Faiz indiriminin ardından konut sektöründe beklenen hareketlilik gerçekleşmedi.
Gayrimenkul Danışmanı Ferdar çelik, kredi maliyetlerinin hl ulaşılabilir seviyede olmadığını belirterek, Piyasada bir canlanma yok, vatandaşın alım gücü düşmüş durumda dedi.
DİYARBAKIR(SÖZ)-Merkez Bankasının yaptığı faiz indirimi, ekonomi çevrelerinde konut piyasasında hareketi başlatabilir beklentisi yaratmış olsa da sahadan gelen ilk veriler bunun tam tersini gösteriyor.
Faiz oranlarının düşmesine rağmen konut kredilerinde toplam maliyet hl yüksek olduğu için vatandaşın alım iştahını hala kabartmış değil. Gayrimenkul Danışmanı Ferdar çelik, piyasanın hem finansman hem de fiyatlama açısından ciddi bir sıkışıklık yaşadığını öne sürerek, tabloyu ayrıntılı şekilde değerlendirdi.
Faiz Düştü, Kredi yüksek
çelik, faiz indiriminin teknik olarak olumlu görünmesine rağmen doğrudan konut talebini etkilemediğini şu sözlerle anlattı: Faiz indiriminin konut talebine herhangi bir faydası olmadı. Daire alımlarında artış yok. çünkü kredi çekmek hl çok zor, toplam ödeme çok yüksek. Aylık taksitler vatandaşın gelirinin çok üzerinde. Bu yüzden alımlar düşmüş durumda. Banka olmadan ev almak da artık neredeyse imknsız hle geldi.
Vatandaş açısından tabloyu zorlaştıran unsur sadece kredi maliyeti değil. Artan yaşam giderleri, düşen alım gücü ve yüksek enflasyon nedeniyle birçok kişi için ev sahibi olmak artık uzun vadeli bir hedef olmaktan çıktı diyen çelik, İnsanlar daha çok kirayı ödeyebildiğine şükrediyor. Ev almak hayal gibi geliyor dedi.
Diyarbakırda Sert Yükseliş
çelikin dikkat çektiği en önemli noktalardan biri de Diyarbakırın konut fiyatlarındaki olağanüstü yükseliş olurken, son iki yıl içinde kentte metrekare fiyatlarının Türkiye ortalamasının üzerinde arttığına vurgu yaptı.
Diyarbakır Türkiyede konut fiyatlarının en hızlı yükseldiği şehirlerin başında geliyor. Fiyatlar uzun zamandır durmaksızın yükseliyor. Bu artışın nedeni hem yatırım talebi hem de yeni konut üretiminin yavaşlaması. Arz düşük, talep korunaklı olduğu için fiyatlar sürekli yukarı gidiyor diye konuşan çelik, faiz indiriminin kalıcı hle gelmesi durumunda bu fiyat artışı daha da hızlanabilir yorumunu yaptı..
Faizler Düşmeye Devam Ederse Fiyatlar Yeniden Sıçrar
Gayrimenkul Danışmanı çelik, faizlerin kalıcı olarak düşmeye devam etmesi hlinde piyasadaki senaryonun nasıl şekilleneceğini şöyle anlatıyor: Faiz indirimleri sürdükçe insanlar kredi çekilebilir hle geldiğini düşünmeye başlar. Bu da talebi artırır ve daire fiyatlarında yeni bir yükseliş görülür. Talep arttıkça fiyatlar daha da yukarı çıkar. Bu yüzden mevcut indirim piyasa için bir rahatlama değil, tam tersine fiyatları yukarı doğru itebilecek bir gelişme olabilir.
Türkiyede vatandaşların en çok yöneldiği yatırım aracı hl konut. çelik, bunun nedenini şöyle açıklıyor: Genellikle istenen gayrimenkul türü konut oluyor. En fazla yükselen ve talep edilen gayrimenkul konut olduğu için fiyatlarda en büyük değişkenlik de konutlarda yaşanıyor. Arsa ve işyerine talep var ama konut her zaman önde. Bu eğilim, hem yatırımcı hem de oturmak için ev arayan kitle tarafından destekleniyor. Fiyatların sürekli artıyor olması, vatandaşın şimdi almazsam daha da pahalılaşacak psikolojisine girmesine neden oluyor.
Önümüzdeki 12 Ay: Yüksek Fiyat, Yüksek Talep, Dalgalı Bir Piyasa
çelik, önümüzdeki yılda konut piyasasının oldukça hareketli ancak bir o kadar da dalgalı olacağını ifade ederken, fiyatların günbegün yükselmesinin alıcıyı hızlandıracağını, bunun da piyasayı canlı tutmaya devam edeceğini belirtti. çelik şöyle dedi;
Önümüzdeki 12 aylık süreçte ciddi talep olacaktır. Fiyatlar arttıkça insanlar yatırım amaçlı daire almaya daha fazla yöneliyor. Bu da fiyatların yükselmesi anlamına geliyor. Bir yıl boyunca konut satışlarında hareketli ama çok değişken bir süreç bekliyorum. Özetle, faiz indirimi konut sektörüne kısa vadede beklenen canlılığı getirmedi. Kredi yükünün yüksek olması ve fiyatların sürekli artması nedeniyle vatandaşın ev alma kapasitesi zayıf kalıyor. Konut piyasası, faiz indiriminin yaratmadığı bu boşluğu fiyat artışıyla doldurmaya hazırlanıyor. Ancak kalıcı bir rahatlama için hem kredi maliyetlerinin hem de konut fiyatlarının gerçek anlamda dengelenmesi gerekiyor.