Şahan Gökbakar 4 çocuk istiyorum dedi olay oldu

Komedi dünyasının efsane komedyenlerinden olna Şahan Gökbakar 19 şubat’ta vizyona girecek olan yeni filmi Osman Pazarlama ile hayranlarının karşısına çıkma heyecanı yaşıyor. Yaptığı projelerle adından sıkça bahsettiren Şahan Gökbakar bilinmeyenlerini anlattı. Şahan Gökbakar’ın açıklamaları gündeme bomba gibi düştü.

Şahan Gökbakar 4 çocuk istiyorum dedi olay oldu

Komedi dünyasının efsane komedyenlerinden olna Şahan Gökbakar 19 şubat’ta vizyona girecek olan yeni filmi Osman Pazarlama ile hayranlarının karşısına çıkma heyecanı yaşıyor. Yaptığı projelerle adından sıkça bahsettiren Şahan Gökbakar bilinmeyenlerini anlattı. Şahan Gökbakar’ın açıklamaları gündeme bomba gibi düştü.

Osman Pazarlama filmi ile bomba gibi geri dönen efsane komedyen Şahan Gökbakar, kalabalık bir aile olmak istediğini açıkladı. Usta Komedyen Şahan Gökbakar’ın olay yaratan aile açıklaması gündeme bomba gibi düştü.

Filmleri kadar açıklamalarıyla da gündemden düşmeyen usta sanatçı Şahan Gökbakar, baba olmayı anlattı.

Şahan Gökbakar 2.5 aylık oğlu Deniz Efe ile babalık duygusunu tadan komedyen, oğlunun fiziksel olarak kendisine benzemediğini söyledi.

Şahan Gökbakar’ın çocuk açıklamaları şu şekilde…

Sanatçı, “Oğlum olunca herkes tombik bekledi ama uzun ve ince oldu. Evlat sevgisi çok güzelmiş, baba olunca mülayimleştim” diye konuştu. Oğluna kardeş düşünen oyuncu, “Daha fazla çocuk sahibi olmak isterim. Mümkünse dört ama henüz hanıma söylemedim” derken dadıya ihtiyaç duymadan oğluyla bizzat kendisinin ilgilendiğini belirtti.

Şahan Gökbar’ın olay açıklamaları şu şekilde…

Hürriyet’in haberine göre * “Osman Pazarlama”, yapım şirketiniz Çamaşırhane Film’in bambaşka bir üretim merkezi olduğunun göstergesi herhalde.

- Sürekli bir “Recep İvedik” serisi, aralara ise farklı farklı projeler serpiştirme durumu var. Önümüzdeki yıl da bizim olmayacağımız ama yapımcı olarak adımızı yazdıracağımız işler başlayacak. Adım adım ilerliyoruz.

* “Osman Pazarlama” adını ilk duyduğumda “Recep İvedik” serisine son mu verildi diye düşünmüştüm.

- Yok, son vermedik, o tabii ki devam edecek. Ağustos sonunda 5. filmi çekeceğiz. Ondan sonra da en az üç tane daha... Harry Potter gibi, gittiği yere kadar devam edeceğiz, talep geldiği sürece çekeceğiz. Ama dediğim gibi arada başka filmler de yapacağım. Böylece sadece “Recep İvedik”le sınırlı kalmayacağım. “Celal ile Ceren” gibi romantik komedi türünde de filmler yapmak istiyorum mesela.

* Film-lerinize baktığımda, halkın arasından karakterleri net bir şekilde anlatma çabası görüyorum.

- Seviyorum böyle hikayeleri. Genelde daha basit olanın daha güzel olduğunu düşünenlerdenim. O kadar çok sıkıntısı var ki insanların... Sinemaya gidiyorlar, çünkü gülmek istiyorlar. Bunun da tamamen basit şekilde, önlerine direkt kahkaha konarak olmasını istiyorlar. Kara mizah ya da politik mizahta değil artık insanlar. Ana karakterlerin etrafına çok fazla ünlü koymamamın sebebi de o dünyanın gerçekliğini korumak istemem. İnsanlar izlerken “Benim de param yoktu, bana da kız vermemişlerdi, bana da böyle davranmışlardı” diyorlar.

* “Osman Pazarlama” adı, vapurlardaki meşhur Burhan Pazarlama’yı akla getirmedi desem yalan olur.

