Kılıçdaroğlu, TOBB'un 67. Genel Kurulu'nda, geçen yılda genel kurula katıldığını ve Başkan Rifat Hisarcıklıoğlu'nun konuşmasında kaliteli demokrasi ve güçlü ekonomi konuları üzerinde durduğunu hatırlattı.
Güçlü ekonomi kavramı üzerinde duran ve hükümetin ekonomi politikalarını eleştiren Kılıçdaroğlu, ekonominin asli unsurunun üreten olması gerektiğini belirtti.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Genel Kurul'daki konuşmasına da değinen Kılıçdaroğlu, ''Sayın Başbakan çok güzel bir örnek verdi dedi ki: Bir bisikletin üzerinde pedalı düzenli çevirirseniz, düşmezsiniz ve yolunuza devam edersiniz. Ama o pedalı üreten kişi çevirirse düşmezsiniz ve yolunuza devam edersiniz. O pedalı uluslararası tefeciler yani sıcak para getirenler çevirirse, sıcak para gittiği zaman siz de düşersiniz. Onun için işin özünde üretim vardır. Üretimi destekleyeceksiniz'' dedi.
''Teşvik paketleri rekabet ortamını bozuyor''
Konuşmasında bazı ekonomik veri ve rakamlara da yer veren Kılıçdaroğlu, tablonun hükümetin gösterdiği gibi aydınlık olmadığını savundu.
AK Parti iktidarının görevde bulunduğu 9,5 yılda 4 defa teşvik paketi çıkardığını belirten Kılıçdaroğlu, ''Ne oldu bu teşvik paketleri? Bitlis'te mi durum iyileşti? Hakkari'de mi, Tunceli'de mi? Yozgat'ta mı durum değişti? Çankırı'da mı? Nerede durumumuz iyileşti?'' diye sordu.
Teşvik paketlerinin rekabet ortamını bozduğunu ileri süren Kılıçdaroğlu, sanayicinin şartlarının düzeltilemediğini kaydetti.
Hükümetin sıklıkla mali af çıkarmasını da eleştiren Kılıçdaroğlu, bunun demokrasinin iyi yönetilemediğinin göstergesi olduğunu söyledi.
Kılıçdaroğlu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Genel Kurul'daki konuşmasına da değinerek, ''Sayın Başbakanın sanıyorum ki yine dili sürçmüş olacak. Burada dedi ki: Uçağa biniyor vatandaşlarımız. Tabii bu çok güzel. Ama dedi ki: O ilkel otobüslerle artık seyahat etmiyoruz. Sayın Başbakana bir hatırlatma yapmak isterim, Türkiye Avrupa'nın en büyük otobüs üretim merkezidir. Bütün dünyaya otobüs ihraç eder. Bütün otobüsleri kalitelidir. Bunu yapan sanayicinin de alnından öpmek gerekir.
Türk sanayicisinin kaliteli otobüsler üretmesine karşın İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin Hollanda'dan otobüs satın aldığını, bu araçların İstanbul koşullarında verimli kullanılamadığını iddia eden Kılıçdaroğlu, böylece ''pahalı bir hurdalık'' oluşturulduğunu söyledi.
Kılıçdaroğlu, CHP olarak ülkedeki yolsuzluklara dikkati çekmeye devam edeceklerini belirterek, şöyle konuştu:
''Kim dedi yolsuzluk yok diye. Yüzlerce, binlerce örneği var. 20 milyar dolarlık milli eğitim ihalesini Kamu İhale Yasası'nın dışına çıkarıyorsunuz, 2030 yılına kadar. Niye çıkarıyorsunuz? Kamu İhale Yasası'nda bir eksiklik varsa tamamlayalım, yanlışlık varsa düzeltelim. Ama onun dışına niye çıkarıyorsunuz? Eğer onun dışına çıkarırsanız başka sorunlarınız var demektir. Eğer Sayın Başbakan, bu ülkede 'yolsuzluk yoktur' diyorsa dünya kadar örneğini onun önüne koymaya hazırım. Yeter ki dinlesin, 'Gel arkadaş, sen yolsuzluk var diyordun çıkar şu dosyaları' desin. Hepsini çıkaracağım; demiyor ki. Götürün savcılara verin, Deniz Feneri olayında savcıların başına ne geldiğini hepiniz biliyorsunuz herhalde. Daha geçen gün emekli olan bir hakim şunu söylüyor: Hakimler korktuklarını söylemekten korkuyorlar. Siz yargı bağımsızlığının ne kadar kutsal bir anlam ifade ettiğini herhalde benden iyi bilirsin.''
Bir yerde yargı bağımsızlığı olmadığında adaletten söz edilemeyeceğini ifade eden Kılıçdaroğlu, ''Fitne hırsızlığı yapacaksınız, zekat hırsızlığı yapacaksınız, kurbanlık koyun hırsızlığı yapacaksınız sizi soruşturacak yargıç bulunamayacak. Dosya elde kaldı. Kimse almıyor, kimse başına bela almak istemiyor'' ifadelerini kullandı.
Tutuklu vekiller
Tutuklu milletvekillerinin durumuna da değinen Kılıçdaroğlu, ''Bir ülkede ülkenin halkı tarafından seçilen milletvekilleri hapiste tutulursa o ülkede kimse kusura bakma demokrasiden söz edilemez'' dedi.
Tutuklu milletvekillerinin tüm prosedürleri yerine getirdiklerini ve haklarında kesinleşmiş karar olmadığını dile getiren Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:
''Aldatmaca varmış. Neymiş? 'Bu değişiklik kabul edilirse Murat Karayılan da milletvekili olabilirmiş. Benim bildiğim kadarıyla milletvekili olmak için askerlik yapmak şart değil mi? Ve benim bildiğim kadarıyla da Murat Karayılan hiç askerlik yapmadı. Niye milleti kandırıyoruz, niye millete doğruları söylemiyoruz? Dünyanın en saygın cerrahlarından Mehmet Haberal. Yazık değil mi bu ülkeye? Cumhurbaşkanı, 'yanlış' diyor, Meclis Başkanı 'yanlış' diyor, Hükümet sözcüsü 'yanlış' diyor. Yanlışı düzeltemiyoruz. O zaman bu nasıl parlamento diye vatandaş sormayacak mı?''
Kılıçdaroğlu, iş adamlarının vize sorununun ortadan kaldırılmasının da önemli olduğunu ifade ederek, yeşil pasaport alabilmeleri için gerekli düzenlemeyi Meclis gündemine taşıyacaklarını bildirdi.
Kılıçdaroğlu, genel kurula gelişinde salonu dolaşarak katılımcılarla sohbet etti. Bu arada bir delege Kılıçdaroğlu'na sırtında ismi yazan birinci lige yükselen Akhisar Belediyespor'un 45 numaralı formasını hediye etti.
AA
Kaynak: Diyarbakır Söz
