Rahmi alınmış kadınlar anne olabilecek!

Araştırmacılar, prematüre bebeklerin hayatını sürdürmeleri için yapay bir rahim geliştirdiler. O rahim ise ilk hayvan testlerinde başarılı oldu ve bu ilerleme, dünyadaki milyonlarca prematüre bebeğin hayatını kökten değiştirebilir.

Rahmi alınmış kadınlar anne olabilecek!

İlk defa yapay rahim içerisinde prematüre bir kuzu büyütüldü. Erken doğum sonucunda düşük yaşam riskini ortadan kaldıracak çalışma, kuzu denekler üzerinde oldukça başarılı oldu. Anne karnındaki gelişimlerine tamamen yapay bir rahimde devam eden kuzular, oldukça sağlıklı olarak dünyaya geldi.

Nature Communications’da yayımlanan çalışmada araştırmacılar, 105 ila 120 günlük (insanlarda 23-24 haftalığa eşdeğer) kuzuları alıp yapay bir rahmin içerisine yerleştirdiler. Yapay rahim; içindeki amniyotik sıvının görevini yerine getiren bir elektrolit çözeltisi ile dolu olan kapalı ve steril halde bir torbadan oluşuyor. Kuzunun kalbi, kanı göbek bağı aracılığıyla torbanın dışında bulunan gaz değişimi makinesine pompalıyor. Söz konusu harici rahim sekiz tane kuzuyu tıpkı anne karnındaki gibi yetiştirmeyi başardı. Büyüme sırasında kuzuların beyinleri, akciğerleri ve diğer hayati organları normal bir şekilde gelişti, üstelik yünleri bile sonradan oluştu. Hatta hareket ettiler ve tekmelediler. Bu deneyden çıkan birkaç kuzu şimdi yetişkinlik safhasında sağlıklı birer canlı.

Araştırmacılar gebeliğin son evrelerindeki kuzuları plastik bir kap içerisinde beslemenin ve korumanın mümkün olduğunu gösterdi. Bu sonuç oldukça önemli çünkü söz konusu çalışma önümüzdeki yıllarda risk altındaki prematüre bebekler için bir cankurtaran olabilir.

ANNELİK HAYAL DEĞİL!

Kadın Hastalıkları, Doğum ve Tüp Bebek Uzmanı Op. Dr. Seval Taşdemir, “Bu bilimsel gelişmeler sayesinde bazı sağlık sorunları nedeniyle anne olamayacak kadınlar için annelik hayal olmaktan çıkacak, gerçeğe dönüşecek!” dedi.

ANNENİN HAYATINI TEHLİKEYE ATMAMAK ADINA DA ÖNEMLİ

Ferti-Jin Kadın Sağlığı ve Tüp Bebek Merkezi Klinik Direktörü, Kadın Hastalıkları, Doğum ve Tüp Bebek Uzmanı Op. Dr. Seval Taşdemir, konuyla ilgili şu bilgileri verdi: “Şimdilik infertilitede 23-28. haftalar arasında prematüre bebeklerin yaşam şansını artıran ve bu haftada yaşatılsalar dahi birçok nörolojik ve erken doğuma bağlı zihinsel, görme ve diğer vücut fonksiyonlarında bozukluklara aday bebekler olmasını önleyen önemli bir gelişmedir. Şimdilik sekiz kuzu üzerinde başarılı sonuçlar alınan bu araştırma insanlarda, 22-23. haftada anne karnında yaşama şansı olmayan bebekler için kullanılabilir. Bu durumlar şöyle özetlenebilir:

1. Eklampsi, ağır preeklampsi ve kronik böbrek yetmezliği olan annelerde (Bu bebeklerde annenin hayatını tehlikeye atmamak için gebelik erken sonlandırılır),

2. Ağır kanamaya neden olan miyomlu rahimlerde, bebek özellikle 2. trimesterde anne rahmi tarafından taşınamıyorsa ve tıbbi tahliye yapılması gerekiyor ise,

3. Anne sağlığında oluşabilecek kanser veya yaşamın yitirilmesi gibi gebeliğin anne hayatındaki ölümcül risklerden dolayı sürdürülemediği durumlarda uygulanabilecek önemli bir tıbbi gelişmedir.

ANNE OLAMAYACAK KADINLAR İÇİN BÜYÜK ŞANS

Kadın Hastalıkları, Doğum ve Tüp Bebek Uzmanı Op. Dr. Seval Taşdemir, “Embriyo aşamasından itibaren yani döllenmiş yumurtayı bugün tüp bebekte laboratuvar ortamında en çok 6. güne kadar yaşatabiliyoruz ve sonrasında dondurma programına alarak sıvı nitrojen içinde saklıyoruz. Asıl önemli olan mucizevi gelişme, eğer 6. günden sonra yaşama şansını sağlayacak yapay rahim gelişirse; doğuştan veya cerrahi olarak rahmi alınmış kadınlar için kısırlık problemi ortadan kalkacak veya sağlık sorunları nedeniyle gebeliğe izin verilemeyen annelerin problemi çözülecektir” dedi.

İNSAN IRKI İLERİDE UZAK GEZEGENLERE BİLE GİDEBİLİR

Tüp Bebek Uzmanı Op. Dr. Seval Taşdemir, “Çok ütopik olacak belki ama tıpta bu gelişme sağlanırsa, bu bilimsel gelişmeden sonra uzak gezegenlere insan ırkının gidip yaşaması gerçekleşebilir. Yani bugün ışık yılı uzaklıklardaki gezegenlere insanların gitmesi mümkün olamamakta fakat embriyoların dondurulup saklanması ve yapay rahimlerde tekrar hayat bulması ile bu mümkün olabilecektir” diyor.

Kaynak: Diyarbakır Söz