- Bu, kafanızda ilk canlanan pazarlamacılardan değil. Osman Şaşmaz, yerel televizyon kanallarında gördüğünüz, pratik domates kesici tarzında ürünlerden getiren ve bunları farklı tarzda pazarlamaya çalışan biri. Bir gün yırtacağız ve parayı bulacağız gibi bir ideali var. Sadece bulduğu ürünlerden değil kendi buluşlarından da medet umuyor. Kendine ait 321 tane patenti var. Bunlardan patlayacağına inandığı bir ürün, portatif taharet musluğu mesela. Umutları ve hayalleri olan bir Anadolu genci Osman.

* Buluşların kaçı sizin?

- Hepsi bizim valla.

* Patent aldınız mı peki?

- Almadık, pek rağbet olacağını da sanmıyoruz. Koku kartuşlu don mesela. İlginç bir buluş ama çok kullanılacağını düşünmüyorum. Alan varsa buyursun.

* Filmlerde pek ünlü kullanmayı sevmediğinizi söylediniz ama bu filmde Demet Akalın-Okan Kurt çifti var.

- Onlar filmin içinde de ünlüler. Kendilerini oynuyorlar yani. Birçok insan gibi Osman’ın hayatında da ulaşılmaz biri durumunda Demet. Ama Osman’ın annesini ya da kız kardeşini Demet Akalın’a oynatmam mesela... Şunu da söylemem gerek, Demet ve Okan çok iyi oynadılar. Özellikle Okan... Doğaçlama esprilerini katıp inanılmaz bir oyunculuk sergiledi. Hatta çekim bitince “kesin bu işi yapmalısın” dedim. Demet’in iyi olmasını bekliyorduk zaten ama Okan tam anlamıyla ummadık taş baş yarar durumu yaşattı. Karı koca inanılmaz disiplinlilerdi. Onların çekimlerinde İstanbul’da fırtına vardı. 7 saatte 10 dakikalık bölüm çektik. Demet üstünde bir gece elbisesiyle dona dona gık demeden çalıştı. Helal olsun onlara...

* Ama zorlu koşullar konusunda “Recep İvedik 4” ile yarışamaz herhalde... Hani şu Maldivler’de çekilen...

- İnsanlar “Oh be Maldivler’desiniz, ne güzel” diyorlardı. Maldivler’de sabah 9’da uyanıyordum, 9.30’da vücudumun her yerine kıl yapıştırıyorlardı. Klimalı ortamdan 45 derece sıcağa çıkıyorduk. Vücuduma sürdükleri yapıştırıcı, tüm gün derimde pişiyordu. Çekim bitince her gece ovalaya ovalaya siliyorlardı. Köpekbalığı sahnesi dışında Maldivler’de bir kere denize girmedim!

* Pişman oldunuz yani sahneyi yazdığınıza.

- Çekime gittik, üçüncü gün “nereden yazdım güneşi, kumu” diye söyleniyordum. Hatta “Togan’cım, senaryoya ‘kafasına piyano düşecek’ yazarsam gerçekten piyano mu atacaksınız üzerime. Uyar beni bir dahaki sefere” dedim (gülüyor). Ama görselleri çok güzeldi, Acun bile “abi helal, gerçek Survivor’dan ayıramadık” dedi.

* “Survivor” demişken, Yılmaz Morgül’e verdiğiniz desteği de konuşmak lazım.

- Ailece desteğimizi aldı Yılmaz Morgül. Adada tek desteklediğimiz isim... Recep İvedik tarzı. Adada da kontrolü ele aldı, “bu ada hanımefendi ve beyefendilerin olacaktır” dedi. Yarışmalarda da fena değil. Nazik nazik yarışıyor ama atletik çocuğu madara etti yani. Ne zaman elenirse elensin bizim gönlümüzün birincisidir.

* Bir süre önce sektördeki neredeyse herkese zeytin dalı uzattınız. Cem Yılmaz dahil... Şaşırdık ne yalan söyleyeyim.

- Daha önce “Düğün Dernek”e de başarılar dilemiştim. “Delibal”a da, “Kardeşim Benim”e... Aslında her çıkan filme bunu yapıyorum. Özellikle de işin içinde bir arkadaşım, dostum varsa. Cem’in filmlerinin yapımcısı Muzaffer de arkadaşım. Sadece tebrik etmekle kalmam, afişlerini de paylaşırım. Esas şaşırmanız gereken “Düğün Dernek” paylaşımım. Onlar gişe rakamı bana daha yakın filmleri yapıyor. Yani ben bir beklentiyle yapmıyorum bunu. Paylaşırlarsa da hayır demem (gülüyor). Ne kadar güzel işler çıkarsa, seyirci sayısı o kadar artar ve arkasından daha da güzel işler gelir. Diziler gibi sinemamızın da dünyaya pazarlanmasını isteriz.

