Demokratik Cümhuriyete geçiş

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik, Türkiye'de yaşananların "bürokratik cumhuriyetten demokratik cumhuriyete geçme çabası" olduğunu söyledi.

Demokratik Cümhuriyete geçiş

Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Etlik Kampüsü'nde gerçekleştirilen "Küreselleşme Sürecinde Türkiye" konulu konferansta öğrencilere seslenen Çelik, "İlkokuldan beri bize cumhuriyeti demokrasi diye anlatmışlar. Cumhuriyet eşittir demokrasi değildir, hiç değildir" dedi.

Yeryüzünde 5 çeşit cumhuriyet olduğunu belirten Çelik, bunları 'totaliter, sosyalist, teokratik, bürokratik ve demokratik' olarak sıraladı. "Kaddafi'nin Libyası cumhuriyet değil miydi, hatta cumhuriyetler birliğiydi?" diye soran Çelik, İran, Irak, Küba, Sovyetler ve Çin gibi ülkelerin de cumhuriyet olduğunu ifade etti. Şu anda bile İngiltere, Belçika, Hollanda, İsveç, Norveç, Hollanda ve İspanya gibi ülkelerde krallık olduğunu söyleyen Çelik, "Ama hangisinde insan hakları, farklılıklara saygı, hukuk var? Cumhuriyetlerde mi krallıklarda mı?" diye sordu.

DEMOKRATİK CUMHURİYETE GEÇİŞ

Türkiye için anayasada "demokratik, laik, sosyal ve hukuk devleti" denildiğini belirten Çelik, bunun kağıt üzerinde yazılı olmasının yetmediğini, ifade etti: "Biz hala bürokratik bir cumhuriyet görünümü arz ediyoruz, sivil ve askeri bürokrasi düne kadar ne diyorsa o oluyordu. Seçim, milletvekilleri, parlamento; bunlar maalesef göstermelikti."

Şu anda Türkiye'de yaşanan tartışmaların "bürokratik cumhuriyetten demokratik cumhuriyete geçme çabası"nın bir sonucu olduğunu savunan Çelik, "Bizim gerçek manada demokratik cumhuriyet olmamız için daha çok mesafe katetmemiz gerekiyor. Ama kağıt üzerinde? Yetmez. 80 darbesini yapanlar da Türkiye demokratik cumhuriyet demiş." şeklinde konuştu.

İSİM TEK BAŞINA ÖNEM ARZ ETMEZ

Eski hukukta "isim değişince gerçek değişmez" şeklinde bir kural olduğunu hatırlatan Çelik, "İsim tek başına anlam ifade etmez, öz önemli." dedi. Namık Kemal'in bu konuda çok güzel bir örnek verdiğini kaydeden Çelik, "Simsiyah zenci bir hanıma gülbeyaz takmakla beyazlatamazsınız" diye belirtti. Çelik aynı şekilde bir kişinin adını Zeki koymakla zeki olmayacağını, belirterek, "Adamın hayatı kaymış; ister Mesut koy adını ister Bahtiyar, bir şey değişmez. İsim tek başına anlam ifade etmez, öz ve içerik önemli. Bize yıllarca yanlışları doğru diye benimsettiler. Bunun adı öğrenilmiş çaresizliktir." ifadelerini kullandı.

Çelik, çoğunluğu üniversite öğrencisinden oluşan kalabalığa küreselleşmeye ilişkin görüşlerini de aktardı. Teknolojik gelişmeler sonucu iletişim ve ulaşım araçlarının hızlı gelişmesi sayesinde dünyanın adeta bir köy haline geldiğini belirten Çelik, küreselleşmeye ister taraftar ister karşı olunsun, iyi denilsin kötü denilsin çok şeyin değişmeyeceğini BM eski Genel Sekreteri Kofi Annan'ın sözü ile ortaya koydu: "Küreselleşmeye karşı çıkmak yer çekimine karşı çıkmaktır."

HER TOPLUMUN DİĞERLERİNİ ETKİLEMESİ

Her toplumun diğerini etkileyeceğini ve etkileşimin küreselleşmenin olmazsa olmazı olduğun söyleyen Çelik, "Bazıları öztürkçecilik adına dilimize yabancı kelimeleri koymayacağız diyorlar. Duru Türkçeye sonuna kadar evet, kuru Türkçeye sonuna kadar hayır. Türkçeleşmiş her kelimeyi Türkçe kabul ediyoruz." dedi.

Kaynak: Diyarbakır Söz