Evladımızı istiyoruz!

157 ailenin HDP il binası önündeki oturma eylemi, 441'inci günde de sürüyor. Anneler; "evlatlarımızı istiyoruz" çağrısını yaptı.

Evladımızı istiyoruz!

Diyarbakır annelerinin dağa kaçırılan çocukları için HDP İl Başkanlığı binası önündeki evlat nöbeti devam ediyor.

Çocuklarının dağa kaçırılmasından HDP'yi sorumlu tutan Diyarbakır annelerinin 3 Eylül 2019'da başlattığı oturma eylemi, 441'inci gününe girdi.

Evlat nöbetini kızı Songül için sürdüren anne Fatma Akkuş, evlatlarına kavuşmak istediklerini söyledi.

"Evlatlarımız HDP il binasından dağa götürüldü. Çocuklarımızın HDP binasında kayıtları çıktı." diyen Akkuş, eylemi sürdürmekte kararlı olduklarını belirtti.

Akkuş, çocuklarını almadan eylemi sonlandırmayacaklarını dile getirerek, "Ellerini çocuklarımızın üzerinden çeksinler. Çocuklarımızı istiyoruz." dedi.

Evladına seslenen Akkuş, "Kızım seni bekliyorum. Kapım sana açık. Güvenlik güçlerine teslim ol. Sesini duyur bize." diye konuştu.

"ÇOCUKLARI ARTIK KANDIRAMIYORLAR"

Sur ilçesinden 5 yıl önce 15 yaşında dağa kaçırılan oğlu Özkan için evlat nöbetine devam eden Süleyman Aydın da oturma eylemini sürdürmekte  kararlı olduklarını belirtti.

Evladını almadan HDP il binası önünden ayrılmayacağını dile getiren Aydın, şöyle konuştu:

"Çocuklarımızı HDP dağa gönderiyor. HDP milletvekilleri bizden kaçıyor. Geçenlerde çocuklarımızın kaydı da çıktı. 14-15 yaşındaki çocukları artık kandıramıyorlar. Burada eylem yaptığımız için çocukları dağa gönderemiyorlar. HDP ve PKK bu eylemimizden büyük rahatsızlık duyuyor."

Oğluna çağrıda bulunan Aydın, "Çocuklarımız sesimizi duyuyorlarsa gelip güvenlik güçlerine teslim olsunlar. Burada eylemimizi sürdüreceğiz. Sonuna kadar buradayız." ifadelerini kullandı.

KARDEŞ KATİLİ OLMADAN GEL

Van'da 2012 yılında 13 yaşındayken kaçırılan kızı Şeyma için evlat nöbetini sürdüren Nazlı Sancar, oğlunun yakında askere gideceğini ifade ederek, kızına kardeş katili olmaması için kaçıp teslim olması çağrısında bulundu. Sancar, şunları söyledi:

"Kızım için buradayım, 1,5 yıla yakındır HDP önünde evlatlarımızı bekliyoruz. Evlatlarımızı almadan kalkmayacağız buradan. Şeyma, kızım, eğer beni görüyorsan, beni duyuyorsan çık gel, güvenlik güçlerimize teslim ol. Polisimizi, askerimizi görürsen onlara teslim ol. Geçen hafta erkek kardeşinin askerlik muayenesi için gittik kızım, kardeşin oturup ağladı. 'Anne şimdi askere gitmesem olmaz mı' dedi. 'Neden oğlum' dedim. 'Ablam burada değil. Ablam gelsin. Onu görmek istiyorum. Ona sarılayım, kokusunu alayım sonra askere gideyim' dedi. Kızım gel kardeş katili olma. Kardeşin askere gidecek. Birbirinizle karşı karşıya kalırsanız ya sen onu öldürürsün ya da o seni öldürür. Şeyma kızım gel, kardeş katili olma. Biz burada kar, kış, yağmur, çamur, hastalık demeden bu çadırın altında evlatlarımızı bekliyoruz. Kızım seni almadan buradan kalkmayacağım. Kapımı kapatıp gelmişim buraya. Artık dayanacak gücüm kalmadı kızım. 9 yıl oldu. 9 yıl bir ömürdür. Onlara güvenme, çık gel artık. Onlar 'devlet güçleri sizi öldürür' diye kandırıyor sizi, yalandır kızım. Senden rica ediyorum teslim ol, kardeş katili olma, hepimiz senin kahrından ölürüz kızım. PKK-HDP 13 yaşındaki kızımın elini kolunu bağlayarak götürdü. Ben kızımı PKK-HDP'den istiyorum. Artık yeter. Bu annelerin feryadını duysunlar. Bu ailelerin çocuklarına hepsine sesleniyorum; Gelin teslim olun."

Kaynak: Diyarbakır Söz