* Türkiye’de gişe lideri hâlâ sizsiniz ama.

- Biz sadece yaptığımız filmlerin komik olmasına, eğlendirmesine özen gösteriyoruz. Geri kalan kısmı kendiliğinden geliyor. Liste başı olacağım diye iş yapamazsın. Sen beğendiğin ve komik bulduğun şeyi yaparsın, insanlar seni liste başı yapar. Bu müzikte de böyledir. 2008 yılında bu başarıyı yakalamamızdan itibaren hep yerimizi korumaya, hatta daha ileriye götürmeye çalıştık, bunu da başardık. Çok fazla bilmiyorsunuz ama yurtdışında ana haberlere de çıktık nasıl bu kadar izlenir diye.

* Hiç geçecekler mi bu rakamı gerginliği olmuyor mu?

- Olmuyor çünkü başka bir film bu kadar beğenilirse ben de onu beğeneceğim için böyle bir gerginlik yaşamıyorum. Ama itiraf etmemi istiyorsan, liderlik güzel şey... En fazla “Düğün Dernek”çiler yaklaştı, onlarla da kaç kez bir araya geldik, hukukumuz da var. Ortak bir pastayı bölüşmüyoruz. Onları izleyen bizi de izliyor, bizi izleyen onları da.

* Şahan- Togan Gökbakar işbirliğiyle çekilen 7’nci film mi şimdi bu?

- “Gen” vardı ilk Togan’ın çektiği. Orada konuk oyuncuydum. Onu neden çektiğimiz konusunda hâlâ bir fikrimiz yok (Gülüyor). Maske takıp kızlara saldırıyordum falan, neden böyle bir şeyin içindeydim anlamadım. Aklımızda öyle bir film de yoktu aslında. O zaman televizyonda birlikte çalıştığımız ekibin fikriydi. Onlar korku-gerilim çekmeye devam ettiler. Biz komedi filmi yapmak istiyorduk. Birlikte yaptığımız ilk film “Recep İvedik” diyebiliriz. Sonra Recep İvedik 1-2-3’ü bir yapım şirketiyle yapmıştık. Anlaşmamız bitince birlikte ilerlemeye devam ettik. Burada da ortağız. Filmleri de birlikte çekiyoruz. Abi-kardeş bir hayatımız var.

* Takipçiniz olarak diyebilirim ki süper bir baba oldunuz. Oğlunuz Deniz Efe ile diyaloğunuz çok tatlı.

- Benim için yeni bir gelişme. İki aydır hayatımda olan bir evladım var. Hayatta yaptığım en güzel şey bu. İçimde olan ama farkında olmadığım duyguları çıkardı ortaya. Ne güzel bir şeymiş dedim, şimdi de doyasıya onun keyfini yaşıyoruz. Hatta hiçbir anını kaçırmamak için tamamen kendimiz büyütüyoruz. Dadı falan yok, annesi, ben ve oğlumuz şeklinde çekirdek aileyiz. Gayet de mutluyuz.

* Neler yapıyorsunuz?

- Alt değiştirmeden tut da biberonla emzirmeye kadar her konuda ustalaştım.

* Mesela?

- İlk doğduğu günden beri gece nöbeti bende. Uyku düzeni de oturdu. Gece 11-12 gibi annesi uyurdu. Gece 01:30 gibi uyanırdı, annesinin sütünü biberonla verirdim. Sabah 8 gibi annesine teslim edip ben uyurdum. Normalde de sabah 5-6’ya kadar oturduğumdan sıkıntı olmadı.

* Hayatınızda neler değişti? PlayStation turnuvaları bitti mi?

- Uyanık kaldığım geceler yine tek başıma oynuyordum ama insan bir düzen kurunca o turnuvaları da aramıyor. Bekarlık günlerindeki gibi 10 erkek oturup geyik yapma geceleri yok artık.

* Böyle anlatın ki insanlar çocuk sahibi olunca hayatlar tepetaklak oluyor sansın!

- Değişmiyor, sadece içinden gelmiyor. Bazıları bu durumdan sıkılıyor olabilir ama ben mutluyum.

* Sizi en çok ne şaşırttı?

- Beni değil de etrafımdakiler şaşkın. Benden böyle bir baba çıkmasına çok şaşırdılar.

