Görüş Bildir

Örgüte katılım 5 bin 558'den Allah'a şükür bugün 52'ye indi

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, AK Parti hükümetlerinin Doğu ve Güneydoğu Anadolu'da umutsuzluğu sildiğini belirterek, ''Onların saldırılarına karşı milletin desteği, devletin gücü, inancımız ve siyasi kararlılıkla mücadele ettik. Allah'ın izni ile başardık, başarıyoruz. Sizi kurtarıyorum, bu memleket sizi kurtarıyor. Tayyip Erdoğan sizi kurtarıyor. 320 teröriste indi ve örgüte katılım 2014 yılında 5 bin 558 iken Allah'a şükür bugün 52'ye indi. Artık çocuklarımızı dağa göndermiyoruz. 230 terörist sadece bu yıl geldi ve adalete teslim oldu'' dedi.

Örgüte katılım 5 bin 558'den Allah'a şükür bugün 52'ye indi

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) bütçe görüşmesine dair oturumda konuştu. Yöneltilen soru ve eleştirileri yanıtlayan Soylu, ''Bu coğrafyayı esaret ve prangalarla mahkum etmeye çalışanlar 21'inci asrın başından itibaren yaptığımız bu yürüyüşü istemeseler de hayranlıkla ama aynı zamanda büyük bir şaşkınlık ve kıskançlıkla takip ediyorlar" diyerek, bugün terörle mücadelede yalnız bırakılmış bir Türkiye olduğunu söyledi. Soylu, "İsviçre 3 bin metre rakımda turistler için teleferik yaparken biz Van ilimizin İran sınırında 3 bin 55 rakımda karakol kurup terör, kaçakçılık ve uyuşturucu ile mücadele ediyoruz ama aynı zamanda İsviçre'nin yaptığını da yapmaya çalışıyoruz. Bugün uyuşturucu ile mücadelede yalnız bırakılmış bir Türkiye var. Hollanda 14 bin 400 hektara ektiği lalelerle ekonomisini planlarken biz geçen yıla göre 2,7 kat artan ve 115 milyon adet kenevirin ekimine tedbir almakla 22,9 milyar liralık piyasa fiyatlı kenevire tedbir almaya uğraşıyoruz. Ama aynı zamanda Hollanda'nın yaptığını da yapmaya çalışıyoruz. Yatırımcısı oldukları terör örgütlerinin petrol alışverişleri ve simbiyotik ilişkilerine ses çıkarmayanlar ülkemizde bulunan neredeyse İrlanda'nın nüfusu kadar yabancıyı görmezden geliyor. Ege ve Akdeniz'de yakaladıkları göçmenleri de ölüme mahkum ediyorlar. Ama Türkiye doğru stratejilerle ve 21'inci yüzyılda ürettiği gücü ile üzerine yıkılan tüm bu sorunların üstesinden gelmektedir. Şimdi soruyorum hangi birimiz 10 yıl önce Batılılar Doğu Akdeniz'de petrol ararken bizim de hak iddia edebileceğimizi hayal ederdi? Hangi birimiz Kıbrıs'ta Maraş'ı kimseye sormadan dünyanın parmak sallamasına bakmadan tekrar açabileceğimizi hayal ederdi? Hangi birimiz kardeşlerimizle el ele verip Karabağ meselesini Karabağ Zafer'i olarak görebileceğimizi hayal ederdi? Şükürler olsun. Bugün Amerika ne derse desin Avrupa ne derse desin, terör örgütü neredeyse kafasına binen güçlü ve büyük bir Türkiye var'' diye konuştu.

'BU FIRSATI HEP BERABER KAÇIRMAYALIM'

Bakan Soylu, Türkiye'nin bugün milyonlarca insanı ve gönül coğrafyasındaki milyonlarca insanla birlikte Kızılelma'ya doğru yürüdüğünü bildirerek şunları söyledi:

"Bu Meclis kurulduğu günden itibaren çok zor günler yaşamıştır. Özgürlüğümüz, bağımsızlığımız ve demokrasimiz için bu Meclis çok emek vermiştir. Dünyada bir Kurtuluş Savaşı'nı bilfiil yönetmiş tek Meclis bizim meclisimizdir. Her darbede her cunta yönetiminde itibarı zedelenmek istedi bu Meclis'in. Siyaseti aşağılandı. En son 15 Temmuz'da hepimiz yaşadık, fiilen bombalandı. Oysa bugün tarihimizin en büyük fırsatını yakaladık. Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ten Menderes'e, Demirel'den Özal'a, Türkeş'ten Erbakan'a bu mücadelenin ızdırabını çeken tüm devlet adamlarımızla beraber tırnaklarımızla kazıya kazıya Türkiye bu noktaya geldi. Bizi bir alana hapsetmeye çalışanlara karşı ilk kez sorunları onların sahasına yıkabilen bir Türkiye var. Ürkmeyen, korkmayan, çekinmeyen, her meselenin adını koyabilen bir Türkiye var. Göç, terör artık onların da sorunudur. Gelişmiş dünyayı ilk kez yükselişle değil dağılmak üzere olan birlikleriyle yakaladı. Onları ilk kez toplumun önünde itibar kaybeden sorgulanan yetersiz liderleriyle beraber yakaladık. Marjinal grupların egemen olduğu ve medeniyetlerinin savrulma yaşadığı bir halde yakaladık. Biz bu ülkede gecelik yüzde 8 binlik faizlerle, bizi bu ülkede gazete manşetleriyle terbiye etmeye çalışanlara karşı ilk kez siyasetin gücüyle, devletin gücüyle ve milletimizin asil dik duruşuyla beraber karşı çıkan, cevap veren bir Türkiye var. Bir çağrım var: Bu fırsatı hep beraber kaçırmayalım."

'YARIN DEPREM OLACAKMIŞ GİBİ BÜYÜK BİR GAYRET, ÇALIŞMA İÇERİSİNDEYİZ'

Soylu, bu yıl meydana gelen afetlerde toplam 338 vatandaşın sağ olarak kurtarıldığını ifade ederek, "Bu çalışmalara katılan devletin tüm birimlerine ve sivil toplum kuruluşu çalışanlarına teşekkür ediyoruz. Bu yıl tüm afetlerde toplamda 1 milyar 246 milyon lira acil yardım ödeneği kullanıldı. Geçen yıl bu rakam 386,5 milyon lira idi. Bu vesileyle afetler sebebiyle kaybettiğimiz tüm vatandaşlarımıza rahmet, yaralılara sağlık diliyorum. Bu konuda tüm tedbirlerimizi almaya çalışıyoruz. Elbette ki eleştireceksiniz. Eleştiriniz bize kendi sorumluluklarımızı daha fazla hatırlatmaktadır. Bunun da bilinci içerisindeyiz. Ama bir şeyi ifade etmek istiyorum. Allah'a yemin olsun ki, yarın deprem olacakmış gibi hepimiz büyük bir gayret, çalışma içerisindeyiz" açıklamasında bulundu.

'HEDEFİMİZ TRAFİKTE SIFIR CAN KAYBIDIR'

Trafik güvenliğinde atılan adımlarla Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu'nun 2011- 2020 yılları arasında trafik kazalarında ölüm vakalarının yüzde 50 azaltılması hedefini tutturabilen 2 ülkeden birinin Türkiye olduğunu bildiren Soylu, "Bu Türkiye için büyük bir başarı hikayesidir. Bu bizim kapasitemizin yollarımızın, sağlık alt yapımızın, hava limanlarımızın ve trafikteki geldiğimiz denetim mekanizmasının en önemli sonucudur. Burada 2015 yılında yılda 7 bin 530 insan kaybediyorduk. Bu yılı 4 bin 930'un altında bir rakam ile kapatacağız. Hedefimiz; trafikte sıfır can kaybıdır" dedi.

'MİLLETVEKİLİNİZ ADAMIN CEBİNDEKİ TELEFONU ÇALIYOR'

Soylu, Türkiye'de yaşanan hırsızlık rakamlarını paylaşırken HDP'li vekillerin protestoları üzerine, "Siz laf atıyorsanız, tırnakçılığa alışmışsınız zaten, milletvekiliniz adamın cebindeki telefonu çalıyor. Laf atma! Ama başka bir şey daha söyleyeyim; o telefonu asit kuyusuna atsan da içindekiler çözebilecek teknolojiye ulaştık biz, Amerika'da yok" diye konuştu.

'TERÖRİSTE NE YAPIYORSAK UYUŞTURUCU SATICISINA AYNI MUAMELEYİ YAPMAK YEMİNİMİZDİR'

