Cumhurbaşkanı Erdoğan, Rusya ziyareti dönüşü uçakta soruları yanıtladı

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Bölgenin barış ve huzuru için Kerkük'ün yapısını bozacak faaliyetlerden uzak durulmalı. Kerkük'ün yapısını bozacak her eylem, Irak'ın bütünlüğünün bozulması demektir. Türkmen yurdu Kerkük, yüzlerce yıldır farklı kültürlerin bir arada barış içinde yaşadığı coğrafya olmuştur. Bu coğrafyanın huzurunun, bütünlüğünün bozulmasına izin vermeyeceğiz." dedi.

Haberler 05.09.2023 - 14:04 Son Güncelleme : 05.09.2023 - 14:22

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Rusya Federasyonu Devlet Başkanı Vladimir Putinin davetine icabetle günübirlik çalışma ziyareti dolayısıyla gittiği Rusyanın Soçi şehrinden dönüşte, uçakta gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Afrikada bazı ülkelerde meydana gelen darbeler hatırlatılarak, Sömürgeciliğe karşı bir uyanış olarak mı algılamak lazım yoksa demokrasinin sekteye uğratılması mı? sorusu üzerine Erdoğan, şu açıklamalarda bulundu:

Afrika ülkelerinin takındığı bir tavır var. Diğer taraftan diriliş halinde olan ülkeleri, direnen ülkeleri susturmak, durdurmak için adım atan ülkeler var. Mesela İngilizlerin tavrı... İngilizlerin Rusya ile münasebetlerinin nasıl olduğunu biliyoruz, tamamen ters. Bir taraftan da Kıbrısta bize de çelme takmaya çalışıyorlar. Bu konuyu da Sayın Putin ile ele aldık. Rusyanın Kıbrısa ofis açma olayındaki duruşu, Kıbrıs ile ilgili gelişmeler ve şu anda tahıl koridoruyla ilgili gelişmeler, Türkiyenin bölgedeki ağırlığını her şekilde hissettirmekte.

KERKÜKÜN YAPISINI BOZACAK FAALİYETLERDEN UZAK DURULMALI

Erdoğan, Irakın Kerkük kentinde yaşanan olaylar ve Irak merkezi hükümetinin tavrı hatırlatılarak, Irak Kürt Bölgesel Yönetimi (IKBY) ile birlikte PKK ile mücadele konusunda yeni bir süreç oluşturulabilir mi? şeklindeki soruya şu yanıtı verdi:

Kerkük konusuyla ilgili olarak da gerek Dışişleri Bakanım Hakan Fidan gerekse istihbarat birimlerimiz konuyu sıkı takip ediyorlar. İşin sıkı sıkıya takibi neticesinde gerek Irak Başbakanı Sayın Sudani ile yapılan görüşmeler gerekse oradaki muhataplarıyla yapılan görüşmeler neticesinde şu anda Kerkükte nispeten sakin bir hava var. Dışişleri Bakanım Hakan Fidana ve MİT Başkanı İbrahim Kalına durumu yakından takip etmeleri gerektiğini de söyledim.

Barzani ailesiyle görüşmeler yapıldı, Sudani ile görüşmeler yapıldı. Dün de Dışişleri Bakanım Hakan Fidanın İranda yaptığı açıklamalar neticesinde bugün itibarıyla hava sakin gözüküyor. Konuyu takip ediyoruz. Bölgenin barış ve huzuru için Kerkükün yapısını bozacak faaliyetlerden uzak durulmalı. Kerkükün yapısını bozacak her eylem, Irakın bütünlüğünün bozulması demektir. Türkmen yurdu Kerkük, yüzlerce yıldır farklı kültürlerin bir arada barış içinde yaşadığı coğrafya olmuştur. Bu coğrafyanın huzurunun, bütünlüğünün bozulmasına izin vermeyeceğiz.

ÜLKEMİZİ, BÖLGE COĞRAFYASI İçİN ÖNEMLİ BİR DOĞAL GAZ ÜSSÜ HALİNE GETİRECEĞİZ

Rus gazının Türkiye üzerinden Avrupaya aktarılmasıyla ilgili çalışmaların ne aşamada olduğuna ilişkin soru üzerine Erdoğan, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile görüşmede enerji sektörünü ayrı başlıklarla ele aldıklarını belirtti.