Togan bile “senden beklemiyordum bu kadarını” dedi. Alışıldık bir şey değil biliyorum ama her anını görmek istiyorum. Bundan dolayı da mutlu hissediyorum kendimi.

* Eşinizle alakalı mesajınız da gözümüzden kaçmadı. “Benim hanımın soyadı Gökbakar oldu, dikkat edelim gençler” dediniz.

- Bazıları “maçoymuş” falan dedi benim için. Değilim de detay şöyle. Evlenenler bilir, soyadınızı tutacak mısınız diye sorarlar. Tutarsan iki soyadın oluyor. Benim hanım da tutmayacağım dedi. Mutlu oldum, hoşuma gitti. Direkt “Selin Gökbakar olacağım” dedi. Nüfusta, pasaportta Gökbakar oldu, benim kütüğüme de eklendi. Çıkan haberlerde hâlâ eski soyadı yazılınca ufak bir uyarıda bulunayım dedim ama değişen bir şey olmadı. Basınımız sağ olsun hala Ortaçlı yazıyor.

* Hanım bayağı aşık belli ki.

- Seviyor, ben de onu çok seviyorum. Allah nazarlardan saklasın. İnşallah ailemizi genişleteceğiz.

* Nasıl yani?

- Çocuk öyle bir şey ki doğuyor bir süre sonra bir tane daha yapsak diyorsun. İsteyen herkese nasip etsin.

* Kaç çocuk istiyorsunuz?

- 4 düşünüyorum ama bunu hanımla henüz paylaşmadım (gülüyor). 4 ve üstü isterim açıkçası, var imkanım, çok da seviyorum. Allah da sağlık verirse inşallah.

* Bir voleybol takımı bekliyoruz o zaman.

- O kadar olmasa da hentbol takımı olur.

* Abi kardeş çalışmak, arada gerginlik yaratıyor mu?

- Ben okurken Şahan zaten televizyonda bir komedi kariyeri yapmıştı. Recep İvedik ve diğer karakterleri orada hayat bulmuştu. Ben trene sonradan dahil oldum. O film yapmak isteyince ben de ailenin yönetmen bireyi olarak “ben de çekerim abi” deyip üzerime düşeni yaptım. Şahan zaten doğal yeteneği komedi olan bir insan. Komediden başka bir şey yapması beklenmiyor.

Başka türlerde de işler olabilir ama insan en iyi yaptığı şeyi yapmalı bence. Dram da oynasa insanlar güler herhalde. Çünkü kahkahayla özdeşleşti. Matrak bir tipi de var.

* “Osman Pazarlama”nın çekimleri nasıl geçti?

- Filmlerde fiziki koşullardan çok, istediğiniz etkiyi almaya çalışmak zordur. Bu film de bizi yordu, strese soktu ama o stres disipline dönüştü. İyi çalıştığımız bir film oldu. 7. filmimiz olduğundan daha rahattık diyebilirim.

* Sette sizi nasıl bilirler?

- Disiplinli bir insanımdır genel olarak. Herkesin saygı çerçevesinde işini yapmasını bekleriz. Beni bir tek insanların işlerini özensiz biçimde yapması sinirlendirir. Her türlü fikre de açığımdır. İyiyse değerlendiririm. Çünkü film yapmak dev bir köpeği gezdirmek gibi.

Buradan gidelim derken sizi başka yerlere çekebiliyor. Ona fazla direnmeden, olayın akışına bırakarak devam etmek lazım. Senaryoda yazan ile biten film hiçbir zaman aynı olmaz. Yönetmen olmak sorun çözmektir temelde.

* Recep İvedik serisine de devam ediyormuşsunuz.

- “Harry Potter”dan, “Ice Age” serisinden ne farkı var “Recep İvedik”in? Hikaye devam etmiyor, bir kahramanın başka başka maceralarını anlatıyoruz. Yanına rakam koymak önemli değil. Seyirci izlediği, keyif aldığı sürece yapmaya devam edeceğiz.

Şahan Gökbakar Kimdir?

TV 8 ekranlarında yayınlanan Dikkat Şahan Çıkabilir adlı skeç şovu ile ünlenen Türk komedyen, tiyatro ve sinema oyuncusu. Dikkat Şahan Çıkabilir’da yarattığı ve daha sonra bağımsız olarak sinemaya aktardığı Recep İvedik karakteri, Gökbakar’ın en sevilen çalışması olmuş ve Türk sinema tarihinin en fazla izlenen yerli yapımı olarak tarihe geçmiştir.

