Türkiye'nin terörsüz bölge hedefini destekliyoruz

İran Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü İsmail Bekayi, PKK'nın silah bırakma sürecine değinerek, "Türkiye'nin terörsüz bölge hedefini destekliyoruz. İlkesel tutumumuz terörizmin nerede olursa olsun kınanmasıdır. Bir bölgede terörün varlığı diğer bölgelerde de güvensizliğe neden olur" dedi.

Haberler 01.12.2025 - 15:24 Son Güncelleme : 01.12.2025 - 15:24

İran Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü İsmail Bekayi, düzenlediği haftalık basın toplantısında ABD ile müzakereler, bölgesel gelişmeler ve İranın yürüttüğü diplomatik temaslara ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Bekayi, İranın bölge ülkeleriyle diyaloğu artırdığını belirterek, Dün eş zamanlı olarak Türkiye, Suudi Arabistan ve Güney Koreden heyetleri ağırladık. Bu heyetlerle ikili ilişkiler ve bölgesel gelişmeler üzerine görüşmeler gerçekleştirildi ifadelerini kullandı.

Bölge, Siyonist rejimin tehditleriyle karşı karşıya
Bölgesel ve uluslararası düzlemde önemli değişimlerin yaşandığını belirten Bekayi, Bölgemiz hala Siyonist rejimin tehditleriyle karşı karşıya. İşgal altındaki Filistinde bu rejimin işlediği suçlar tüm şiddetiyle devam ediyor. Aynı zamanda Lübnan, Suriye ve bölgedeki diğer ülkelere yönelik savaş kışkırtıcılığı ve uluslararası hukukun ağır ihlalleri sürüyor. Lübnanda ateşkes yüz binlerce kez ihlal edildi ve çok sayıda Lübnan vatandaşı suikast sonucu hayatını kaybetti. Gazzede de ateşkes ihlalleri 600e yaklaşmış durumda ve her ihlal masum insanların öldürülmesiyle sonuçlanıyor dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, İranı ziyaret edecek
Türkiye ile ilişkilere değinen Bekayi, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğanın Türkiye-İran Yüksek Düzeyli İşbirliği Konseyinin (YDİK) 9uncu toplantısı için Tahranı ziyaret edeceğini belirterek, Ziyarete dair koordinasyonlar devam ediyor. Ziyaret konusunda mutabakat sağlandı ve meslektaşlarım şu anda bu ziyaretin zamanlaması üzerine görüşmeler yürütüyor diye konuştu.

Türkiyenin terörsüz bölge hedefini destekliyoruz
Bekayi, PKKnın silah bırakma sürecine değinerek, Türkiyenin terörsüz bölge hedefini destekliyoruz. İlkesel tutumumuz terörizmin nerede olursa olsun kınanmasıdır. Bir bölgede terörün varlığı diğer bölgelerde de güvensizliğe neden olur. Bu yaklaşımın tüm bölgenin terörden arındırılmasına doğru genişletilmesi ve bu çerçevede, bölgesel iş birliği ve ilgili hükümetlerle farklı şekillerde terörle mücadele çalışmalarının sürdürülmesi gerekir. İran ve Türkiye bu konuda aynı anlayışı paylaşıyor değerlendirmesinde bulundu.

İran-Suudi Arabistan diyaloğunda Suriye dosyası ön planda
Suudi Arabistan Dışişleri Bakan Yardımcısının Tahran ziyaretine değinen Bekayi, ziyaretin İran-Suudi Arabistan arasında 2 yıl önce başlayan normalleşme sürecinin devamı niteliğinde olduğunu belirterek, ziyaretin Suriye dosyası üzerine gerçekleştiğini ve görüşmelerin büyük bölümünün İran Dışişleri Bakanlığının Suriye Özel Temsilcisi ile yapıldığını aktardı.
Gazze, Lübnan ve Suriyedeki krizlerin ortak bir çerçevede ele alınması gerektiğini vurgulayan Bekayi, Bölge ülkeleri ile de Suriye hakkında düzenli temaslarımızı sürdürüyoruz. Suriyenin güvenliği tüm bölge için hayati öneme sahiptir. Bölge ülkelerinin ortak kaygısı, Siyonist rejimin Suriyeye yönelik saldırılarının sürmesi ve işgal altındaki bölgelerin son haftalarda İsrailli yetkililerin ziyaretleriyle daha da genişlemesidir ifadelerini kullandı.

Siyonist rejim, doğası gereği kriz üreten bir yapıya sahip
Bölge için en büyük sorunun İsrail yayılmacılığı olduğunu belirten Bekayi, Bölge ülkeleriyle yaptığımız her görüşmede, İsrail rejiminin süregelen savaş kışkırtıcılığı ve işlediği suçlara yönelik ortak kaygılar gündeme geliyor. Bu, herkesin açıkça gördüğü temel bir meseledir. Aynı endişeler, İslam İşbirliği Teşkilatının ve uluslararası toplumun da gündemindedir. Siyonist rejim, doğası gereği kriz üreten bir yapıya sahip olup çevresine ve tüm bölgeye sürekli kriz enjekte etmektedir dedi.

Anlamlı bir müzakere için hakların tanınması gerekir
ABD ile nükleer müzakere konusuna da değinen Bekayi, Washingtonun müzakereleri İran toplumuna baskı aracı olarak kullandığını belirterek, Bizim yaklaşımımız değişmedi. Anlamlı bir müzakere, tarafların birbirinin haklarını ve meşru kaygılarını tanımasıyla mümkündür. Üç Avrupa ülkesi ABDnin baskısı altında nükleer anlaşmadaki taahhütlerini yerine getirmedi ve gerçekleştirdikleri eylemlerin müzakerelere hiçbir katkısı olmadı ifadelerini kullandı.
ABDnin nükleer denemelere yeniden başlayabileceğine yönelik açıklamaları da değerlendiren Bekayi, Washingtonun uluslararası güvenliği tehdit eden politikalar yürüttüğünü savunarak, ABDnin dünyayı güvensiz hale getiren eylemleri, Doğu Asyadaki silahlanma yarışını körüklemesi ve farklı ülkelere yönelik günlük tehditleri küresel ölçekte güvensizliği artırıyor. ABD, büyük bir kitle imha silahı envanterine sahip olmasına rağmen Orta Doğuda nükleer silahlardan arındırılmış bir bölgenin oluşmasını engelleyen tek tarafı, yani İsraili görmezden geliyor. İsrail rejimi ise bölgedeki diğer ülkelere karşı soykırım ve saldırılar gerçekleştirmeye devam ediyor şeklinde konuştu.

Ana Sayfaya Git