Kızılay'ın yeni başkanı Prof. Dr. Fatma Meriç Yılmaz

Ülkemizin başına gelen tüm felaketlerde ilk olarak yardıma koşan kuruluşumun Kızılay’ın bugün yapılan genel kurulunda başkanlığa Fatma Meriç Yılmaz seçildi.

Kızılay'ın yeni başkanı Prof. Dr. Fatma Meriç Yılmaz

Kızılay’ın iyilik yolcuğunu sürdürecek olan yeni yönetimi, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın video mesajı eşliğinde ve Sağlık Bakanı Fahrettin Koca ile AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Ankara Milletvekili Jülide Sarıeroğlu’nun da katılımıyla Kızılay’ın Ankara’daki Etimesgut yerleşkesinde ‘Daima Türkiye Daima Kızılay’ sloganıyla gerçekleştirilen olağanüstü genel kurulda belirlendi. Kızılaycılık ruhunu yansıtan ve birlik atmosferinde gerçekleşen olağanüstü genel kurulda Türkiye genelindeki Kızılay şubelerinden gelen delegelerin kullandığı oylarla yeni Genel Başkan Fatma Meriç Yılmaz oldu. Türk Kızılay Genel Başkanı Fatma Meriç Yılmaz, konuşmasında Kızılay’ı bir kariyer değil, bir emanet olarak gördüklerini ve bu emanette 155 yılın birikimi, Kızılay’dan fayda görmüş öksüzün, yetimin, mazlumun ve muhtacın duası olduğunu söyledi.

“BU EMANETTE DÜNYADA YARDIM BEKLEYEN İNSANLARIN UMUDU VAR”

155 yıllık merhamet çınarı Kızılay’ın olağanüstü genel kurulunda bir araya geldiklerini ifade eden Yılmaz, “Biz Kızılaycılar olarak milletimiz için ayağımızı sağlam bastık ve kimseden taltif beklemeden, kim ne diyor diye bakmadan, yalnızca Allah rızası için iyilik yapmaya, yardıma koşmaya, gece gündüz çalışmaya devam ettik. Gönüllü ordumuzla, çalışanlarımızla nefesimizin yettiği son ana kadar depremzede kardeşlerimizin yanından ayrılmadık. Bugün hala bölgede yaraların sarılması için özverili yol arkadaşlarımız depremzedelerin ihtiyaçlarını karşılamaya devam ediyorlar. Bugün de olağanüstü genel kurulumuzla bir bayrak değişimi yapıyoruz. Biz Kızılaycılar olarak biliriz ki bizler hangi görevde olursak olalım Kızılaycılık ruhu bakidir, devam eder. Bizler Kızılay’ı bir kariyer değil, bir emanet olarak görürüz. Kızılay hepimizin emaneti. Bu emanette 155 yılın birikimi, bu kurumdan fayda görmüş öksüzün, yetimin, mazlumun ve muhtacın duası var. Bu emanette bugün ve gelecekte, ülkemizde ve dünyada yardım bekleyen insanların umudu var. Hepimizin önceliği bu emanete sahip çıkmak. Hepimiz biliyoruz ki, ülkemizin dört bir yanında, dünyanın mazlum coğrafyalarında bizi bekleyenler var. Ve bizler, bizi bekleyenlerin gözünü yolda bırakmamaya kararlıyız. Gücümüz yardımseverlerin desteği, ihtiyaç sahiplerinin duasıdır. Buradan bir kez daha gönlü geniş bağışçılarımıza sonsuz şükranlarımı sunuyorum” diye konuştu.

“HER BİRİ HAYAT VERİCİ HİZMETLERLE KÖKLEŞEN BİR BUÇUK ASIRLIK İYİLİK ÇINARI KIZILAY”

Kızılay’ın iyilik duygusunun bu coğrafyadan başlayarak yoksulların, mağdurların dünyasında adı olduğunu söyleyen Sağlık Bakanı Fahrettin Koca ise, “Ülkemizin gururu Türk Kızılay’ın her biri hayat verici hizmetlerle kökleşen bir buçuk asırlık iyilik çınarının olağanüstü genel kurulunda sizlerle birlikte olmaktan bahtiyarlık duruyorum. Bizim dilimizin dünyada belki de en yaygın bilinen kelimelerinden biri Kızılay’dır. Kızılayımızın faaliyeti en evrensel ve milli işlerimiz arasındadır. Türk Kızılay’ın ulaştığı her yerde bayrağındaki ayla Türk bayrağındaki ay sırt sırtadır. Bu bayrağı yurt içinde ve yurt dışında taşıyan her gönüllüye, görevini gönüllülük bilinciyle yapan tüm görevlilere minnettarız. Bu minnettarlığın tarihi Kızılay kadar eskidir. Kızılay gibi iyilik köprüsü olan, merhamet duygumuzu sosyal bir organizasyona dönüştüren sağlam kurumlar, insanla bağını geleceğe daima daha güçlü taşırlar. Türkiye’de insan kalbine dokunacak başarı hikâyeleri yazmada Kızılay kadar ikinci bir kurum olduğunu düşünmüyorum. Sözlerimin başında merhamet çınarı dediğim Türk Kızılay’ı bu sefer hayat ağacına benzeteceğim. Bugünkü görevlendirmeler tıpkı hayat ağacının temsil ettiği gibi bir değişim. Kökler derinleşiyor, dallar bu dünyanın dört bir yanına doğru biraz daha uzuyor ve iyilik yeni meyvelere duruyor. Sizleri ve sizler gibi 'İnsanlık, merhamet üzerine kuruludur' sözünü dünya görüşü haline getirdiğine yürekten inandığım bütün Kızılay mensuplarını yürekten kutluyorum. Kızılayımızın genel kurulu hayırlı olsun” ifadelerini kullandı.