Şahan Gökbakar, 22 Ekim 1980 tarihinde, İzmir’de dünyaya geldi. Togan Gökbakar adında kardeşi vardır. Şahan Gökbakar’ın babası Osman Selçuk Gökbakar, Şahan'ın 8. yaş gününde (22 Ekim 1988) günü bir trafik kazasında hayatını kaybetti. Gençlik yıllarını Ankara’da geçiren Gökbakar, ilkokuldan lise sona kadar Odtü Koleji’nde okuduktan sonra 1998 yılında Bilkent Üniversitesi Tiyatro Bölümü’ne kayıt oldu.

Bilkent Üniversitesi Tiyatro Bölümü’ne 4. sıradan giriş yapan Gökbakar, bu başarısını okul hayatında da devam ettirdi ve 2002 yılında bu bölümden başarıyla mezun oldu. Mezuniyetinin ardından İstanbul’a taşınan genç sanatçı, burada çeşitli reklam filmlerinde rol almak için mücadele etti ve de bu dönemde ilk T.V. programına imzasını attı; Zıbın.

Zıbın’ın T.V. 8 kanalında yayınlanmasının ardından TRT 1’de yayınlanan 7. Gün ve TV 8 ekranlarında karşımıza çıkan Zoka adlı şaka programlarında sunuculuk yapan Gökbakar, Zoka’nın sona ermesinin ardından gene T.V. 8’de yayınlanan Dikkat Şahan Çıkabilir adlı programı hayata geçirdi.

Alper Mestçi ile beraber hayata geçirdiği Dikkat Şahan Çıkabilir, Gökbakar’a uzun süredir peşinde koştuğu üne kavuşma imkanı sağladı. Aralarında Küçük Oskar, Recep İvedik ve Dişi Yakarış gibi tiplemelerin de bulunduğu pek çok karakter bazlı komedi skeçi canlandıran Gökbakar, video paylaşım sitelerinde tv haber bültenlerine kadar ülkenin en fazla takip edilen ve konuşulan insanlarından birisi haline gelmeyi başarmıştı. Dikkat Şahan Çıkabilir TV 8 ve ATV ekranlarında izleyicileri ile buluşmasının ardından Gökbakar, NTV ekranlarında yayınlanan Kime Diyorum Ben adlı skeç şovunu sundu.

Gökbakar’ın Dikkat Şahan Çıkabilir programındaki sevilen karakterinden birisi olan Recep İvedik’i sinemaya taşıması, kariyerindeki en büyük dönüm noktası oldu. 22 Şubat 2008 tarihinde vizyona giren Recep İvedik,20 günlük bir süre zarfında 230 sinema salonunda toplam 3.250.000 seyirciye ulaşarak büyük bir rekor kırdı. Filmin ulaştığı büyük başarının ardından devam filmleri olan Recep İvedik II 13 Şubat 2009, Recep İvedik III ise 12 Şubat 2010 tarihinde vizyona girdi. İlk iki filmin senaryosuna Penguen dergisinden tanıdığımız ve Kime Diyorum Ben adlı programda da Gökbakar ile çalışmış olan Serkan Altuniğne’de katkıda bulunurken, üçüncü filmde ise sadece Şahan Gökbakar senarist olarak gözüktü. Üç film de belirli bir kitle tarafından çok beğenilip, Türk sinema tarihinin en çok izlenen yerli yapımları arasına girerken, Gökbakar her üç filmde de aşırı argo kullanımı, kalitesiz ve popülist mizaha aşırı yer vermek gibi suçlamalarla eleştirildi.

Şahan Gökbakar, 2005 – 2009 yılları arasında Doğa Rutkay'la beraber oldu. 2011 yılından beridir de Selin Ortaçlı ile birliktedir.

23 Mayıs 2015 tarihinde oyuncu Selin Ortaçlı ile Çek Cumhuriyeti’nin başkenti Prag’da evlendi. Aralık 2015 ayında Deniz Efe adında bir oğlu dünyaya geldi.

21 Şubat 2014 tarihinde vizyona giren Recep İvedik 4 filminin senaristi ve başrol oyuncusu Şahan Gökbakar ve filmin yönetmeni kardeşi Togan Gökbakar’dır.

