ÜÇ MEVZU'YA, KISA BİR DOKUNUŞ!...

BİR… ZERZEVAN KALESİ…

Bir polemik, bir çekişme, bir tartışma sürüp gidiyor..

Bir tarafta "kazı ekibi.."

Diğer tarafta Zerzevan'ı "tanıtma" adıyla kurulduğunu iddia eden Dernek yönetimi!..

İki tarafta birbirine "sosyal medya" üzerinde, "her şekliyle" saldırıyor..

Şikayetlerin, hakaretlerin bini bir para!...

Vaziyet nerde noktalanır bilmem..

Görünen o ki "karakol da, hastanede de" çok yakın...

Mevzu "sükuta" erdirilmeli..

Ama siz ne düşünüyorsunuz derseniz, "bırakın zerzevatlığı" der geçerim!..

Belki, iki yönlü "rant" devşirme var!!!…

***

İKİ.. OTOGAR ESNAFI…

Diyarbakır Şehirlerarası Otogar esnafı, bugünlerde çok yönlü bir "sıkıntı" portalı içerisinde..

Olmaz mı?..

Pandemi'den dolayı "seyahat" kısıtlaması kadar, insan sirkülasyonu da yok..

Yani işler hayli kesat!..

Hal bu iken, kira faturaların ödenmemesiyle gelen; "şok icralarla" başları dertte!?..

Ki geçen yıl yapılan yüzde yüzlük zammı da hatırladığımda; gidişat "kepenk" indirmeye doğru gidiyor..

Peki çözüm?..

Çözüm elbette ki yerel yönetimlerin alacağı inisiyatifte!…

Hükümetin aldığı kararlar var..

Beri  yanda, diğer illerdeki yerel yönetimlerin "inisiyatif" alarak, "can suyu olma" destekleri..

Bizdekiler de…

Önce hacizleri durduracak…

Sonra kiralarda hatırı sayılır "indirime" gidilecek?..

Esnafla bir araya gelinip, su, elektrik ve diğer giderlerle alakalı "çözüm istişaresinde" bulunulacak..

Yani; sorumluluk şart…

***

ÜÇ… MEHMETHAN PASAJI…

Merkez Sur ilçesi Çiftehan sokakta bulunan "Mehmethan Pasajı.."

Nam-ı diğer Mirzehamamı Pasajı…

51 Esnaf bulunuyor..71 işyeri..

Şimdi; "pasajın yıkım" fermanıyla karşı karşıyalar..

Gerekçe, üç yıl önce pasajın sahipleri Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'na "satış" yapmışlar..

Neye, hangi amaca, tabi ki devlet ne diye, oraya ne yapacağı meçhuliyet arzıyla, kamulaştırmış!..

Ne sağdaki yapılar, ne soldaki yapılarla alakalı hiçbir faaliyete girilmeden…

Bu noktayı bilahare irdeleyeceğim; "sırrı nedir" diye..

Ama, aciliyet isteyen esnafların "bu karda, bu kışta, bu pandemi felaketinin yaşandığı" evrede, kapı dışına atılmaları..

İlgili Kurumun "binayı terk edin, yıkıyoruz" tebligatı!..

Esnaf korku ve endişeli, şaşkın!…

Muhatap ta bulamıyor…

Pasaj riskli alan değil, kültür varlıklarıyla alakalı da değil, ödemelerimizi de yapıyoruz..

Bir ticari projeyse, "bina içerisindeki esnaflara satsınlar..

Almaya hazırız.."

Her ne ise, çözüm "sorumluların" esnafla sağlayacağı "muhataplıkta"..

İşte aşılamayan bu muhataplık!!..

Çünkü, kimse, muhatap olmuyor..?.

Şehrin en büyük kısır döngüsü de bu; vahim bir muhatapsızlık hakimiyeti var?.

"Biz dedik.."

Birileri bu esnafları dinlemeli dertlerine derman olmalı!...

***

BİZİM MUHALEFET!…

Bir hikmet misali!… Maşallahı var; "bizim muhalefetin?.."..

Be nezer diyorum..

Her kulvara, o biçim döktürüyor…

Racon keskin..

Buldozer misali; yıkıp geçiyor!… "Ya bendensin, ya yoksun?…"

Evet, "tarihinden, geçmişinden" taviz verdiği yok!…

Herkes haddini bilecek diyor!..

"Durduğunuz" yer; "bizim" kulvarımız!…

İlla ki biz…

Polis olsan da!.. Asker olsan da..

