Görüş Bildir

KALEMİN DİLİ

THY KİME HİZMET EDİYOR?…

Şu, Türk Hava Yolları.. Ki bir alt "yurtiçi" şirketi Anadolu Jet.. Her ne karın ağrısıysa!.. Diyarbakır dahil.. Güneydoğu illerine; çifte standart" bir anlayış ve bakış içerisinde adet “üvey evlat” muamelesinde bulunuyor.. Her şey "keyfi ve sorumsuzluk" ihtiva ediyor… Batıya ağam-paşam, bize gelince hadi ordan?

***

En düşük model, en arızalı, her an faciayla yüz yüze gelinebilecek uçaklar, bu bölgeye yönelik uçuşlarda kullanıyor.. Her uçuş öncesi, illa ki uçakta arıza "diye" anons çekilir.. Arıza rötarı kadar, keyfi rötarlar, artık sıradanlaştı.. Zamanında kalkan uçağa insan "şaşar" hale geldi?…

***

En sıkışık, üçlü koltuklar bölgeye reva görülür… Yolcular, nefes nefese, burun buruna "toplu taşıma" minibüs ve otobüsleri aratmayan bir balık istiflemesiyle seyhat ediyorlar.. Bacakların, koltuklar arasındaki sıkışıklığı, kan dondurtur düzeyde.. Pandemi deniliyor, sosyal mesafe deniliyor; ama hiç uyulmuyor?.. Ki önceden daha bir beter!!!

***

Beri yanda, "saate, güne" göre uygulamaya sokulan açık arttırmaya dönen "bilet fiyatları?'… Ki en düşüğü 350 lira.. Bin liraya kadar yükselen fahiş, dudak uçuklatan ücret karşılığı uçuşları, bölge illerini "mahkum etmek?…Tabi, Ekonomik ve Business yolcular; "fark etmez" çünkü, yok!…

***

Yeme, içme!.. Mahalle bakkalı daha temiz ve hijyenik!… Kalite deseniz, sıfır.. Boğaz düğümleyen cinsten!.. Yolcu iniş ve binişleri deseniz; "Dicle Nehri'ni" yüzerek geçmek daha bir kolay.. İnsanlar kuyruk kuyruğa.. Sonra; uçağa alınıp, içerdeki curcuna da ayrı bir; "sinir ve tansiyon" yükseltici!…

***

Çantalar.. Poşetler.. Bavullar… Yolcu ile hosteslerin arasındaki; "saygı" ötesi diyalog!… Bir uçaktan diğer uçağa, işte orası boş, bırakıverin şeklinde yolcuya gelen, komut!… İnişte de, binişte de manzara aynı!.. THY'nin bölgeye özgü kalitesizliğine, bizdeki bazı yolcuların da, "magandalığı", denir ya arapsaçı misali durumu ikmale getiriyor?..

***

Velhasıl.. İşte tüm bu çile ve rezilliklerin; şuursuzca ve saygısızca, keyfiyetle "vücut" bulduğu, Diyarbakır'daki THY'nin travmasına, ne hazin ki "kimse" ses çıkarmıyor, çıt diyen yok!.. Büyük bir sahipsizlik ve büyük bir vurdumduymazlık var!…

***

İşte önceki gün, saat 19.35'te uçması planlanan Diyarbakır-İstanbul seferini yapacak uçak ve yolcularının başına gelenler… Yukarıda saydıklarımın hepsi, "eksiksiz" hatta daha fazlasıyla, yaşandı, yaşatıldı?… Uçak pistin başında; "arıza" var denilip, park alanına dönüyor.. Neymiş arıza var; "iyi de, o arıza pist başında mı fark edilir?".. Öncesi bir kontrol, bakım yok mu?. Ötesi; yolcular uçağa alınırken, 25-30 dakika tutuldu, park alanına çekilip tahliye de aynı çile?.

***

Sonra, hava limanı!.. Bekleyin de bekleyin.. Ne gelen var, ne giden ve ne de bilgilendiren var?. Sal çayıra, mevlam kayıra misali!… Hastası var, çocuğu var, yaşlısı var… Saatine göre randevusu olan var?. İş, ticaret "görüşmeleri" olan var?. Hepsi; kaygı, endişe ve stres içerisinde "ne olacak halimiz?" demenin endişesiyle, bekle de bekle!.. Yarım saat, bir saat, olmadı iki saat?!..

