Brunson krizi sonrası Türkiye-ABD ilişkilerinin geleceği

Brunson krizinin çözülmüş olması, Türkiye-ABD ilişkilerinde yapısal bir dönüşüm getirmeye yetmeyecektir ancak bir süredir dondurulmuş olan yapıcı diplomatik etkileşimlerin önünü açabilir.

Haberler 15.10.2018 - 12:53 Son Güncelleme : 01.01.0001 - 00:00

Rahip Andrew Brunson vakas, Türkiye ile ABD arasndaki derin ve yapsal sorunlardan yalnzca biriydi ve bu kriz ABD Bakan Trump ve Bakan Yardmcs Mike Pence tarafndan iç politika malzemesi olarak manipüle edildi.

Trump, Evanjeliklerin desteini kazanmak için bu konunun üzerine gitmemi ve Türkiyenin egemenliine bu ölçüde müdahil olmaya çalmasayd, Brunson krizi daha yumuak bir ekilde yönetilebilirdi. Trump, iki ülke arasndaki hem diplomatik teamülleri ihlal etti hem de Brunsonu riske atarak, bu konuyu kendi çkarlar için manipüle etti. Trumpn bu diplomatik nezakete ve iki ülke ilikilerinin düzeyine uymayan tavr, iki ülke arasndaki ilikilerdeki güven bunalmn derinletirmitir. Sonuçta, Türk yargs Brunson konusunda kararn vermi, Brunsonu suçlu bulmutur ve tutuklu bulunduu süre göz önünde bulundurulduunda tahliye olup ülkesine dönmütür.

Brunson krizinin çözülmü olmas, iki ülke ilikilerinde normallemeyi dorudan salamayacaktr. Böylesi bir normalleme olabilmesi için Amerikan tarafnn FETÖ ve PKK/PYD konularnda adm atmas, Hakan Atila ve Halkbank davasnda adm atmas ve S-400ler konusunda Türkiyeye yönelttii tehditleri çekmesi gerekmektedir. Bahsi geçen dosyalarda somut adm atlacana dair henüz bir iaret mevcut deildir. Aslnda bütün bu konularn arkasnda yatan en önemli gerekçe, ABDnin Türkiye ile asimetrik bir iliki kurma srardr. ABD-Türkiye ile eit düzeyde bir iliki kurma tavrna girerse ve bütün bu konularda buyurgan tavrndan vazgeçerse, iki ülke arasndaki ilikiler hzl bir normalleme içerisine girecektir. Suriye, Türkiye-ABD ilikilerinin seyrini belirleyecek önemli konu balklarndan biridir. Bundan sonra ilikilerin seyrinde Suriye dosyas ve ABDnin Türkiyeyi tehdit eden örgütlerle ilikileri belirleyici rol oynayacaktr.

Türkiye-ABD ilikilerinde Suriye düümü

ABDnin Suriyedeki stratejik ve uzun vadeli müttefiki PYD/YPG, taktik ibirlii içerisinde olduu aktör ise Türkiyedir. Türkiyenin bu tablo içerisindeki öncelikli seçenei, ABDnin terör örgütü ile ittifaknn maliyetini artrmak ve ittifak ilevsiz hale getirmek olacaktr. Aksi durumda Türkiyenin güvenlii açsndan uzun vadeli bir risk ortaya çkacaktr. Türkiyenin yalnzca NATO müttefiki ile ilikileri bozulmayacak, ayn zamanda bu müttefiki, kendisi için tehdit olan bu terör örgütü ile kalc ibirlii salayacaktr. ABDnin bu oyununu bozmaya çalrken, ayn zamanda daha yapc alternatifler ortaya koyma konusunda da çaba sarf etmek Türkiyenin çkarnadr. Brunson krizinin çözülmü olmas, Türkiye-ABD ilikilerinde yapsal bir dönüüm getirmeye yetmeyecektir ancak bir süredir dondurulmu olan yapc diplomatik etkileimlerin önünü açabilir. Türkiye bütün bu tabloyu soukkanl bir ekilde ele alarak ABD ile ilikilerini normalletirmenin artlarn ortaya koymaldr.

ABD, Suriye savann bandan beri Türk ordusunun kendi çkarlar dorultusunda Suriyeye girmesini istemekteydi. Türkiye bu konuda çekinceli bir ekilde davranp Suriye savana dorudan müdahil olmaynca, ABDnin Türkiyeye kar tavr tamamen olumsuz bir yöne evrildi. 2013 yl ortasndan bu yana Türkiye-ABD ilikilerinde yaanmakta olan bütün bu türbülans bu deiimin bir sonucu olarak okumak gerekiyor. ABDdeki yetkililer Türkiyeyi onlarca yldr askeri olarak destekliyoruz, ihtiyacmz olduunda bizim iimizi görmeyeceklerse varsn rejim deisin yaklam içerisine girdiler ve Türkiyede Cumhurbakan Erdoan ve AK Parti iktidarn istikrarszlatrmaya çaltlar. ABDdeki lobiler de buna paralel olarak Türkiye aleyhine faaliyetlerini artrarak, Türkiyeyi ve Erdoan iktidarn itibarszlatrma çabas içerisinde oldular.