Soylu, kadın cinayetleri sayısı ile ilgili olarak ise "Geçen yıl 8 Aralık itibariyle 319'du. Bu yıl yüzde 22 azalışla 249'dur. Biri bile fazladır. Biliniz ki en çok uğraştığımız bahis bu bahistir. Ve burada bir taraftan Aile Bakanlığı; onun liderliğinde ardından Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) ardından Adalet Bakanlığı; bizler ve Diyanet İşleri ile birlikte bu meseleyi Türkiye'nin gündeminde çıkarabilmek için büyük bir gayret ortaya koyuyoruz. Ve yine Cumhuriyet tarihinin en büyük uyuşturucu ve suç geliri operasyonu olan Bataklık Operasyonu 2020 yılı içerisinde yapılmıştır. Bu yıl uyuşturucu suçlarında gözaltı 209 bindir. 22 bin 518 kişi tutuklanmış, halen uyuşturucu suçlarından tutuklu bulunanların sayısı 83 bin 675 kişidir. Yine bu mücadeleyle 2017 yılında 941 olan uyuşturucu bağlantılı can kaybı sayısı adli tıp kurumu rakamına göre yüzde 64 azalışla 2019 yılında 342'ye gerilemiştir. Bu yılın ilk on aylık rakamı ise 143'tür. Buradan söylüyorum: Teröriste ne muamele yapıyorsak uyuşturucu satıcısına aynı muameleyi yapmak yeminimizdir; ahdimizdir. Anneleri çocukları bunlardan kurtarabilmek, gelecek nesillerimizi bunlardan kurtarabilmek bizim en büyük felsefemizdir" şeklinde konuştu.

'TERÖRİSTE TERÖRİST DİYORUZ'

"40 yıldır mücadele ettiğimiz PKK terör örgütüne karşı artık sadece silahlı mücadele yürütmüyoruz" diyen Bakan Soylu, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Arkasındaki destekle hem sebep olup hem de sömürdükleri doğu ve güneydoğu ve onun geri kalmışlığı ve yalnızlaştırılması ile de mücadele ediyoruz. Örgüte istihbarat sağlayan, belediye kepçesiyle çukur kazan, belediye aracıyla terörist cenazesini kaldıran, bombalı eylem yaptıran, teröristin adını cadde ve sokaklara veren, belediye binasında roketatar ve silah depolayan, arka odada Kandil'in müfettişinden talimat alanlara elinde silah yok ve mağarada yaşamıyor diye göz yummuyoruz artık. İspanya Batasuna'ya ne yaptıysa biz onu yapıyoruz. İspanya Yüksek Mahkemesi Batasuna'yı kapatırken demişti ki: 'Şiddetin kınanmasının reddedilmesi ve bunun diğer bütün partiler tarafından kınanırken yapılmaması terörizme örtülü bir destek anlamına gelir.' Hani birileri bugün PKK'yı kınayamıyor ya Batusana avukatları AİHM'e itiraz edince AİHM de net bir cevap verdi: 'Tek gerekçe bu değil ama tek gerekçe bu olsaydı dahi bile karar doğrudur, sözleşmeye aykırı değildir.' İşte biz meseleye böyle bakıyoruz. Teröriste terörist diyoruz. Destekçisine terörist diyoruz. İhbarcısına, işbirlikçisine, çocukları kandırıp dağa gönderen belediye başkanına terörist diyoruz. İmralı’daki devrik terörist başına terörist diyoruz. Ve koltuğu için birbirini yiyen Edirne'deki Demirtaş'a da, Karayılan'a da, tecavüzcü Duran Kalkan'a da terörist diyoruz. Hiç merak etmeyin biz içeride olan biten her şeyin farkındayız."

'PKK'NIN KÖLESİ OLMUŞSUNUZ'

Soylu, konuşması sırasında HDP'li vekillerin masalara vurarak kendisini protesto etmesinin ardından HDP'li vekillere dönerek, "Size soruyorum; sabahtan beri Kandil'de elinize yazılıp verilmiş metinleri dinliyorum. Hiçbirinde Demirtaş'ın ismi geçmiyor. Ne oldu; Demirtaş'ı açığa mı aldınız? PKK'nın haber ajansından çocuk kandırır gibi yaptırdığınız düzmece haberler bize sökmez. PKK bağlantısından görevden aldığımız belediye başkanlarına; bazı belediye başkanlarının daha koltuğuna oturmadan koşa koşa bu belediyelere 'geçmiş olsun'a gitmesi, bizi Yunanistan'a şikayet etmesi, bizi Avrupa'ya şikayet etmesi bize sökmez. Nereden zuhur ettiği belli olmayan günün acizlerinin yeni partilerinin karşı mahalleye yaranmak için yaptıkları açıklamalar; 'yargıya sopa' diyerek itibarsızlaştırmaya çalışmaları bize sökmez. Onlardan PKK'ya ne deva olur ne de gelecek olur. Sizin az buçuk haysiyetiniz olsa bu siviller için bir gün baş sağlığı dilerdiniz. Haysiyetsizler. Bu çocukların hesabını vereceksiniz. Hiç utanmıyorsunuz değil mi? İşçi bunlar işçi (Elindeki PKK'nın şehit ettiği insanların fotoğrafları göstererek) Alın teriyle para kazanmak isteyenler. PKK'nın kölesi olmuşsunuz. Kürtler de Aleviler de bu ülkenin çimentosudur" dedi.

