PKK'lının dağ ömrü 6 yıl 8 ay

Kuzey Teksas Üniversitesi doktoralı Batman Emniyet Müdür Yardımcısı Dr. Samih Teymur ile Rutgers Üniversitesi doktoralı Mardin Ömerli Emniyet Amiri Dr. Niyazi Ekici, 2007–2011 arasında öldürülen 790 PKK-KCK’lıyı araştırdı.

Haberler 22.04.2012 - 01:09 Son Güncelleme : 22.04.2012 - 01:09

Hürriyet Gazetesi’nden Gülden Aydın’ın haberine göre; Bugüne kadar PKK ile ilgili somut rakamlara dayanan ilk akademik araştırma özelliğini taşıyor. PKKlılarla ilgili bilgiler, örgütün internet, TV ve radyolarından elde edildi.

Teymur ve Ekici, Devletin resmi verileri değil, örgütün bizzat kendisinin ilan ettiği veriler. Ölen-öldürülen 790 örgüt üyesinin dışında 1/3 oranında örgüt içi infazlar ve gizlenen ölümler de var. Aslında rakamlar daha yüksek diyor. Rapor, önümüzdeki günlerde yayımlanacak ve devletin ilgili kurumlarına gönderilecek. Araştırmaya göre, öldürülen 790 PKK/ KCKlının örgüte katılım yaşı ortalaması 19.5. En genç üye 15, en yaşlısı 30 yaşında. 2011de öldürülen 175 PKKlının örgütte kaldığı süre, ortalama 6 yıl 8 ay. Örgütte en uzun süre kalan, 1965 doğumlu ve 1987de Lübnandan katılan, Ekim 2011de Xakurkeda öldürülen Rüstem Cudi kod adlı Rüstem Osman. Aynı tarihte ve yerde öldürülen Alişer Koçgiri kod adlı Yücel Halis de örgüte 1988de katılmış.

Katılımda ilk 5 bölge

- 2007: Suriye (23), Diyarbakır (22) İstanbul (21), İran (18), K. Irak (13)

- 2008: Karma (61), K. Irak (13) İran (12), İstanbul (11), Diyarbakır (10)

- 2009: Karma (22), K. Irak (14) Suriye (13), Mardin (7), İran (6)

- 2010: Suriye (23), Van (17) Diyarbakır (16), K. Irak (14), İstanbul (7)

- 2011: Diyarbakır (25), İran (20) İstanbul (15), Suriye (15), Hakkâri (15)

Örgütte kaç kişi kaç yıl kalıyor?

- 2007: 15 yıl: 62, 610 yıl: 100 1115 yıl: 21

- 2008: 15 yıl: 41, 610 yıl: 80 1115 yıl: 18

- 2009: 15 yıl: 40, 610 yıl: 32 1115 yıl: 8

- 2010: 15 yıl: 50, 610 yıl: 46 1115 yıl: 22

- 2011: 15 yıl: 50, 610 yıl: 45 1115 yıl: 22

Devlet orantısız yatırım yapıyor

Ülkemizin son yıllarda terör sorununu bir sosyal sorun olarak görüp topyekûn bir mücadeleye girdiği, bölgede ekonomik ve sosyal yatırımları bizce orantısız şekilde Doğu ve Güneydoğuya kaydırdığı gerçektir. Örgüte katılımın yüksek olduğu illerimizde devlet eliyle Acıları unutma-unutturma ve bir daha yapmama sözü vermesi ve sosyal, kültürel ve eğitsel faaliyetler yapması, bunu da başta güvenlik güçleri marifetiyle daha sonra da valilik, kaymakamlık, Milli Eğitim ve STKları harekete geçirmesi gerektiği kanaati hâsıl olmaktadır. Bu faaliyetlerin yukarıda bahsettiğimiz isim altında yapılması, psikolojik harekât adı altında yapılmaması gerektiği, kavramsal olarak bu terimin sıkıntılı olduğu kanaatimizdir.

Ana Sayfaya Git