Türkiye, Suriye iç savann bandan bu yana sahada kendi kapasitesini ortaya koymadan bir kazanm elde edemedi ve oyuna istedii ekilde dahil olamad. FETÖ ve 15 Temmuz darbe giriimi nedeni ile gecikme yaanm olmasna ramen, Türkiye bu kapasiteyi üretme ve sahaya yanstma konusunda çok kararl duru sergilemektedir. Türkiye daha önceleri eit donat programyla oyaland, 4-5 aydr da Münbiç mutabakat konusunda oyalanmakta. ABD, eit donat program ile Türkiyeyi oyalayp Türkiyeye yakn muhalifleri diskalifiye ederken, bir yandan da PKK/PYDyi silahlandrp eitti. Münbiç mutabakat sonrasndaki oyalama esnasnda ise PYD/YPGye silah ve mühimmat sevkiyatnda bir art ve ivme kazanlm durumdadr. Türkiyenin bütün eletirilerine ramen ABD taraf PYD/YPGye silah sevkiyatnda hz kesmiyor ve bunu da Türkiyenin gözü önünde yapmaktadr. PKK/PYDye Afrinde siper kazp direni hatt oluturanlar, imdi de benzer bir çabay Münbiç ve Fratn dousunda gerçekletirmekteler.

Cumhurbakan Erdoann 12 Ekimde Isparta komando mezuniyet törenindeki konumas önemli bir sürecin iaret fieidir. Cumhurbakan Recep Tayyip Erdoan, Irakta, hemen yan bamzda oynanan oyunu bozduk. Suriyede, snrlarmz boyunca kurulmaya çallan terör koridorunu Frat Kalkan ve Zeytin Dal operasyonlaryla bozduk. nallah, çok yaknda Fratn dousundaki terör yuvalarn da darmadan edeceiz dedi. Bu çok önemli bir uyar açklamasdr ve bu uyarnn yakn zamanda sahada karl olacaktr. Bu uyar, PYD/YPGye deil onun sahadaki destekçilerine, gizli ve açk müttefiklerine yöneliktir.

Suriye dosyas ilikilerin test alan olacak

Türkiyenin müzakere seçenekleri ve kapasitesi çok daha fazla olduu için ABD ile kyasya pazarlk yapabilir konuma gelmitir. Türkiye her geçen gün bu kapasitesini artrmakta ve sahadaki arln artrmaktadr. Bu arlk Türkiyenin müzakere masasndaki pozisyonunu da pekitirecektir. PYD/YPG ise oldukça zayf bir aktör ve en önemli dayanaklar ABDdir. Dönem dönem pazarlk yapyor olsalar da rejim güçlerini tamamen karlarna almak istememekteler. Ne rejimin ne de YPGnin birbirleri ile çatmaya kapasiteleri yok. Rejim taraf Rusya ve rana, PYD/YPG ise ABDye dayanmakta. ki taraf da kendilerini bu iki kamptan birine dayandrmakta ama dier taraf da tamamen kaybetmek istememekte. Bunu hayatta kalabilmek için öncelikli bir konu olarak ele alyorlar.

Türkiye ne rejimin ne de PYD tarafnn müttefiki olabilecek bir aktör. Türkiye bölgede kendi çkarlar, kendi güvenlii ve muhaliflerin güvenliini önceleyen uzun vadeli bir planlama içerisindedir.Türkiyenin müttefiki olan ÖSO gibi lml muhalifler ise hem rejim tarafndan hem de PYD/YPG tarafnda hedef alnabilmekteler. Bu dengenin salanmasnda ABD ve Rusya arasndaki ad konulmam mutabakatn etkisi büyüktür. Bu mutabakat iki tarafa da Fratn farkl iki yakasnda bir alan oluturulmasn salyor. ABD, Rusya ile gerilimi artrmamak karlnda Rusyadan srailin çkarlarn gözetmesini bekliyor ve Putin u zamana kadar Netanyahu ile ilikilerini belirli bir düzeyde koordine edebildi. Rusya ise ABDden Ukrayna krizini derinletirmemesi ve Avrupada NATO etkinliklerini artrmamas beklentisi içinde. Bu mutabakat bugüne kadar belirli bir denge içerisinde sürdürüldü. Mevcut dengenin muhafaza edilmesinde Putin ve Trump arasndaki ilikinin önemli bir rolü var. Ancak iki ülke arasnda son dönemde yaanan gerilimler bu dengenin muhafaza edilmesini zora sokmaktadr.

ABD ile arasndaki yapsal sorunlar çözebilmek için diplomatik çabalar artrmak Türkiye açsndan öncelikli konulardan biri. ki ülke arasndaki bu gerilim her iki tarafn da çkarlarna hizmet etmemekte. ABD buyurgan bir tavrla eskisi gibi tek tarafl bir iliki oluturmaya çalrsa Türkiye tarafndan bir karlk görmez. Türkiye ise kendi güvenlii konusundaki konular dikkate almak kaydyla ABD ile güven artrc baz admlar üzerinde çalabilir. Suriye dosyas iki ülke ilikilerinde yapsal bir deiim olup olamayacann önemli bir test alan olacak. Mevcut durum her iki aktör açsndan da kaybet-kaybet durumudur. ki tarafn ilikilerini arasnda al-ver ekline dönütürebilmeleri bile büyük bir kazanm olacaktr.

Ana Sayfaya Git