Erdoğan, enerji ürünlerinin Türkiye üzerinden Avrupaya ve dünyaya ulaştırılması için farklı projeleri hayata geçireceklerini bildirerek, şöyle devam etti:

Türkiyede kurulacak doğal gaz merkeziyle hem enerji nakil hem de fiyatlandırma konularında ilerleme sağlanacaktır. Ülkemizi enerji üssü yapacağız demiştik, bunun için gerekli altyapı ve fiziki imkanları sağlıyoruz. Son yıllardaki yatırımlarımızla ülkemizi bölge coğrafyası için önemli bir doğal gaz üssü haline getireceğiz. Türkiyeyi önce bölgesinin sonra da küresel enerjinin merkezi haline getirme hedefimize adım adım yaklaşıyoruz. Enerji diplomasisinde elde ettiğimiz başarılarla Doğu Akdenizde Türkiye olmadan bir adım atılamayacağını kanıtladık. Şimdi de doğal gaz alanındaki anlaşmalarla ülkemizi enerji üssü haline getiriyoruz. Kazan-kazan esasına dayalı olarak yürüttüğümüz Türkiye-Rusya enerji ilişkisini ülkelerimiz menfaatlerine sürdürmekte kararlıyız.

Bu konuyla ilgili Türkiye olarak değişik bir plan sunuyoruz. İstanbuldaki Finans Merkezimiz gibi Londrada, Hamburgda belli işler için kurulmuş merkezler örneğinde olduğu gibi doğal gazla ilgili de bir merkez kurma planımız var. Rusya ile bu planımızı görüşeceğiz. Trakyadaki hatların ötesinde ülkemizi böyle bir merkez haline getirelim istiyoruz. Bu merkezi de sadece doğal gaza hitap eden değil, enerjiye, madenciliğe hitap eden bir merkez olarak planlıyoruz. Geniş çaplı hedefleri olan bir merkez oluşturalım istiyoruz. Enerji, doğal gaz, madencilik gibi konularda kim ne yapmak istiyorsa bu merkeze gelsin istiyoruz. Ataşehirde Finans Merkezimizin bir bloğunda bu merkezi kurabiliriz. Bu işi finansın, paranın merkezinde örgütleyebiliriz.

11, 12 YENİLGİ ALIYORSUN VE YENİLGİDEN SONRA HALA FATURAYI MİLLETE KESİYORSUN

Erdoğan, CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu seçim yenilgisinin sebebini vatandaşlara bağladı. Kılıçdaroğlu, Kitleler Sayın Erdoğana oy veriyorsa o kitlenin sorgulanması gerek. Toplumsal sorunumuz vardır dedi. CHP liderinin bu sözlerini nasıl değerlendirirsiniz? Muhalefet neden özeleştiri yapmayı tercih etmiyor? sorusu üzerine şu değerlendirmede bulundu:

Bu sorunun muhatabı aslında Kılıçdaroğlunun kendisidir. Bu açıklamaları anlamak mümkün değil. Burada gerçekten akli bir sıkıntı var. Sen kalkıyorsun 11, 12 yenilgi alıyorsun ve yenilgiden sonra hala faturayı millete kesiyorsun. Parlamentoda ne yazıyor? Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir diyor. Egemenlik kayıtsız şartsız milletin olduğuna göre millet seni istemiyor, sana git diyor, sen bu işten anlamazsın diyor. Ama sen hala kalkıyorsun altılı masa diyorsun, gerekirse on altılı masa diyorsun. Sen kaç tane masa kurarsan kur, senden bir şey olmaz. Sen işi bitirmişsin. Şu anda sandalyeyi nasıl korurum ona bakıyorsun. Senin belediye başkanın geliyor, otobüsün üzerinden sana bir tane koltuk hediye ediyor, atıyor onu aşağıya. Sen hala o koltuğa tutunmaya çalışıyorsun. Bir defa demokrasi mücadelesini ve demokrasiyi de anlamış değil.

CHP Genel Başkanının demokrasi anlayışına bir kez daha üzülerek şahit oluyoruz. Milli iradeye saygısız bir kişilik olarak, yaptığı açıklamalar nedeniyle CHPye gönül veren vatandaşlarımı incitiyor. Daha partisinde demokrasiyi işletmeyen bir şahsın, millet iradesine saygı duymasını beklememek lazım. Terör örgütlerine tek bir söz söylemeyen, kendisine oy isteyen teröristlerden rahatsızlık duymayan Kılıçdaroğlu, herkesten de kendisi gibi terörist sevici olmasını bekliyor. Kılıçdaroğlundan seçim başarısı bekleyen vatandaşlarım da bunun artık bir hayal olduğunu anlamışlardır. çünkü başarısızlık karşısında tavrı sorgulanması gerekenin siyasiler değil, vatandaş olduğuna inanan bir genel başkanları var. Genel başkan sıfatıyla girdiği her seçim hezimetine farklı bahaneler bulan, kendinden başka herkesi suçlu ilan eden Kılıçdaroğlu, bu açıklamalarıyla siyaseti bilmediğini bir kez daha kanıtladı. Ancak millet iradesine saygı duymayan, demokrasiyi içselleştirmemiş, varlığını vesayet odaklarına endekslemiş bir muhalefeti de ne ülkemiz ne de vatandaşlarımız hak etmiyor. Değişimden söz edenler öncelikle millete tepeden bakan tavırlarını terk etmeli ve milletin beklediği asıl değişimi gerçekleştirmelidir.

