..

Onların da geri kalır yanları yok, "dikine, dikine" bindiriliyor…

Vay sen misin, "sınır ötesi harekatına destek" veren!!!..

Vay sen misin, Türk Silahlı Kuvvetlerine "selam" çakan!!!..

Vay sen misin, sosyal medya üzerindeki paylaşımda bulunan!!!..
Vay sen misin,; "güvenlik politikasına" bel çıkan!!!…

2023'e de, "biz yoksak, siz yoksunuz" diye, sopalamak…

Ki daha neler, neler yok ki?

***

Der demez, insan gördüğü manzara karşısında sormak istiyor ve üzülüyor Bay Kemal'in  tokat yiyişine!

Yazık günah adama!

Sizinkisi laf mı şimdi, bu zat-ı muhterem değil miydi ki; "tezkereye" karşı çıkıp, "hayır" diyen!!!…

Çığlık çığlığa Meclis koridorlarında, "hayır" narasını atıp iktidara etmediği laf bırakmayan..

Ki bu tavrı gösterirken hızını alamadığını da gördünüz!!…

Türk Silahlı Kuvvetlerinin "Sınır ötesi Harekat" yetkisinin hükümete verilmesine "evet" diyenleri bilumum şekilde “ihanetlikle” suçlamıştı..

"Bunlar hain" diyen değil miydi sizin be kez bıraktığınız Kemal Bey?!..

Tezkere'nin "Meclise" takılması yönünde, kurduğu masadakilerle trafik geliştiren de değil miydi ki kendisi?

Her şeyi göğüsleyen, her türlü okları yemeyi göze alan, "kızılcık şerbeti" dahi içen biri iken!

Bunca fedakârlığı var olup, bilinmesine rağmen!

Kendi parti tabanına “laf” yerken, bile bile bu adımları sizler için atmadı mı adam?

Attı!!?.

Ki mahallesinden "zılgıt" yemenin yansıra, partiyle yollarını ayıranlara kendisini "siyasi figüran ve malzeme" edip, akşam fasıllarında "bu adamla olunmaz" muhabbetine bile konu olmaktan, imtina etmedi cancağız.. !!

Sınırın ötesindekiler farklı alanlara çekilsinler diye, "zaman çalma" taktiğine bile yeltendi..

Ne bu aceleniz, yangından mal mı kaçırıyorsunuz, deyip durdu iktidara!!!..

Her şey bu kadar açık iken, denir ya daha ne istiyorsunuz adamdan yahu!!?..

***

Tam da, 2023 seçimlerinin sathı mailine girilirken!..

Bir oy, bir başkanlık hesabı yapılıyorken!…

Partinin bu kadar açık bir şekilde sizlere yönelik fedakarlıklardan dolayı "makas" değiştirmenin yarattığı tahribatın içinde bulunurken, toparlama adına atılan bu adımı niye çok görüyorsunuz zat-ı muhtereme!!!..

Bir nankörlüktür sizinkisi!

Kendi seçmenini "kontrol" etmek, gönüllerini okşamak, sırt sıvazlama, babında "dostlar alışverişte" görsün kabilindeki bu girişimi ve organizasyonuna, tepki koymak, deyin bakalım; "neyin nesidir?"…

İnsaflıca olur mu?

Yapmayın etmeyin ya; sizinkisi ne insani, ne vicdani, ne de rahmani!…

Demokrasi diyeceğim; o zaten rafta…

"Atılan bir tweete" ve bir kaç sosyal medya paylaşımına takılıp durmanız; Kılıçdaroğlu için "el insaf ya dedirtmiyor değil!!!…"

Ben ediyor ve söylüyorum; "biraz insaflı olun adamcağınıza"…

Şimdi size sormak gerekmez mi; deyin hele siz deyin ne diyecekseniz deyin!!..

Atılan o tweet, yapılan paylaşımlar, kameralara yansıyan beyanlar dahil olmak üzere!!!..

Zat-ı Kemal Kılıçdaroğlu'nun, size karşı ağzından bir kelime çıkmış mı?..

Ki HDP, PKK, Avrupa..

Biden'ın "tavır değiştirmesine" rağmen..

Kendisinde hiçbir şekilde tavır değişikliği olmayan Kılıçdaroğlu sizler için daha ne yapsın?

Ki siz fondaş dostlar bile dirsek atıyorsunuz..

Siz de bir kulak verin ön yargılı halinize!..

Bilumum şekilde size karşı "vefasızlık" etme adına; "size yönelik edilmiş tek bir kelamı var mı, ya da iması!…

Yok?"…

Bilakis fonlama yapıyor..

Belediyeleri, sizlere yönlendiriyor..

Reklam ihyasına imkan tanıyor..

Ne kötü bir söz, ne teröristsiniz diye bir ifade, ve ne de başka kurgulu bir cümle kurmuşluğu var mı, size karşı?…

Deyin var mı?

Yok!…

***

Şimdi bir teki vaki değilken, konuşmuşluğu, söylenmişliği yok iken!..

 Sizdeki kopan fırtına neyin nesi?!!..

