Yaprak Dökümü, Büyük Yalan gibi dizilerin efsane oyuncusu, Yeşilçamın usta ismi Halil Ergün bugün acı haberi aldı. Ünlü oyuncu Halil Ergünün 70 yaşındaki ağabeyi Dalyan Ergün yaşama gözlerini yumdu. Peki, Halil Ergün kimdir ve biyografisi, Dalyan Ergün kimdir? Halil Ergünün abisi nasıl vefat etti? İşte detaylar haberimizde.
Yeşilçamın ve Türkiye televizyonunun usta ismi, ekranların aranan oyuncusu Halil Ergün, Bursanın İznik ilçesinde yaşayan ağabeyi 70 yaşındaki Dalyan Ergünden acı haber aldı. Emekli astsubay olan ağabey Dalyan Ergün, geçirdiği felç sonrasında Mahmut çelebi Mahallesindeki evinde 7 yıldır yatıyordu. Evli ve 2 çocuk babası olan Dalyan Ergünün ölüm haberini alan kardeşi usta oyuncu Halil Ergün, İznike gitti. Dalyan Ergün, İznik Eşrefzade Camiinde kılınan cenaze namazını müteakip ebediyete uğurlandı. Ailesi ve sevenlerinin katıldığı cenazede Halil Ergün taziyeleri kabul etti. Cenazeye İznik Kaymakamı Ali Hamza Pehlivan da katıldı. Dalyan Ergün, ilçe mezarlığında aile kabristanına defnedildi.
Halil Ergün kimdir?
Tam adı Halil İbrahim Ergün olan Halil Ergün, 8 Eylül 1946de Bursanın İznik ilçesine bağlı Müşküle Köyünde doğdu. İlk ve ortaokulu İznikte okudu. 16 yaşında İznikten Haydarpaşaya gelen Halil Ergün , İstanbuldaki Koşuyolunda halasının yanına yerleşir. Pertevniyal Lisesinden mezun olduktan sonra Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesinde okudu ama bitirmedi. Kaymakam olmayı hiç düşünmemiş. Halil Ergün ,12 Mart (1971) askeri darbesinden sonra Vasıf Öngören, Erdoğan Akduman ve Mustafa Alabora ile birlikte gizli örgüt kurmak suçuyla tutuklandı, hapse girdi. Hapisten sonra iznikte kendilerinin tarlasında çalıştı.
Tam adı Halil İbrahim Ergün olan Halil Ergün, 8 Eylül 1946de Bursanın İznik ilçesine bağlı Müşküle Köyünde doğdu. İlk ve ortaokulu İznikte okudu. 16 yaşında İznikten Haydarpaşaya gelen Halil Ergün , İstanbuldaki Koşuyolunda halasının yanına yerleşir. Pertevniyal Lisesinden mezun olduktan sonra Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesinde okudu ama bitirmedi. Kaymakam olmayı hiç düşünmemiş. Halil Ergün ,12 Mart (1971) askeri darbesinden sonra Vasıf Öngören, Erdoğan Akduman ve Mustafa Alabora ile birlikte gizli örgüt kurmak suçuyla tutuklandı, hapse girdi. Hapisten sonra iznikte kendilerinin tarlasında çalıştı.
Yaprak Dökümü
Yaprak Dökümü, Kanal D de yayınlanan Reşat Nuri Güntekinin Yaprak Dökümü adlı eserinden günümüze uyarlanmış dizidir. Daha önce 1988de TRT 1de ekranlarında yayınlanmıştır. 2013-2014 yılları arasında tekrarları Beyaz TVide verilmiştir.Ve 2014-2015 yılları arasında Tekrarlarını Tv2 vermiştir.
Konusu
Yaşamını biri erkek olan beş çocuğuna iyi fikirler ve temiz kişilik vermeye adayan Ali Rıza Bey, yaşadığı bir olayda haksızlığa göz yumması istenince kaymakamlık görevinden istifa eder. Kızı Necla da İstanbulda üniversite eğitimi kazanınca, ailece İstanbula, kendilerine ait eski bir konağa taşınırlar. Leylanın üniversiteye hazırlık kursu, Necla ve Ayşenin ise okul masrafları aileyi sıkıntıya sokar ve Ali Rıza Bey yeniden çalışmaya başlar. Yeni işinde de ilkelerinden ödün vermesi istenince yine istifa eder.
