Kaşıntınız varsa böbrekleriniz sinyal veriyor

AŞIRI tuz tüketimine dikkat çeken uzmanlar böbrekleri korumak için günde 5-6 gramın üzerinde tuz tüketmemek gerektiğini ifade ediyor. Kronik böbrek yetmezliği hakkında önemli bilgiler veren Nefroloji Uzmanı Doç. Dr. Mahmut Altındal, kaşıntının da bu hastalığın habercisi olduğunu ifade etti.

Haberler 22.03.2019 - 10:41 Son Güncelleme : 01.01.0001 - 00:00

Ar miktardaki tuz tüketimi, vücuda farkl birçok konuda zarar veriyor. Tuz tüketiminin özellikle damar sertliine ve hipertansiyona sebep olduunu ifade eden Nefroloji Uzman Doç. Dr. Mahmut Altndal, hipertansiyonun da yllar içerisinde böbrek hasarna yol açtn söyledi. Yaplan aratrmalara göre Türkiyenin tuz tüketiminde dünyada 1inci srada olduunu kaydeden Doç. Dr. Mahmut Altndal, Türkiyede her 8-10 kiiden birinde ise kronik börek hastal görüldüüne dikkat çekti.

TÜRKYEDE 8 MLYON BÖBREK HASTASI VAR

Kronik böbrek hastalnn belirtilerini sk idrara çkma, yorgunluk, halsizlik, bulant ve kanma olarak tanmlayan Nefroloji Uzman Doç. Dr. Mahmut Altndal, Pek çok kiinin farknda olmad, kronik böbrek hastal 3 aydan uzun süre böbreklerin süzme fonksiyonunun azalmas veya böbrekten kronik hasar belirteçlerinin pozitif olmas demektir. Örnein kiinin 3 aydan uzun süre böbrein süzme fonksiyonu yüzde 60n altna indiyse ve/veya kan ve protein kaça varsa, kii kronik böbrek hastas olarak tanmlanr. Ülkemizde yaklak olarak 8-9 milyon civarnda kronik böbrek hastas mevcuttur. Yalnz birçok kii kronik böbrek hastas olduunun farknda deildir. Kronik böbrek hastal 5 evrede incelenir. Böbrein süzme fonksiyonu yüzde 30un altna inmedii zaman 4üncü ve 5inci evreden önce hastaln belirtileri çok sinsidir. Bu nedenle birçok hasta durumun farknda deildir dedi.

DRAR RENG HASTALIK HABERCS

Kronik börek hastal gelitikten sonra hastaln sebebine yönelik çeitli tedavi yöntemlerine bavurulduunu dile getiren Doç. Dr. Altndal, Kronik böbrek hastal ilerleyici bir hastalktr. Erken dönemde yakalandnda ilerlemesi yavalatlabilir veya durdurulabilir. çok su içilmedii halde gece sk idrara çkma, efor kapasitesinde azalma, halsizlik, dikkat kayb, köpüklü veya çay renginde idrar, ilerleyen dönemde bulant, kusma ve kant kronik böbrek hastalnn belirtilerindendir. Böbrekler su-tuz dengesini ayarlama dnda kan yapmnda da çok ciddi rolü olan organlardr. Bu nedenle kronik böbrek hastalnda son dönemde genelde kanszlk da görülür. Bu belirtilerle karlaldnda mutlaka doktora bavurulmaldr diye konutu.

Tüm dünyada olduu gibi ülkemizde de kronik böbrek hastalnn en büyük sebebi diyabet ve hipertansiyondur diyen Doç. Dr. Altndal, Diyabet ve hipertansiyon genellikle fazla kilolu kiilerde görülür. Ar tuz tüketimi, ar ekerli gdalarla beslenme, kilo alma, aktivite azl gibi alkanlklar; diyabet ve hipertansiyon görülme skln artrmakla beraber kronik böbrek hastal riskine de yol açar. Bunlarn dnda glomerülonefrit denilen hastalklar, tekrarlayan idrar yolu enfeksiyonlar, genetik hastalklar, böbrein tkayc hastalklar ve romatizmal hastalklar da kronik böbrek hastalklarna sebep olabilir ifadelerini kulland.

