CİHANGİR İSLAM CHP'Lİ OLABİLİR Mİ?!…

Ne yaman çelişki değil mi?..

Aynen de öyle..

Cihangir İslam, CHP'ye "transfer" oldu..

Saadet'ten, CHP'ye geçiş!…

Önceki gün, "rozetini" yeni Partisinin grup toplantısında taktı Cihangir..

Resmi dikkatinizi çekmiştir..

Bay Kemal maskesiz..

Ama, Bay Cihangir maskeli…

Vaziyet der demez şunu ifade etmiyor mu sizce?..

O maske, "siyasi" hayatını " yeni kulvarda, "maskelemek" için mi takılı tuttu?!..

Kovid-19 tedbiri kapsamında olsa idi?..

O zaman, Kemal Kılıçdaroğlu'nun da maske takmış olması gerekmez miydi?..

Neyse, çok da üzerinde durulmaz!!…

Gelelim; Cihangir’in, CHP'ye geçişine dair "eksen" değişikliği hal-i durumuna!?..

Kimsenin "parti değiştirmesine" itirazı olacağını sanmıyorum… 

Ki bence de sakıncası yok..

Çünkü, onun tercihi ve onun siyasi anlayışı, felsefesi gibi bir durum vaki!..

Ne diyoruz, "partiler" bir basamak!

Lakin, kafamı fena kurcalayan, siyasi fikriyatındaki "değişimin, dönüşümün" varlığı ve buna dair aklı kabullü söz konusu mu gittiği yer açısından!?..

CHP'ye geçişi..

Kulvar atlaması "düşüncelerinin değişmesinden mi" yoksa "siyasi ihtiras" odaklı bir intakım alabilme hamlesi mi?..

***

Eğer ki, "siyasi ihtiras" değilse!..

Eğer ki "hasetlik" söz konusu değilse..

Düşüncelerinin değişimine odaklı, "eksen" değiştiriyorsa bir "duraksama" gerekmez mi?..

O zaman ikmale gelen, sorular manzumesine, cevap şart doğmaz mı, Cihangir için?..

Doğar…

Hem de çok ama çok haklı bir sorgulama ister..

Mesela, Laiklik'ten, Kemalizmden, Atatürkçülükten "dem" vuracak mı?..

Karşı mı olacak?.

Yoksa en radikal savunucusu mu olacak?.

Öyle ya, daha önce karşıydı?.

CHP'nin "altı okuna", odaklı "radikal" karşı duruşundan vazgeçecek mi?..

En önemlisi de!..

Daha bir kaç ay öncesine kadar; "Anıtkabir’e" dair, en uç çıkışlarından geri adım mı atacak?..

CHP'nin en büyük eseri "putçulüktür" söyleminden, dönecek mi?..

Ve tabi ki, ilk fırsatta Anıtkabir'i ziyaret edip, etmeyeceği de merak konusu!?..

Ziyaret edince "ben değiştim" deyip, ziyaretçi defterine bu minvalde "bir şeyler" yazabilme, cesaretini gösterebilecek mi?..

Şayet tüm bunlara, "Parti değiştirmemle" ne alaka deyip, o rozeti taktıysa..

Hiç kusura bakmasın O zaman birileri yüksek sesle "geldiğin nokta samimiyetten uzak, seninkisi siyasi fırıldaklıktır" çıkar der!…

Gel de ayıkla, pirinçi...

Buarada, Cihangir’e CHP’nin içerisinden yükselen seslerde var; “Bu adamın ne işi var, bu Partide” diye..

Bakalım, seyir nasıl şekillenecek?..

***

SEYDAOĞLU CHP'YE Mİ GEÇİYOR?..

Sosyal medya üzerinden bana ulaşan bir resim..

Dikkatinizi çekmiştir…

Resimde, Diyarbakır eski Milletvekili Sebgetullah Seydaoğlu ile CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu bulunuyor..

İkili konuşuyor..

Araştırdım, aynı resmi Seydaoğlu da kendi hesabından da paylaşmış…

Görüşme Meclis'te olmuş..

Resmin verdiği görüntüye göre Seydaoğlu, bir şeyler anlatıyor, Kılıçdaroğlu'na?.

