DİYARBAKIR(SÖZ)- Elektrik kesintileri ve protestolarla gündemden düşmeyen Dicle Elektrik Dağıtım A.Ş.de (DEDAŞ) çalışan işçiler altı ilde iş bıraktı. Diyarbakır, Mardin, Siirt, Batman Şırnak ve Urfadaki eylemlerde işçiler maaş zammı ve özlük haklarının iyileştirilmesini istedi. İşçiler, talepleri karşılanana kadar eylemlerini sürdüreceklerini belirtti.
Dicle Elektrik Dağıtım A.Şde (DEDAŞ) Diyarbakır İl Müdürlüğü (AOB) Arıza-Onarım-Bakım Servisinde çalışan işçiler, Dicle Elektrik Diyarbakır İl Müdürlüğü içinde Sendikaya üye olmak, asgari ücret artı yüzde 80 zamlı net ücret, 6 ayda bir maaş ikramiyesi, banka promosyonu, Ramazan ve Kurban Bayramı promosyonu, yıpranma payı hakları, yol ve yemek ücretlerinde devletin belirlediği ücret, mesai ücret artışı ve resmi tatil ücreti, gece vardiyası yüzde 15 ek ücret talebiyle iş bırakma eylem yaptı. DEDAŞ içinde toplanan işçiler, DEDAŞ yetkililerinin basın çalışanlarının binadan çıkmasını istemesi üzerine DEDAŞ binası önüne yürüyerek, Basın içeri, Baskılar bizi yıldıramaz, Tehditler bizi korkutamaz sloganları attı.
DEDAŞ binası önünde açıklama yapan işçilerden Yusuf Güneri, yıllardır ağır şartlar altında düşük maaşla çalıştıklarını söyledi. Buradaki amaçlarının herhangi bir olumsuzluk yaşatmak olmadığını belirten Güneri, Temel hak ve özgürlüklerimizi istememiz, maaşlarımızda iyileştirme, yol ve yemek zamları, mesailerde düşük olan ücretlerin artırılması, izinlerde ve resmi tatillerde yapılan mesailerin iki kat artırılmasıdır dedi.
TALEPLER YERİNE GETİRİLSİN
Yaşamını yitiren işçilerin olduğunu belirten Güneri, arıza birimi ve diğer birimlerde her yıl birkaç arkadaşlarını kaybettiklerini söyledi. Burada işi aksatmadıklarını, sahada görevli olan arkadaşlarının mevcut olduğunu söyleyen Güneri, Defalarca temsilcilerin görüşmesine rağmen yönetim talepleri kabul etmiyor. Verilmiş olan düşük ücreti kabul etmemizi, eski şartlarla çalışmamızı talep ediyorlar. Bizler bunları kabul etmiyoruz. Ekonomin durumu ortada artık geçinemiyoruz. Tez zamanda taleplerimiz yerine getirilsin diye konuştu.
Temsilciler olarak 2 gün önce şirket yetkilileriyle yaptıkları görüşme hatırlatılan Güneri, Devletin belirlemiş olduğu yüzde 24lük zam dışında sadece yüzde 1 artış yapıyorlar. Yemeğe yüzde 47 oranında artış yapacaklarını söylediler. Bunlar bizi hiçbir şekilde tatmin etmiyor ifadelerini kullandı.
TEHDİTLERİ GÖZE ALDIK
Talepleri sıralamayı sürdüren Güneri, işçilerin işten çıkarılma tehditlerine ilişkin soruyu da, Tehditler oluyor. İşten çıkarma olursa da herkes her şeyi göze almış durumda. Bu dakikadan sonra aynı şartlarla bizde çalışmayı istemiyoruz. Bizlerin ve diğer illerdeki herkesin talebi de budur. Kendileri bu maaşla bu şartlarda çalışabiliyorlarsa buyursunlar, gelsinler bizimle birlikte sahada birkaç gün çalışsınlar. Biraz empati rica ediyoruz diye cevapladı. Açıklama Direne direne kazanacağız sloganlarıyla son buldu. İşçiler açıklamanın ardından oturma eylemine devam etti.
DİĞER İLLERDE DE EYLEM
Diyarbakırın dışında DEDAŞın yetki alanı içerisinde bulunan Mardin, Siirt, Şırnak ve Şanlıurfada çalışan işçiler de iş bırakma eyleminde bulundu. İşçiler adına konuşan Ferman Akbaş, sendika istediklerini belirterek, Biz emeğimizin karşılığını istiyoruz. Bizler yukarıda (elektrik direği üstünde) ölürken, arkamızda bıraktığımız çocukların haklarını talep ediyoruz dedi. Defalarca çalışmalar sırasında darp edildiğini ancak kurumu yanlarında görmediklerini dile getiren Akbaş, taleplerinin bir an önce kabul edilmesini istedi. Açıklamanın ardından işçiler oturma eylemi gerçekleştirdi.
TANRIKULU DESTEK VERDİ
Öte yandan, Cumhuriyet Halk Partisi Diyarbakır Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, işçileri ziyarete giderek, destek oldu. Tanrıkulu, işçilerin yanında olduğunu ve Türkiye elektrik işkencesini Diyarbakır cezaevinde duyduğunu şimdi ise DEDAŞın hem halka hem de işçilerine işkence yaptığını ifade ederek şöyle konuştu;
HEM İŞçİSİNE HEM HALKA
Diyarbakır cezaevi elektrikli işkencelerle Türkiyenin gündemine gelmişti. Şimdi ise DEDAŞ hem Diyarbakır halkına hem de kendi çalışanlarına işkence yapıyor. Aradan 40 yıl geçti fakat elektrik işkencesi devam ediyor. Burada sendikaya izin vermeyerek sizlerin emeğini de sömürüyorlar.
Her gün çalışanlara mobing yapılıyor. Ben sizlerle dayanışma içerisinde olmaya devam edeceğim. Bütün taleplerinizde haklısınız. Elektrik hizmeti, su ve ekmek gibi en temel hizmettir. Bir kamu hizmetidir, buda özelleştirilemez. Sizlerin, kamu çalışanı olması lazımdı. Kamu hizmetlerinde kar edilemez. Biz iktidara gelseydik, kamulaştıracaktık. DEDAŞ yöneticileri, eylemci kardeşlerimizin haklarını verin. Emeğinizin karşılığını almalısınız, çünkü DEDAŞ kr ediyor. Bende sizin kardeşiniz ve ağabeyiniz olarak yanınızdayım dedi.