Değerler yitirilince aileler de dağılıyor

Maneviyatı yok eden, batıla endeksli maddiyati öne çıkaran yaşam kültürü, insanı ve ahlaki değerleri hızla erozyona uğratyor. Ailelerdeki bölünmüşlüğü körükleten ve adına "özgür yaşam" denilen anlayışlar, önü alınamaz boyutlara ulaşınca, şiddet, yaralama ve cinayetler kaçınılmaz hal aldı.

Son yıllarda yaşanan ve ölüm, cinayet ile intiharlarla son bulan aile içi şiddet olaylarının temelinde, inanç, sevgi ve değerlerin yoksunluğu yer alırken, gençlerin ise batıya endeksli yaşam kültürünü benimseyip, ailelerden uzakta hayat sürdürmeye çalışmaları, yaşamı karartan olaylarla son buluyor. "Toplumsal çöküntüyü" ortaya koyan olaylar zincirine, Diyarbakır'da haftasonu üç olayın eklenmesi dikkat çekiyor.

ÖLÜME GİDEN GÖRÜNTÜLERİ

Diyarbakır'da, geçtiğimiz Carşamba günü Yenişehir ilçesindeki Sanat sokağında eski sevgilisi Orhan Vatansever'in 'fuhuş' ve 'dolandırıcılık' suçlamaları nedeniyle kardeşi Mustafa Aslan (21) tarafından tabancayla vurularak öldürülen, Dicle Üniversitesi Matematik Öğretmenliği Bölümü mezunu Melek Aslan'ın (24) buluşmaya gittiği anlara dair görüntüler ortaya çıktı.

Kaldığı Apart evin güvenlik kamerasına yansıyan görüntülerde, Melek'in saat 11.21'de elindeki kitaplarla yurttan ayrılarak, yaklaşık 300 metre uzaklıkta bulunan Sanat Sokağı'na, kendisini öldüren kardeşiyle buluşmaya gittiği anlar yer aldı.

'BAŞIMA BİR ŞEY GELİRSE BABAMA ONU ÇOK SEVDİĞİMİ SÖYLEYİN' YAZMIŞ

Melek'in kaldığı apartın yetkilisi L.B., olayın ardından odasında yapılan aramada, genç kızın babasına yazdığı notu bulduklarını söyledi. L.B., "Olayın ardından ablası ve eniştesi Melek'in odasını toplarken bir not buldu. Notu ablası okudu. Notta, 'Eğer başıma bir şey gelirse babama onu çok sevdiğimi söyleyin. Çünkü ben hiç babama 'seni seviyorum' demedim' yazıyordu. Ablası notu okuyunca çok ağladı. Biz de çok etkilendik. Babasıyla problemleri vardı. Melek, başına bir şey geleceğini hissetmişti, bundan dolayı bu notu yazmış. Eski sevgilisi Orhan Vatansever'in başına bir şey getireceğini düşünüyordu. Aparttan gizlene gizlene çıkıyordu. Babasıyla yaşadığı problem, bildiğim kadarıyla Orhan; Melek'in babasını arayıp kötü şeyler söylemiş. Babası da 'Melek artık beni ilgilendirmiyor' demişti. Bayramda Adıyaman'a gitmek istemişti ama babası onu kabul etmediği için Melek çok ağlamıştı. Babasından bir yarasının olduğu belliydi" dedi.

'ESKİ SEVGİLİSİ SON 1 AYDIR KAPIDA SÜREKLİ BEKLİYORDU'