***

Nitekim bazı yolcular "uçuştan" vazgeçip, ayrıldılar.. Nihayetinde, saatler sonrası görüldü ki bu uçaktan bir şey cacık çıkmaz!.. Başka bir uçak sefere konuldu. Böylece yolcular; "İstanbul'a havalandı?. Ama, saatler sonra, "çektikleri çile, yaşadıkları stres" onlara kar kaldı?..

***

Şimdi sormak lazım.. Ki bu minvaldeki sorularımızı ilete ilete denir ya "dilimizde tüy bitti?".. Ama kime, söylersin?.. THY’nin yaşanan rezilliklerden bir ders aldığı mı var… Vatandaştan yükselen serzenişe, tepkiye, isyana "bir kulak" vermişliği mi var…

***

Yaşanan ve yaşatılanların, "bir daha tekerrür etmemesi için, bir çözüm üretme mi var?.. Ya, bu kentin, bu ilin, ilgilileri, yetkilileri, seçilmişleri, atanmışları, kanaat önderleri, odalar, STK'lar.? Biz dahil olmak üzere; "bu ne çifte standart uygulama, üvey evlat muamelesi, ayırımcılık" kokan saygısızlık, sorumsuzluk diyen ve sorgulayan var mı?..

***

Sonuç itibariyle diyeceğim şu!… Türk Hava Yolları, Diyarbakır dahil bölge illerine yaptığı uçuşları "babasının hayrına" yapmıyor.. Katlamalı ücretini alıyor, onun için de kimse "yolculara" başka bir gözle bakma hakkına sahip olmadığı gibi, aklının ucundan bile geçirmez, geçirmemeli?…

***

Umarım, önceki gün yaşanan "THY'nin rezaleti" bir daha yaşanmaz?.. İlgili ve yetkililer de; "vurdumduymazlıklarına" devam etmez!…

 

***

YEMEK BOYKOTU!…

 

Sağlıkta şimdi de "yemek yememe" kazanı kaldırıldı?.. Ne yazık ki, "Sağlık" bir türlü "sağlıksız gidişattan" kurtulamadı.. Görünen o ki, "umutlar, beklentileri" boş çıkacak gibi…

***

SES üyeleri..  Diyarbakır Çocuk Hastalıkları Hastanesi çalışanları.. "Yemeklerin kalitesizliği ve çeşitsizliğine" ilişkin "yetti" denilerek, üç gün süreyle "yemek yememe" kararı aldılar.. Eylem önceki gün başladı…

***

Peki, çalışanların talepleri, beklentileri idareden istedikleri nedir?..

***

“*En az 4 çeşit ve doyurucu yemek tüketmek, sofradan doyarak kalkmak istiyoruz, herkese ulaşılabilir, hijyenik ve besin değeri yüksek gıda çeşitliliğini,

***

*Yemekhanede olduğu gibi tüm servislerde teknik şartnameye de uygun olan porselen ve yine hijyene uygun çatal kaşık ve tabakta yemek, yemek istiyoruz.

***

*Yemekler arasındaki uyumun ve besin dengesinin sağlık hizmeti gibi önemli ve dikkat gerektiren bir hizmet veren bir kuruma uygun hale getirilmesini talep ediyoruz. (Örneğin karbonhidrat ağırlıklı besinlerden oluşan yemek istemiyoruz)

***

*Radyoloji teknikeri arkadaşlarımızın günlük tüketmesi gereken süt ve süt ürünlerini tüketebilmesinin sağlanmasını,

***

*Teknik şartnameler hazırlanırken sağlık emekçisinin taleplerinin göz önünde bulundurularak hazırlanmasını talep ediyoruz.”

***

Evet, talepler ve eylem!… Hastane Yönetimi.. Pek tabi ki İl Sağlık Müdürü.. Tabi kentin mülki amiri de, muhatap!… 5 başlık altında toplanan "taleplerin" hepsi, insani olduğu gibi "bireyin sağlığı" açısından da olmazsa olmazlardır?.  Gözardı edilmemeli!…

***

Sese de, serzenişe de taleplere de, "kulak" verilip, çözüm üretilmeli!… Birilerine "rant" sağlanacaksa, o rant çalışan sağlıkçıların "sağlıklı beslenmelerine imkan yaracak" ortam için, sağlanmalı!.?

***

Hele ki, şu pandemi döneminde en büyük ihtiyaç duyduğumuz, kahramanlar diye alkış tuttuğumuz sağlıkçıların "yemeğine" dahi özen gösteremiyorsak; vay ki vay!…

***

GÜNÜN SÖZÜ…

Kaynayan suda patates yumuşar, ama yumurta sertleşir?…

 


Bu Makale 837 kere okunmuştur.

Yorumlar