Şartlar artık daha zor olduğu için, anne Hayriye Hanım eşinin işten çıkma kararını desteklemez ve evde huzursuzluklar başlar. Askerden dönen Şevket bir bankada çalışmaya başlayınca Ali Rıza Beyin yükü hafifler. Ama Şevket gönlünü evli bir kadın; Ferhundeye kaptırır ve Ferhunde kısa zamanda dizginleri ele alır, evin bütün düzenini değiştirir. Oğuz adlı kişinin de aileye sinsice girmesiyle beraber olaylar yavaş yavaş kötüye gider. Yine Ferhundenin bitmek tükenmek bilmeyen oyunları, Şevketin, karısının isteklerine boyun eğişi, Leyla ve Neclanın davranışları, Hayriyenin evi idare edemeyişi aileyi zor duruma düşürür. Ali Rıza Bey tüm olanlara direnmeye çalışsa da ömrünün sonuna dek seyretmeye mahkum olduğu Yaprak Dökümü artık başlamıştır.
Fatma Girik Kimdir?
Türkan Şoray, Filiz Akın ve Hülya Koçyiğitle birlikte Türk sinemasının 60lı yıllardan bugüne en önemli aktrislerinden biridir. Sert ve mağrur bakışları, haksızlıkların karşısında oluşu, sözünü esirgemeyen yapısıyla karakteristik rollerin oyuncusu olan Girik, bu özellikleri dolayısıyla Erkek Fatma adıyla anılmıştır. Köy temalı filmlerin de vazgeçilmez oyuncusu olmuş, çevirdiği 180den fazla filmle birçok ödülün sahibi olmuştur. 19881993 yılları arasında Şişli Belediye Başkanı olarak görev yapan Girik, Söz Fatoda isimli reality show programıyla toplumsal sorunlara farklı bir perspektiften bakıp, çözüm yolları aramıştır. Ezo Gelin, Keşanlı Ali Destanı, Büyük Yemin ve Acı aktrisin önemli filmlerindendir.
12 Aralık 1942de Münevver Girik ve Hayri Girikin üç çocuğundan biri olarak İstanbulda dünyaya geldi. Babası dalgıç, annesi ev hanımıydı. Müesser Girik ve Günay Girik isimlerinde iki kardeşi de olan Girikin çocukluğu Sultanahmette geçti. Cağaloğlu Ortaokuluna devam ederken, ailesine yardımcı olmak zorunda kaldığı için eğitimini ikinci sınıfta sonlandırdı. Girik, annesiyle birlikte filmlerde figüranlık yapmaya başlamıştı ve küçük rollerle izleyicinin karşısına çıkıyordu. İlk filmi yönetmenliğini ve senaristliğini Seyfi Havaerinin yaptığı Lekeydi. Lekeyi oyuncu olarak adından bahsettirmeyi başaramadığı birkaç iddiasız yapım daha izledi. Fatma Girikin performansıyla dikkatlerden kaçmayacağı film, Memduh Ünün yönetmenliğindeki 1960 yapımı Ölüm Peşimizdeydi. Memduh Ünle tanışıklığı Girikin hayatındaki dönüm noktalarından biri olacaktı. Zira o dönem Beşiktaşlı futbolcu Varol ile birlikteliğini sonlandırmış ve Ünle uzun soluklu bir birlikteliğin ilk adımını atmıştı.
Fatma Girik kendi ağzından sinemaya başlayışını şöyle anlatmaktadır :
12 yaşına gelince, gazete okuyan babamın karşısına geçtim; en kararlı ses tonuyla, Baba ben artist olmak istiyorum dedim. Babam biraz daha okumaya devam ettikten sonra gazeteyi katlayıp yanına koydu ve sadece Ne b.k olursan ol ama adam gibi ol dedi. Komşumuz Sezai Abi Yeni Sabah Gazetesinde işçiydi ama vakit buldukça filmlerde figüranlık yapıyordu. Annemle bana, Gelin sizi sete götüreyim dedi, ve anne-kız birlikte setlere gidip figüranlık yapmaya başladık. Bazı komşular Ana-kız filmlere gidiyor, kızını şıllık mı yapacak diye tepki gösterdi. 13 yaşındaydım, büyük hayaller kurmuyordum. Leventte bir villada oturur muyum, evde yardımcılarım olur mu, adıma ödüller konulur mu gibi şeyler aklımın ucundan bile geçmezdi. Tek derdim eve ekmek götürmekti. İlk olarak barda oturan bir kızı oynadım, elime 2.5 lira tutuşturdular. Bir sene sonra, 1957de 1000 TL karşılığında oyunculuğa başladım. Bu parayı eve getirip anneme verdiğimde mavi bir bluz ve muz istedim. Muz o kadar ulaşılmazdı ki bizim için o zamanlar; ilk kez 14 yaşında yedim.
