Genç, Eğitim ve Bilim İşgörenleri Sendikası (Eğitim-İş) İstanbul Şubesi tarafından düzenlenen Bilimsel, Laik, Demokratik, Ulusal ve Parasız Eğitim söyleşisine katıldı.
Toplantıda konuşan Genç, kendisinin 1990'dan bu yana TBMM'de görev yaptığını anlatarak, hükümetin hedefinin laik Türkiye Cumhuriyeti devletini yıkmak ve milleti emperyalist güçlerin uşağı haline getirmek olduğunu öne sürdü.
Türkiye'ye getirilecek ''patriot'' füzelerini eleştiren Genç, şöyle devam etti:
''Bugüne kadar maalesef Atatürk'ün kurduğu akla, bilime dayalı rejimi yıkmaya çalışan, maalesef sağ iktidarlar, bu halkın bu güzel ve güçlü yönünü ortadan kaldırarak, bu memleketi dünya devletleri arasında güçlü kılacak bilimi ve eğitimi sildiler.''
Meclis'te bütçe görüşmeleri sırasında yaşanan tartışmalara da değinen Genç, ''TBMM'de bütçe müzakere ediliyor. Eskiden her bakanlığın bütçesi bir gün müzakere edilirdi. Şimdi bütün bir bütçeyi, bakanlıklar ve kurumlar o kadar arttı, 10 güne sığdırıyorlar. Muhalefet partisi olarak 5 dakika bütçede konuşacaksınız. Ne konuşacaksın? Hiçbir şey konuşamazsın. O bütçeler nasıl bir bütçe'' dedi.
Söyleşide davetlilerin sorularını cevaplandıran Genç, ''CHP'nin İzmir'de çarşaflı bir kadına CHP rozetini takması ve farklı görüşteki kişileri barındırmasının CHP'nin tabanına etkisi nasıl olur?'' sorusuna şöyle cevap verdi:
''Partinin ilkeleri bellidir. Çoğulculuk bana göre önemli bir yapı ve olgudur. Esas olan memleketin bugün emperyalistlerin istilasına uğramasıdır. Bugün ABD ne deniyorsa o yapılıyor. Bir milletvekili arkadaşımızın çarşaflı bir hanıma rozet takmasına tepki duyabilirsiniz. Saygı da duyabilirim. Ama biz onları getirip eğitelim. Arkadaş bu dünya aydınlık dünyasıdır.''
Genç, terör örgütü tarafından kaçırılan CHP milletvekili Hüseyin Aygün'ün serbest bırakıldığında sarf ettiği sözlerle ilgili CHP'nin adım atıp atmadığı yönündeki soruyu, ''O psikolojiyi yaşamak lazım. Arkadaşımız Hüseyin Aygün milletvekili, orada PKK kaçırmış. Her an bir ölüm tehlikesi var. Doğrudan kendisine iyi muamele edilmiş. Konunun esasını bilmiyoruz. Kendisine iyi muamele edince 'arkadaşlar' kelimesini kullandı. Kendinizi onun yerine koyun. İşin özünü bilmiyoruz. Çocuklarını ve karısını gördüm her gün üzülüp ağlıyorlardı. Böyle bir şey söyledi diye, bir insanı saf dışı etmenin de bir anlamı yok. Herkes zaten ağzından çıkan lafların sorumluluğuna katlanır'' diye yanıtladı.
Kamer Genç, CHP'nin Silivri'de görülen ''Ergenekon'' davasına gösterdiği tepkilerle ilgili soru üzerine de ''Silivri'deki ordunun yok edilmesi projesinin emperyalist bir proje olduğunu düşünüyoruz. Ordu milletimizin gücü ve dünyada saygınlığını artıran bir kurumdur. Dolayısıyla yabancı güçlerin de talimatıyla bu duruma getirildi. Biz bunu parlamentoda çok defa dile getirdik. Türk Silahlı Kuvvetleri, devletimizin kuvvetleridir. Eğer bu devletin silahlı kuvvetleri terör örgütüyse, devlet de terör örgütüdür. Sen de terör örgütüsün'' şeklinde konuştu.
AA
Kaynak: Diyarbakır Söz