Gazzedeki hükümetin Medya Ofisi Müdürü İsmail es-Sevabite, İsrailin Filistinlilere yönelik 424 gündür devam eden soykırımı kapsamında Filistinin tarihi ve kültürel mirasına yönelik ihlallerini anlattı.
Gazzedeki kültürel varlıklar ve arkeolojik alanları hedef alan saldırılar hakkında bilgi veren Sevabite, İsrail, Gazzedeki 325 arkeolojik alandan 206sını sistematik bir şekilde yıktı. Bunlardan bir kısmı tamamen yok edildi, bir kısmı ise kullanılamaz hale geldi dedi.
Sevabite, Filistine ait tarihi ve kültürel alanlar, İsrail güçleri tarafından yakıldı, yıkıldı, tahrip edildi. Tarihi eserler İsrail askerlerince çalındı ve yağmalandı ifadesini kullandı.
Filistin kimliğini silmeyi hedefleyen sistematik bir strateji
İsrailin kültürel varlıkları hedef almasını, Filistin kimliğini yok etmeyi amaçlayan sistematik bir strateji olarak nitelendiren Sevabite, Filistine ait tarihi ve kültürel alanlar, İsrail güçleri tarafından yakıldı, yıkıldı, tahrip edildi. Tarihi eserler İsrail askerlerince çalındı ve yağmalandı ifadesini kullandı.
Sevabite, İsrail ordusunun Gazzede kökleri yüzlerce yıl öncesine dayanan ve kadim bir kültürel miras ögesi olan simge yapıları hedef aldığına dikkati çekerek, bölgenin en büyük ve en eski camilerinden biri olarak bilinen, Gazze kentindeki 14 asırlık Büyük Ömer Camisi, diğer bir adıyla Gazze Ulu Camisinin de İsrail saldırılarının hedefi olduğunu hatırlattı.
Fenikeliler dönemine ait, Gazze kentindeki Şeyh Rıdvan Camisinin İsrail saldırısında büyük hasar aldığını ifade eden Sevabite, yine önemli tarihi eserler arasında sayılan Cibaliya kentindeki Ömer Camisinin de İsrail ordusu tarafından bombalandığını söyledi.
Sevabite, Gazze şehrinin, El-Belde el-Kadime (Eski Şehir) olarak bilindiğini belirterek, kentin geçmişinin milattan öncesi döneme, Fenikeliler uygarlığına kadar uzandığı bilgisini verdi.
Gazze kentinin güneyindeki Zeytun Mahallesinde bulunan ve 4. yüzyılda inşa edilen Aziz Porphyrius Rum Ortodoks Kilisesinin de İsrail tarafından hedef alındığını hatırlatan Sevabite, dünyanın en eski üçüncü kilisesi olarak bilinen bu yapının da büyük zarar gördüğünü dile getirdi.
Sevabite ayrıca Kudüsteki Anglikan Kilisesi tarafından yönetilen Ehli Baptist Hastanesinin de büyük bir saldırının hedefi olduğunu anımsattı.
Filistin tarihine ve kültürüne zarar vermeyi amaçlayan suç eylemleri
Gazze Şeridindeki arkeolojik ve tarihi eserlerin yok edilmesi tehlikelerine değinen Sevabite, bunların Filistin halkına, tarihine ve kültürüne zarar vermeyi amaçlayan suç eylemleri kapsamında olduğunu söyledi.
Sevabite, İsrailin bu yolla Filistinin kültürel mirasını yok etmek, Filistinlilerin iradesini kırmak, Filistin topraklarını sakinlerinden boşaltıp yeni bir gerçekliği dayatma planının parçası olarak işgali güçlendirmek için çalıştığını kaydetti.
Tarihi eserlerin hedef alınmasını, uluslararası hukuka göre cezalandırılması gereken bir savaş suçu olarak değerlendiren Sevabite, Filistindeki tarihi yerleri hedef alan İsrailin ülkeler ve uluslararası kuruluşlar tarafından kınanması gerektiğinin altını çizdi.
İsrail ordusunun Gazze Şeridine yönelik saldırılarında Filistin halkının tarihini ve kültürünü yansıtan arkeolojik ve kültürel miras alanlarını hedef aldığını kaydeden Sevabite, şöyle devam etti:
Filistinlilerin kendi toprakları üzerindeki haklarını doğrulayan, İsrailin ise bu topraklarda kökleri olmayan işgalci bir varlık olduğunu kanıtlayan bu yapılar hedef alınmaktadır.
UNESCOnun, Gazzedeki Saint Hilarion Manastırını, 7 Ekimden bu yana devam eden İsrail saldırıları nedeniyle Tehlike Altındaki Dünya Mirasları Listesine aldığını hatırlatan Sevabite, İsrailin bu manastırı da diğer Filistin tarihi eserleri gibi hedef alması ve yıkmasının kaçınılmaz olduğu öngörüsünde bulundu.
Uluslararası sorumluluk
Gazzedeki hükümet yetkilisi Sevabite, İşgal ordusunun tarihi eserleri hedef alıp yok etmesini ve Filistin tarihini ve coğrafyasını ortadan kaldırma girişimlerini kınadı.
Uluslararası toplumu, bu çirkin ve kerih suçları kınamaya, işgal güçlerine hesap sormaya ve Filistin arkeolojik alanlarını korumaya çağırıyoruz diyen Sevabite, İsrailin suçlarını sürdürmesinden, ABD, İngiltere, Almanya, Fransa gibi İsrailin planlarını hayata geçirmesi için ona gereken siyasi ve askeri desteği veren ülkelerin sorumlu olduğunu kaydetti.
Uluslararası topluma ve ilgili uluslararası örgütlere de bu suçları kınamaları ve arkeolojik alanları hedef alan İsraile baskı yapmaları çağrısında bulunan Sevabite, İsrailin Gazze Şeridinde Filistin tarihini silme girişimlerine rağmen Filistin halkının kendi mirasına ve tarihine son derece bağlı olduğunu vurguladı.