İlk figüranlık yaptığım filmin yönetmeni Memduh Ündü. O yıllarda Muhterem Nurla büyük aşk yaşıyordu. Filmin başrol kadın oyuncusu Neriman Köksal, erkek oyuncusu da Talat Artemeldi. Dedem yaşındaki Talat Artemel elçi gönderip annemden beni isteyince annem setlere gitmemi yasakladı. Gönderdiği elçi de Memduh Ünün büyük aşk yaşadığı Muhterem Nurdu. Memduh Ün, Antalyada çektiği Murada Ereceğiz adlı filmde beni kesmeye başladı. O sıralar Memduh Ün 38, ben 15 yaşındaydım. Film bitti İstanbula geldik; Memduh bana, Bak sen çok küçüksün, böyle olmaz. Kendi dengin birini bul dedi ve özür dilercesine birşeyler söyledi, ayrıldık. Meğer Muhterem Nurla kavga edip ayrılmışlar, o küslük sırasında beni idare etmiş!
Ömer Lütfi Akad bir gün Memduh Ünü bir kenara çekti. Konuşuyorlar. Yıllar sonra Memduh anlattı; Böyle yeteneksiz kızlarla ne uğraşıyorsun? demiş. Memduh Ün de, Hayır Lütfi, onda bir ışık var. O ışık bir gün çıkacak ortaya diye cevap vermiş. Kemal Filmin sahibi Osman Seden de, benim için Daha çocuk diye düşünüyordu. O sırada setlerde makyajcı olarak çalışan Feridun Karakaya (Cilalı İbo) bana makyaj yapıp, Osman Sedene Nasıl olmuş? diye gösterdi. Osman Seden, Bu kadından bir b.. olmaz dedi. Memduh, Osman Sedene de Şimdi öyle pek kabiliyetli gözükmese de göreceksin bir gün çok açılacak, kendini gösterecek demiş. O zamanlar beyaz perdede olmak, sevdiğin biri elinden tutmuş gibi bir his verirdi.
İşte biz bu duygularla film çekiyorduk. İnsanlar bizi olduğumuz gibi sevdiler. çünkü biz beyaz perdede de kendimize yakın özellikte kadınları oynadık. Dürüst, samimi, fedakar, aşka ve gurura inanan. Gurur dolu bir uzun yolculuk oldu bizimkisi. Sinemada para kazanmadık. Sahneye çıktım; sinemada ün, sahnede para kazandım.
1959da Memduh Ünle tekrar birlikte olduğumuzda 16 yaşındaydım. O 39. Muhterem Nurdan ayrılmıştı. Beraber olmaya başladıktan sonra başkalarını sokmadık hayatımıza. Memduh Ün ile 50 yılı aşkın büyük bir aşk, sevgi, tutku, şefkat, saygı, olmazsa olmaz beraberlik yaşıyoruz. Bizim ilişkimizin içine biz her şeyi sığdırdık. Aşkı büyüttük, besledik, vazgeçilmez hale getirdik. Beni incitmedi, kadınlık gururumla hiç oynamadı. Onu anlatırken gözlerim doluyor, tüylerim diken diken oluyor. Daha da büyüyor aşk biçim değiştirdikçe, yok olma ihtimali hiç kalmıyor. O sen, sen o oluyorsun. Onu doktora götürmeyi kimselere bırakamam, ne yiyeceğini benden başka kimse düşünemez, ilaç saatini benim kadar iyi kimse bilemez, neden üzülüp, neye sinirlenip, neye sevineceğini ben kendim gibi bilirim ve hayatı onun için öyle kurgularım.
Civanmert, Duvaksız Gelin, Kısmetin En Güzeli ve Severek Ölenler gibi filmlerde izleyicinin karşısına başrolde çıkan Girikin popülaritesi giderek artıyordu. Fatma Girikin ağlatılan ve ezilen kadın rollerinden Erkek Fatma olarak anıldığı döneme geçişi 1962 yılında yine Memduh Ünün yönetmenliğini yaptığı Belalı Torun filmiyle oldu. Filmde bir erkeği canlandıran ve bunun için saçlarını kısacık kestiren aktris, gerçek hayatta da dobra dobralığı, sözünün eri oluşu ve haksızlığa tahammül edemeyen yapısıyla Erkek Fatma imajıyla örtüşüyordu.
Girik, filmografisinde oldukça önemli bir yerde duran Keşanlı Ali Destanı isimli yapımdaki oyunculuğuyla Antalya Altın Portakal Film Festivalinde en iyi kadın oyuncu ödülünü kazandığında tarih 1965i gösteriyordu. Dönemin başarılı aktrisleri Hülya Koçyiğit, Türkan Şoray ve Filiz Akın arasında kendisine ayrıcalıklı bir yer edinen Girik, sinemalarda filmleri en çok ilgi gören oyunculardan biri olmuştu.
