Sürecin dili!

Çözüm-Der Genel Başkanı Ezgin, "Siyasilerin kullandığı dil hassas ve çözüm sürecine katkı sunacak bir dil olması gerekir.

Sürecin dili!

Çözüm Süreci Sivil İnisiyatif Derneği (Çözüm-Der) Genel Başkanı Ercan Ezgin, "Siyasilerin kullandığı dil hassas ve çözüm sürecine katkı sunacak bir dil olması gerekir" dedi.

Ezgin, Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç ile Hakların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ın çözüm sürecine ilişkin birbirini suçlamasına ilişkin yaptıkları açıklamaları değerlendirdi.

Çözüm sürecini, göz bebeği gibi korumak ve kollamak gerektiğine vurgu yapan Ezgin, şöyle dedi:

"Sayın Demirtaş'ın ve sayın Arınç'ın elindeki hangi bilgilere dayanarak karşılıklı birbirini suçlayıcı açıklamalarda bulunduklarını bilemiyoruz. Ancak Demirtaş bir partinin genel başkanıdır, kurumsal bir yapıyı temsil etmektedir. Arınç'ta çözüm sürecinde ısrarcı olan, Kürtleri eski ceberrut devlet gibi red ve inkar etmeyen, asimilasyon uygulamalarına son veren, bütün halklar için büyük reformlar yapan bir hükümetin sözcüsü olduğunu da unutmamak lazım. Onun şahsında yapılacak olan bir suçlama, hükümeti suçlama anlamına gelir ki bu da atılan bu olumlu adımlar karşısında büyük haksızlık oluşturacaktır."

SÜRECİN DİLİ ÖNEMLİDİR

Abdullah Öcalan'ın devletin ilgili kurumları ile görüştükten sonra ortaya koyduğu iradenin ortada olduğunu belirten Ezgin, hükümet temsilcileri ile HDP yetkililerinin verdiği olumlu birliktelik tablosunun olduğunu ifade etti.

Hükümeti suçlamanın ve güvensizlik ortamı yaratmanın çözüm sürecine bir katkısı olmadığını vurgulayan Ezgin, şunları kaydetti:

"Siyasilerin kullandığı dil hassas ve çözüm sürecine katkı sunacak bir dil olması gerekir. Demirtaş'ın Cumhurbaşkanlığı seçiminde kullandığı kucaklayıcı ve birleştirici dilin seçimlerde kendilerine ne kadar olumlu bir geri dönüşümü olduğunu gördük. Kobani olaylarında kullanılan dilin vahim sonuçlarını da gördük. Bu kadar aklı selim ve olumlu bir tablodan sonra gerginlik yaratacak ve muhataplar arasında güven ilişkisini zedeleyecek bir dil kullanmak, toplumsal barışa ve önümüzdeki seçimlerin demokratik atmosferine de büyük zarar verecektir."

Kaynak: Diyarbakır Söz