'ONLARA ECEL TERİ DÖKTÜRECEĞİZ'

AK Parti hükümetlerinin 18 yıldır Doğu ve Güneydoğu Anadolu'da umutsuzluğu sildiğini ifade eden Soylu, konuşmasına şunları söyledi:

"İstismarı yere serdi. Annelerin çocukların hayalleriyle, babaların onurlarıyla buluşturdu. PKK terör örgütü köylere gitti; kocalarını evden çıkardı, kadınlara tecavüz etti. Alçaklar. Beni konuşturmayın. Hastaneler, yollar, üniversiteler, spor salonları, okullar, ana okulları, bilgisayar kodlama sınıfları, gençlik merkezleri, kadın merkezleri, kayak merkezleri yaptı. Merak eden gitsin baksın. Komisyon da anlatmıştım Hakkari'yi. Gidin bakın. Bugün Hakkari'miz festivaller şehri oldu. Hakkari genelinde 2 yılda 25 okul tamamlandı. Organize Sanayi Bölgesi'nin adımları atıldı. Musluklardan suyunu akıtamadınız; şimdi 24 saat akıtıyoruz. Üstüne bir de Hakkari'ye doğal gaz getirdik. 6 bin konut abone oldu. Paralar PKK’ya gitmiyor, millete gidiyor. Bizim yaptığımız sadece terör ile mücadele değildir. Bu aslında emperyalizmin bütün kollarıyla mücadeledir. Bu bir kalkınma mücadelesidir. Bu mücadeleyi gelişi güzel yapmadık. Bu mücadelede 3 sac ayağımız var; birisi halkın huzur ve mutluluğu, ikincisi yatırım refahı ve kalkınma, üçüncüsü de orada yaşayan insanlara güvenilir bir gelecek duygudur. Bu felsefe küresel güçler ve batı tarafından defalarca her türlü araçlar ve örgütlerle PKK, PYD, FETÖ, DEAŞ, DHKP-C gibi maşalarla hedef alındı ama hiçbir sonuç alamadılar. Onların saldırılarına karşı milletin desteği, devletin gücü, inancımız ve siyasi kararlılıkla mücadele ettik. Allah'ın izni ile başardık, başarıyoruz. Sizi kurtarıyorum, bu memleket sizi kurtarıyor. Tayyip Erdoğan sizi kurtarıyor. 320 teröriste indi ve örgüte katılım 2014 yılında 5 bin 558 iken Allah'a şükür bugün 52'ye indi. Artık çocuklarımızı dağa göndermiyoruz. 230 terörist sadece bu yıl geldi ve adalete teslim oldu. PKK'ya güvenmediler; Türkiye Cumhuriyeti devletinin ve bu milletin kucağına güvendiler. 50 yıldır bu memleketin kanını emdiler, bunlar da siyasetini yaptılar. Merak etmeyin, bu kış terör örgütünü mağaralarında yalnız bırakmayacağız. Onlara sürprizimiz var. Onlara ecel teri döktüreceğiz."

'FETÖ BİR İSTİHBARAT ÖRGÜTÜDÜR'

Bakan Soylu, FETÖ ile mücadeleyle ilgili olarak da, "FETÖ bir istihbarat örgütüdür. FETÖ bir terör örgütüdür. Ama FETÖ'nün yaptığı önemli bir şey vardır. Biz 2 bin 200 yıllık bir devlet geleneği sahibiyiz. Çok zorluklar çektik. Geldiler; kafamıza bastılar. Ama devletin içerisindeki omurganın sağlamlılığı bize yeniden bir devlet kurdurdu. Yeniden özgürlüğe yeniden bağımsızlığa getirdi. FETÖ’yü kurgulayanlar bir tek şey yaptılar, o yaptıkları da şuydu: 'Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin omurgasını içerisinden almaktı' ve yapmak istedikleri Balkanlar’da, Türki Devletlerde ve Müslüman devletlerde tamamen budur. Ve yapmak istedikleri Müslüman coğrafyayı Türk coğrafyayı etrafımızdaki coğrafyayı Amerika’ya peşkeş çekmektir. Yapmak istedikleri onların önünde diz çökertmektir. Allah’a şükürler olsun şunu ifade edeyim ki bunu beceremediler. Ve devletimin omurgası bugün ayakta dimdik durmaktadır" dedi.

Kaynak: Diyarbakır Söz

Etiketler:

Editor Hakkında

Haber Merkezi