Melek'in yaklaşık 1,5 yıldır yurtta kaldığını söyleyen L.B., eski sevgilisi Orhan Vatansever'in genç kızı sürekli rahatsız ettiğini dile getirerek, şunları söyledi:  "Melek, çok iyi bir insandı. İnsanlara yardım etmeyi seviyordu. Kendisiyle hiçbir problem yaşamadık. Eski sevgilisi son 1 aydır apartın kapısında sürekli bekliyordu. Bu çevrede Melek'i sürekli takip ediyordu. Defalarca buraya da geldi. Melek ile ilgili bilgiler soruyordu. Biz hiç bir şekilde bilgi vermeyiz. Melek, eski sevgilisi onu rahatsız ettiği zaman bana anlatıyordu. Babasıyla problemi olduğunu, babasının onu istemediğini söylüyordu. Bayramda evine gitmek istemişti ama ailesi onu istemedi. Bundan dolayı sürekli ağlıyordu. Orhan Vatansever, son dönemlerde bana, Melek'in arkadaş ve ailesine sürekli mesajlar atıyordu. Bana, sürekli 'Melek hanım çıktı mı, sizde mi' ve tehdit içeren mesajlar atıyordu. En son 1 ay önce masaj atmıştı. Sadece bize değil çevredeki birçok iş yerine Melek'i soruyordu. Melek'te parasının olduğunu söylüyordu. Ama Melek'in anlattığına göre öyle bir durum yoktu. Melek, bana mesajları da gösteriyordu. Aslında ona para veren kişi Melek'tir. Orhan Vatansever, Melek'i çok rahatsız ediyordu. Melek'in üzerinde çok ciddi psikolojik baskısı vardı. Çok iyi bir insandı. Hepimiz çok üzüldük. Melek yakın bir zamanda aparttan çıkış yapacağını söylemişti. Olaydan 1 gün önce gece valizini toplamış, İstanbul'a ablasının yanına gideceğini söylemişti."

'KENDİSİNİ GİZLEMEK İÇİN ŞAPKA VE GÖZLÜK TAKIYORDU'

Melek'in, eski sevgilisi Orhan Vatansever'in korkusundan aparttan ayrılırken kendisini gizlemek için şapka ve gözlük taktığını da anlatan L.B., "Melek, Orhan Vatansever ile görüşmek istemiyordu. Orhan, Melek'in arkadaşlarına ulaşıp, onun hakkında kötü şeyler diyordu. Bana da defalarca söyledi. Orhan'dan ayrıldıktan sonra kendisine yeni bir düzen kurmak istiyordu. Melek'i sevdiğini söylüyordu ama bence sevmiyordu. Takıntı hale getirmişti. Melek, Orhan hakkında alınan uzaklaştırma kararını bana göstermişti. Melek, son zamanlarda yurtta ayrıldığında kendisini gizlemek için şapka ve gözlük takıyordu. Orhan'ın eski sevgilileriyle olan davalarını Melek bana anlattı. Orhan'ın para ihtiyacı olduğu için Melek'e gönderdiği mesajlar var. Melek, bu mesajları bana gösterdi" dedi.

ANNENİN DÖKTÜĞÜ GÖZYAŞLARI

Evlatlarından birini mezara diğerini cezaevine koyduğunu dile getirerek, Türkçe ve Kürtçe ağıtlar yakıyor.

11 çocuğu olan Adile Aslan en küçük 2 çocuğundan birinin ölmesi diğerinin ise cezaevine girmesiyle büyük üzüntü yaşadı. Kızını toprağa vermesinin ardından Erikdere Köyü'ndeki evlerinde taziyeleri kabul eden acılı anne, Türkçe ve Kürtçe ağıtlar yakarak gözyaşı döküyor.

Yakınlarının teskin etmekte zorlandığı anne Aslan, "Melek’ime mi yoksa Mustafa’ya mı yanayım? Ciğerimi yaktınız yavrum. Buna sebep olanlar da yansın. Meleğim neredesin, niye gelmiyorsun? Evim yandı, sen yoksun yanımda. Kuzum, ceylanım neredesin? Gel annene. Üzerine yorgan örteceğime toprak örttüm, buna sebep olanlar Allah'ından bulsunlar" dedi.

AZMETTİRİCİ ŞAHIS YAKALANDI

Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından alınan karar doğrultusunda Sakarya’nın Serdivan ilçesinde bir evde gözaltına alınan Orhan Vatansever, emniyetteki işlemlerinin ardından İstanbul’a sevk edildi. Burada Diyarbakır’dan gelen polis ekiplerine teslim edilen Orhan Vatansever, uçakla Diyarbakır’a getirildi.

Diyarbakır İl Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğü bünyesindeki Cinayet Büro Amirliği ekiplerince Vatansever, dün sorguya alındı. Emniyetteki sorgusu bugün tamamlan Vatansever, adliyeye sevk edildi. Yoğun güvenlik önlemleri altında çelik yelekle adliyeye getiriyen Vatansever'in savcılık sorgusu sürüyor.

Kaynak: Diyarbakır Söz