1968 yılına gelindiğinde Girikin şarkıcılık kariyeri başlamıştı. Sinemadan sahneye geçenler içinde en başarılı olanlardan biriydi. Bu dönemde Öksüz, Vuruldum Bir Kıza, Köroğlu gibi yapımlarla kamera karşısına geçmeye devam eden aktrisin aynı yıl başrolde oynadığı Ezo Gelin isimli filmi büyük başarı kazandı. Behçet Kemal çağların romanından beyaz perdeye aktarılan filmin yönetmeni Orhan Elmastı. Köylü kızı imajını Ezo Gelinden sonra Boş Beşik ve birçok filmle daha sürdüren Girik, Anadoludaki kadınların sorunlarının işlendiği filmlerde güçlü bir oyunculuk sergiledi.
Fatma Girik 70li yıllarda kozmetik ve ev tekstili firmalarının reklam filmlerinde oynadı.
1987de Yeşilçamda yaşanan kriz sonrası bir TRT projesi olan Gönül Dostlarıyla TV izleyicisiyle buluşan Girik, bu dizideki başarılı performansıyla Kültür Bakanlığı tarafından ödüle layık görüldü. Atılgan, sabırsız ve kendine güvenli, dik kafalı ve inatçı olması Fatma Girikin oyunculuğuna da gerçek hayattaki projelerine de yansıyordu. Bu özellikleriyle çizdiği sağlam imaj, halkla kurduğu samimi ilişki ve haksızlıkların karşısında olması nedeniyle 1988 yılında politikaya atılan Girik, Şişli Belediye Başkanı oldu. 1993 yılında görev süresi tamamlandıktan sonra, Söz Fatoda isimli reality show programıyla izleyicinin karşısına çıkan Girik, toplumsal sorunları irdeleyen ve çözümler arayan bu programa uzun süre devam etti.
1999da TV dizilerinin gördüğü yoğun ilgi üzerine bu formattaki projelerde görülmeye başlayan oyuncu, Bize Ne Oldu?, Benim İçin Ağlama ve Hasret gibi yapımlarda rol aldı.
Fatma Girik 2001 yılında İstanbul Uluslararası Film Festivalinde onur ödülüne layık görüldü.
Girik, 2005te yönetmenliğini Tunç Başaran ve Memduh Ünün birlikte yaptıkları Büyülü Fener ve yine aynı yıl çekilen Sinema Bir Mucizedir filmlerinde rol aldı.
Fatma Girik, 1959 yılından, öldüğü 16 Ekim 2015 tarihine kadar Sinema Yönetmeni Memduh Ün ile birlikte yaşadı. Bodrumda evlerinde yaşayan Fatma Girik, 17 kedisi ve 2 köpeği vardır.
Aldığı Ödüller
1965 - 2. Antalya film şenliği, Keşanlı Ali Destanı, en iyi kadın oyuncu
1967 - 4. Antalya film şenliği, Sürtüğün Kızı, en iyi kadın oyuncu
1969 - 1. Adana altın koza film şenliği , Büyük Yemin, en iyi kadın oyuncu
1969 - 1. Adana altın koza film şenliği, Ezo Gelin, en iyi kadın oyuncu
1971 - 3. Adana altın koza film şenliği, Acı, en iyi kadın oyuncu
1998 - 35. Antalya film şenliği, Sürtüğün Kızı, yaşam boyu onur ödülü
2001 - İstanbul Uluslararası Film Festivalinde onur ödülü
2007 - 18. Ankara Uluslararası Film Festivali, Aziz Nesin Emek Ödülü
Plakları
1965 - Aguş / Aşka Şepke
1975 - Aşk Düğümü / Su Sızmazdı Aramızdan
Filmleri
1954 - İstiklal Uğrunda
1956 - Yetimler Ahı
1957 - Memiş İş başında
1957 - Leke
1958 - Murada Ereceğiz
1958 - Memiş Gangsterler Arasında
1958 - Gönülden Ağlayanlar
1959 - Talihsizler
1959 - Sevdalı Gelin
1959 - Ömrümün Tek Gecesi
1959 - Eceline Susamışlar
1959 - çakır Eminem
1959 - Bağrıyanık
1960 - Vatan ve Namus
1960 - Üsküdar İskelesi
1960 - Telli Kurşun
1960 - Ölüm Peşimizde
1960 - Kaldırım çocuğu Kopuk
1960 - Fakir Şarkıcı
1960 - Civanmert
1960 - Cici Ktibem
1960 - Aşk Hırsızı
1960 - Aliii
1960 - çapkın Hırsız
1961 - Seviştiğimiz Günler
1961 - İki Damla Gözyaşı
1961 - Duvaksız Gelin
1961 - Boş Yuva
1961 - Avare Mustafa
1961 - Mahalleye Gelen Gelin
1962 - Sokak Kızı
1962 - Küçük Beyefendi
1962 - Kısmetin En Güzeli
1962 - Günahsız Aşıklar
1962 - Fosforlu Oyuna Gelmez
1962 - Fatoşun Bebekleri
1962 - Erkeklik Öldü Mü Atıf Bey?
