MUHALEFETE MUHALEFET!..

Bakıyorum, herkes "muhalefetin" tanımını yapıyor..

Neymiş; "demokrasinin" bir nimeti ve olmazsa olmazıdır…

Lakin muhalefet etmenin "bir raconu" var..

O tanım ve raconda, "muhalefetin" ve muhalifliğinin, "önemine" delalettir, kazanımdır..

Demokrasi lokomotifinin "güçlenmesini" sağlayan ana vitamindir!..

Muhalefet!..                        

İster ana muhalefet, ister yavru, ya da tayı olsun!…

Anlayışındaki temel ilke; "iktidara" alternatif olabilmektir…

İktidar partisinin "icraatlarını" takip eder, titizlikle ve hassasiyetle "irdeleyip" sorgular..

Çıkan sonuca göre, yanlışı, eksiği, gediği varsa tavır ortaya koyar…

"Ey iktidar şu eksiği gider, doğruyu tamamla" der!…

Ya da yeni taleplerde bulunuyor...

Ama somut, ama gerçekçi, ama akılcı..

***

Bir yönüyle muhalefet, "iktidara" yürümede, hükümete verdiği "olumlu yol göstericiliğinde, "sahadaki hükmün" kendisinde olduğunu göstermektir…

Ahalinin "bunlar iktidardan daha çözüm üreticidir" sözünü söyletip, zihninde yer almasını sağlamaktır, muhalefetin asıl hedefi!!?..

Peki ya, mevcut muhalefet ve demokrasi anlayışı, ya da "iktidara alternatif" olabilme, politika ve stratejisi, nasıl işliyor!..

Tam aksi, tam zıt kutupta bulunuyor!…

İster milli ister yerli, ister yabancı her ne icraat ortaya konulacaksa iktidar tarafından.

Ana politika; "karşı çıkmak".. Ama, "gerekçesiz" karşı çıkmak!…

Ana muhalefetten CHP'li Engin Altay'ın siyasetin "lügatinde" yer alıp, silinmeyecek, anlayışlarının itirafı olan sözcük vardı ya!..

Ne diyordu Altay..

"Bu hükümet dünyanın en doğru işini bile yapsa bizim bu hükümeti alkışlayacak halimiz yok.?!.."

İşte ülkemin siyaseti ve muhalefeti bu!…

Yoksa, son 20 yılda “muhalefet" girdiği her seçimde "kaybeden" taraf olur muydu..

Maalesef..

Olmadığı içindir ki, AK Parti "kesintisiz" 20 yıldır iktidarda..

Ve; iktidarlığını da, muhalefetliğini de, "kendi bahçesinde" işletiyor..!!

***

CHP'DE SOL KANAT!…

Haydaaa!..

Bu da nerden çıktı ya!…

Yahu, bu CHP "sol ve bolcu" partisi değil miydi ki!?..

Ne ara, "solcu partide" sol kanatlar var diye bir ayırım söz konusu ediliyor!…

Parti içinde bir de kampanya başlatılmış;

"Gelecek için sol kanat?"…

Hal-i durum neye "münhasır…"

Peki ya, "sağ ve muhafazakar kanatta oluşumu da" kendine yer buldu mu, CHP'de!…

Bu arada, "bıyıklı, bıyıksız" kanat liderliği de, yeni bir "kulvar" işgali!…

Ne alem bu CHP ya!?..

***

YAŞAM GÜZEL!

Doğru ya!…

Bugün 1 Temmuz..

Hür ve özgürüz!..

Yeniden "doğuşun" ilk günü!…

Yaşam ve yaşam alanlarına; "özgürlük ve hürriyet" geldi..

Artık, yasak ve kısıtlama yok!.. 

Yani, sokağa çıkabileceğiz, gezebileceğiz, oturabileceğiz!!!..

Kafelere, restoranlara gidebileceğiz!…

Ama, "Maskeleri" ve "Hijyenik ortama" dikkat edeceğiz!…

"Özgürlük" sağlıklı olursa "hürriyete" taç takar!..

Yoksa!!

Neyse!..

Yaşasın özgürlük, yaşasın hür yaşam diyelim!!…

Kahrolsun, yasaklar, kahrolsun "Kovid-19" demeyi de unutmayalım!..

Çok çektik, çok çektirdi, "yer küresine" diz çöktürttü…

***

Tabi, yaşadığımız, kaybettiklerimiz, bırakılan izler noktasında, bugünleri, unutur muyuz bilmem!..

Ki, zor unutulur!…

"Acı ve gözyaşısı" çok yüksek oldu!..

Bir ders-i ibret vakidir…

Hasılı, yaşam güzel!…

***

EEE, MÜZİK YASAK!…

He ya!..

Her şey artık serbest..

Ama sadece; "müzik dinlemeye" bir kısıtlama var..

O da, 24.00'ten itibaren yasak!…

Öncesi "hayli hayli" dinleyip, "leylim, leylim" şarkısını söyleyebilirsiniz!…

***

O da ne!..

"Kızanlar, tepki verenler" var…

Kim onlar?..

Yine bizim Bay Kemal başı çekiyor…

Doğru ya, kendileri "müziği" çilingir sofrasında sever!?.