Tabi ne anlatıyor noktasında teferruatlı bilgi yok!…

Her ne kadar, "görüşmede bazı sorunlar gündeme alındı.

Kemal Bey ile bazı konularda hem fikir olduk" diye, not düşmüşse de, Seydaoğlu…

O gündem ve konular ne meçhu?!...

Çünkü, anlatım yok!

***

Resimdeki yansıma belli ki, önemli bir şey anlatıyor eski Vekil!.

Çünkü vücut dili onu söyletiyor…

Elleriyle tarifi..

Diliyle, bakışı..

Doğrusu, Seydaoğlu'nun Kılıçdaroğlu'na "neler anlattığından daha çok" merak edilen ve cevap aranan okkalı bir soru şu?..

Seydaoğlu da mı, "değişim ve dönüşüm" rotasına girip, "siyasi kulvar" değiştirecek?.

Yani, sağdan radikal bir çıkışla sola mı geçecek?..

Artık, CHP'li mi olacak?...

Malum, Seydaoğlu ANAP sonrası çok partiyle dirsek teması içerisinde oldu?.

Önce AK Parti..

Sonra Saadet..

Bağımsız da kaldı..

Şimdi CHP mi?..

***

Yoksa, ziyaret ve görüşme, bölgenin siyasi gidişatıyla alakalı "görüş-alışverişinde" bulunma olarak mı kayıtlara geçecek?…

Bilemiyorum..

Her ne ise, açıklık şart var..

Çünkü, Diyarbakır'ın siyasi kulislerinde, "merak" odaklı, çok şeyler söyleniyor bu görüşmeye ilişkin!..

Onun için de, Seydaoğlu'nun, bir izahatta bulunması gerekli?..

Görüşmenin asıl amacının neyi içerdiğine ilişkin?..

Neyse ki, Seydaoğlu'nun Cihangir İslam gibi "yüzünde" maske yok..

Maske elinde…

Seydaoğlu için de, aksi taktirde "kulvar atlamaya" dayalı bir şeylerin ithamı yapılabilinirdi??.

Neyse, bakalım nasıl bir izahatta bulunacak?..

***

O ÇANTADA NE VARDI?.

Sanırım, Ümit Özdağ'ın "istifa" beyanında, "zehir zemberek" diye açıkladıklarından önemli bölümleri, güme gitti..

Bakıyorum, kimse pek sorgulamıyor?..

Ki, İyi Partililer de, "itham" odaklı mevzulara kulaklarının üzerinde yatmış gibi görünüyorlar?..

Yanıt veren yok?..

Tabi Özdağ da, "detay" vermemişti suçlamalarına ilişkin?..

Peki, Özdağ ne demişti?.

"Çanta, ihale, makam paylaşımı.?"

Çanta dediği neydi?.

Ki o çantanın içerisinde ne vardı?.

Para mı, mülk tapusu mu, yoksa "devlet sırrı" belgeler mi?..

İhalelerden de söz etti..

Ama hangi ihale olduğunu, kimden, hangi kurumdan istenildiği yok?..

Makam, kime hangi makam "paylaşımı" yapıldı?..

***

Tüm bunları, satır arası geniş vaziyette, Özdağ anlattı..

Üzerinden bir hafta geçti..

Ama hala, "muamma"…

Demim o ki; İyi Parti ve Özdağ cephesinde "bu paylaşımların" üzerindeki şal kaldırılmalı?.

Yani, bir izah şart…

İhale…

Çanta..

Makam…

Aksi taktirde, iki taraf da "zan" altında kalır bu üç paylaşımın!?..

Şöyle ki...

Özdağ, "çamurcu, haset ve kin, nefret" duygusuyla, "çamur attı" konumuna düşer..

Eğer ki, izahatta bulunmazsa!

Nitekim, İyi Parti için de durum geçerlilik arz ediyor..

Eğer ki iki kelam edilmezse "görün bakın ne çantalar, ne ihaleler, ne makamlar paylaşımı içerisindedirler" deyip, İyi Parti "askıya" alınır?..

***

GÜNÜN SÖZÜ…

Öyle anlar olur ki içinde bulunduğun durumu kimseye anlatamazsın. Anlatsan da kimse anlamaz zaten.

***

Hayırlı Cumalar..