Rezilce anlayış

Cumhuriyet Bayramı etkinliğinde Anaokulu öğrencilerine Atatürk'e tapınma ayini yaptırıldı. Görüntüler infial yaratırken, Milli Eğitim'in çatısı altında, dini hassasiyetlerin alenice gözardı edilmesi kınandı.

Rezilce anlayış

29 Ekim Cumhuriyet Bayramı tüm ülkede çoşkuyla kutlanırken bir okulda ortaya çıkan bu görüntüler tartışmaya neden oldu. 29 Ekim kutlamaları kapsamında küçük çocukların Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün posteri önünde adeta ‘secde’ ettirilmesi, tepkileri beraberinde getirdi.

ATATÜRK'E SECDE ETTİRİLDİ

Kayseri'de bir anaokulunda 29 Ekim kutlamaları adı altında, hiçbir şeyin farkında bile olmayan çocuklar, adeta bir ritüel yapıyormuş gibi Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün posteri önünde yere kapanarak eğildi.  Öğretmenleri tarafından öğretilen bu davranışa ait videonun sosyal medyaya düşmesinin ardından büyük tepki gördü.

İNFAL YARATTI, TEPKİ VERİLDİ

Sosyal medyadaki duyarlı Vatandaşlar, gencecik dimağlara yapılan bu hareketin kabul edilemez olduğuna dikkat çekerek okul yönetimi hakkında soruşturma başlatılması gerektiğine dikkat çekti. Daha önce benzer hadiselerin de yaşandığına dikkat çeken Müslüman Vatandaşlar, yetkililer bu konuda gerekli hassasiyeti göstermediğini ifade ederek, tepki gösterdi.

Kimi Kemalist eğitimcilerin, eğitim-öğretimde de Kemalizme çocuk devşirdiğini vurgulayan Vatandaşlar, bu tip eğitimcilerin genç dimağları zehirlemesine izin verilmemesi gerektiğine dikkat çekti.

SKANDAL BİR GÖRÜNTÜ

Mil-Diyanet Sen Genel Başkan Yardımcısı Ahmet Tahiroğlu, yaptığı açıklamada, “Her defasında ‘Diyanet’in hutbesinde Atatürk anılmadı’ diye yaygara kopartan laik yobazlar, şimdi de küçücük evlatlarımızı Atatürk'e secde ettirdiler. Bu skandala sebep olanlar ivedilikle görevden el çektirilmelidir. Eline geçen her fırsatta Allah'a secde etmemizi gericilik diyerek eleştiren ancak yaratılmışların önünde secde etmeyi çağdaşlık olarak gören zihniyet Cumhuriyet Bayramı'nda verdiği bu görüntüler ile Cumhur'un dininden, inancından ve geleneğinden ne kadar uzakta ve yabancı olduğunu bir kez daha gösterdi. Sadece Mabud'un önünde eğilmesi gereken başlarımızı mahluk'un önünde eğmeye zorlayan zihniyeti ve temsilcilerini kınıyoruz ve yetkililerden bir an önce çocuklarımızı vatanına, devletine bağlı dinimiz ve inancımız ile barıştıracak bir müfredat ve eğitim sistemi istiyoruz.

KUR'AN KURSLARINDA

Diyanet’in ilk olarak 2013 yılında uygulamaya koyduğu ‘4-6 yaş Kur’an Kursları’nda milyonlarca çocuğumuz, yüce kitabımızı okumayı öğrendi. Başkanlığımızın 4-6 yaş grubu Kur’an kurslarına yönelik halkımızın büyük teveccühünü müşahede etmekteyiz. Bu nedenle halkımızın bu talebini karşılamak üzere devletimizin bütün okul öncesi eğitim kurumlarında hatta kreşlerde bile din ve değerler eğitimi özel bir program olarak çalışılmalıdır” dedi.

GÖKÇEK'TEN TEPKİ GÖSTERDİ

Buarada,  rezalet görüntülere sosyal medya hesabından tepki gösteren eski Ankara Büyükşehir Belediyr Başkanı Melih Gökçek “Ne bu ya? Bu millet Allah’dan başka hiçbir yere secde etmez… Atatürk’e secde ettirmekte ne ola? Bu Atatürk’e saygı değil, tam tersine insanlar arasına nifak sokmayı, toplumu kutuplaştırmayı amaçlıyor. Çocuklara bunu yaptıran geri zekalı derhal  eğitimden uzaklaştırılmalı…” notunu düştü.

ÖĞRETMENİN DİN DÜŞMANLIĞI

Türkiye kamuoyu öğrencilerin secdesini tartışırken, bir başka görüntü sosyal medyaya düştü. Öğretmenlerin öğrencileri Atatürk'e tapındırdığı videolardan sonra şimdi de öğrencilere Atatürkçülük kisvesiyle İslam'ı kötüleyen öğretmenlerin görüntüleri ortaya çıkmaya başladı. Videoda İslam düşmanlığını genç zihinlere işlemeye çalışan, bu toprakların değerlerine yabancı, Atatürk maskesiyle gizlenmiş bölücülerin tiyatrosunu izliyorsunuz.

