Nokta Dergisi yöneticileri hakkında savcıdan son nokta

İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmaya, tutuksuz yargılanan sanıklar Cevheri Güven ve Murat Çapan ile avukatları katıldı. Savcı Ali Kaya duruşmada esas hakkındaki mütalaasını açıkladı

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın fotoğrafının bulunduğu Nokta Dergisi'nin 24. sayısı kapağı nedeniyle "Türkiye Cumhuriyeti hükümetine karşı silahlı isyana tahrik" suçundan yargılanan derginin yöneticileri Cevheri Güven ve Murat Çapan hakkında savcı beraat talebinde bulundu.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın fotoğrafının kullanıldığı Nokta Dergisi'nin 24. sayısı kapağı nedeniyle "Türkiye Cumhuriyeti hükümetine karşı silahlı isyana tahrik" suçundan 15'er yıldan 20'şer yıla kadar hapisleri istenen derginin yöneticileri Cevheri Güven ve Murat Çapan'ın yargılanmalarına devam edildi.

İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmaya, tutuksuz yargılanan sanıklar Cevheri Güven ve Murat Çapan ile avukatları katıldı. Savcı Ali Kaya duruşmada esas hakkındaki mütalaasını açıkladı. Savcı mütalaasında, sanıklar hakkında 2-8 Kasım tarihli Nokta Dergisi'nin kapak sayfasında "Türkiye Cumhuriyeti'ne karşı halkı silahlı isyana tahrik etme" suçunun işlendiği gerekçesiyle dava açıldığını hatırlattı.

"HALKI SİLAHLI İSYANA SEVK YÖNÜNDE BİR TEŞVİK YOK"

Mütalaada, "Gerek sanık savunmaları, gerekse incelenen dergi içeriğindeki kullanılan ifadeler değerlendirildiğinde iddia edildiği gibi halkı silahlı isyana sevk yönünde bir teşvik bulunmadığı, herhangi bir kimseyi kanunlara karşı gelmeyi tahrik edici sözler kullanılmadığı, TCK'nin 213. maddesindeki (Halk arasında korku ve panik yaratmak amacıyla tehdit) ve 214. maddesi (Suç işlemeye tahrik) sayılan suçun unsurları itibariyle oluşmadığı, dergi kapağında birtakım olumsuzluklarla birlikte Cumhurbaşkanı'nın fotoğrafının kullanıldığı, bu haliyle ancak Cumhurbaşkanı'na hakaret yönünden değerlendirme yapılabileceği, bunun içinde Adalet Bakanlığı'ndan izin alınması gerektiği kanaatine varılmakla sanıklar hakkında atılı suçtan ayrı ayrı beraatlerine karar verilmesi..." denildi.

Savcı ayrıca dosyanın Cumhurbaşkanı'na hakaret suçunu oluşturup oluşturmayacağı yönünden Cumhuriyet Başsavcılığı Soruşturma Bürosu'na gönderilmesine karar verilmesini talep etti. Her iki sanık ise mütalaanın Cumhurbaşkanı'na hakaret suçlamasıyla ilgili olan bölümüne katılmadıklarını belirterek beraatlerini istediler.

CUMHURBAŞKANI'NA HAKARETTEN SUÇ DUYURUSUNDA BULUNULACAK

Mahkeme heyeti, sanıklar hakkında Cumhurbaşkanı'na hakaret suçuyla ilgili İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulunulmasına ve suç duyurusunun sonucunun beklenilmesine karar verdi. Heyet, sanıklar hakkındaki imza adli kontrol kararının ise bu aşamada kaldırılmasına hükmederek duruşmayı erteledi.

HAKLARINDA İKİNCİ BİR DAVA DAHA AÇILMIŞTI

Yine Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın kullanıldığı farklı bir kapak hazırlayan Nokta Dergisi'nin yöneticileri Cevheri Güven ile Murat Çapan hakkında ayrıca "Terör örgütü propagandası yapmak" ve "Cumhurbaşkanı'na alenen hakaret" suçlarından geçtiğimiz hafta bir dava daha açıldı. Cevheri Güven ile Murat Çapan'ın, bu davadan ise 2 yıl 8 aydan 12 yıl 2'şer aya kadar hapisleri talep ediliyor.

İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi, iddianamenin kabulüyle birlikte iki gazetecinin tutukluluk halinin devamı yönünde karar aldı. Mahkeme, isnat edilen suça karşı istenen ceza miktarına göre tutuklamanın orantılı olduğunu savundu. Tutuklama dışındaki adli kontrol uygulamalarının sanıklar üzerinde yeteri kadar etkili hukuksal denetim sağlamayacağı ileri sürüldü. Basın Savcısı Umut Tepe'nin sevk ettiği Güven ve Çapan, sulh hakimliği tarafından halkı hükümete karşı silahlı isyana tahrik suçlamasıyla tutuklamıştı.

15 YILDAN 20 YILA KADAR HAPİS İSTEMİ

Soruşturmasını tamamlayan savcı Umut Tepe, iki isim hakkında 15 yıldan 20 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açtı. İddianamede, AK Parti'nin yüzde 49.4 oy aldığı hatırlatılarak Nokta Dergisi'nde demokratik olarak yapılan seçimi sabote etmek, halkın bir kesimini mevcut Cumhurbaşkanı ile kurulacak hükümete karşı provoke etmek, iç savaş çıkarmak için silahlı isyana tahrik etmek suretiyle sanıkların üzerilerine atılı ‘Türkiye Cumhuriyeti Hükümetine karşı silahlı isyana tahrik etme' suçunu işledikleri ileri sürüldü.

Kaynak: Diyarbakır Söz