PKK, Fetö Adına Kan Akıtıyor

FETÖ ile iş birliği deşifre edilen PKK, 15 Temmuz'daki hain darbe girişiminin vatandaşların büyük desteğiyle engellenmesinin ardından, güvenlik güçlerini ve sivilleri hedef alan kanlı saldırılarını daha da artırdı

Haberler 27.08.2016 - 09:26 Son Güncelleme : 01.01.0001 - 00:00

Bomba yüklü araçların da kullanıldığı saldırılarda aralarında kadın ve çocukların da bulunduğu 19 sivil yaşamını yitirdi, 85 güvenlik görevlisi şehit düştü. 600ü aşkın yaralıdan bazıları halen hastanelerde yaşam savaşı verirken, bir kısmı da çeşitli uzuvlarını kaybetti. Bölgede PKKya tepki

Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) ile iş birliği deşifre edilen bölücü terör örgütü PKK, FETÖnün 15 Temmuzdaki hain darbe girişiminin vatandaşların büyük desteğiyle engellenmesinin ardından, güvenlik güçlerine ve sivillere yönelik kanlı saldırılarını daha da artırdı.

PKKlı teröristlerin 15 Temmuzdan sonra başta, Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgeleri olmak üzere, gerçekleştirdiği saldırılarda aralarında kadın ve çocukları da bulunduğu 19 kişi yaşamını yitirdi, 85 güvenlik görevlisi (39 polis, 37 asker ve 9 geçici köy korucusu) şehit düştü, 319 sivil, 202 polis, 76 asker ve 9 korucu yaralandı.

PKKnın saldırılarında yaralananların bir kısmı halen çeşitli hastanelerde yaşam savaşı verirken, bir kısmı da çeşitli uzuvlarını kaybederek, ömür boyu engelli olarak hayatını sürdürmeye çalışacak. PKKnın, son zamanlarda tonlarca bomba yüklü araçlarla ve silahlı saldırılarla çocuk, yaşlı ve kadın demeden sivillere ve güvenlik güçlerine yönelik saldırılarını artırması bölge halkı tarafından lanetleniyor.

Diyarbakırın Sur ilçesinde 10 Ağustosta teröristlerce gerçekleştirilen saldırıda, aralarında 2 çocuğun da bulunduğu aynı aileden 5 kişinin yaşamını yitirmesi yürekleri dağlarken, FETÖnün darbe girişiminden sonra bölgede güvenlik güçleri ve sivillere yönelik saldırılarını artıran terör örgütü PKKya tepkiler de çığ gibi büyüyor.

- PKKnın 15 Temmuzdan sonraki hain saldırıları

Terör örgütü PKKnın 15 Temmuzdan sonra gerçekleştirdiği saldırılardan bazıları:

- 19 Temmuzda, Mardinin Nusaybin ilçesinde yasaklı bölgedeki evlerine izinsiz giren anne ile kızı, PKKlı teröristlerin tuzakladığı el yapımı patlayıcının infilak etmesi sonucu hayatını kaybetti.

- 20 Temmuzda, Siirtin Şirvan ilçesinde PKKlı teröristlerce menfeze yerleştirilen patlayıcının infilak etmesi sonucu bir korucu şehit düştü, 4 korucu yaralandı.

- 25 Temmuzda, Mardinin Derik ilçesinde teröristlerce düzenlenen bombalı saldırıda 3 polis şehit edildi.

- 27 Temmuzda, Siirtte zırhlı askeri aracın geçişi sırasında menfeze yerleştirilen patlayıcının infilak etmesi sonucu 3 asker şehit düştü.

- 8 Ağustosta, Hakkarinin Şemdinli ilçesinde PKKlı teröristlerce yola yerleştirilen patlayıcı, bir kamyonun geçişi esnasında infilak ettirildi. Saldırıda kamyon sürücüsü hayatını kaybetti.

- 10 Ağustosta, Diyarbakırın Sur ilçesinde polis servis aracına PKKlı teröristlerce bombalı araçla düzenlenen saldırıda aynı aileden 5 kişi hayatını kaybetti, 5i polis, 12 kişi yaralandı.