1962 - çöpçatan
1962 - Belalı Torun
1962 - Cengiz Hanın Hazineleri
1963 - Zoraki Milyoner
1963 - Zifaf Gecesi
1963 - Yavaş Gel Güzelim
1963 - Yaralı Aslan
1963 - Katır Tırnağı
1963 - Hop dedik
1963 - Bulunmaz Uşak
1963 - Bir Hizmetçi Kızın Hatıra Defteri
1963 - Bire On Vardı
1963 - Bazıları Dayak Sever
1963 - Barut Fıçısı
1963 - Badem Şekeri
1963 - Kiralık Koca
1964 - Tophaneli Osman
1964 - Tatlı Sert
1964 - Öpüşmek Yasak
1964 - Öp Annenin Elini
1964 - Muhteşem Serseri
1964 - Köye Giden Gelin
1964 - Koçum Benim
1964 - Kırk Küçük Anne
1964 - Kimse Fatma Gibi Öpemez
1964 - Keşanlı Ali Destanı
1964 - Halk çocuğu
1964 - Galatalı Fatma
1964 - Fatoşun Fendi Tayfuru Yendi
1964 - Beş Şeker Kız
1964 - Varan Bir
1964 - Hizmetçi Dediğin Böyle Olur
1964 - Kanun Karşısında
1965 - Yıldız Tepe
1965 - Üç Kardeşe Bir Gelin
1965 - Sevişmek Yasak
1965 - Severek Ölenler (Kartalların Öcü
1965 - Seveceksen Yiğit Sev
1965 - Şenol Birol Gool
1965 - Şeker Hafiye
1965 - Şeker Gibi Kızlar
1965 - Kumarbaz
1965 - Korkunç İntikam
1965 - Hırsız
1966 - Bir Garip Adam
1966 - Altın Şehir
1966 - Yiğitler Ölmezmiş
1966 - Seni Bekleyeceğim
1966 - Ölüm Temizler
1966 - Kucaktan Kucağa
1966 - Kolsuz Kahraman
1966 - Karakolda Ayna Var
1966 - Koca Yusuf
1966 - Hedef Ankara
1966 - Fakir çocuklar
1966 - Fabrikanın Şoförü
1966 - Ben Bir Sokak Kadınıyım
1966 - Bana Bela Derler
1966 - Avare Kız
1966 - Aşkın Kanunu
1966 - Allahaısmarladık Yavrum
1966 - Namusum İçin
1967 - Zilli Nazife
1967 - Ya Sev Ya Öldür
1967 - Yaprak Dökümü
1967 - Son Gece
1967 - Ömre Bedel Kız
1967 - Kız Kolunda Damga Var
1967 - Kiralık Kadın
1967 - Karakolda Ayna Var
1967 - Hırsız Prenses
1967 - Dolmuş Şoförü
1967 - Ayşecik (Canım Annem)
1967 - Ağa Düşen Kadın
1967 - Sürtüğün Kızı
1968 - Vuruldum Bir Kıza
1968 - Öksüz
1968 - Nilgün
1968 - Köroğlu
1968 - Ezo Gelin
1968 - çöl Kartalı Şeyh Ahmet
1968 - Ana Hakkı Ödenmez
1969 - Vatan ve Namık Kemal
1969 - Menekşe Gözler
1969 - Erkek Fatma
1969 - Büyük Yemin
1969 - Boş Beşik
1970 - Sevenler Ölmez
1970 - Şoför Nebahat
1970 - Meçhul Kadın
1970 - Ham Meyva
1970 - Duyduk Duymayın Demeyin
1970 - Yarın Son Gündür
1971 - Solan Bir Yaprak Gibi
1971 - Satın Alınan Koca
1971 - Önce Sev Sonra Öldür
1971 - Mualla
1971 - Mahşere Kadar
1971 - Kerem ile Aslı
1971 - İki Ruhlu Kadın
1971 - Acı
1971 - Namus
1971 - Murat ile Nazlı
1973 - Toprak Ana
1973 - Kızgın Toprak
1973 - Kambur
1973 - Gönülden Yaralılar
1973 - Dağdan İnme
1974 - Önce Vatan
1974 - Kuma
1974 - Kara Peçe
1975 - Ağrı Dağı Efsanesi
1977 - Ölmeyen Şarkı
1977 - Meryem ve Oğulları
1977 - Hatasız Kul Olmaz
1977 - İntikam Meleği (Kadın Hamlet)
1978 - Yaşam Kavgası
1978 - Gelincik
1981 - Kanlı Nigar
1982 - Kaçak
1982 - Gülsüm Ana
1984 - Postacı
1984 - Nefret
1985 - Yılanların Öcü
1987 - Japon İşi
1987 - Hacer Ana
1987 - Gönül Dostları (Dizi)
1988 - Kadın Dul Kalınca
1988 - Sevgilerin En Güzeli
1988 - Bu Devrin Kadını
1988 - Tek Başına Bir Kadın
1988 - Dünya Fraggle (Dizi)
1989 - Namusun Bedeli
1990 - Gün Ortasında Karanlık
2000 - Benim İçin Ağlama (Dizi)
2001 - Bize Ne Oldu (Dizi)
2003 - Gurbet Kadını (Dizi)
2005 - Sinema Bir Mucizedir / Büyülü Fener
2006 - Hasret (Dizi)
2007 - Oğlum İçin (Dizi)
2009 - Altın Kızlar (Dizi)
2012 - Babalar ve Evlatlar (Dizi)
Filiz Akın Kimdir?
