ABD'de görülen bu bakteri insanlığı resmen tehdit ediyor

Bakteri tedavisinde son nokta olan "kolistin"e bile direnç gösterip alt eden bir bakteri, insanlığı adeta sonlandırmaya hazırlanıyor gibi. Amerika Persilvanya'da bir kadında görülen bir bakteri çeşidi hiç bir antibiyotiğe yenilmemekte iken bakteriye bulaşan kadın "kolistin" tedavisine bile yanıt vermiyor

ABD'de görülen bu bakteri insanlığı resmen tehdit ediyor

Bakteri tedavisinde son nokta olan "kolistin"e bile direnç gösterip alt eden bir bakteri, insanlığı adeta sonlandırmaya hazırlanıyor gibi. Amerika Persilvanya'da bir kadında görülen bir bakteri çeşidi hiç bir antibiyotiğe yenilmemekte iken bakteriye bulaşan kadın "kolistin" tedavisine bile yanıt vermiyor

ABD'de ortaya çıkan bakteri bilim insanlarını alarma geçirdi. Pensilvanya eyaletinde bir kadında görülen bakteri, bilinen tüm antibiyotiklere direnç gösteriyor. Bakteriye, son çare ilacı olarak görülen "kolistin" bile etki etmiyor.

ABD Hastalık Kontrol Merkezi direktörü Thomas Frieden'a göre antibiyotiklerin sonunun gelmiş olabilir..

Çok güçlü bir antibiyotik olan kolistin, bakterilerin direnç oluşturmasını engellemek için uzun süredir sadece acil vakalarda kullanılıyordu.

Ancak uzmanlar, ilacın geçtiğimiz yıllarda Çin'deki besi çiftliklerindeki hayvanlara enjekte edilmesiyle, bakterilerin insanlığın gizli silahına da direnç kazandığını aktarıyor.

2014 yılından beri 1 milyon kişi enfeksiyondan hayatını kaybetmiş durumda. Bilim insanları ise yeni ilaçlar geliştirmeye çalışıyor.

Bakteri

tek hücreli mikroorganizma grubudur. Tipik olarak birkaç mikrometre uzunluğunda olan bakterilerin çeşitli şekilleri vardır, kimi küresel, kimi spiral şekilli, kimi çubuksu, kimi virgül şeklinde olabilir. Yeryüzündeki her ortamda bakteriler mevcuttur. Toprakta, deniz suyunda, okyanusun derinliklerinde, yer kabuğunda, deride, hayvanların bağırsaklarında, asitli sıcak su kaynaklarında, radyoaktif atıklarda büyüyebilen tipleri vardır. Tipik olarak bir gram toprakta bulunan bakteri hücrelerinin sayısı 40 milyon, bir mililitre tatlı suda ise bir milyondur; toplu olarak dünyada beş nonilyon (5×1030) bakteri bulunmaktadır, bunlar dünyadanbiyokütlenin çoğunu oluşturur. Bakteriler gıdaların geri dönüşümü için hayati bir öneme sahiptirler ve gıda döngülerindeki çoğu önemli adım, atmosferden azot fiksasyonu gibi, bakterilere bağlıdır. Ancak bu bakterilerin çoğu henüz tanımlanmamıştır ve bakteri şubelerininsadece yaklaşık yarısı laboratuvarda kültürlenebilen türlere sahiptir. Bakterilerin araştırıldığı bilim bakteriyolojidir, bu, mikrobiyolojininbir dalıdır.

İnsan vücudunda bulunan bakteri sayısı, insan hücresi sayısının on katı kadardır, özellikle deride ve sindirim yolu içinde çok sayıda bakteri bulunur. Bunların çok büyük bir çoğunluğu bağışıklık sisteminin koruyucu etkisisiyle zararsız kılınmış durumda olsalar, ayrıca bir kısmı da yararlı (probiyotik) olsalar da, bazıları patojen bakterilerdir ve enfeksiyöz hastalıklara neden olurlar; kolera, frengi, şarbon,cüzzam ve veba bu cins hastalıklara dahildir. En yaygın ölümcül bakteriyel hastalıklar solunum yolu enfeksiyonlarıdır, bunlardan veremtek başına yılda iki milyon kişi öldürür, bunların çoğu Sahra altı Afrika'da bulunur. Kalkınmış ülkelerde bakteriyel enfeksiyonların tedavisinde ve çeşitli hayvancılık faaliyetlerinde antibiyotikler kullanılır, bundan dolayı antibiyotik direnci yaygınlaşmaktadır. Endüstride bakteriler, atık su arıtması, peynir ve yoğurt üretimi, biyoteknoloji, antibiyotik ve diğer kimyasalların imalatında önemli rol oynarlar.

Bir zamanlar bitkilerin Schizomycetes sınıfına ait sayılan bakteriler artık prokaryot olarak sınıflandırılırlar. ökaryotlardan farklı olarak bakteri hücreleri hücre çekirdeği içermez, membran kaplı organeller de ender olarak görülür. Gelenekesel olarak bakteri terimi tüm prokaryotları içermiş ancak, 1990'lı yıllarda yapılan keşiflerle prokaryotların iki farklı gruptan oluştuğu, bunların ortak bir atadan ayrı ayrıevrimleşmiş oldukları bulununca bilimsel sınıflandırma değişmiştir. Bu üst alemler Bacteria ve Archaea olarak adlandırılmıştır

Kaynak: Diyarbakır Söz