Halimiz Ne Olacak?

Hendek ve barikat terörüyle yaşanılmaz hale gelen Sur'da Esnaf ve Vatandaşlar "bundan sonra neler olacağına" dair yaşanan belirsizliğe isyan ederken, "Halimiz ne olacak?" diye sordu.

Halimiz Ne Olacak?

Muhammet YILDIZ/ M. Can TUNÇ

PKK'nın "Öz Yönetim ve Öz Savunma" adıyla, Sur ilçesinde gerçekleştirdiği hendek ve barikat terörünün yarattığı tahribatın kalıntıları canlılığını korurken, mağdur olan binlerce vatandaş ve ilçe esnafı, "acele kamulaştırma" başta olmak üzere, uğradıkları mağduriyetin giderilmesi yönündeki belirsizliğe isyan etti. "Bundan sonra ne olacağına" dair ciddi bir bilgi kirliliği yaşandığını ve şuana kadar kimsenin bilgilendirme adına kendileriyle görüşmediğini söyleyen Esnaf ve Vatandaşlar, "halimiz ne olacak" diye sordu.

Sur’da esnaflık yapan İsmail Bayba  “Bizim sadece isteğimiz şudur; yaptınız, yıktınız tamam terör olaylarından dolayıdır olabilir ama bizi devlet nezdinde bize bir açıklama yapsınlar şuan milletin kafasında bir sürü soru işareti var. Ne olacak, ne yapılacak tamam kamulaştırma geldi. Biz burada geçici olarak duruyoruz burada bakıyorsun bugün burada elektrik ve su faturası yine geliyor eğer kamulaştırdıysanız bu neden geliyor. Arkadaşıma hiç kullanmadığı halde 900 TL elektrik parası gelmiş" dedi.

DEVLETİN ŞAFKAT KUÇAĞI NERDE?

Evi kullanımaz hale gelen ve kirada kalan Recep Görken ise, devletin kendilerine ne zaman şefkat kuçağını açacağını sorarken, şöyle dedi; “Ne zaman bize bir hak tanıyacaklar, ne zaman bizi ne yapacaklar iki tane evim Sur içindeydi onlar yıkıldı. Verilen kira bedelleri kesildi. Nereye gideceğimizi bilmiyoruz. Bazıları var evinde oturuyor kira yardımı onlara veriliyor bizim evimiz yıkılmış ama kira yardımı verilmiyor. Bu devlet ne yapıyor, ne ediyor bilmiyoruz biz ne yapacağız nereye gideceğiz bilmiyoruz."

Sur ilçesinde PKK örgütünün gerçekleştirdiği hendek ve barikat terörünün yarattığı tahribatın kalıntıları canlılığını korurken, mağdur olan binlerce vatandaş ve ilçe esnafı, "acele kamulaştırma" kararı başta olmak üzere, uğradıkları mağduriyetin giderilmesi yönündeki belirsizliğe isyan etti. Esnaf ve Vatandaşlar, "halimiz ne olacak" diye sordu.

ACELE KAMULAŞTIRMA

Sur ilçesinin yüzde 60'ına denk gelen, 15 mahallede toplam 368 adadaki 6 bin 300 parselin ‘acele kamulaştırılması’ kararının ardından esnaf için tedirgin bir bekleyiş var. Kararın kendileri için ne getirip ne götüreceğini bilemeyen Sur esnafları ve vatandaşların çoğunluğu sorularına yanıt arıyor. Kendilerine nasıl bir ev veya iş yeri verileceğini bilmeyen vatandaşlar yetkililerin bir an önce gelip kendilerine açıklama yapmalarını istediler.

BİLGİLENDİRME İSTİYORUZ

Yetkililerden kendilerine net bir şey söylenmemesine veryansın eden esnaf ve vatandaşlar Söz Haber'e konuştular

Sur’da esnaflık yapan İsmail Bayba  “Burada Sur içinde esnaf olarak kalıyoruz. Bizim sadece isteğimiz şudur; yaptınız, yıktınız tamam terör olaylarından dolayıdır olabilir ama bizi devlet nezdinde bize bir açıklama yapsınlar şuan milletin kafasında bir sürü soru işareti var. Ne olacak, ne yapılacak tamam kamulaştırma geldi. Biz burada geçici olarak duruyoruz burada bakıyorsun bugün burada elektrik ve su faturası yine geliyor eğer kamulaştırdıysanız bu neden geliyor. Arkadaşıma hiç kullanmadığı halde 900 TL elektrik parası gelmiş. Yani devlet burayı kamulaştırmışsa neden geliyor bunlar nerede bu devletin yetkilileri bunlarla neden ilgilenmiyorlar.