Eski Genel Başkan Kerem Kınık ise büyük bir ailenin gönüllü neferi olarak her zaman katkı vereceğini ifade ederek, “Bugün gururla söylüyorum ki ben 2015 yılında almış olduğumuz Kızılay yönetiminin ekonomik büyüklüğünü 30 kat büyüterek yeni genel başkanımıza inşallah devrediyoruz. Binlerle sayılı olan gönüllülerimizi yüzbinlerle sayılı gönüllülere coşturarak çıkartmış bir hareket olarak teslim ediyoruz. Bugün onbinlerle sayılı olan bağışçılarımızı her yıl 3 milyonu aşkın bağışçının bağış yaptığı, dünyanın en fazla sayıda insanının bağış yaptığı sivil toplum kuruluşu itibarıyla Allah’a hamdolsun genel başkanımıza devrediyoruz. Planlarımız var, programlarımız var. Bu yürüyüş hiçbir zaman durmayacak biliyorum. 2015 yılında olağanüstü kongrede beraber seçildiğimiz Prof. Fatma Meriç Yılmaz arkadaşımızla, hocamızla beraber bu büyük değişim sürecinin içinde beraber olduk” dedi.

Kınık sözlerini, “Devletimiz var olsun, Kızılayımız var olsun. İnsanlığın son ıstırabı dinene kadar bu yürüyüş hep büyüyerek devam etsin” sözleri ile bitirdi.

Konuşmaların ardından genel kurula katılan delegeler oy birliği ile Fatma Meriç Yılmaz’ı Kızılay’ın yeni genel başkanı seçti. Yılmaz, kullanılan oyların tamamını alarak Kızılay’ın ilk kadın genel başkanı oldu.

KIZILAY’IN TARİHİ

Kızılay, 11 Haziran 1868 tarihinde "Osmanlı Yaralı ve Hasta Askerlere Yardım Cemiyeti" adıyla Dr. Marko Paşa, Dr. Abdullah Bey, Kırımlı Aziz Bey ve Serdar-ı Ekrem Ömer Paşa’nın girişimleriyle kurulmuştur.

1877'de "Osmanlı Hilal-i Ahmer Cemiyeti", 1923'de "Türkiye Hilal-i Ahmer Cemiyeti", 1935'te "Türkiye Kızılay Cemiyeti" ve 1947'de "Türkiye Kızılay Derneği" adını almıştır. Kuruluşa "KIZILAY" adını Ulu Önder Atatürk vermiştir.

Kızılay 1876 Osmanlı –Rus Savaşı’ndan 1974 Kıbrıs Barış Harekâtı’na kadar geçen sürede, Türkiye’nin taraf olduğu tüm savaşlarda, cephe gerisinde kurduğu hastaneler, hasta taşıma servisleri, donattığı hastane gemileri, yetiştirdiği hemşireler ve gönüllü hasta bakıcılar aracılığıyla savaş alanında yaralanan ve hastalanan on binlerce Mehmetçik’in yardımına koşmuş, dost ve düşman askerinin bakım ve tedavisine yardımcı olmuş, savaş esirlerine gereken insancıl yardımları yapmış ve savaştan etkilenen sivil halkın bakımı ve korunması için çaba göstermiştir.

I Meşrutiyetin ilanından sonra İstanbul'da görülen büyük kolera salgınından bu yana yurdumuzda ortaya çıkan doğal afetlerde felaketzedelerin bakımını, barınma ve beslenmelerini sağlamıştır.

Türkiye’nin taraf olmadığı savaşlardan kaynaklı acıları dindirmek için de tüm varlığıyla çalışan Kızılay, Birinci Körfez Savaşı’ndan etkilenen ve ülkemize sığınan on binlerce mülteciye hizmet vermiş; Afganistan, Bosna – Hersek, Irak ve Suriye’de savaştan etkilenen insanlara yardım eli uzatmıştır. Kızılay, Somali, Filistin ve Suriye başta olmak üzere çatışmalarda zarar gören sivili halka Türk halkının dost elini uzatmanın yanı sıra kurulduğu günden bu yana doğal afetlerden etkilenen 137’ün üzerinden ülkede uluslararası yardım faaliyetlerine katılmıştır.

Hemşirelik eğitimi, ilkyardım, sağlık ve ülkemizin kan ihtiyacının karşılanmasına yönelik kan hizmetleri alanlarında öncülük yapmış olan Kızılay, korunmaya gereksinim duyan pek çok vatandaşımıza gereken sosyal yardım hizmetleri sunmaya devam etmektedir.

Balkanlar’dan Orta Asya’ya, Orta Doğu’dan Afrika’ya, Güney Asya’dan Kafkaslar’a, Gazze’den Haiti’ye kadar dünyanın neresinde bir insan acısı varsa onu dindirmek için çaba gösteren Kızılay, Uluslararası Kızılay – Kızılhaç Hareketi’nin bir parçası olarak, insan onurunun korunması doğrultusunda din, dil, ırk ayrımı yapmaksızın insancıl çalışmalar yürütmektedir.

Uluslararası Kızılay-Kızılhaç hareketinin etkin bir üyesi olan Türk Kızılay, 1868 yılında dünyadaki ilk Kızılay olarak kurulmuştur. Uluslararası harekete “kızıl ay” amblemini de Türk Kızılay vermiştir. Kızılay, Uluslararası Kızılay-Kızılhaç Topluluğu'nun temel ilkelerini paylaşır. Bunlar; insanlık, ayrım gözetmemek, tarafsızlık, bağımsızlık, hayır kurumu niteliği, birlik ve evrensellik ilkeleridir.

Kaynak: Diyarbakır Söz