Özaydın Öldü

Dicle Üniversitesi Eski rektörü Prof. Dr. Mehmet Özaydın, İzmir'de hayatını kaybetti.

İZMİR'DE YAŞAMINI YİTİRDİ

Alınan bilgiye göre, uzun bir sürdedir huzur evinde kalan ve son aylarda organ yetmezliği nedeniyle hastanede tedavi gören, eski Rektör Prof. Dr. Mehmet Özaydın, dün vefat etti. Dün öğleden sonra yaşamını yitiren Özaydın'ın cenazesinin nerede toprağa verileceğini aile ve yakınlarının karar vereceği öğrenilirken, İzmir'de defnedilebiliniceği ifade edildi.

ÖZAYDIN'IN ÖZGEÇMİŞİ

Asker, akademisyen, tıp profesörü, Dicle Üniversitesi rektörlerinden. Tanınmış din bilgini Müftü Halil Özaydın'ın oğludur. 1940 yılında Diyarbakır'da doğdu. 1960 yılında Ziya Gökalp Lisesi'nden, 1966'da İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi'nden mezun oldu. Ankara Gülhane Askeri Tıp Akademisi'nde stajını tamamlayıp İzmir Sahra Sıhhiye Hizmet Okulu'nda askeri tebabet kursu gördü. 1967'de Mardin 22. Seyyar Jandarma Tugay Komutanlığı ve Garnizon Baştabipliğine atandı. 1970 yılında Gülhane Askeri Tıp Akademisinde Patolojik Anatomi dalında ihtisasa başladı. 1973'te uzman oldu ve İzmir 800 yataklı Asker hastanesi patoloji laboratuarı şefliğine tayin edildi.

1983 yılında Ege Üniversitesi Tıp Fakültesinde doçentlik unvanını aldı. 1986'da Kıbrıs Türk Barış Kuvvetleri Komutanlığı 200 yataklı Girne Asker Hastanesi Baştabipliğine atandı. İki yıl sonra Samsun'da asker hastanesi kurmakla görevlendirilerek burada 4 yıl baştabip olarak çalıştı. 1992'de İzmir Mevki 800 Yataklı Asker Hastanesi Baştabipliğine tayin edildi. 30 Ağustos 1993'te kıdemli albay olarak ordudan ayrıldı.

DİCLE ÜNİVERSİTESİ REKTÖRÜ

18 Nisan 1994'te Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Patoloji Anabilim Dalında profesörlük kadrosuna atandı. Daha sonra ayni fakültenin dekanlığına; Prof. Dr. Sedat Arıtürk'ün rektörlükten ayrılması üzerine Ağustos 1996'da Dicle Üniversitesi Rektörü seçildi. Rektörlük görevinden sonra birkaç yıl da bölüm başkanlığı yaptıktan sonra, 2006 yılında yaş haddinden emekli olarak Ankara'ya yerleşti.

Özaydın uzun bir süreden beridir, Uzmur'da bir huzur evinde yaşıyordu.

Kaynak: Diyarbakır Söz