Filmleri ve Dizileri

Senaryo

2015 - Osman Pazarlama (Sinema Filmi)

2014 - Recep İvedik 4 (Sinema Filmi)

2013 - Celal ile Ceren (Sinema Filmi)

2010 - Recep İvedik 3 (Sinema Filmi)

2008 - Recep İvedik 2 (Sinema Filmi)

2007 - Recep İvedik (Sinema Filmi)

2005 - Gen (Sinema Filmi)

2005 - Dikkat Şahan Çıkabilir (TV Dizisi)

Yapımcı

2015 - Osman Pazarlama (Sinema Filmi)

2014 - Recep İvedik 4 (Sinema Filmi)

2013 - Celal ile Ceren (Sinema Filmi)

2003 - Buğra (Kısa Film)

Oyuncu

2015 - Osman Pazarlama (Osman Şaşmaz) (Sinema Filmi)

2014- Recep İvedik 4 (Recep İvedik) (Sinema Filmi)

2013 - Celal ile Ceren (Celal) (Sinema Filmi)

2010 - Recep İvedik 3 (Recep İvedik) (Sinema Filmi)

2008 - Recep İvedik 2 (Recep İvedik) (Sinema Filmi)

2008 - Kolay Gelsin (Şahan) (TV Dizisi)

2008 - Horton (Türkçe Seslendirme) (Sinema Filmi)

2007 - Recep İvedik (Recep İvedik) (Sinema Filmi)

2005 - Zoka (Sunucu-Taklitçi) (Tv Programı)

2005 - Gen (Tecrit Hastası) (Sinema Filmi)

2005- Dikkat Şahan Çıkabilir (Recep Ivedik-Sinan Sağıroğlu) (TV Dizisi)

2003 - Buğra (Buğranın Babası) (Kısa Film)

1996 - Beyaz Show (Kendisi) (Tv Programı)

Eser

2005 - Gen (Sinema Filmi)

Selin Ortaçlı Kimdir?

Selin Ortaçlı, 24 Aralık 1986 tarihinde doğmuştur. Tam adı Ayla Selin Ortaçlı’dır. Anne ve babası da mankendir. Ortaokul ve liseyi İtalyan Lisesi'nde okudu. Liseden sonra da İtalya'da moda alanında önemli okullardan birisi olan Marangoni ve Politecnico üniversitelerini kazandı ama Türkiye’den ayrılmak istemediği için gitmedi ve Yeditepe Üniversitesi İtalyanca Sanat ve Tasarım Bölümü'nde okudu.

İlkokul yıllarında Derishow'un Hayalimdeki Giysi tasarım yarışmasında birinci oldu. 2006 yılında yapılan Fashion TV'nin düzenlediği moda ödüllerinde "Gelecek Vaat Eden En İyi Bayan Model" ödülünü kazandı. Uzun bir süre modellik yaptı. Bir dönem evlilik programında sunuculuk da yapmıştır.

Moda tasarımcılığı da yapan Selin Ortaçlı, mezun olduktan sonra kendi butik iç çamaşır markasını kurdu. 2009'un Haziran'ında "SeLingerie" adı altında iç çamaşırı koleksiyonunu çıkardı. Ancak şimdilerde oyunculuktan vakti kalmadığı için bu işini yapamamaktadır.

2010 yılında Şahika Tekand'tan bir yıl süresince oyunculuk eğitim aldı.

Selin Ortaçlı, 2011 yılından beri Şahan Gökbakar ile birliktedir.

2011 yılında “Araf zamanı” adlı dizide Saruhan Hünel ile başrol oynadı.

2014 yılında dizinin başrollerini Engin Akyürek, Tuba Büyüküstün, Nebahat Çehre, Tuvana Türkay ve Erkan Can’ın üstlendiği “Kara Para Aşk” adlı dizide oynadı.

Selin Ortaçlı , 2014 yılında senaryosunu Birol Güven, Yaşar Arak ve Caner Güler'in yazdığı “Kalp Hırsızı” adlı dizide Kenan Ece ve Mine Tugay ile başrolde oynadı.

23 Mayıs 2015 tarihinde oyuncu Şahan Gökbakar ile Çek Cumhuriyeti’nin başkenti Prag’da evlendi. Aralık 2015 ayında Deniz Efe adında bir oğlu dünyaya geldi.

Filmleri ve Dizileri

2014 - Kara Para Aşk (Sibel )(TV Dizisi )

2014 - Kalp Hırsızı (Filiz) (TV Dizisi )

2012 - Araf Zamanı (Nazlı) (TV Dizisi )

2010 – Doktorlar

Kaynak: Diyarbakır Söz