2 Ocak 1943 tarihinde Ankarada doğmuştur. Gerçek adı Suna Akındır. Annesi Leman hanımdır. TED Ankara Kolejindeki eğitimini tamamladıktan sonra Ankara Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi Arkeoloji Bölümüne kaydolan Akın, başarılı bir öğrenciydi. İyi derecede Fransızca ve İngilizce bilen, mimar olmak istemesine rağmen bir turizm acentasında çalışmaya başlaya olarak görev yaptı. Kolej yıllarından bir arkadaşının tavsiyesiyle sinema sektörüne girmeyi düşünmeye başlayan Akın, 1962de Artist dergisinin düzenlediği yarışmayı kazandı. Yeşilçama adım atmasında önemli olan bu gelişmeden sonra Memduh Ünün yönetmenliğini yaptığı Akasyalar Açarken filmiyle sinema kariyeri başladı. Ardından Şakayla Karışık adlı filmde Ajda Pekkanla başrolü paylaşan oyuncu, Kadın Berberi ve Kadın Terzisi filmlerinde canlandırdığı rollerle adını geniş kitlelere duyurdu.
Filiz Akın, dramadan komediye birçok farklı türde oyunculuğunun zirvesindeydi. Film yönetmeni Atıf Yılmaz ve Fikret Hakanla nişanlandı. 1964 yılında izleyiciyle buluşan Yankesici Kız adlı filmdeki oyunculuğuyla da övgüler alan aktris, o dönemde yapımcı ve yönetmen olan Türker İnanoğlu ile tanıştı. İnanoğlu yönetimindeki birçok filmde başrolde oynayan Akın, bir süre sonra ünlü rejisörle 1964 yılında dünya evine girdi. Bu evlilikten İlker İnanoğlu (d. 20.08.1965) adında bir erkek çocukları oldu.
1965 yılında Akın, filmografisine bir film daha ekledi: Kolejli Kızın Aşkı. Ayhan Işıkla başrolleri paylaştıkları yapımdaki rolüyle romantik temalı Türk filmlerinin vazgeçilmez ismi olan Akın, daha sonra Cüneyt Arkınla kamera önüne geçtikleri çıtkırıldım da benzer bir tiplemeyi canlandırdı. 1969 yılının Mayıs ayında Filiz Akının, Necdet Tosunun refakatinde, bir takım allerji tedavisi için Londraya gider, aynı hastanede tedavi olmakta olan Filiz adındaki bir Türk hasta ölür. Ama bu kötü haber Türkiyeye Filiz Akın öldü diye ulaşınca aynı tarihte Adanada yapılmakta olan Altın Koza Film Festivalinde anısına saygı duruşu bile yapılmıştı!
Türkan Şoray, Hülya Koçyiğit ve Fatma Girikle birlikte Kare-As olarak adlandırılan en büyük dört kadın yıldızdan biri oldu.
121 sinema filminin başrolünde oynadı. Kolejli Kız olarak anıldı. Türk sinemasının ilk sarışın Avrupai kadın yıldızı ve aynı zamanda en güzel ve zarif yüzlü kadını oldu. Ama sinema kariyerini kocasının şirketiyle sınırladığı için pek ciddi filmde yer alamadı. 1976da Türk sanat müziği şarkıcısı olarak gazino sahnelerine çıktı, sinemadan gelip assolist olan ilk isim oldu ama sonra solistaltına indi. Bu süreçte ünlü mafya İnci Baba (Mehmet Nabi inciler) tarafından bıçaklatıldı. Uzun süre Pariste yaşadı.
Ayhan Işık, Zeki Müren, Sadri Alışık, Ediz Hun, İzzet Günay, Tarık Akan ve Kartal Tibet gibi döneminin başarılı erkek oyuncularıyla başrolleri p kuran Akın, o zaman Paris Büyük Elçisi olan MİT eski Müsteşarı Sönmez Köksalla 1994 yılında evlendi.