- 13 Ağustosta, Şırnakın Beytüşşebap ilçesinde yol kesen PKKlı teröristler tarafından kaçırılan Beytüşşebap AK Parti İlçe Gençlik Kolları Başkanı Naci Adıyamanın cesedi bulundu.

- 15 Ağustosta, Diyarbakır-Batman karayolunun Bismil ilçesi yol ayrımında bulunan vatandaşların özel araçları ve toplu taşıma araçlarıyla yoğun olarak bulunduğu bölgedeki Şehit Emniyet Amiri Murat Uçar Bölge Denetleme İstasyonuna yönelik terör örgütü PKK mensuplarınca bomba yüklü araçla yapılan saldırıda, 5i polis, 1i çocuk 2 vatandaş olmak üzere 7 kişi şehit oldu, 7si polis, 4ü teknik personel, 34ü vatandaş olmak üzere 45 kişi yaralandı.

- 17 Ağustosta, Vanın merkez İpekyolu ilçesinde teröristlerin Polisevi ve Polis Merkezinin bulunduğu binaya patlayıcı yüklü araçla düzenlediği saldırıda bir alışveriş merkezinde kasiyerlik yapan Dicle İdrak (19) ile aynı iş yerinde çalışan Faruk Tam (17) hayatını kaybetti. Saldırıda polis memurları Hacı Ahmet Öztürk (27) ve Muhammet Acar (26) şehit edildi.

- 18 Ağustosta, Elazığda İl Emniyet Müdürlüğüne PKKlı teröristlerce bomba yüklü araçla saldırı düzenlendi. Saldırıda 3 polis şehit düştü, aralarında sivillerin de bulunduğu 217 kişi yaralandı.

- Bitlisin Hizan ilçesi kırsalında 18 Ağustosta terör örgütü PKK mensuplarınca düzenlenen saldırıda 3ü asker, 1i köy korucusu 4 güvenlik görevlisi şehit düştü, 7 asker yaralandı.

- 21 Ağustosta, Şanlıurfanın Viranşehir ilçesinde Şanlıurfa-Viranşehir karayolunun 8. kilometresinde polis aracına bomba saldırıda 1 polis şehit edildi, 3 polis yaralandı.

- 22 Ağustosta, Tuncelinin Nazimiye ilçesinde jandarma komutanlığı ve ilçe emniyet amirliğine eş zamanlı saldırı düzenleyen teröristler ile güvenlik güçleri arasında çatışma çıktı. çatışmada, teröristlerce açılan ateş sonucu 1 asker şehit düştü, 3 polis memuru da yaralandı.

- 23 Ağustosta, Vanın çatak ilçesinde jandarma karakoluna teröristlerce düzenlenen saldırıda bir asker yaralandı.

- Bingölde merkeze bağlı Ortaçanak köyü bölgesinde teröristlerce 23 Ağustosta düzenlenen silahlı saldırıda 2 geçici köy korucusu ile bir asker şehit edildi, bir geçici köy korucusu yaralandı.

- Hakkarinin Yüksekova ilçesinde zırhlı polis aracına 23 Ağustosta teröristlerce yapılan roketatarlı saldırıda, 1 polis yaralandı.

- 24 Ağustosta, Diyarbakırın Lice ilçesinde Diyarbakır-Bingöl karayolunun güvenliğini sağlayan timlere PKKlı teröristlerce düzenlenen silahlı saldırıda 5 asker şehit düştü, 1 asker yaralandı.

- 25 Ağustosta CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlunun, Artvindeki bazı programları çerçevesinde Şavşat ilçesinden Ardanuç ilçesine seyir halindeyken, öncü jandarma ekibine silahlı saldırıda bulunuldu. Saldırıda 1 asker şehit edildi, 2 asker yaralandı.