BÖBREK HASTALIININ EN YAYGIN SEBEB DYABET

Kronik böbrek hastalnn yüzde 80inin çok basit birkaç testle tehis edilebildiini de sözlerine ekleyen Doç. Dr. Altndal, konumasn öyle sürdürdü:

Kronik böbrek hastal tehis edildikten sonra hastala sebep olan kaynak hastala göre tedaviler uygulanyor. Tüm dünyada ve ülkemizde en sk kronik böbrek hastal sebebi diyabettir. Bu tip hastal olan kiilerde diyabeti kontrol altna almaya yönelik tedavi yaplmaldr. Diyabetik hasta obez ise mutlaka kilo vermelidir. Böbrek hastalnn sebebi tkayc bir hastalksa, bu tkayc lezyon bir cerrahi müdahale ile giderilmelidir. Eer sebep hipertansiyon ise hipertansiyon kontrol altna alnmaldr. Tedavi altta yatan hastala göre uygulanr. çünkü her diyabetik ilac her böbrek hastalnda kullanlmaz. Bu nedenle diyabeti olan hastalarda böbrek yetmezlii gelitikten sonra ilaçlarn da böbrek yetmezliine uygun olarak deitirilmesi gerekir. Diyabeti olup da hiçbir nefrolojik belirtisi olmayan hastalarda da ylda bir kez mutlaka nefroloji muayenesi öneriyoruz.

TÜRKYE TUZ TÜKETMNDE BRNC SIRADA

Ar tuzlu beslenmeden mutlaka kaçnmak gerektiini belirten Doç. Dr. Altndal, Yaplan aratrmalara göre ülkemiz maalesef tuz tüketiminde dünyada 1inci srada. Türkiyede günde ortalama 16-18 gram tuz tüketiliyor. Yaplan çalmalar gösteriyor ki tuz en çok masada yemek srasnda ek olarak tüketiliyor. Ülkemizde yüksek oranlarda tuz içeren turu gibi gdalarla besleniliyor. Tüm dünyada kabul edilen tuz tüketimi günde maksimum 5-6 gramdr. Ar tuz tüketimi damar sertliine ve hipertansiyona sebep oluyor. Hipertansiyon da yllar içerisinde böbrek hasarna yol açyor. Tuz tuzdur. Yani Himalaya tuzu, kaya tuzu veya kristal tuzlar fark etmeksizin hepsinde yüzde 90-95 orannda sodyum bulunuyor. Bu nedenle tüm tuz çeitlerinde mutlaka kstlamaya gitmek, günde 5-6 gram tuz tüketimini geçmemek lazm. 3-4 hafta tuzdan fakir beslendiimiz zaman vücudumuzun tat algs deiiyor ve eskisi kadar yemee tuz ekleme ihtiyac hissetmiyoruz dedi.

Ar tuz tüketiminin böbrek hastalna olan etkisi hakknda konuan Doç. Dr. Altndal, Kalpten çkan kann yaklak yüzde 20sini böbrekler alyor ve böbrekler vücudun tuz ve su dengesinin ayarlanmasnda en hayati organ görevini görüyor. Böbrekler glomerül denen damar yumaklarndan oluuyor. Fazla tuz tükettiimiz zaman vücuttaki kan basnc artyor, yllar içerisinde damar sertlii artyor. Böbrekler vücudun su- tuz dengesini ayarlayan son derece damarl organlardr. Bu nedenle fazla tuz tükettiimizde vücudumuzdaki tüm damar yatana zarar veriyoruz ve uzun vadede kronik böbrek hasar olumasna ortam hazrlyoruz diye konutu.

çOCUKLARI TUZDAN UZAK TUTUN

Tuzun çocukluktan itibaren benimsendiini de sözlerine ekleyen Doç. Dr. Altndal, Burada anne babalara da büyük görev düüyor. çocuklarmz ar tuz tüketiminden uzak tutmalyz. Onlar küçüklükten itibaren ar tuzlanmam besinlerle beslediimiz zaman çocuklarn damak tad da salklar için olumlu yönde geliiyor dedi.

Ana Sayfaya Git