Akın 1971 yılında çekilen Ankara Ekspresi filmindeki Hilda rolüyle Antalya Film Festivalinde En başarılı kadın oyuncu ödülünün sahibi oldu. Akın, 80lerin başında sinemaya veda etti. Aktris yıllar sonra, 1989da yeniden izleyiciyle buluştu. TRT için çekilen Geçmiş Bahar Mimozalarında Rutkay Aziz ve Mehmet Günsürla başrolleri paylaştı.
Sabah gazetesinde köşe yazarı olarak yazmaya başlayan Akın, Hey, Kelebek/Hürriyet gibi gazete ve dergilerde köşe yazarlığı yaptı. 2002de yakalandığı çene kanserini yendi. Kansere karşı destek amaçlı başlattığı Sarı bilezik ve Mavi bilezik gibi kampanyalar oldukça başarılı oldu. Aktris, 2005te hastalık sonrası deneyimlerini kaleme aldığı Hayata Merhaba, daha sonra da Filiz Akın ile Güzellik, Sağlık ve Genç Kalma Üzerine isimleri kitapları yayımladı. Filiz Akın, Starkey İşitme Vakfı onursal başkanı olarak Türkiyede İşitmeyen Kalmasın adlı bir kampanya başlatıp yürüttü ve sosyal güvencesi olmayan 2000 civarı çocuğu işitme cihazı sahibi yaptı.
Filiz Akının en büyük hayranlarından biri olarak bilinen Pınar çekirge, aktrisi Türk Sinemasındaki yeri, ikonografik ve toplumbilimsel değeriyle değerlendirdiği Başrolde Filiz Akın isimli kitabı 2007de yayınladı.
TED Üniversitesi Mütevelli Heyet üyesi Akın, halen Sabah Gazetesinde köşe yazarlığı yapmaktadır.
Ekin Türkantos Tarafından Filiz Akınla Yapılmış Röportaj
Ankara Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi Arkeoloji Bölümünde okurken Yeşilçama geçiş yaptınız. Arkeoloji istediğiniz bölüm değil miydi?
Bir arkadaşımın annesi sayesinde müracaat etmiştim. Arkeoloji güzel bir bölüm. İlk sene mitoloji okudum, keyifliydi. Annem merdivenlerden düşmüştü. Geçinebilmemiz için birimizin çalışması gerekiyordu. Annem ve babam ayrıydı. Koleji bitirince hemen o yaz çalışmak zorunda kaldım. Aslında Ortadoğuda mimari ve dekorasyon okumak istiyordum.
Sizce kariyeriniz için en önemli film hangisiydi?
Umutsuzlar ile Ankara Ekspresidir. çünkü bu iki filmde değişik iki kadını oynuyorum. Ben cinsel tarafım vurgulanmış bir oyuncu değilim. Bunu en iyi Müjde Ar değerlendirmiştir. Cinsel obje olmadan kadının cinsel sorunlarını sinemaya aktardı. Bizim hikayelerimizde bu gerekmiyordu. Bu anlamda en çok hissedilen oyuncu Türkan Şoraydır. çok dişi bulunur, beğenilir. Onun gülüşü, bakışı herkesin dilindedir. Ben bundan uzak olmak istedim. Bu taraf eksik olunca çok arzulanmayan kadın, kadın seyircinin de dikkatini çekmiyor. Ancak Ankara Ekspresinde erkeklerin başını döndüren ama onlarla yakınlık kurmayan bir casus kadın rolü vardı. Bunu yapabileceğimi biliyordum. çünkü bu bir oyun. Ben demek değil. İnsanın içinde Rus bebekleri gibi pek çok kişiliği var. Doğal sarışın olmama rağmen sinemada sarışın rollere en uygun kişi bendim. Başrole düşünüldüğümde sevinmiştim.
Ya başrol verilmeseydi...
O zaman üzülürdüm. çünkü benim başka bir yanımı ortaya çıkarttı. Hayat bir oyun diye düşünüyorum. Ama her zaman da çok şirin değil. İnişli, çıkışlı bir yol. İnsanlar bizlere bakıp paraları, şöhretleri oldu diye düşünüyor. Oyunculuğun çok boşlukları vardır. Duygusal dünyası zor. Yaşadıkları acıları hep sineye çekmek zorunda kalmıştır oyuncular. Bunu söylememin nedeni ise gençlerden çok özenen var. Bunu düşünerek girsinler. çünkü faturası ağır.
Sinemayı neden bıraktınız?
Bırakmayı düşünmüyordum ama televizyon gelmişti. Dallas tarzı diziler de Türk filmleri kıvamındaydı. Daha çok entrika vardı. Seyirci, evine dönük yaşamaya başladı. Kimse filmlere gitmiyordu. Erkek izleyiciler için erotik mesajlı filmler yapılıyordu. Bir dizi yaptım sadece. Büyük konuşmak istemiyorum ama bir daha dizi yapmak istemiyorum.
