Efsane modacı tesettür hikayesini anlatırken hem ağladı hem ağlattı, neler dedi,?

Modacı Gülsüm Elkhatroushi, Bursa’da Nun Dergisi tarafından düzenlenen alışveriş festivaline katıldı. Gülsüm Elkhatroushi, katıldığı festivalde söyleşi yapan ünlü modacı kapanma sürecinde yaşadığı zorlukları anlatırken göz yaşlarına boğuldu.

Efsane modacı tesettür hikayesini anlatırken hem ağladı hem ağlattı, neler dedi,?

Modacı Gülsüm Elkhatroushi, Bursa’da Nun Dergisi tarafından düzenlenen alışveriş festivaline katıldı. Gülsüm Elkhatroushi, katıldığı festivalde söyleşi yapan ünlü modacı kapanma sürecinde yaşadığı zorlukları anlatırken göz yaşlarına boğuldu.

Gülsüm Elkhatroushi’nin açıklamaları şu şekilde…

 "Çok ağlayarak kapandım. Çevrem farklı. Annem açık, kardeşlerim açık. Herkes 'Sakın çarşaflara girme, sakın onlara dalma, kızım gençsin yaşlanınca yaparsın' diye telkinlerde bulunuyorlardı. Eşim kapanmamı çok isterdi. Ama baskı yapmazdı. Umre'ye giderken uçakta karar verdim kapandım. Sosyal paylaşım sitelerindeki açık tüm resimlerimi Umre'ye giderken sildim. Umre'de 15 gün her şey çok güzeldi. Umre'den döndükten sonra 4-5 gün evden çıkamadım. Eşim bu durumumu anladı. 'Evden neden dışarı çıkmıyorsun' diye sordu. Evden dışarı çıktım, bu defa hocalarımla görüşmemeye başladım. Beni arıyorlar, 'neden böyle yapıyorsun' diye. Çok dua ettiler bana. Bir gece çok rahatsızlandım. Seccadenin üzerinde çok ağladım. 'Allah'ım bana kolaylaştır' diye. Çünkü etrafımda kimsem kalmadı. Bir tane kapalı arkadaşım yoktu. Çok zor günlerdi. Sonra bu durum dualarla geçti. Sonra bir baktım herkes beni sevmeye başladı. Kapandıktan sonra eşime dedim ki 'Kimsem kalmayacak artık kimsem olmayacak' dedim. Ama şimdi benim yanımda beni seven çok kişi var" dedi.

Moda

Moda, özellikle giyim kuşam, ayak giyimi, aksesuar, makyaj, pirsing ya da mobilyada popüler stil ya da uygulama için kullanılan genel bir terim. Moda, kelime anlamıyla toplumun tüketim trendleri belirleyen tüketim anlayışı olarak tanımlanılmaktadır. Moda bununla beraber, İtalyanca'da değişiklik gereksinimi veya süslenme özentisiyle toplum yaşamına giren geçici yenilik olarak geçmektedir. Modanın bir diğer anlamı da, belirli bir süre etkin olan toplumsal beğeni, bir şeye karşı gösterilen aşırı düşkünlüktür.

Moda latince "modo" kelimesinden gelir "hemen şimdi" anlamı taşır.

Tesettür

Tesettür, örtünmek anlamında İslam dini terimidir. İslam dünyasında çoğunlukla kadınların kıyafetleri ile ilgili tanımlamalarda kullanılan bir kavramdır. Tesettür "örtünmek" anlamına gelir ve dinî anlamda örtülmesi gerekilen yerleri ve örtünün şeklî bazı unsurlarını (örneğin transparan olup olmamasını) belirler.

Tesettür ve başörtüsü insan istek, arzu ve iradesi ile yapılan bir davranış olduğu halde, sıklıkla "tesettürlü kadın", veya "başörtülü kız" şeklinde insan bedeninin bir parçası veya toplumsal bir sınıfı tanımlar şeklinde kullanımına da rastlanır.

Hristiyan Kültürü

Hristiyanlıkta ise kadınların örtünmesi ile ilgili ifadeler İncil'de Korintoslular bölümünde belirtilir.

''Ben Mesih’i örnek aldığım gibi, siz de beni örnek alın.

Her şeyde beni hatırladığınız ve geleneklerimize, size aktardığım şekliyle bağlı kaldığınız için sizi övüyorum.

Yine de, şunu bilmenizi istiyorum; her erkeğin başı Mesih, kadının başı erkek, Mesih’in başı da Tanrı’dır.

Dua ederken ya da peygamberlik sözü bildirirken başını bir şeyle örten her erkek kendi başını küçük düşürür.

Dua ederken ya da peygamberlik sözü bildirirken başını örtmeyen her kadın da kendi başını küçük düşürür; bu, saçı tıraş etmekle aynı şeydir.