BELİRSİZLİK KAHREDİYOR

Neden bizleri böyle konularda aydınlatmıyorlar, mesela ne olacağıyla ilgili daha bizleri aydınlatmamışlardır. Evleri yıkılan arkadaşlarımız var onların mağduriyetleri çoktur onların eşyalarıyla birlikte yıkılmış ne yapacak bunu bir devlet bizlere anlatsın. Konuşma yok, öneri yok, şöyle yapılacak, böyle yapılacak diye bir şeyde demiyorlar. Sur’da yaşanan bu belirsizliği bizlere anlatsınlar.

BANKA KREDİ VERMİYOR?

Bugün ben bankaya gidiyorum, banka bana kredi vermiyor bu yüzden iş yerim hakkında bir güçlendirme, geliştirme yapamıyorum. Artı diğer konu ise diğer esnaf arkadaşlarıma bakıyorum vakıfların kiracısı olan esnaflardan kira alınmadı. Örneğin belediyeye ait olan iş yerleri ise belediye bu konuda hiç yardımcı olmuyor ve üstüne üstlük kira istiyor. Vakıfların yaptığı bu kira yardımını neden bu belediye yapmıyor ki yani bu belediye halk için değil mi? Bunu da göz önünde bulundurmaları lazım. Yani şuan devletten bir isteğimiz yok."

EVLER YIKILMIŞ NE YAPACAĞIZ?

Sur’da esnaflık yapan Burhan Bayoba ise yaşananlara veryansın ederken, seslerinin duyulmasını istedi. Bayoba şöyle dedi:

 “Öncelikli  burada hendekler kazıldı, çukurlar açıldı. Bunun akabinde devletin polisi bunlar olduğu zaman gelip buraya girmediler. İş işten geçtikten sonra geldiler ve akabinde gördüğünüz üzere Evlerimiz hepsi yıkılmış durumda yani bu saatten sonra evlerimiz ne olacak bi haberiz. Şuan da yetkililer açıklama yapıyorlar hak sahipleri haklarına kavuşacaklar diye ama ne gibi bir hak bunu da bizlere demiş değiller bizleri bu konuda aydınlatsınlar. Ben burada oturuyorum 27 yaşındayım 27 senemde burada geçmiş, ben burada oturmak istiyorum.

BEN NASIL HAK SAHİBİ OLACAĞIM

Sen diyorsun da hak sahibi olacaksın ama nerede sen beni kalkıp götürüp şehir dışında bir yere hak sahibi mi? Edeceksin. Ben bunu istemiyorum, ben burada kendi doğup, büyüdüğüm yerde hak sahibi olmak istiyorum. Çünkü ben burada PKK’ya destekte vermemişim ve şuan da benim evim yıkılmamış sen geldin burayı kamulaştırdın benim evimi yıkacaksın sonra bana da diyorsun sizin hakkınızı size vereceğiz diye bana bunun bir açıklamasını yap, beni önce bir aydınlat bende o zaman hak vereyim.

BELEDİYE KİRASINI ALIYOR?

Bazı işyerleri vakıflara ait olduğu için bu olaylardan dolayı onlara kira yardımı yapıldı. Ama belediyeye ait olan iş yerlerine ise hiçbir yardım yapılmadı. Belediye ise bizlerden kira istiyor. Yani sözde bizim belediyemiz ama hiç yanımızda değil. Bu belediye HDP’nin belediyesi diye mi gelip yardım etmiyorlar. Belediye esnaflara bu zulüm’ü hak görüyor. Ben kendim belediyenin esnafıyım PKK’ile hiçbir bağlantım yok nedir sonuç ben esnafı olduğum için belediyenin hiçbir şeyini uygulamadığım için faydalanmıyorum. Devletin adam akıllı açıklama yapmaları hakkınızı vereceğiz ama hakkımızı nasıl ve ne gibi vereceksiniz. Biz hakkımızı istiyorum hakkımızda evimiz buradadır biz burada istiyoruz hakkımızı” dedi.

