Kürtlerin cesur yüreği Erdoğan

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Çiğdem Karaaslan, "Kürtlerin sorunu vardı evet. Ama Kürtlerin en büyük sorunu PKK ve onların yandaşları sorunuydu. En çok öncelikli olarak bir cesur yüreğin çıkıp bunu haykırması gerekiyordu. Ve o cesur yürek Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan çıkıp bunu haykırdı." dedi.

Kürtlerin cesur yüreği Erdoğan

Karaaslan, Sezai Karakoç Kültür Kongre Merkezi'nde düzenlenen AK Parti Diyarbakır İl Başkanlığı Genişletilmiş İl Danışma Meclisi Toplantısı'nda, çok uzun yıllar boyunca bu şehri teröre mahkum etmek isteyenlerin aslında bu şehri işsizliğe de mahkum etmek istediğini, şehrin terörle anılmasını isteyenlerin aynı zamanda şehrin eğitimsizlikle de anılmasını istediğini söyledi.

KÜRTLERİN BEKLENTİSİ

Bu şehrin terörle birlikte aynı cümle içinde geçmesinden mutluluk duyanların aynı zamanda şehrin geleceğini de çaldığını aktaran Karaaslan, "Ama Sayın Cumhurbaşkanı'mız bir kere her zaman her vesileyle olduğu gibi bir sorun vardı ve görmezden gelmedi. O sorun söyledikleri gibi Kürt sorunu falan değildi üstelik. Kürtlerin sorunu vardı evet. Ama Kürtlerin en büyük sorunu terör örgütü PKK ve onların yandaşları sorunuydu. En çok öncelikli olarak bir cesur yüreğin çıkıp bunu haykırması gerekiyordu. Ve o cesur yürek Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan çıkıp bunu haykırdı." ifadelerini kullandı.

Diyarbakır'a her gelişinde değişime ve dönüşüme tanıklık ettiğini aktaran Karaaslan, bu salonu hınca hınç dolduranlarla, milyonları aynı tek yürek gibi atan nice kalpler gibi bir arada olduklarını belirtti.

ANNELERİN YÜKSELEN SESİ

Bugün terör örgütüne karşı meydan okuyan, sessiz çığlıklarıyla dünyayı inleten kadınların bulunduğunu ifade eden Karaaslan, "Bugün Diyarbakır anneleri var. Allah onlardan razı olsun. Yapılamaz denilenleri yapan evlatları için büyük bir mücadele ortaya koyan ve hakikaten Hacire annenin 700 küsur gün önce başlattığı bu direnişin bugün evlatlarına kavuşarak nihayete erdirecek Diyarbakır annelerimizi buradan selamlıyorum." diye konuştu.

Samimiyetle siyaset yaptıklarını dile getiren Karaaslan, siyaset ahlakının olduğunu bilen ve ahlak şiarından hiç sapmadan yola devam edenlerden olduklarını aktardı. Karaaslan, konuşmasını şöyle sürdürdü:

KİMİNLE HAREKET EDİLİYOR

"Bir defa karşı taraftan bakalım muhalefete. Hani diyorlar ya Cumhurbaşkanı adayı kim olacak. Ancak ondan önce sorulması gereken bir başka soru var. Sizin ittifakın paydaları kim? Kiminle birlikte hareket diyorsunuz? Kiminle birlikte hedeflerinizi paylaşıyorsunuz? Hangi ortaklıkta buluştunuz ve sizi masaya birlikte oturtan motivasyonunuz ne? Aslında hepimiz biliyoruz. Buradaki ana amaç Türkiye'nin gelişmesi, büyümesi ve kalkınması değil. Buradaki asıl amaç Diyarbakır'ın ihtiyaçlarının çözülmesi değil bunu biliyoruz. Burada asıl amaç sorun alanlarından beslenerek onları büyüterek belki bir rant elde edebiliriz gayesi ile maalesef bir araya gelmiş. Direnişleriyle sadece Diyarbakır değil, Şırnak'ta, Hakkari'de ve hatta sınırları aşıp Avrupa'da bile örnek olan Diyarbakır annelerini görmezden gelenler onlar. Merdivenlerden çıkarken onların yanından dönüp bakmayanlar onlar. Şimdi ben size bir şey sormak istiyorum. Mecliste her an her dakika görüyoruz. Kürsüye çıkanlar insan haklarından bahsediyorlar. Bana söyleyebilirsiniz o annelerin hakkı insan hakları değil mi? Kürsüye çıkanlar her daim kadın haklarına vurgu yapıyor. Türkiye'de kadın haklarının eksikliği olduğunu söylüyorlar. Peki onlara sormak lazım. Ağzınıza bir kez almadığınız Diyarbakır anneleri kadın değil mi, anne değil mi? Çocuktan bahsediyorlar ya hem ulusal hem de uluslararası örgütlere soruyorum. O eli kalem tutması gereken yaşta iken silah verip dağa kaçırılan çocuklar, çocuk değil mi? Sizinkiler çocuk da onlar değil mi? Peki siyaset yapanlar bu ülkenin gençliği için ortaya bir fikir koyanlar onlar hepimizin evlatları değil mi?"

Diyarbakır insanının affedici olduğunu ancak bir şeyi kabullenmediğini ve affetmediğini dile getiren Karaaslan, şunları kaydetti:

DİYARBAKIR İNSANIN AFFEDİCİLİĞİ

"Evini başına yıkanları asla affetmez. Ve bunlar terör örgütünün PKK'sıydı, YPG'siydi. 'Bütün terör örgütlerine sırtımızı dayıyoruz' diyen, onların sözcüsü olmayı tercih edenler, bu şehrin sokaklarını çukurlarla doldurmadılar mı? Bu şehrin insanlarına bu sokakları dar etmeye çalışmadılar mı, kim şahittir biliyor musunuz? Bizim kadar Kurşunlu Camisi şahittir. Kimlerin yapmaya çalıştığını, kimlerin hatta yakmaya çalıştığı ve kimlerin hatta yaktığını ve bugün kimlerin restorasyonunu tamamlayarak diğer bütün eserlerle birlikte binlerce yıllık maziyle tekrar bugün can verdiğine Diyarbakır şahittir."

Toplantıya, AK Parti Diyarbakır Milletvekilleri Oya Eronat ve Ebubekir Bal, AK Parti Genel Merkez Kadın Kolları MKYK Üyesi Suna Kepolu Ataman, AK Parti İl Başkanı Muhammet Şerif Aydın, Bağlar Belediye Başkanı Hüseyin Beyoğlu, AK Parti Sur İlçe Başkanı Murat Unat ve partililer katıldı.

Kaynak: Diyarbakır Söz

Çok Okunan Haberler