Peki hiç kayda değer bir proje gelmiyor mu sıcak bakabileceğiniz?
Geliyor. Ama bensiz de oluyor sinema. Özlemiyorum da. çünkü 117 film yapmışım. Bu büyük bir tatmin.
Kimleri beğenirsiniz?
Arzum Onan ve Defne Samyeli gibi sansasyondan uzak, başarısını sadece güzellik üzerine kurmamış kişileri seviyorum. Sanem çelik ve Nurgül Yeşilçayı beğenirim. Hülya Avşar da çok iyi bir oyuncudur.
Hastalık sürecine gelirsek... Neden ben? diye düşündünüz mü?
Kanser normal bir kelime olsun istiyorum. Tedavisi zor ama var. Biraz tanınıyorsam bu beni hastalık karşısında özel kılmıyor. Sadece yanlış teşhis konulduğunda yıkılmıştım. Şimdi Arzum Onan ve Mehmet Aslantuğ ile Merve İldeniz ve Serdar Önalın o onurlu duruş hoşuma gidiyor. Yaygara yapmadıkları gibi herkesi susturdular. Dünyada büyük savaşlar oluyor. Bunun yanında bizimki hiçbir şey değil diyorlar. Bende buna öncülük yapabildiysem sevinirim.
Arkadaşım reiki yollasa da acılarım hafiflese dediğinizi okumuştum. Bu tarz yöntemlerden yararlandınız mı?
Bircan Usallı beni reiki uzmanına götürdü. Düşüncenin bir gücü olduğunu ve yol kat ettiğini düşünüyorum. İleride bu konuda bilimsel çalışmalar yapılacak. Bu hastalığın kimlerin başına geldiğine baktığınızda onların sevgi ve enerji dünyasına sığındığını görürsünüz. Bu rastlantı değil. Pozitif düşünceye inanıyorum.
Pelin Karahan Kimdir?
Vildan Pelin Karahan, 6 Ekim 1984 tarihinde Ankarada doğmuştur. Babası Bayram Ali Karahandır.
Anne babası o 8 aylıkken ayrılmışlar. 13 yaşından sonra 3 yıl İzmirin Ödemiş ilçesinde bulundular
Ankara Arı Kolejinde İlkokulu okudu. Ortaokulu Ankara Gaziosmanpaşa İlköğretim Okulunda ve Ödemiş İlköğretim Okulunda bitirdikten sonra Ankara Sokullu Mehmet Paşa Lisesinden mezun oldu. Eskişehir Anadolu Üniversitesinde Turizm İşletmede okudu. Okul bitince İstanbula geldi İnteraktif reklam hizmeti veren bir şirkette müşteri ve halkla ilişkilerde çalıştı.
Aynı zamanda manken Neşe Erberkin Erberk Ajanssına kaydoldu. Demirdöküm reklam filmi ile reklam çekimlerine başladı. Daha sonra Nestle Kit-Kat, Coca Cola Light, Ülker Royal Golf, Yedigün, Carrefour, Penti,Komili Şampuan, İpana reklam filmlerinde de oynadı.
Pelin Karahan, 2007 2011 yılları arasında Kavak Yelleri adlı dizide İbrahim Kendirci, Dağhan Külegeç, Aslı Enver, Sarp Apak ile birlikte başrolde oynadı.
2011 yılında Medya ve Sanat Ödüllerinden, Kavak Yelleri dizisindeki rolü için En Başarılı Bayan Dizi Oyuncusu ödülünü kazanmıştır.
Pelin Karahan, 23 Ekim 2011 tarihinde pilates eğitmeni Erdinç Bekiroglu ile Barcelonada evlendi. 19 Kasım 2013 tarihinde boşandı. 24 Haziran 2014 tarihinde iş adamı Bedri Güntay ile Adile Sultan Sarayında evlendi. 27 Aralık 2014 tarihinde Ali Demir adında bir oğlu oldu.
Pelin Karahan, 2012 yılında da Muhteşem Yüzyıl dizisinde Mihrimah Sultan karakterini canlanmıştır. Yönetmenliğini Taylan Biraderlerin yaptığı, yapımcılığını Timur Savcının üstlendiği, senaryosunu Meral Okay ve Meral Okayın ölümünden sonra Yılmaz Şahinin yaptığı Muhteşem Yüzyıl dizisinde; Halit Ergenç, Meryem Uzerli, Vahide Gördüm, Nebahat çehre, Okan Yalabık, Burak Özçivit, Mehmet Günsür, Nur Fettahoğlu, Selma Ergeç, Ozan Güven, Merve Boluğur, Engin Öztürk, Aras Bulut İynemli, Berrak Tüzünataç, Deniz çakır, Meltem Cumbul, Sarp Akkaya gibi oyuncular rol almıştır.