Cesedi var delil yok

PKK itirafçısı Abdulkadir Aygan'ın itirafları üzerine, 1995'te Hasan Ergül'ün cesedi 2009'da Elazığ Kimsesizler Mezarlığı'nda bulununca açılan soruşturma, 'delil yok' denilerek kapatıldı.

Haberler 14.02.2016 - 00:43 Son Güncelleme : 14.02.2016 - 00:43

Diyarbakır Barosu Başkanı Tahir Elçinin hayattayken takip ettiği bir faili meçhul cinayeti soruşturması, ölümünden sonra kapatıldı. PKK itirafçısı Abdulkadir Ayganın itirafları üzerine, 1995 yılında Şırnakta kaçırılan Hasan Ergülün cesedi, 2009 yılında Elazığ Kimsesizler Mezarlığında bulununca Elazığ Başsavcılığında soruşturma açıldı. Aygan ve tanıklar, Ergülün faili olarak, korucu ağası Koçero Saluci ile dönemin Cizre İlçe Jandarma Komutanı Albay Cemal Temizözü işaret etti. Altı yıllık soruşturma sonunda savcılık, kaçırıldığı sırada babasının yanında bulunan ve o tarihte beş yaşında olan oğlu Valatın ifadelerini yaşı nazara alındığında tanığın en ince detaylara varıncaya kadar olayı hatırlaması ve ifade etmesinin mümkün değil diyerek, kanıt olarak saymadı. Elde, Ayganın iddiaları dışında başka kanıt bulunmadığını savunan savcılık, iki şüpheli hakkında kovuşturmaya yer olmadığına hükmetti.

Şırnakın Silopi ilçesinde yaşayan ve o tarihte 43 yaşında olan Hasan Ergül, Mayıs 1995 yılında birden bire ortadan kaybolmuştu. Ergülün unutulan öyküsü, PKK itirafçısı Abdulkadir Ayganın 2009daki anlatımlarıyla gün yüzüne çıkmıştı. Ayganın anlatımına göre Ergül öldürüldükten sonra Elazığın Sivrice ilçesinde bulunan Hazar Gölüne atıldı. Ergülün cesedi 8 Temmuz 1995te bir çavul içerisinde gölden çıkarıldı ve Elazığ Kimsesizler Mezarlığına gömüldü. Bu anlatımlar sonrası Ergül Ailesi savcılığa başvurdu. Mezarlık açılarak ceset çıkarıldı. Fırat Üniversitesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığının 25 Mayıs 2009daki raporuyla, cesedin Ergüle ait olduğu kesinlik kazandı. Ergülün cesedi daha sonra Silopide defnedildi.

Oğlunun yanından Beyaz Toros ile kaçırdılar

Hasan Ergülün oğlu Valat, babası öldürüldüğünde beş yaşında olduğunu, o gün birlikte kendilerine ait traktörle Silopiye buğday götürdüklerini, mezraya dönerken yolda petrol istasyonu yakınlarında beyaz renkli bir Toros marka otomobil ile siyah renkli bir Şahin marka otomobil tarafından sıkıştırıldıklarını anlattı. Traktör durdurulunca babasının istasyonu doğru koştuğunu belirten Ergül, Ancak araçlardan inen dört-beş kişi babamı yakaladı. Bir süre boğuştular. Sonra Torosa bindirerek götürdüler. Araçtan inenlerin siyah gözlükleri, bellerinde silah, ellerinde telsizler vardı dedi.

Hasan Ergülün ağabeyi Ato da O tarihte korktuğumuz için savcılığa başvuramadık. Koçero lakaplı bir kişi tarafından öldürüldüğünü, cesedinin çuval içinde Hazara atıldığını öğrenmiştim dedi.

Şüpheli Saluci ise 1990dan beri koruculuk yaptıklarını, Ergül ile aynı aşiretten olduklarını, Ergülün kaybolmasını etraftan duyduğunu ve kendisinin korucu olduğu için asılsız şekilde suçlandığını savundu. Temizöz ise Ergülün kaçırıldığı noktadan kendi sorumluluk alanının dışında kaldığını ifade ederek, iddiaları yalanladı.

Yaşı, hatırlamaya yetmezmiş

Elazığ Cumhuriyet Başsavcılığı, geçen 15 Ocakta kovuşturmaya yer olmadığına karar verdi. Kararda, Temizöz ve Salucinin Ergülü öldürdükleri hususunda Ayganın iddialarının dışında kanıt bulunmadığı savunuldu. Oğul Valat da gerçek dışı bilgi vermekle suçlanarak, ifadelerinin, başkalarının aktardığı ve öğrettiği ifadelerin aktarılması niteliğinde olduğu, olay tarihindeki yaşı nazara alındığında tanığın en ince detaylara varıncaya kadar olayı hatırlaması ve ifade etmesinin mümkün olmadığı savunuldu.

İnsan Hakları Derneği Diyarbakır Şubesinden Avukat Rehşan Bataray Saman karara itiraz etti. Dilekçede, Ayganın beyanları sayesinde Ergülün cesedine ulaşıldığını vurgulandı. Oğul Valatın babasının kaçırılmasına ayrıntılarıyla hatırlamasının anlaşılır olduğu kaydedilerek, Aslında böyle bir olayı unutmuş olması beklenemez. Keza beyanları, Ayganın olay örgüsü ile örtüşmektedir denildi. Salucinin o dönem koruculuk yaptığı, Temizözün de yetkileri düşünüldüğünde, delillerin şüpheli kolluk güçleri tarafından toplandığına dikkat çekildi. Dolayısıyla kararın bozulması istendi.

Ana Sayfaya Git