Deliller gelsin itirazım sonra!

Tutuklanan Diyarbakır 7. Kolordu eski komutanı Korgeneral Yılmaz'ın Avukatı, delillerin toplanması için Korgeneral'in 30 gün gözaltında kalmasını istediği belirlendi.

Deliller gelsin itirazım sonra!

Darbe girişimi soruşturması kapsamında tutuklanan, ardından ordudan atılan 7'nci Kolordu Komutanı Korgeneral İbrahim Yılmaz'ın avukatı Gürkan Aydoğan Yolyapan, müvekkilinin darbeye karşı çıktığını ve suçsuz olduğunu savundu. Avukat Yolyapan, lehte delilleri toplayabilmek için müvekilinin uzun süre gözaltında tutulmasını istediğini, savcının bu talebe olumlu yanıt vermesine rağmen müvekkilinin tutuklandığını söyledi. Darbe girişimini babası Korgeneral Yılmaz'a haber verdiği ileri sürülen kızı Avukat Nazlı Yılmaz da babasının savunmasını üstlendi.

Korgeneral Yılmaz Sulh Ceza Hakimliği'ne çıkarılırken, savunma yapan Avukatı Gürkal Aydoğan Yolyapan, her şeyin 15 Temmuz 2016'da saat 22.43'te Genelkurmaydan illegal olarak çekilen bir faks ile başladığını, bu faksın 7'nci Kolorduya giriş tarih saatinin 23.00 olduğunu belirterek şöyle dedi:

DELİLLERİN TOPLANMASI İÇİN

"Olayı ilk olarak sayın meslektaşım olan kızından duyuyor. Bunun üzerine Kurmay Başkanını arıyor. 'Olağanüstü bir durum var, hemen nizamiyeleri kapat hiç kimsenin giriş çıkışına müsaade etme' diyor. Ondan sonra evinden, konutundan makamına doğru gelirken kurmay başkanı arıyor. Diyor ki 'bir emir geldi, arkasında sıkıyönetim ilanı var, sokağa çıkma yasağı olmuş, herkese bir görev vermişler' diyor. Müvekkil ise kesinlikle uyulmayacak' diyor. Saat 23.00 ve daha hiçbir şey belli değil. Müvekkile savcılıkta sorulan en kritik soru şuydu; 'Darbe girişimini öğrendiğiniz 23.10 saatinden, darbeye karşı olduğunuz açıklaması yaptığınız 02.42 saatine kadar neden açık bir şekilde erken bir vakitte açıklama yapmadınız?' Zaten müvekkilim burada huzurunuza getirtilmesinin nedeni de bu. Ama emirlere bakıldığı zaman, en başından beri Diyarbakır, Batman, Şanlıurfa ve Mardin'de hiçbir birlikte saat 23.00 itibarı ile hiçbir askerini, hiçbir aracını dışarı çıkarmayarak zaten buna karşı çıkmış ve sözlü emir vermiştir.

SÖZLÜ EMİR İLE EMRİN YAZILI EMRE

Sözlü emir ile bu emrin yazılı emre dönüştürülmesi arasında ortalama 1 saat 20 dakikalık bir fark var. Zaten 'bu emri yazılı hale getirin' diyor, ancak adli müşavirin gecikmesi yüzünden bu emir geç yayınlanıyor. Biz bunları ispatlayabilmek maksadıyla, bu gözaltının 30 güne çıkartılmasını bir şans olarak gördük ve soruşturmayı yürüten savcımıza gittik. 'Hemen sevk etmeyin, delillerimizi toplayın, ondan sonra sevk edip etmeyeceğinize karar verin, eğer bu deliller toplanmazsa şu anda müvekkilin masumiyetini ispatlamakta çok zorluk çekeriz' dedik. Sayın savcımız 'çok doğru düşünmüşsünüz' dedi. '30 gün kadar kalsın, ama hakkındaki delilleri toplayıp öyle sevk edelim' dedi. Ben de kendisine İzmir'den geleceğimi, sorguyu bana 1 gün öncesinden haber vermesini istedim ve bu isteğimiz kabul oldu. Ancak, dün sabahleyin aradılar ve sorgu olduğunu söylediler. Hem 'delilleri toplayacağız' diye söz veriliyor, daha sonra apar topar sorguya alınıyor. Demek ki yukarıdan bir emir geldi."

AVUKAT KIZI SAVUNACAK

Soruşturma kapsamında tutuklanan ve daha sonra ordudan atılan 7'nci Kolordu Komutanı Korgeneral İbrahim Yılmaz, darbe gecesi yaşananlardan kızının telefon açması ile haberdar olduğunu söylemişti. Avukat olan kızı Nazlı Yılmaz, tutuklandığı Sulh Ceza Hakimliğindeki yargılamada hazır bulundu. Avukat Yılmaz, müvekili olan babasının darbeyi önlemeye çalıştığını savunarak, "Onurlu bir Türk generali bu alçak hain darbe girişimi nedeniyle soruşturmaya tabi tutulmuştur. Bu durum inciticidir" diye konuştu.

Kaynak: Diyarbakır Söz