Olayla ilgili ilk yargılama, dava dosyasının nakil talebi ile Adalet Bakanlığına gönderilmesi nedeniyle dosyasız olarak yapıldı. 6 çocuğun tutukluluk halinin devamına karar veren mahkeme, duruşmayı erteledi.
Diyarbakırda geçen yıl 7 Ekimde Hüda- Par yanlıları Yasin Börü, Riyat Güneş, Ahmet Dakak ve Hasan Gökoğuzun öldürülmesi olayına ilişkin 24ü tutuklu, 34 kişi hakkındaki iddianameyi kabul eden Diyarbakır 5inci Ağır Ceza Mahkemesi, Adalet Bakanlığından yargılanmanın güvenlik gerekçesiyle başka bir ile alınmasını talep etti. Dava, İzmir 8inci Ağır Ceza Mahkemesine alındı.
Yaşları 18in altında olduğu için, İzmire gönderilen 34 sanıklı ana dosyadan ayrı olarak yargılanan tutuklu sanıklar A.K. (16), F.K. (17), M.İ. (16), M.D. (17), Y.O. (16) ve F.G.ye (17) açılan davanın ise ilk duruşması Diyarbakır çocuk Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü. Duruşmayasanık çocuklar ile avukatları katıldı. Duruşmada ilk olarak haklarında canavarca hisle ve eziyet çektirerek öldürme ile devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozma suçlarından 90ar yıl hapis cezası istemiyle dava açılan 6 çocuğun kimlik tespiti yapıldı.
Kimlik tespitinin ardından Mahkeme Başkanı, dava dosyasının nakil talebi ile Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğüne gönderildiğini ve henüz geri gönderilmediğini söyledi.
BİZ DE FAİLLERİN YAKALANMASINI İSTİYORUZ Duruşmada daha sonra söz verilen çocuklardan F.G., olaylarla bir ilgisinin olmadığını söyleyerek, Suçsuz yere cezaevindeyim. Daha önce aileme destek oluyordum. Ailemin maddi durumu iyi değil. Psikolojik olarak zorluk çekiyorum. Ölenler nedeniyle üzgünüz. Faillerin yakalanmasını biz de istiyoruz dedi. Olayların çıktığı anda evde olduğunu belirten Y.O. ise Evden dışarıya hiç çıkmamıştım. Herhangi bir sabıkam olmadığı halde nasıl cezaevine girdiğimi anlayamıyorum. Benim geleceğe dair planlarım vardı. Ben bu hakkımı geri istiyorum diye konuştu. çocuklardan M.İ. ise olayla bir ilgisinin olmadığını ifade ederek, Benim bu olaya ilişkin olay yerinde olduğuma dair bir görünte veya resim varsa tüm cezaya razıyım dedi. Daha sonra konuşan çocuklardan F.K. ise olayları balkondan izlediğini belirterek, Olaylarla hiç bir alakam yok. O gün her yerde olaylar vardı ve biz balkondan izliyorduk. Bu olayı ben işlemiş olsam evime gitmezdim. Bir yere gider rahat rahat saklanırdım. Bu olayı ben işlemedim, suçsuzum dedi. Davada yargılanan çocuklardan A.K. ve M.D. ise olayların olduğu sırada olay yerinde olmadıklarını belirterek, tahliye edilmelerini istedi. AVUKATLAR DOSYASIZ YARGILAMAYA TEPKİ GÖSTERDİ Duruşmada daha sonra söz hakkı verilen Cumhuriyet Savcısı, kuvvetli suç şüphesi olması ve çocukların kaçacaklarına dair somut olguların bulunmasından dolayı tutukluluk hallerinin devamını talep etti. Duruşmada söz alan sanık avukatlarından Serhat Eren ise esasa ilişkin savunma yapmayacağını belirterek, çünkü müvekkil tahliye edilmeyecektir. Gelinen sonuca mahkemenin yanlış kararı vesile olmuştur. Davanın nakil edilmesi talebi yanlıştır. Diyarbakırda olan davalarda mahkemenin yargılama yapamadığı tek bir dosya yoktur. Dosya Adalet Bakanlığına gönderilmiştir. Ancak dosyanın fiziki bir örneğinin mahkemede bulunması gerekiyordu. Bizler dosyanın bir örneğini almak istedik, ancak erişemedik. Mahkeme bile ifade alabilmek için dosyaya ulaşamıyor dedi. Avukat Arzu çokgezer ise şu anda mevcut olmayan dosya üzerinden yargılama yapıldığını belirterek, uzun tutukluluk süresinin müvekkili Y.O.nun eğitiminde ciddi aksaklığa neden olduğunu ifade etti. Ara kararlarını açıklayan Mahkeme Başkanı, sanıkların tutukluluk halinin devamına karar verdi. Nakil talebi ile Adalet Bakanlığına gönderilen dava dosyasının beklenmesine karar veren mahkeme duruşmayı erteledi.