VİDEODAKİ ÖĞRETMENİN KONUŞMASI

Çarşaflı bir şekilde sınıfa giren öğretmen; "Bakın benim neremi görüyorsunuz? Başımı göremiyorsunuz ki? Dudaklarımı, saçlarımı görebiliyor musunuz? Hatta Osmanlı zamanında bazen gözün önünde peçe de olur. Gözünü bile göremezsiniz. "Modern" giyimiyle sınıfa giren öğretmen; Eldivenlerim var, kısa eteğim var, şapkam var, çantam var, gömleğim var. Ayakkabılarım çok şık değil mi? Şık mıyım şimdi? İstediğim gibi giyinebiliyor muyum? Peki yüzümün diğer yerlerini görünüyor mu? " diye konuşuyor.

TÜRKİYE'NİN ÖNDERLERİ

Buarada, ÖNDER İmam Hatipliler Derneği tarafından lise öğrencilerine yönelik eğitim ve kişisel gelişim programı olarak düzenlenen "Türkiye'nin Önderleri" programının 3 yıl sürecek yeni eğitim dönemi başladı. Programın Büyük Çamlıca Camisi 1071 Konferans Salonu'nda düzenlenen açılış töreni, Kur'an-ı Kerim tilavetiyle başladı.

GENÇLERİMİZİ YETİŞTİRMEK

ÖNDER İmam Hatipliler Derneği Genel Başkanı Abdullah Ceylan, imam hatibi, dört duvar arasına sıkıştırılmış, belli bir müfredatın takip edildiği, sadece belli derslerin işlendiği bir okul olarak değerlendirmediklerini ifade etti.

İmam hatibi, 70 yıllık büyük bir müktesebatı beraberinde taşıyan, milyonları içerisinde barındıran, Türkiye'nin en büyük, en köklü ve en asil ailesi olarak nitelendirdiklerini anlatan Ceylan, imam hatipli olmayı ise "bir ailenin mensubu olmak, sadece bir diploma sahibi olmak değil bir kimlik sahibi olmak, bu kimliği sadece taşıyan değil, yaşayan bireyler olmak." şeklinde tanımladı.

İmam hatipli olarak sadece bir okul değil, bir ailenin mensubu olduklarını vurgulayan Ceylan, gençlere seslenerek, "Bugün sizlerle birlikte Türkiye'nin Önderleri projesinde sizlere liderlik yapacak, ömürlerinin en güzel dönemlerinde, üniversite hayatında özgürce, rahatça, keyif içerisinde üniversite ortamında okuyacak vakti olan ağabey ve ablalarınız bugün imam hatip sıralarında sizlerin yanında. Siz de inşallah bu okullardan mezun olduktan sonra okullara geri dönecek, bugün bir parçası olduğunuz projenin iki gün sonra yöneticisi, üç gün sonra mimarları ve daha genişleten yöneticileri olacaksınız. Biz buna inanıyoruz ve onun için bugün aslında bu çalışmayı yürütüyoruz." ifadelerini kullandı.

ÇOCUĞUNU NEREYE GÖNDERİYORSUN

Abdullah Ceylan, bir proje ortaya çıktığında, içeriğinin kaliteli olduğuna kanaat getirilse dahi ailelerin yine de bir tedirginlik yaşadığını, "Çocuğumuzu nereye gönderiyoruz? Kimlere emanet edeceğiz?" diye düşündüklerini belirterek, şöyle devam etti: "63 yıl önce Türkiye'nin ilk imam hatip okulunun, ilk mezun derneği olarak kurulan ve bugün Türkiye'deki 450 mezun derneği, 150 temsilcilikle Anadolu'nun dört bir yanını kuşatan ve bütün imam hatip ailesine ağabeylik yapan, kucak açan büyük bir kurumun içerisinde bu çalışmaları yürütüyoruz. Hiçbir cemaatle hiçbir kurumla herhangi bir uç akıma sapmadan, vasat bir şekilde istikamet üzerine yürüyen, 63 yıldır çift kanatlı nesiller yetiştirmek için gayret sarf eden imam hatip ailesinin en büyük hamilerinden ÖNDER ailesiyiz. Bunun için velilerimizin gönül rahatlığıyla çocuklarını, ağabeylerimize ve ablalarımıza teslim edeceklerini ifade etmek istiyorum. Bir tedirginlik yaşamayın. Evlatlarınız emin ellerde, güvenli ve temiz ağabeylerin ve ablaların elinde. Başarılı bir neslin, ileriye dönük hayalleri olan, geniş ufukları olan güzel insanların elinde gençlerimiz yarınlara çok daha güçlü bir şekilde yetişecek ve bu ülkenin, ümmetin ümidi olarak güzel işlere imza atacaklar."

Kaynak: Diyarbakır Söz