Hastaneden Kovulduk!

Sevda Turga, isimli vatandaşın iddiasına göre 3 yaşındaki kızı Eylül ile birlikte hastane yönetimi ve hemşireler tarafından kolunda serum ile birlikte kovulduğunu söyledi.

Hastaneden  Kovulduk!

Muhammet YILDIZ / Mehmet Can TUNÇ

Güneydoğunun en büyük ve kapasiteli hastanelerinden biri olan Diyarbakır Kadın Doğum Ve Çocuk Hastalıkları Hastanesi yeni bir skandala imza attı.

Sevda Turga, Diyarbakır’da bulunan Kadın Doğum ve Çocuk Hastalıkları Hastanesinin 3 yaşındaki Eylül’ü yüksek ateşten dolayı yatışını yapması için 8 Kat Süt Çocuğu Bölümüne gönderildi. Turga Burada hastane yönetimi ve hemşireyle yatakların kirli olması sebebiyle çıkan tartışma sonucunda kızının kolundaki serum ile beraber kovulduğunu iddia etti.  Turga hastanede yaşadıklarını Söz haber'e şöyle anlattı.

“Saa 11 de Diyarbakır Kadın Doğum ve Çocuk Hastalıkları Hastanesine çocuğumu çok yüksek ateşten dolayı getirdim.  Hastanenin acil servisine geldim burada kızıma iğne yapıldı. Ondan sonra hastanede uzman bir doktora gösterdim. Uzman doktor ise kızımı hastaneye yatırdı. Bende kızımı alarak 8 katta bulunan Süt Çocuğu Bölümüne yatırdım.”

“Yataklar kirli ve pis içinde”

“Sonra baktım odada bulunan yataklar çok pisti ve Süt Çocuğu bölümündeki yataklar çok yüksekti. Bende buna karşılık orada bulunan görevlilere ve hemşirelere ne olur dedim rica ettim. Beni başka bir odaya alsınlar diye ve onlardan gelen ve cevap ise; başka oda sana veremeyiz kilitlidir. Zaten etraf oldukça kirli ve pis bende dedim çocuk 3 yaşında olan bir çocuk ikide bir lavaboyu kullanmak zorundayım. Ben o yataktan inip çıkamıyorum.  Sonra benimle tartıştılar bu hastane böyle ister kabul edersin,  ister etmezsin. Bunu söyleyende kat görevlileri ve Atike isimli başhemşireydi. Bende bunun üzerine başhekimin yanına indim. Başhekim yoktu yerinde onun yerine başhekim yardımcısıyla konuştum.

“Beni sert dille terslediler

“Bunun üzerine başhekim yardımcısı orada bulunan hemşireyi aradı. Hemşire hanım ise gönderin onu yukarıya ben onunla görüşeceğim diye, bende çıktım yukarıya bana diyor ki sen ne istiyorsun ben dedim işte hanım efendi böyle böyle çocuğum hasta çocuğum küçük ama süt çocuğu değil ben o yatakta yatırayım. O da aynısını bana söyledi; burası böyledir ister kabul edersiniz, ister etmezsiniz gidin”

“Hastaneden kovuldu”

Turga, “Bende tekrardan aşağıya indim bu sefer hastane müdürünün yanına gittim. Ona da aynı şekilde dedim işte böyle böyle yardımcı olun diye. Bunun üzerine hastane müdürü benimle birlikte yukarı çıktı. Eline telefonu almış lavaboları ve buzdolabını çekiyor. Ben ise dedim onlarla işim yok bu pis yataklarla işim var. Zaten kızım enfeksiyon hastası orası da öyle kirli ve pis olunca tam hasta olacak kızım.  Hastane müdürü ise bana diyor sen kirletmişsin burayı, sen pis ettin.

“Hemşire bana bedua etti”

 “Orada bulunan A. isminde başhemşire hastane müdürünün yanında bana diyor; senin kızın hastaneye kurban olsun diye. Düşünün bir devletin hemşiresine yakışır mı bir vatandaşa bunları demesi hiç uygun değil. Herkese buradan söylüyorum eğer hanginiz çocuğunuzu hastaneye kurban etmek istiyorsa buyurun getirin çünkü bu hastane böyleymiş. Söz de burası devlet hastanesi fakir fukaranın hastanesi ve benim eşim sigortalı olmasına rağmen bizlere bu zulüm’ü yapıyorlar. Bu hastane bizim hakkımız eğer bizim paralarımızla kurulmuşsa ve bize hizmet vermek için yapılmışsa buranın daha temiz olması lazımdı. Bu nedir yatakları leş kokuyor, yerler zaten söylemiyorum bile her yer kirli ve pis”

“A sınıfı insanlarına sadece bakıyorlar”

“Ben bir vatandaş olarak onların ağız kokusunu çekmek zorunda değilim hepsinin burnu havada insanlara yüksekten bakıyorlar.  A sınıfı insanlara sadece bakıyorlar bu böyle değil. Ben aşağı inmişim güvenliğin telsizine mesaj atıyor, o kadını ve kızını almayın içeri diye. Düşünün kapıda güvenlik görevlileri olmamasına rağmen hemşire öyle dediği için on dakika da 4-5 tane güvenlik görevlisi geldi bu kadar da olmaz insan hayatı bu kadar kolay bir şey değil değersiz değil onlar bizlerin vergileriyle ekmek yiyorlar okul okumuşlar ama insan olamamışlar. Buradan devlet yetkililerine ve sağlık bakanlığına sesleniyorum. Biz bu fakir vatandaşlarınızın sesini biran önce duyun ve bu işe bir el atın. Tabi bende hemşireyi ve hastaneyi savcılığa şikâyet edeceğim kızımın canı o kadar ucuz değil. Ben böyle bir devlet hastanesi görmedim”

Kaynak: Diyarbakır Söz