YEREL SEçİMLERE DAİR CUMHUR İTTİFAKI OLARAK İSTİŞARELERLE YOL ALIYORUZ

Erdoğan, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşenerin yerel seçimlere ittifak halinde değil tek başlarına gireceklerini ve diğer partileri de buna davet ettiğini söylediği anımsatılarak, Akşener, CHP-İYİ Parti birlikteliğinin bittiği yönünde mesajlar verdi ama İstanbul ve Ankara için kapıyı açık bıraktı, işbirliği yapılabilir dedi. Akşenerin yaptığı çağrıyı ve millet ittifakının dağılmasını nasıl yorumlarsınız? sorusu üzerine, şunları kaydetti:

Bizim Cumhur İttifakı olarak oturmuş bir yapımız var. Bu oturmuş yapıyla biz yolumuza devam ediyoruz. Hedefimiz Türkiye genelinde 81 vilayetin 81inde de en ideal adaylarımızı inşallah bulup, bunlarla beraber yola devam etmek. Her şeyden önce İstanbul, Ankara gibi büyükşehirlerimizi, deprem darbesi yemiş olan 11 vilayetimizi, hepsini masaya yatırıp buralarda güzel bir çıkış sağlamak ve bu çıkışla beraber de 31 Mart seçimlerinde hedeflerimize ulaşmayı Cumhur İttifakı olarak belirledik. Yolumuza da bu şekilde devam edeceğiz.

Yerel seçimlere dair Cumhur İttifakı olarak istişarelerle yol alıyoruz. Anladığım kadarıyla onların bir istişare zemini bile yok. Biri işbirliğinden diğeri ayrılıktan söz ediyor. Hanımefendinin bu yaklaşımı pazarlıkta el yükseltme gayretinden başka bir şey değil. Geride bıraktığımız seçimde masaya bir oturan bir kalkan siyaset anlayışından ne kadar tutarsız siyaset yaptıklarını gördük. Seçim yaklaştıkça aynı manzaraları göreceğimizden milletimizin şüphesi olmamalı. Kimlere ne sözler verildi, kiminle hangi pazarlıklar yapıldı; bunların bir kısmı ortaya saçıldı, bir kısmı da ilerleyen günlerde ortaya dökülecektir. Yerel seçimde de kimlere neler verileceğini, hangi kavgaların çıkacağını yenilgilerinin sonunda öğreniriz.

EN DOĞRU ADAYLARI BELİRLEYECEĞİZ

Erdoğan, 81 ilde yerel seçimlere Cumhur İttifakı olarak mı girecekleri sorusunu şöyle yanıtladı:

81 vilayeti masaya yatırıp nerede, nasıl, kimle kazanırız, bunların hepsini konuşacağız. Görevlendirdiğimiz arkadaşlarımız bunları beraberce görüşecekler, nihai kararları da biz vereceğiz ve o şekilde yola devam edeceğiz. Cumhur İttifakında bizim bir sıkıntımız yok. Kimsenin şüphesi olmasın Cumhur İttifakı olarak bizler milletin çizdiği istikamette ilerlemeye devam ediyoruz ve devam edeceğiz. Devlet Bey ile son görüşmemizde de bu işleri en güzel şekilde ele aldık. Devlet Beyin de hitabıyla koçbaşlarını belirleyip yola öyle devam edelim. Cumhur İttifakını en iyi temsil edecek, ilkelerimizi yerelde yaşatacak adaylarla milletimizin karşısına çıkacağız. Şehirlerimizi CHPnin çöp, çamur, çukur siyasetinden kurtaracak en doğru adayları belirleyeceğiz. İnanıyorum ki Türkiyenin yönetimini CHP ve şürekasına teslim etmeyen vatandaşım, şehirlerinin idaresini de işin ehline yani Cumhur İttifakına teslim edecektir.

Ana Sayfaya Git