Öldüğünde 36 kilo olan ABD devi Prince hakkında şok iddia; AİDS hastalığının pençesinden kurtarılamadı

ABD'nin en ünlü sanatçılarından Prince! Günlerce uykusuz kalması sonucunda öldüğü iddia edilen Prince'nin aslında AİDS hastalığının pençesinde olduğu ve Aids tedavisini redettiği iddia edildi. Peki Prince Aids hastalığından mı öldü?

Haberler 29.04.2016 - 02:42 Son Güncelleme : 29.04.2016 - 02:42

ABDnin en ünlü sanatçılarından Prince! Günlerce uykusuz kalması sonucunda öldüğü iddia edilen Princenin aslında AİDS hastalığının pençesinde olduğu ve Aids tedavisini redettiği iddia edildi. Peki Prince Aids hastalığından mı öldü?

ABD merkezli haftalık National Enquirer gazetesi, geçen hafta evinin asansöründe ölü bulunan Amerikalı pop yıldızı Princein (57) AIDS olduğunu ve dualarla iyileşeceğine inandığı için tedaviyi reddettiğini yazdı.

Habere göre Yehova Şahidi olan Prince, öldüğünde sadece 36 kiloydu.

Amerikan gazetesi, Princein HIVe 1990 yılında yakalandığını ancak bunun AIDSe dönüşmesinin geçtiğimiz yılın sonlarına doğru olduğunu iddia etti.

AIDS, HIV etkeni nedeniyle insanlarda bağışıklık sisteminin çökmesine neden olan bulaşıcı bir hastalık.[1] AIDS sözcüğü, İngilizceAcquired Immune Deficiency Syndrome (Edinilmiş Bağışıklık Eksikliği Sendromu) kelimelerinin baş harflerinden oluşan bir kısaltmadır. HIV (İnsan bağışıklık yetmezliği virüsü), bağışıklık sistemine yavaş yavaş nüfuz ederek vücudun enfeksiyonlara karşı direncini yok eder ve bireyi çeşitli rahatsızlıklara karşı korunmasız hale getirerek sonunda ölümüne sebebiyet verir. AIDS, HIV enfeksiyonunun son aşamasıdır ve bu süreçte ölümcül enfeksiyonlara ve kansere sıklıkla rastlanır.Kanında HIV taşıyan kişiye HIV pozitif denir. Kavram bütünlüğü sağlamak açısından yaygın olarak HIV/AIDS birleşik terimi kullanılır.

HIV virüsü kana bulaştıktan sonra uzun yıllar belirti vermeyebilir ve kişi kendini iyi hissedebilir. Bazı vakalarda, HIV pozitif bir kimsenin 8 ila 10 yıl AIDSe yakalanmadığı görülmüştür.Bulaşma gerçekleştikten en az 3 ay sonra yapılan ELISA testleri en doğru sonucu verir.

Bilinen ilk AIDS vakaları 1981de ABDnin New York ve Kaliforniya eyaletlerinde rapor edildi. AIDS teşhisi konulan ilk şahısların çoğu hastalığı cinsel yolla kapan eşcinselerkekler ve şırıngaları ortak kullanan damardan alınan uyuşturucu bağımlılarıydı.1983 yılında Amerikalı ve Fransız araştırmacılar hastalığın nedeninin HIV olduğunu buldular ve 1985e gelindiğinde bu virüsü tespit eden serolojik kan testleri geliştirildi.

AIDS muhtemelen Afrikada ortaya çıktı ve 1980lerde başta Afrika olmak üzere AIDS vakalarında salgın düzeyinde artış görüldü. Bu hızlı artışta, Afrikada şehirleşmenin çoğalması, uzun yolculukların ve uluslararası seyahatlerin artması, seks alışkanlıklarının değişmesi, damardan uyuşturucu kullanımının artması önemli rol oynadı. Birleşmiş Milletlerin 2004 raporuna göre dünyada 38 milyon kişi HIV taşıyor, her yıl 5 milyon kişi virüsü kapıyor ve 3 milyon kişi AIDSten ölüyordu.[1] 1981-2008 yılları arasında, 20 milyon kişi AIDS nedeniyle hayatını kaybetti.

Tüm dünyadaki HIV pozitif vakalarının %70i Sahra altı Afrikadadır. Afrikadaki bazı ülkelerde nüfusun %10undan fazlası HIV taşımaktadır. Bu oranlar dünyanın diğer bölgelerinde bu kadar aşırı olmasa da Doğu Avrupa, Hindistan, Güney Asya, Güneydoğu Asya, Latin Amerika ve Karayiplerde hızlı bir artış görülmektedir. Oranlar Batı Avrupa ve ABDde de artmaktadır. ABDde yaklaşık 1 milyon kişi HIV taşımaktadır ve virüsü yeni kapan vakaların yarısı siyahi Amerikalılardır. Asya ülkelerinde en keskin artış çin,Endonezya ve Vietnamda görülmektedir. Dünya Sağlık Örgütüne (WHO) göre HIV retroviral tedavisine gereksinim duyan insanların 10 da 9u tedavi görememektedir

Ana Sayfaya Git