Ama, saat mefhumu açısından, 24.00'ten sonra sever..

Öncesi, pek tatmin etmiyor!..

***

Sahi ne yapacağız şimdi!?…

Bence Bay Kemal'e bir ricacı gönderelim!..

Diyelim ki, "uzatma ya" bu kadar!..

Gel, müziği saat 24.0'e kadar dinleyiver..

"Ülke idaresine" talipsin..

Güne "ayık kafayla" uyan!…

***

EMEKLİLER GÜNÜ!…

Normal yaşama döndük!..

Ki, müzik dinleme saatiyle didişirken!…

Hiç "bugünün" yaşlıları, baba, anne, dede, amca diyerek andığımız "emeklilerimizin" hal-i durumu, nicedir?..

Malum bugün, "emekliler" günü!..

Ve bir emekli olarak, yaşamın hal-i durumuna "kader utansın" diyorum!…

Çünkü, "son derece" düşük bir aylıkla ayaktalar..

Yoksulluktan, fakirlikten, biçarelikten, "akşam karanlığında" çarşı pazara çıkıp, "temel gereksinimini" alabilmenin, gayretinde!…

Hele ki, şu çağ, hele ki, "hayat" pahalılığı!…

Büken bele "bel büktürüyor?"…

Semt pazarında!..

Ama marketlere, AVM'lere değil, "alış-veriş" etrafından, çevresinden bile geçemiyor..

Yaklaşması imkansız!..

Dile kolay, bir ömür verip, emeğiyle çalışmanın, gelen sonucu "yoksulluk"..

O ki, yıllarca bu ülkenin kalkınması, gelişmesi, büyümesi, zenginliği için "omuz verip, emek" sarf edendir…

***

Elin gavuru, "ömrünün" son yılları olan emeklilik dönemini; huzur içerisinde, "turistik" gezilerle!…

Ülke ülke geziyor..

Keyifle; yaşıyor!..

Bizdeki emekliler "vahimin ötesinde" bir vahim yaşama mahkum edilmiş, "kapı önüne" terk edilmiş durumda!..

Bunu, hak etmiyor…

***

14 milyona yakın emekli, dul ve yetimin arasında on binlercesi 1.500 lira aylığa talim ediyor.

Gariban ve umarsız kitlenin neredeyse yarısının aylığı 2.825 liralık asgari ücretin altında.

Her gün iğneden ipliğe zam gelirken emekli aylığına 6 ayda bir yapılan komik zamlar, "büyüklerimizle" alay etmenin de ötesinde!…

Ki, yetimin, dulun, yaşlının aldığı "maaş" ise daha bir facia..

"İnsanca yaşamak" bu mu!?..

Ne yazık ki, değil..

Ama, "medeniyetini" kaybettiği gibi, "insani yaşama" dair, akıl ortaya koyamayan, bir sistemin "cenderesinde" yaşlılarımızı "sahiplenmiyoruz?"..

***

Bakar mısınız, emeklinin gözü 5 Temmuz'da açıklanacak olan aylık "komik artışa" odaklanmış!..

Oranı hasır altı edilen; enflasyon" endeksine göre, belirlenecek o komik zam!?..

Ah ki ah..

Yaşlılarımızın ahı olsa gerek; ülkenin ve milletin hal-i durumu, diyerek nokta koyuyorum!?..

***

BİR DE ANKETİMİZ VAR…

 

 

MAK Danışmanlık'ın Haziran ayına ait anketi yayınlandı…

30'u büyükşehir 51 ilde yapılmış

2850 kişi katılmış…

Ankete göre yüzde 10 seçim barajını üç parti aşabiliyor.

Kararsızlar dağıtılmadan sonuçlar şöyle…

AK Parti yüzde 31,4,

CHP ise yüzde 20,94

İYİ Parti'nin oy oranı yüzde 12,45 olarak ölçülürken..

HDP yüzde 8,45,

MHP yüzde 7,5

***

 

Kararsızlar dağıtıldıktan sonra ise ilk 5 partinin oy oranları (yüzde) şu şekilde:

AK Parti; yüzde 34,3

CHP: yüzde 23

İYİ Parti; yüzde 13,6

HDP; yüzde 9,2

MHP; yüzde 8,4

***

MAK anketine göre Gelecek Partisi'nin oy oranında da geçmiş aylara göre belirgin bir yükseliş var.

Ankette Gelecek Partisi'nin oy oranı kararsızlar dağıtıldıktan sonra yüzde 2,8, DEVA Partisi ise yüzde 2,2 olarak ölçüldü.

MAK Danışmanlık'tan anket çalışmasına ilişkin düştüğü notta da şu ifade edildi..

"Kamuoyu araştırmaları araştırmayı yapanların gönlünde geçen sonuçları değil çalışmaya katılan katılımcının verdiği cevapları yansıtır. Kararsızların matematiksel dağılımı fikir verme amaçlıdır.

Diğerleri başlığı altında yeni partiler ağırlıklı dağılım vardır.."

***

GÜNÜN SÖZÜ

- Alem O'nunla kaimdir ve O'nsuz olan hiçbir şey yoktur. O'nun rızası, rahmeti, bereketi ve tecellisi olmayan hiçbir şeyin değeri yoktur. -