Böyle durumlarda kadın başını örtmüyorsa, saçını da kestirsin; eğer saçını kısacık kestirmek ya da tıraş ettirmek kadın için küçültücüyse, o zaman örtsün. Erkek başını örtmemelidir, çünkü kendisi Tanrı’nın yansımasıdır, O’na onur kazandırır; kadın da erkeğe onur kazandırır. Erkek kadından değil, kadın erkekten olmuştur.

Yine, erkek kadın için değil kadın erkek için yaratılmıştır. Bu yüzden de kadın, meleklerden ötürü, yetkiye boyun eğişinin bir işaretini başında taşımalıdır.

Ne var ki, Rab'de ne kadın erkekten, ne de erkek kadından bağımsızdır.

Çünkü kadın erkekten yaratıldığı gibi, erkek de kadından doğar. Ama her şey Tanrı'dandır.

Siz kendiniz karar verin: kadının örtüsüz başla Tanrı'ya dua etmesi uygun mu?

Doğa bile size erkeğin uzun saçlı olmasının kendisini küçük düşürdüğünü, ama kadının uzun saçlı olmasının kendisini yücelttiğini öğretmiyor mu? Çünkü saç kadına örtü olarak verilmiştir.

Bu konuda çekişmek isteyen biri varsa, şunu bilsin ki, bizim ya da Tanrı'nın topluluklarının başka bir geleneği yoktur.''

İslam Kültürü

Müfessirlerin ve İslam tarihçilerinin geneline göre İslam öncesi dönemde Arap kadınları enselerine bağladıkları veya arkalarına saldıkları başörtüsü tarzı bir örtüyü takarlardı.Bununla birlikte bu örtü gerdanlarını ve diğer taraflarını örtmezdi.

Coğrafik etki; Çöl yaşamından kaynaklanan, toz ve yakıcı güneş ışınlarından koruyucu geniş ve bazı bölgelerde yüz dahil tüm vücudu kaplayan yerel giysilerin, hadisler ve Kuran yorumları ile dini zorunluluklar içine girmiş olma ihtimali göz ardı edilemeyecek bir konu olarak görünmektedir. Prof. Dr. Mehmet Aydın bu konuya işaret eden yorumunda, tesettürün İslamda olduğunu, şekil ve miktar gibi hususların ise coğrafya ve kültür tarafından belirlendiğini ifade etmiştir.

Prof. Dr. Neşet Çağatay İslamda başörtüsünün ortaya çıkışı sürecini "Müslümanlar, hür kadınlarıyla birlikte Mekke'den Medine'ye göç ettiklerinde, Medine'de bir meta aracı gibi alınıp satılan ve örtünmeyen cariyelerle karşılaştılar. Medineli erkekler, Mekke'den gelen kadınlara da cariye gibi davranıyor. Onları da meta gibi alıp satmak istiyorlar. Hazreti Ömer bu kargaşalığı görüyor. Medinelilerle karıştırılmamaları için Mekkeli kadınlara örtünme kuralı getiriliyor. Cariyelerin örtünmesi ise yasaklanıyor. İslamiyette hür kadınların cariyelerden ayırt edilmesi için başlatılan bu gelenek, daha sonra kadınların erkeklere karışı örtünmesi şekline dönüşüyor..." sözleriyle ifade etmektedir.

"Hicab" terimi Kur'an'da giyim ile ilgisiz olarak, inanan erkeklerin Muhammed'in eşleri ile perde (hicap) arkasından konuşmaları gerektiği şeklinde kullanılmıştır. Sonraki dönemlerde bu uygulama Müslüman toplumun geneline yayılmış, erkek ve kadın bölmelerinin ayrılması sonucunu doğurmuştur.

İslam toplumunda tesettür ve hicabın İslamın ortaya çıkış dönemlerinde yaygın olarak kullanılmadığı, hicabın o dönemde aynı zamanda Peygamberin evi olan mescide gelen erkeklerden peygamberin kadınlarını korumak için konulduğu, genişletilmiş tesettür ve hicap uygulamalarının Müslümanların İran ve Bizansı almaları sonrasında, bu kültürlerden etkilenerek, özellikle Emeviler döneminde ulemanın otorite kazanma çabaları sonucunda İslam toplumunda yaygınlık kazandığı bazı araştırmacılar tarafından ifade edilmiştir. Örtünme İslamiyetin doğuşundan birkaç yüzyıl sonra yazılan hadis ve fıkıh kaynaklarında, dini önderler tarafından yapılan ayet ve hadislerin kapsamlarını genişleten ve bağlamından kopartılmış ileri yorumlarla kadın ve erkeğin birbirini görmelerinin tamamen haram kılınması, harem, burka ve peçe gibi uygulamalar islam topluluklarında yerleşik kurallar haline gelmiştir.

Kaynak: Diyarbakır Söz