Uzmanlara göre normalleşme ihtimali zor

Uzmanlar, İran ile Suudi Arabistan arasındaki mezhep ve ideolojik farklılık kaynaklı gerilimi azaltmaya yönelik açıklamaların, İran vekil güçlerinin Orta Doğu'daki faaliyetleri ve nükleer programının normalleşme için yetersiz kalacağını savundu.

Haberler 04.05.2021 - 00:59 Son Güncelleme : 01.01.0001 - 00:00

stanbul

Uzmanlar, ran ile Suudi Arabistan arasndaki mezhep ve ideolojik farkllklardan kaynaklanan gerilimi azaltmaya yönelik açklamalarn, ran vekil güçlerinin Orta Douda yürüttüü faaliyetler, uzun menzilli füzeler ve nükleer program gibi balklar nedeniyle iki ülke arasnda bir normalleme için yetersiz kalacan savundu.

Uzmanlar, Suudi Veliaht Prens Muhammed bin Selmann 27 Nisanda devlet televizyonu Al-Arabiyaya verdii, ran ile iyi ilikiler kurmak istiyoruz. Uygun bir çözüm yolu bulmak için bölgesel ve uluslararas ortaklarla birlikte çalyoruz. eklindeki demeci sonras çkan, Riyad-Tahran ilikilerinin normalletii yönündeki tartmalar AA muhabirine deerlendirdi.

Ahmet Yesevi Uluslararas Türk-Kazak Üniversitesi Rektör Vekili Prof. Dr. Cengiz Tomar, Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selmann son günlerde ülkenin geleceine dair yürütecei planlarn açklad röportajlarnda önemli politika deiikliklerinin göze çarptn söyledi.

ABD yönetimindeki Trump-Biden deiikliinin Orta Doudaki ülkelerin d politika söylemlerine de yansdn ifade eden Tomar, Msr ve Türkiye yaknlamasnn bunun en iyi örnei olduuna vurgu yapt.

Tomar, 1979 ran Devriminden beri rann ii nüfuzunun yaylmas ve devrim ihrac gibi mezhep tabanl d politikalarna Suudi Arabistann da ayn sertlikte cevap vermesinin sadece Orta Douda istikraszl artrmakla kalmadn, dünyada mevcut olan slamofobiyi daha da derinletirdiini kaydetti.

El-Kaide, DEA, Hadi abi gibi örgütler ile Usame bin Ladin, Eymen ez-Zevahiri, Ebubekir el-Badadi ve Kasm Süleymani gibi isimlerin büyük oranda ran-Suud çatmasnn komplikasyonlar olduu deerlendirmesinde bulunan Tomar, öyle devam etti:

ABD, Rusya ve srail gibi ülkeler de bu çatmay alabildiince destekleyip körükleyerek hem her iki tarafa silah satt hem de bölgedeki emellerini gerçekletirmede bir manivela olarak kullandlar. Bu çatmadan en büyük zarar Orta Dou ve slam halklar gördü ve halen görmekteler.

Veliaht Prensin ran ile normallemeye yönelik, Sadece 1979 ylnda olduumuz yere dönüyoruz. Dünyaya, tüm dinlere, tüm geleneklere ve halklara kar açk bir mutedil slam sunuyoruz. Radikalizmi hemen bugün yok edeceiz. sözlerini hatrlatan Tomar, Prens Selmann özellikle arlkla yüzlemeye odaklanmasnn dikkat çekici olduunu belirtti.

Tomar, Veliaht Prensin ABD ile ülkesi arasnda yüzde 90 fikir birlii olduunu söylemesinin artk ranla mücadelenin ABD liderliinde farkl bir yöntemle sürdürülecei anlamna geldiini ifade ederek, Bu açklama Suudi Arabistann artk ranla ar Sünni akmlar destekleyerek mücadele etmeyecei anlamna gelebilir. Bütün dünya ve Orta Dou açsndan çok önemli bir gelime ve ayet gerçekleirse bölgede mevcut yangnn söndürülmesine yardmc olur. dedi.

Tomar, öyle devam etti:

Veliaht Prensin ranla olan sorunumuz, nükleer program, baz bölge ülkelerinde kanuna aykr davranan milisleri desteklemesi ve balistik füze program gibi konulardaki olumsuz davranlarnda ortaya çkyor. eklindeki ihtirazi kayd bir anlamda rana da sorumluluklar yüklüyor. Dolaysyla en azndan imdilik, rann böyle bir niyeti olmad için, bu yaknlama hususunda ksa vadede bir gelimenin olmas zor görünüyor.

Prens Selmann açklamalarnn asl muhatab ABD

Marmara Üniversitesi Ortadou Enstitüsü Öretim Üyesi Dr. Serhan Afacan da ran- Suudi Arabistan arasnda yllardr süren gerilim kadar son birkaç ylda Basra Körfezinde yükselen tansiyon, Suudi petrol irketi Aramcoya yaplan saldrlar ve Yemendeki krizin iki ülke arasndaki ilikileri kritik hale getirdiini aktard.

