Kut davasında ceza istenildi!

Tutuksuz yargılanan polis memuru Y.Ş'nin, 'Bilinçli taksirle ölüme neden olmak' suçundan cezalandırılması talep edildi

Kut davasında ceza istenildi!

Diyarbakır'da 3 yıl önce, Nevruz etkinliğine elinde bıçakla girmek isterken "dur" ihtarına uymadığı gerekçesiyle açılan ateş sonucunda Kemal Kurkut'un ölümüne ilişkin davada savcı mütalaasını sundu.

Diyarbakır 7. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen duruşmaya tutuksuz sanık Y.Ş. katılmazken, maktul Kurkut'un ağabeyi Ferhat Kurkut ve avukatları hazır bulundu.

Sanık avukatı Ahmet Fırat, müvekkilinin yeni tip koronavirüs (Kovid-19) kapsamında karantinada olduğu gerekçesiyle duruşmada hazır edilemediğini belirtti.

Cumhuriyet savcısı, esas hakkında hazırladığı mütalaasında, kamera kayıtlarına göre 21 Mart 2017'de nevruz etkinliği için gerekli önlemlerin alındığının görüldüğünü bildirdi.

BIÇAĞI KONTROL NOKTASINDAKİ POLİSLERE SAVURMUŞ

Mütalaada, kamera kaydı incelemelerinde maktulün etkinliğe katılmak için 07.40 sıralarında bir kasaptan aldığı bıçakla geldiği kontrol noktasındaki polislere savurduktan sonra barikatı geçtiği aktarıldı.

Bu sırada havaya ateş edildiği, maktul ile sanık Y.Ş arasında 7 metre mesafe olduğu vurgulanan mütalaada, sanığın silahını 2 el ateşlediği an ile merminin yerden sıçradığı anın zamanlamasının uyumlu olduğu kaydedildi.

MERMİ YERDEN SEKİP, İSABET ETMİŞ

Yapılan yargılama kapsamında Ulusal Kriminal Büro tarafından hazırlanan uzmanlık raporuna da yer verilen mütalaada, şöyle denildi:

"Raporda maktul Kurkut'un, sanık Y.Ş'nin tabancasından çıkan ilk atışla 'kesinlikle yerden sekme sonucu' ölümcül yaralandığı ve görüntülerde yapılan incelemede ise merminin yere çarpmasıyla 130 derecelik açı ile parçalanarak nüve halinde maktule ulaşmış, göz-gez-arpacık ve maktulün ölümcül giriş yeri hedeflenerek ateşlenmemiş olduğu görüşü bildirilmiştir."

Soruşturma ve yargılama sonucunda elde edilen somut delillere ilişkin mütalaada şu değerlendirmelere yer aldı:

"Olay günü maktulün bölgede bulunan polislere ve vatandaşlara saldırı teşebbüsünde bulunmadığı, rastgele alanda hareket ettiği anlaşılmıştır. Alanda görevli polisler tarafından havaya ateş edilmesine ve polis sayısı gözetildiğinde maktulün vurulmadan etkisiz hale getirilme ihtimali varken, sanığın öldürme kastı olmaksızın, mesleki bilgi ve tecrübeyle merminin yerden sekerek, maktule isabet edebileceğini öngörmesi gerekirken, ayaklarına doğru sıkarak etkisiz hale getirmeyi amaçlamıştır."

Sanığın olay anındaki durumu ve ateş sayısı dikkate alındığında, kanun emrini yerine getirmede silah kullanma hak ve yetkisinin icrasında aşırılığa kaçtığını ifade edilen mütalaada, "Sanığın öngörmesi gereken neticeyi istememesine rağmen neticenin meydana gelmiş olması nedeniyle 'bilinçli taksirle ölüme neden olmak' suçundan cezalandırılmasına karar verilmelidir." denildi.

İSTENİLEN CEZA

İddianamede, Kemal Kurkut'u öldürdüğü gerekçesiyle tutuksuz sanık Y.Ş hakkında "olası kastla adam öldürmek" suçundan 20 yıldan 25 yıla kadar hapis cezası istenmişti.

Kaynak: Diyarbakır Söz