DEVLETİN ŞAFKAT KUÇAĞI NERDE?

Evi kullanımaz hale gelen ve kirada kalan Recep Görken ise, devletin kendilerine ne zaman şefkat kuçağını açacağını sorarken, şöyle dedi; “Biz bu Sur içinde yaşadığımız süre içerisinde ne yapacağımızı bilemiyoruz. Ne zaman bize bir hak tanıyacaklar, ne zaman bizi ne yapacaklar iki tane evim Sur içindeydi onlar yıkıldı. Verilen kira bedelleri kesildi. Nereye gideceğimizi bilmiyoruz. Bazıları var evinde oturuyor kira yardımı onlara veriliyor bizim evimiz yıkılmış ama kira yardımı verilmiyor. Bu devlet ne yapıyor, ne ediyor bilmiyoruz biz ne yapacağız nereye gideceğiz bilmiyoruz. Gerçekten 1, 2, 3 derken onlardan bir şey bekliyoruz ama netice alamıyoruz. Biz istiyoruz ki devlet bu millete bir kucak açsın, ona yardım etsin bir elini uzatsın bu millete bir çözüm bulsunlar bu nereye kadar gidecek. Yani şuan biz Sur halkı olarak beklemedeyiz. Sadece gidip evimizi gördük yıkılmış ve yıkık durumda duruyor. Bize verilen kira yardımları kesildi nedeni İŞKUR’a bir çocuğum girmiş diye. o zaten kendi için girdi o işe ama nedense bize verilen kira yardımı kesildi. Buradan yetkililere sesleniyorum; Sayın Cumhurbaşkanımız olsun, Başbakanımız olsun bu konulara bir el atsınlar bizleri bu konularda aydınlatsınlar ve yardım etsinler” dedi.

KÜRTLERİ ÖKSÜZ BIRAKTILAR

Sur'da esnaflık yapan Ahmet Sapmaz, ise “Sur’da hayat durdu” diyerek şunları söyledi. “66 yıllık babadan kalma bir yerimiz vardır. Bizde buranın yerli bir vatandaşıyız. Neyin ne olduğunu Allaha çok şükür bizde kendimizce biliyoruz. Bu çatışma sürecinde biz esnaf olarak çok perişan hale düştük, mağdur olanda biziz, evi yıkılan biziz. Yani bir söz vardır altta kalanın canı çıksın gibisinden bizde altta kaldık canımız çıkıyor şuan. Gerek yetkililer olsun, gerek PKK olsun ya da devlet olsun herkes bir ağızdan konuşuyor. Mesela kimse gelip de Sur içinde alış veriş yapmıyor. Zamanı geldiği zaman kimisi Kürtçülük adı altında bizleri kandırıyor, kimisi yani hükümet olarak millete öz güven vermiyor. Örneğin adam iki kelime Kürtçe konuşuyor milleti kendine bağlıyor. Hani Ali şeriatının dediği gibi ‘Kürtler ümmetin öksüz çocukları gibidir’ biz Kürtleri her zaman öksüz bıraktılar kimse bizim elimizi tutmadı. Gerek Kemalistler tarafından, gerekse de Apoistler tarafından kimse Kürtleri savunmadı.

KÜRTLÜKLE ALAKALARI YOK

PKK da söz de bizim temsilcimiz olduğunu iddia ediyorlar hâlbuki onların Kürtlükle alakaları da yoktur. Kurban olsunlar Kürtlere ve en büyük darbeyi de onlar Kürtlere vurdu. Şunu diyebiliriz; gelmiş geçmiş hükümetlerden bir nebzede olsa bu hükümet diğerlerinden iyi gözüküyor ama ortada yapılan bir şey yok. Sayın Ahmet Davutoğlu, döneminde geldi burada Ulu cami önünde konuşma yaptı, Sur içinin kamulaştırmasıyla ilgili konuşma yaptı. Hemen akşamı Diyarbakır Valisi başka bir çeşit konuştu. Geçen de Sayın Cumhurbaşkanı geldi oda farklı konuştu. Bizler rahat değiliz şuan da esnaf olarak kötü durumdayız binlerce iş yerlerimiz kapalı esnaf olarak bu buraya yani gelip öylesine oturuyoruz.” 

Kaynak: Diyarbakır Söz

Çok Okunan Haberler