"Yok biz varsak, siz varsınız, yok bizim sayemizde varsınız..

Bizim desteğimiz sizi güçlü kılar.

Biz yoksak, siz yoksunuz" gibisinden, etmediğiniz laf, atmadığınız şamar kalmadı?.

Cumhuriyetin kuruluşundan daha bir yaşlı olan, CHP'yi, ki kurucu parti konumunu size "biat" edecek hale getirdiği aşikarken!..

Buna rağmen!…

Siz, açık ve aleni bir şekilde; "şamar oğlanına" çevirdiniz, zatı ya!!..

Bence yanlış yapıyorsunuz?..

"Sizinle kader birliği" yapmış, tarihsel noktada "celladınız" olmuşluktan bugün, "aşk-ı memnun" koduna dönüşmeyi; vaziyeti heba etmeyin!…

Ederseniz ayıp etmiş olursunuz..

Ki şuan ediyorsunuz?

Kolay kolay Kemal beyler yetişmez, gelmez ve olamaz da!.

Teki yok...

Kafanızda "kasetle gelecek" bir isim varsa, bilmem!..

Olsa da; dikiş tutmaz..

Zaten gelen de olmaz artık..

***

Diyeceğim o ki, Temel Bey'e iki lafınız yok mu?!…

O da aynı profilde, seyir edici, politika ortaya koyan kendisi değil mi?!..

Niye, onun yaptıklarını görmüyorsunuz..

Ki "tezkereye" hayır demişti..

Dedikten sonra da, hükümete etmediği laf, Suriye politikasıyla alakalı inşa etmediği cümle bırakmadı…

Şimdi, "Dualarımız kahraman ordumuza" diyor.

Ki bunu, 2023 seçimine odaklı mı, yoksa 3. Blok'a meyil vermeden mi, yoksa da, "içten gelen" bir duygu mu?..

Her ne ise "siyaseten" olduğunu biliyoruz da!..

İki kelamınız, Zat-ı Kemal kadar olmazsa da, Temel Bey'e söyleyecek sözünüz olması gerekmez mi?

***

Şimdi, İyi Parti'den söz edeceğim!

Biliyorum birileri çıkışacak, kendisine has, kerametli şekilde narasını atacak!!!..

Diyecekler ki, Tezkere'ye "evet" dediler ne istiyorsunuz!..

Yani, hayırcı değiller..

Doğru da, "o evet’" dedikten hemen sonra da, işi "Cumhuriyete ihanete" kadar taşıdıklarını da hatırlamalıyız?!

Hasılı kelam bunca "demagojinin" zirve yaptığı, prim elde ettiği, gün oğlu moduna kimlik kazandırdığı bir siyasette, "kim neyin hesabını" kimden soruyor demek gerekmez mi?

Neyse, biliyoruz ki sizinkisi düşük profilli, "danışıklı dövüş!.."

***

MECLİSTE 14 PARTİ VAR!

Meclisteki son aritmetik ve parti temsiliyetine bakıyorum!  AK Parti'nin sandalye sayısı, İsmail Ok'un dün katılımıyla; 286 oldu…

Aslında, 28 Haziran'daki seçimde, vekil sayısı 295 idi…

Süleyman Soylu,

Berat Albayrak,

Mevlüt Çavuşoğlu,

Abdulhamit Gül,

Lütfi Elvan,

Mehmet Muş ve Bekir Bozdağ'ın "bakan olarak atanma" dolayısıyla milletvekillikleri düştü..

AK Parti İstanbul Milletvekili Markar Eseyan,

AK Parti Kahramanmaraş Milletvekili İmran Kılıç

Ve AK Parti İstanbul Milletvekili İsmet Uçma vefat etti.

Meclise AK Parti kontenjanından giren BBP Genel Başkanı ve Ankara Milletvekili Mustafa Destici..

İstanbul Milletvekili Mustafa Yeneroğlu AK Parti'den istifa etti.

Antalya Milletvekili Tuba Vural Çokal,

Manisa Milletvekili Tamer Akkal

Ve Balıkesir Milletvekili İsmail Ok, İYİ Parti'den istifa ederek AK Parti'ye katıldı.

Böylece AK Parti'nin TBMM'deki sandalye sayısı 286 oldu.

CHP'nin 135,

HDP'nin 56,

MHP'nin 47,

İYİ Partinin 36 milletvekili sandalyesi bulunuyor…

Türkiye İşçi Partisinin 4,

Demokrat Parti ile Memleket Partisinin ikişer..

Büyük Birlik Partisi,

Demokrasi ve Atılım Partisi,

Demokratik Bölgeler Partisi,

Saadet Partisi,

Yenilik Partisi ile Zafer Partisinin de birer milletvekili bulunuyor

Yedi de; Bağımsız milletvekili var..

Vaziyet 14 Parti'nin mecliste temsiliyeti gözüküyor..

***

GÜNÜN SÖZÜ

Kimse senin dalgalarla nasıl boğuştuğuna bakmaz. Gemiyi limana getirip getirmediğine bakar.


Bu Makale 4495 kere okunmuştur.