Sarıyer Armutlu Fatih Sultan Mehmet karakoluna saldıran DHKP/C üyesi ava giderken avlandı

Sarıyer Armutlu'daki Fatih Sultan Mehmet Polis Merkezi'ne el yapımı patlayıcıyla saldırdığı sırada vurulan terör örgütü DHKP/C üyesi hayatını kaybetti.

Haberler 21.02.2016 - 02:53 Son Güncelleme : 21.02.2016 - 02:53

İstanbul Sarıyerde Fatih Sultan Mehmet Polismerkezine patlayıcı atıldı. Polis merkezinde ölen yada yaralanan olmadı. Saldırıyı gerçekleştirdiği belirtilen saldırgan kaçarken polisler tarafından vurularak etkisiz hale getirildi.

KARAKOL BAHçESİNE PATLAYICI ATTI

Alınan bilgiye göre Fatih Sultan Mehmet Polis Merkezine yaya olarak gelen terör örgütü DHKP/C üyesi bir grup, el yapımı patlayıcıları karakolun bahçesine attı.

HASTANEYE KALDIRILDI

Polislerin karşılık vermesi üzerine 20 yaşındaki Yılmaz Öztürk tabancayla vurularak yaralandı. Yaralı terörist, Okmeydanı Eğitim ve Araştırma Hastanesine kaldırıldı. Öztürk tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı.

DİĞER ŞAHISLAR ARANIYOR

çevrede geniş güvenlik önlemleri alan polis, diğer saldırganların yakalanması için çalışma başlattı.

Öte yandan, saldırganların, karakolun bahçesine attığı 3 parça tesirli ve basınç etkili el yapımı bombanın infilak etmesi sonucu binada hasar oluştu.

Sarıyer İstanbulun Avrupa yakasında yer alan ilçedir. Güneyde Beşiktaş, güneybatıda Kağıthane ve batıda Eyüp ilçeleri ile doğuda İstanbul Boğazı, kuzeyde Karadeniz ile çevrilidir. Sarıyer İlçesi toplam 35 mahalleden oluşmaktadır. BahçeköyBelediyesinin 2009 yılında feshedilerek Sarıyer ilçesinin bir mahallesi olması, 2012 yılında da Şişli sınırları içinde yer alanAyazağa, Maslak ve Huzur mahallelerinin bu ilçeye dahil edilmesiyle son halini alan ilçe İstanbulun en kuzeydeki ilçelerinden biridir.

İlçenin ilk adı Simastır. Sarıyer adının kökeni konusunda, kimisi yakıştırma olduğu hemen belli olan farklı anlatımlar vardır. Fatih Sultan Mehmedin iki sarışın askerinin burada Merkez Camii yanında gömülü oldukları, bu yüzden Fatihin sarı erlerinden bozularak yöreye Sarıyer dendiği veya öteden beri mesire yeri olan yörede Mısırlı zenginlerin harcadıkları altınları yüzünden bölgenin adının Sarı lira yerden Sarıyere dönüştüğü gibi rivayetler yanında tutarlı görülen varsayım, Sarıyerin kuzeybatısında Maden Mahallesine doğru sırtların altın madeni ve kil yüzünden sarı renkte olmaları ve buradaki yerleşmeye bu sarı topraklar nedeniyle önce Sarıyar adı verilmiş olmasıdır. Osmanlı kaynaklarında XIX. yüzyıla kadar Sarıyar kullanımı sürmüştür. Yar sözü uçurum anlamının yanı sıra dağ yamacı, dağ sırtı anlamını da taşır. Bir başka rivayet de bölgede doğal yayılım gösteren katırtırnağı bitkisinin çiçeklendiği zaman tüm bölgenin belirgin bir şekilde sarı olmasından aldığı yönündedir

Sarıyer İlçesi sınırları içindeki bazı yerleşme alanlarının Bizans döneminden beri meskun olduğu bilinir. Bunlar özellikle kıyılardaki koylarda bulunan bazı ayazma, kilise, eski liman, sarnıç ve eski kaleler çevresindeki birkaç hanelik küçük kırsal yerleşmelerden oluşuyordu. Buralarda yaşayanlar geçimlerini genellikle balıkçılıktan sağladıklarından bu yerleşimler bir balıkçı köyü niteliği taşıyordu.

Türklerin ilk kez bu köylerden Baltalimanına yerleştiği söylenir. İstanbul Boğazına dökülen bütün akarsular gibi Baltalimanı Deresinin de ağız bölümü eskiden bir haliçti. Bu küçük haliç, boğazda seyreden tekneler için önemli bir doğal barınaktı. Buradaki büyük sarnıcın, yanaşan gemilerin su ihtiyacını karşılamak amacıyla yaptırıldığı sanılır. İstanbulun fethinden önce Kaptan-ı Derya Baltaoğlu Süleyman Beyin donanmasını burada korumaya aldığı ileri sürülür. Eski kaynaklarda rastlanmamasına karşın Baltalimanı adının bu olay nedeniyle Baltaoğlu Süleyman Beyden geldiği söylenir.

Boğaz kıyısındaki küçük köylerin gelişmeye başlaması 16. ve 17. yylara rastlar. Bu dönemde Sarıyer, Yeniköy ve Rumeli Hisarı gelişmiş birer köy haline geldi. 18. yya gelindiğinde saraya yakın bazı kişilere ait yalılar bu kıyıda belirmeye başladı. Padişah izniyle bazıgayrimüslim ailelerin bu köylere yerleşmeleri de aynı yüzyıla rastlar. 19. yyın başlarında şayak ve fes boyama sanatını öğretmeleri içinTrakyadan bazı köylüler İstanbula getirildi ve Baltalimanı ile Emirgan arasına yerleştirildi. Bu köylülerin yerleştirildiği Baltalimanı ile Emirgan arasındaki alan Boyacıköy olarak adlandırıldı. İstanbuldaki elçilikler bu yüzyılda yazlık olarak kullanmak üzere kıyı boyunca uzanan geniş arazileri elde ettiler. Bütün bu gelişmelere karşın İstanbul Boğazıkıyısındaki köyler balıkçılıkla uğraşma geleneğini yakın zamana kadar sürdürdü. Bu köylerin iskelelerine bağlı çok sayıda balıkçı teknesinin yanı sıra Boğazın çeşitli yerlerinde dalyanlar vardı.

Ana Sayfaya Git