Temiz siyaset hareketi

Gelecek Partisi Diyarbakır İl Başkanı Aydın Altaç, organize suç örgütü lideri Sedat Peker’in iddialarına ilişkin Acilen bir temiz eller operasyonu başlatılması gerektiğini söyledi.

Temiz siyaset hareketi

DİYARBAKIR-Gelecek Partisi Diyarbakır İl Başkanı Aydın Altaç,  Gelecek Partisi olarak bugünden itibaren “Temiz Siyaset” hareketini başlattıklarını duyurdu.

“BİR TUĞLA DA SEN ÇEK”

Ülkenin dört bir yanındaki Gelecek Partisinin İl başkanlarının saat 17.00'de yaptığı basın açıklamasıyla başlattılan "Temiz Siyaset" kampanyasıyla ilgili açıklamalarda bulunan İl başkanı Altaç, "Kritik süreçlerde tarihe ağırlığını koyan değerli halkımızın feraset ve vicdanına güvenerek diyoruz ki; Bir tuğla da sen çek" dedi.

Basın toplantısında, organize suç örgütü lideri Sedat Peker'in iddialarının “otoriter yolsuzluk düzeninin mafyatik ilişkilerle desteklenen ve derinleşen çehresini açık bir şekilde gözler önüne serdiğini” dile getiren Altaç, şunları söyledi:

"SÜRECİN EN HAZİN YÖNÜ CUMHURBAŞKANI'NIN SESSİZLİĞİ"

"Hatırlanacağı gibi, 15 Şubat 2021 tarihinde kamuoyu ile paylaştığımız 'Temiz Siyaset Belgemiz'de bugün ülkede gittikçe derinleşen bir 'otoriter yolsuzluk düzeninin' sistematik bir nitelik kazandığını ifade etmiş ve iktidar başta olmak üzere bütün siyasi partileri ve sivil toplumu bu yozlaşmaya karşı harekete geçmeye çağırmıştık.

Son yaşanan gelişmeler ve ortaya atılan iddialar bu otoriter yolsuzluk düzeninin mafyatik ilişkilerle desteklenen ve derinleşen çehresini açık bir şekilde gözler önüne sermiştir. Siyasi ahlak ve şeffaflık yasası temelinde temiz siyaset reformunu gerçekleştirmek için harekete geçtiğimizde bize karşı gerçekleştirilen parti-içi kumpasın ve darbenin arka planı ve aktörlerinin kim oldukları bugün çok daha iyi anlaşılmaktadır.

Düşük profilli devlet makamları ile ehliyet ve liyakatın yok edildiği Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin ürünü olan mekanizmalar bugünkü çürümüşlüğün, yozlaşmanın ve yolsuzluğun zeminini hazırlamıştır. Bizlerin hukuk devleti ve sosyal adalet yolunda gösterdiğimiz cansiperane çabalara rağmen bugün gelinen nokta 28 Şubat ve 27 Nisan vesayetçilerine ve 15 Temmuz cuntacılarına teslim olmayan Türkiye’nin kaderinin 1990’ların karanlık aktörlerine, mafyatik ilişkilerine, insanların malına mülküne çöken bürokratik oligarşi unsurlarına teslim edilmiş olmasıdır.

Bu sürecin en hazin yönü, bu vahim iddialar karşısında başta Cumhurbaşkanı olmak üzere iktidar cihetinin kabullenici sessizliğidir. Sayın Cumhurbaşkanına tekrar çağrıda bulunuyoruz: Eğer iddialar doğru değilse çıkın ve sorumluluk üstlenerek en yakın çalışma arkadaşlarınızı delillerle savunun; eğer bu iddialar doğruysa hukuk devletinin gerektirdiği adımları atın."

"İÇİŞLERİ BAKANI İSTİFA ETMELİ, TEMİZ ELLER OPERASYONU BAŞLATILMALI"

Altaç, atılması gereken adımları ise şöyle sıraladı:                               

“- Organize suç örgütlerinin illegal faaliyetlerini ve bağlantılarını araştırmak ve soruşturmak üzere TBMM’de hem Araştırma Komisyonu hem de Soruşturma Komisyonu oluşturulmalıdır.

- Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, 5 ton kokain sevkiyatı, cinayet ve intihar vakaları başta olmak üzere ilgili bütün iddialar konusunda acilen soruşturma başlatmalıdır.

- Devlet kurumları içinde etki kurmaya ve yapılanmaya çalışan bütün illegal yapılar ve paralel bağlantıları konusunda tam yetkili olarak çalışmak üzere geçmişinde hiçbir şaibe olmamış yetkililerden oluşacak bağımsız bir inceleme heyeti oluşturulmalıdır.

- İlgili konular bağlamında acilen bir temiz eller operasyonu başlatılmalı ve bu operasyon bütün odaklar temizlenene kadar sürdürülmelidir.

- Bütün bu çalışmaların selameti açısından başta İçişleri Bakanı olmak üzere iddialarla ilgili bütün yetkililer derhal istifa etmelidir. Aksi takdirde, Cumhurbaşkanı tarafından derhal azledilmelidirler!

-Bu iddialarla ilgili ihale ve tahsisler benzeri bütün ekonomik ve hukuki süreç ve işlemler yok hükmünde sayılmalıdır.

-Bu tür suçların bir daha işlenmemesi ve siyaset-illegal yapı ilişkilerinin, siyaset-paralel yapı ilişkilerinin bir daha ortaya çıkmaması için siyasi ahlak yasası başta olmak üzere kapsamlı bir temiz siyaset reformu, bir temiz siyaset devrimi başlatılmalıdır.”

Kaynak: Diyarbakır Söz