Veliaht Prensin rann bölgedeki olumsuz tasarruflarna yapt vurguyu hatrlatan Afacan, Prensin konumasndaki asl dikkat çekici bölüm, bu sorunlara çözüm bulmak için küresel ve bölgesel ortaklaryla çaltklarn söylemesiydi. Bu sorunlarn almas ise oldukça zor. dedi.

Afacan, ii ran ile Vehhabi Suudi Arabistan arasndaki gerilimin sadece ideolojik farkllklardan kaynakl olmadna dikkati çekerek, öyle devam etti:

Muhammed bin Selmann açklamalarnn esas muhatabnn ABD olduu anlalyor. Aslnda ABDye bir yandan beni ranla korkutamazsn, ranla sorunlarm çözebilirim mesaj verirken dier yandan da ranla tek sorun nükleer meseleymi gibi davranma demi oluyor. Suudi Arabistan açsndan rann vekil güçleri ve balistik füzeleri en az nükleer program kadar hatta belki daha da büyük bir sorun. Yani aslnda bu söylemin anlaml bir eyleme dönümesi önünde çok sayda engel var.

Prens Selmann açklamalar yaknlamadan çok normalleme

ran Aratrmalar Merkezi (RAM) D Politika Uzman Dr. Sabir Askerolu ise hem rann hem de Suudi Arabistann çatmac ilikilerin yumuamasndan yana olduunu fakat her iki aktörün de normallemeyi kendi çkarlar dorultusunda kurgulamaya çaltklarn söyledi.

ran ile Suudi Arabistan arasnda tarihten gelen sorunlar olduuna deinen Askerolu, Her iki ülke de farkl biçimlerde silahlanyor, bölgede ciddi bir rekabet içindeler ve dolayl bir sava yürütüyorlar. Dolaysyla son günlerde özellikle Suudi Arabistandan yaplan açklamalar, yaknlamadan çok normalleme eklinde okumak gerekiyor diye düünüyorum. dedi.

Askerolu, Veliaht Prens bin Selmann açklamalarnn Yemen savan durdurma amac tayabileceine de dikkati çekerek, öyle devam etti:

Suudi Arabistan Yemen savan sona erdirmek istiyor. Bunun için Husilerin arkasndaki güç olan rann bu yönde bir irade göstermesi gerekiyor. Ortak noktada bulumalar durumunda ise öncelikli olarak Yemende çatmalarn azalmasn görebiliriz. Fakat bu normallemenin ksa zamanda gerçeklemesi kanaatimce mümkün deil.

ki ülke arasndaki uçurumun kapanmas düük bir ihtimal

ran Aratrmalar Merkezi (RAM) D Politika Uzman Rahim Farzam da 2016dan beri diplomatik ilikileri bulunmayan ran-Suudi Arabistan arasnda normallemeye ilikin haberlerin, ABDnin rana yönelik yaklamnda deiim sinyalleri vermesinden hemen sonra geldiine dikkat çekti.

Bidenn önceki Bakan Trumpn aksine rana kar oldukça yumuak bir politika izlediini belirten Farzam, Orta Doudaki en önemli müttefiki srailin Suriye üzerinden ran destekli milisler tarafndan hedef alnmasna dahi tepki göstermeyen Washington, nükleer anlamay yeniden canlandrmak için Tahran ile müzakere masasna oturmu durumda. Washingtonn ran ile diplomasiyi önceleyen tavr ABDnin Orta Doudaki müttefiklerine güçlü bir mesaj olarak okunmaldr. diye konutu.

Farzam, Washingtonn güçlü desteini arkasnda hissetmeyen Riyad yönetiminin Tahran ile gerginlik yerine diplomasiyi öncelediini kaydederek, Diplomasi, Riyad açsndan akllca bir seçenek olarak ortaya çkyor. ran açsndan ise bu bata Suudi Arabistan olmak üzere Körfez ülkeleriyle ilikilerini düzeltmek, son dönemde srail ile normallemeye yönelik atlan admlar baltalamak için önemli bir frsat olarak görülüyor. ifadelerini kulland.

ran-Suudi Arabistan ilikilerinin ran Devriminden bu yana birçok ini çk yaadn, 2015 ylnda ise bu gerilimin zirveye ulatn vurgulayan Farzam, u deerlendirmelerde bulundu:

Yemen sava, Mina facias, Suudi ii din adam eyh Mimrin idam edilmesi ve Suudi Arabistan Tahran Büyükelçiliinin baslmas gibi iki ülke arasnda ciddi anlamazlklara ve gerginliklere yol açan gelimeler yaand. Bu gelimelere bal olarak iki ülke yetkilileri birbirlerine kar çok dümanca tavrlar sergiledi ve sonunda iki ülke arasndaki diplomatik ilikiler koptu.

Farzam, ran-Suudi Arabistan ilikilerinin düzelmesi için birçok temel farkllklarn almas gerektiine dikkat çekerek, Dolaysyla henüz olgunlamam bu görümelerin iki ülke arasndaki uçurumu kapatacak ölçüde baarl sonuçlara yol açmas düük bir ihtimal olarak görülüyor. dedi.

Ana Sayfaya Git