Eşine ‘Alo’ diyen boşanır

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi boşanma davalarında emsal olacak bir karara imza attı. Samsun’da görülen davada, mahkeme, eşlerin birbirlerine “Alo” diye hitap etmesini kusur saydı ve boşanmaları yönünde karar verdi.

Haberler 22.02.2024 - 11:57 Son Güncelleme : 22.02.2024 - 03:57

Temyiz incelemesi neticesinde Yargıtay 2. Hukuk Dairesi de tarafların itirazlarını bu yönde reddederek eşine Alo diye hitap etmenin kusurlu bir davranış olduğuna karar verdi.

ALO SADECE TELEFONDA KALSIN

Yargıtayın Alo sözcüğünü boşanma sebebi sayması kararına vatandaşlardan da yorum geldi.

Bülent Bozkurt isimli vatandaş, Alo demenin de yöntemi var. Alo dersin normal ama ne söylediğin değil, nasıl söylediğin önemlidir. Hani Alooo diye, bu tarzda söylersen hakaret oluyor. Tarz önemli. Aşağılayıcı bir tavır gibi düşünülüyor eşler arasında. Normal yani, dava açtıysa, şikayetçiyse demek ki durumdan şikayetçi. Yoksa normal Alo sözcüğünde bir şey yok yani. Biz 30 senelik evliyiz. Sevgi, saygı, birbirine empati yapma, anlama, yardımlaşma, hayatı birlikte paylaşmayı öneriyorum. dedi.

Eşi Ayşe Bozkurt ise, Başka problemler de varmış demek ki. Biz tatlı konuşuyoruz; Aşkım, canım gibi. Alo sözcüğü bir tek telefonda kalsın, eşler birbirine saygı ile sevgi ile yaklaşsın. diye konuştu.

GRAHAM BELL DUYSA İCATTAN VAZGEçERDİ

Yargıtayın bu kararını şaşkınlıkla karşılayan Yaprak Yılmaz isimli genç, telefonun ve Alo sözünün mucidi Alexander Graham Belli de anarak, İlk defa duydum. Bu devirde boşanmak çok kolaymış. Böyle ise eğer, bir Alo demeye. Graham Bell bunu duysa icattan vazgeçerdi derken, Can Durgun isimli genç de, Ben de ilk defa duydum. Kadın bahane olarak kullanmış. Kadın zaten boşanmak istiyordu, bahane olarak kullanmış. Bence öyle şeklinde konuştu.

BENCE EVLİLİK İçİN çOK KÜçÜK BİR ŞEY

Eşi ile 45 yıldır mutlu bir evlilik sürdürdüklerini söyleyen Hatice Aslan isimli kadın, Bence bir evlilik için çok küçük bir şey. Birtakım şeyleri hoş göreceksin, sabredeceksin ki sürecek. Eski evliliklerle yeni evlilikler çok farklı. Sabır, empati bunların olması lazım. Taşınamayan şeyler var ise evet o zaman, ama onun önünde de en ufak şeyler için değmez.

Öncelikle çocuklara yazık. Belki her iki taraftan biri de biraz sonra yaptıklarından, söylediklerinden pişman olacaklar. O anda duymamak, başka zamanda onu sakince izah edip konuşmak, ama ondan rahatsız olduğunu da mutlaka karşıya bildirmek lazım. O zaman sen sorumluluğunu ona vermiş, vazifeni yapmış oluyorsun. dedi.

Eşi Remzi Aslan ise, Bence mantıksız. Sabırlı olmalarını tavsiye ediyoruz. Saygılı olmalarını tavsiye ediyoruz ifadelerini kullandı.

HABER MERKEZİ

Ana Sayfaya Git