- 26 Ağustosta Şırnakın Cizre ilçesinde çevik Kuvvet Grup Amirliğine yaklaşık 50 metre uzaklıktaki polis kontrol noktasına PKKlı teröristlerce bomba yüklü kamyonla düzenlenen hain saldırıda, 11 polis şehit düştü, 78 kişi de yaralandı

- Her kesimden teröre tepki

Müzakere ve çözüm Platformu Sözcüsü Alaattin Parlak, 15 Temmuz darbe girişimi ile terör örgütü PKKnın saldırılarının artırmasının ülkeyi kaosa götürmek isteyenlerin ortak planı olduğunu belirtti.

Terör örgütlerinin iş birliği içinde hareket ederek, huzur ve güven ortamını hedef aldığını vurgulayan Parlak, şöyle konuştu:

Terör örgütünün Kürt gençlerini ve çocuklarını öldürmesi, asker ve polislere yönelik silahlı saldırıların artırması darbe girişiminin başka bir adımını oluşturmaktadır. FETÖ ile terör örgütü PKKnın yıllardır bölgede birlikte hareket ettiği ve sayısını dahi hatırlamadığımız saldırıları birlikte gerçekleştirdiklerini anlıyoruz. Özellikle son günlerde bombalı araç saldırıları ile sivillere yönelik eylemlerin artması ve ölümlerin gerçekleşmesine bölge halkı tepki göstermektedir.

- Topyekün millete bir saldırı var

PKKnın bölgede yabancı devletler adına bir vekalet savaşı yürüttüğünü gördüklerini anlatan Parlak, bu vekalet savaşından zarar görenin Kürtlerin olduğunu kaydetti.

PKKnın sivil yerleşim yerlerinde yaptığı terör saldırılarında bebek, çocuk ve kadınları hedef almaktan çekinmediğini ifade eden Parlak, şöyle devam etti:

Sivilleri ve çocukları PKK öldürüyor ama buna kayıtsız kalan insan hakları aktivistleri, akademisyenler, barış havariler var. Sesleri çıkmıyor ve utanmıyorlar. Hizmet ettikleri başarısız darbe girişimini sürdüren terör örgütüne söz söylemekten korkuyorlar, çekiniyorlar. Topyekün millete bir saldırı var. Hedefleri korku ve kaos oluşturmak. Hep birlikte el birliği ile bunları aşacağımıza inanıyorum.

- Terörü ve şiddeti ortaklaşa tırmandırdılar

Diyarbakır İnanç Özgürlüğü Platformu Koordinatörü İbrahim Gökdemir de FETÖ ve PKKnın aynı amaca hizmet ederek sivilleri hedef aldığını bildirdi.

Terör örgütlerinin halka saldırarak, Türkiyeyi zayıflamak için mücadele ettiğini ancak halkın birlik ve beraberlik içerisinde buna müsaade etmediğine işaret eden Gökdemir, şunları söyledi:

Darbe karşıtı Müslüman halkımız inancından kaynaklanan özgür iradesini alanlara yansıtmış, bölgemiz ve Ortadoğu Müslüman halkına onurlu bir direniş sergilenmiştir. Bunu hazmedemeyen emperyalizmin ve onun güdümünde hareket eden uşakların bölgeye huzur yaşatmamak için FETÖ darbe girişiminin başarısızlığından ötürü terör saldırılarını yeniden hız vermişlerdir. Bu halk hiçbir şekilde PKK ve FETÖ gibi paravan terör örgütlere fırsat vermeyecektir.

Gökdemir, bölge halkının terör örgütlerine prim vermediğini vurgulayarak, Terör örgütü PKK ve FETÖ aynı amaca hizmet ediyor. Ülkede kaos çıkararak darbeye zemin hazırlamak istediler. Terörü ve şiddeti ortaklaşa tırmandırdılar. Bölgede çukur siyasetini ortaklaşa yürüttüler. Darbe girişimi de bölgeden destek görmeyince, terör örgütleri halkı adeta cezalandırdı. ifadelerini kullandı.

- Halkın üzerinde korku salmak istiyorlar

İnsan Hakları Cemiyeti Genel Başkanı Mehmet Karadağ ise terörün her türlüsüne karşı olduklarını aktardı.