Savcı, Hakim, mübaşir dahi olsan, "iktidarın" değil, muhalefetin savunucusu olacaksın!…

***

Hekim, hemşir, hemşire, hasta bakıcı!…

Hey sen hasta!..

Sen de gazeteci..

Şarkıcı türkücü, siz sanatçılar!…

Ne bu serbestiyet?..

Biliyorsunuz, biz "muhalif olmayana" itibar etmeyiz...

Öğretmen.. Öğrenci.. Veli…

Siz, Rektörler, Akademisyenler..

İşçi, memur.. İş adamı… Zengini fakiri…

Siz öyle kenarda, durmayın..

Öyle "iktidarın peşinde gitmek yok.. Giderseniz size, adam demeyiz!"…

***

Hey siz köylüler.. Çiftçi.. Irgat… Aşefçi…

Siz de öyle, boş durmayın..

Beri gelin.. "Bizden misiniz?"..

Hayvanları güden çoban!..

Ne o, bizden "ırak" kaldığın hal..

Gel hele gel!..

Neyse!.. Ey ahali; "siz eğer ki hala, 'aynı partiye' oy veriyorsanız!..

Bilin ki, "iki elimiz" yakanızda olacak..

Şayet, "iktidara" gelirsek; görürsünüz!…

Kaçacak "yeriniz" olmayacak…

Kapınıza kilit.. Malınıza el koyacağız!...

***

Biz size demedik mi; "iki elimiz yakanızda" olacak..

Biz size demedik mi, "biz faşist parti" değiliz..

Biz size demedik mi;  "en demokrat parti biziz" diye!..

Biz size demedik mi; "neyiniz varsa, bizim" olacak?

***

Biz size; "ayrımız, gayrımız yok" demedik mi!?..

Biz öyle demokrat, öyle özgür, öyle şeffaf, öylesine "eşitlikçiyiz ki…"

Sizin, peşinde gittiğiniz "iktidarın" suçlu gösterdiği, "teröristleri" af ediyoruz..

Silah, insan, organ, uyuşturucu kaçakçısını bile; "kurumsal" kimliğe kavuşturuyoruz!…

Kadın, erkek ticaretini yapan..

Çocuk istismarcılarını dahi!..

Onları "ötekileştirmiyoruz!…"

Bilakis, "yasal kimlik" tanıyarak, mesleki sektör haline getiriyoruz…

Ülkeye ve millete gelir kapısı noktasında onları birer "vergi mükellefi" yapıyoruz…

Satışlarıyla, ihraç ve ithalleriyle, KDV'li vergi alacağız..

Rekortmenlere de, "Üstün hizmet madalyası" vereceğiz…

***

Tüm politikamız, anlayışımız ve siyasi felsefemiz bu kadar "açık ve aleni, şeffaf…"

Biz öyle, "bin yıllık kültürmüş, medeniyetmiş, inançmış, imanmış" peşinde değiliz!..

Ne o "aba ecdat" diye kurulan, cümleler!…

Dilmiş, dinmiş..

Onlar mazide kaldı!…

***

Bizim muhalefet işte böylesi bir "mahirlik" içerisinde..

Siz, hala "kime oy veriyorsunuz?"…

An itibariyle, okuduğunuz yazı sonrasındaki ruh haliniz nice oldu bilmiyorum..

Muhakkak ki, "biz halimizden memnunuz" demişsinizdir…

Ama ben değil..

Çünkü, ben bu yazıyı kaleme alıp, okuduktan sonra!…

Ne diyeyim, yazıya ne zaman nokta koyup, şöyle kendimi "dışarı" atıp, temiz bir hava soluyayım diye, telaşlı sabırsızlık içerisinde oldum…

Şöyle derin bir şekilde; "ohhh.. ohhhh" demek için!…

Öyle de yaptım.. İşi uzatmadan, dışarı çıktım..

Derinden derine temiz havayı içime çekip, bıraktım "oohhhh" dedim..

İşte tam bu esnada, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın mesajı düştü…"

Ya sen ne yapıyorsun, farkında mısın?.." diye..

Sandım ki, uyarı bana… Sonra, diğer cümleler de peş peşe düşünce anladım!…

"Bizim muhalefet" diye söze başladığım, makaleyle alakalı!..

Son cümle şu.. Allah’ım.. Ya rabbim!.. Sen aklıma mukayyet ol…!"

***

GÜNÜN SÖZÜ

Önüne çıkana engel dersen takılıp düşersin basamak dersen bir basamak yükselirsin.

***

HAYIRLI CUMALAR...