çukur siyasetinin aylarca devam ettiğini, şiddet sarmalında halkın zarar gördüğünü vurgulayan Karadağ, Kürtlerin hakkını savunuyoruz iddiasıyla şehirleri yakıp, yıktıklarını anlattı.

Daha sonra ise FETÖ darbe girişiminin ortaya çıktığını, bunların tesadüf olmadığına işaret eden Karadağ, terör örgütlerinin iş birliği halinde çalıştığını kaydetti.

Örgütlerin bombalı terör saldırılarını birlikte planladıklarını ifade eden Karadağ, DAEŞ, PKK ve FETÖ şiddet olaylarıyla milleti tedirgin ederek esir almak istiyor. 15 Temmuz gibi teröre karşı da ortak tavır alınmalıdır. Bunlar siyaset üstü meseledir. PKK, gözünü kırpmadan çocuk, bebek, kadın, yaşlı demeden katliam yapıyor. Bu şekilde halkın üzerinde korku salmak istiyorlar. diye konuştu.

- Bunu bir vahşet olarak görüyoruz

Van Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Necdet Takva, son zamanlarda özelikle sivillerin de hedef alınarak, gerçekleştirilen terör eylemlerinin toplumsal düzen açısından büyük tehdit oluşturduğunu ifade etti.

Hangi örgüt veya çevreden olursa olsun sindirmeye ve korkuya sebebiyet veren mahiyetteki bu saldırıları kabul etmelerinin mümkün olmadığını belirten Takva, şu değerlendirmelerde bulundu:

Son günlerde başta Van olmak üzere Elazığ, Diyarbakır ve bölgenin diğer illerinde meydana gelen sivillerin de hayatını kaybettiği saldırıların meşru hak arayışlarıyla izahı mümkün değildir. Dünyada bütün toplumsal düzenler içerisinde demokratik hak arayışlarının zemini bellidir. Adres de bellidir. Özelikle bölgedeki iş dünyası adına çağrımızı bu minval üzerinden yinelemek istiyoruz.

Müstakil Sanayici ve İş adamları Derneği (MÜSİAD) Van Şube Başkanı Kerem Baynal ise özellikle 15 Temmuzda darbenin ötesinde Türkiyeyi işgal girişiminin yaşandığına dikkati çekti.

Dünya egemen güçlerinin Türkiyedeki istikrarı, ekonomik büyümeyi ve bölgesindeki etkinliği minimize etmek istediğini belirten Baynal, şöyle konuştu:

PKK, DAEŞ ve diğer Türkiyede terörize olmuş başka örgütleri, aktörleri devreye sokarak, sivillere yönelik eylemlere başladılar. En son sivilleri de hedef alan saldırılar malum, bir terör silsilesi yaşandı. Yani halkı sindirmek, evet biz daha varız meydandayız demek için ellerinden gelen ne kadar vicdansız saldırı varsa hepsini düzenliyorlar ama bunu bir vahşet olarak görüyoruz.

- İnsana yönelen bu vahşeti nefretle kınıyoruz

HAK-PAR Van İl Başkanlığından yapılan açıklamada da 1990lı yıllarda Kurşun hedef tanımaz ifadesi anımsatılarak, toplumda algı değişikliği yaratıldığını ve şiddetin meşrulaştırıldığı belirtildi.

Şiddetin ne geçmişte ne bugün ne de gelecekte kimseye yarar getirmeyeceğine vurgu yapılan açıklamada, şu ifadelere yer verildi:

Halkımız bir bütün olarak şiddete karşı durmalı, şiddet yanlılarına net bir tavır koymalıdır. Bu şiddet toplum bünyesine girmiş öldürücü bir virüstür. Gittikçe toplumu, toplumun maddi ve manevi tüm değerlerini tehdit ediyor. HAK-PAR olarak biz her zaman şiddete karşı olduk. Bundan sonra da bu tutumumuzu kararlı bir şekilde sürdüreceğiz. Sebebi ne olursa olsun, amacı ne olursa olsun, her kim tarafından gerçekleştirildiyse, meskun mahalde, insana yönelen bu vahşeti nefretle kınıyoruz.

Ana Sayfaya Git